SRMG’den Manga Al Arabia projesi

TT

SRMG’den Manga Al Arabia projesi

Suudi Arabistan Araştırma ve Pazarlama Grubu (SRMG), bölgenin ilk Arapça manga dergisi olan Manga Al Arabia’nın lansmanını duyurdu.
Arap ülkelerinde yaşayan yaklaşık 180 milyon kişiyi eğlence amaçlı okumaya çekmeyi amaçlayan proje kapsamında, Manga Al Arabia ve Manga Al Arabia Kids isimli aylık ve haftalık iki dergi dijital formatta sunulacak.
Manga Arabia Kids 10-15 yaş arası çocuklara, Manga Al Arabia ise 16 yaş ve üzeri gençlere hitap edecek. Dergilerin dijital formatı, özel uygulamalar aracılığıyla sunulacak.
SRMG CEO’su Cumana er-Raşid, “Manga Al Arabia, Suudi ve Arap yetenekler tarafından geliştirilen güvenilir bir yerel ve bölgesel içerik kaynağı olmayı amaçlayan kültürel bir projedir. Dergi, kültürümüzden ilham alan ve değerlerimizle uyumlu yaratıcı çalışmalar için güvenli bir alan sağlıyor. Her yaştan tüm aile üyelerine uygun, en yüksek kalitede anlamlı ve ilham verici kültürel içerik sağlamayı amaçlıyor” dedi.
Manga Al Arabia Genel Yayın Yönetmeni Dr. Essam Buhari ise, “Projesi, Suudi Arabistan ve Arap dünyasında yaratıcı eğlence endüstrisi sektöründe bir devrimdir. Hikayeleri ve animasyonlarıyla manga sanatının nesiller boyu büyük etkisinin olduğu bir sır değil. Suudi Arabistan, dünyanın en çok kitap okunan ülkeleri listesinde 11. sırada yer aldı. Manga Al Arabia projesinin lansmanı ile dünya okuma listesinde ilk 5 ülke arasında yer almasını dört gözle bekliyoruz” diye konuştu.
Manga ve anime sanatı, geçen 90’lı yıllarda büyük zorluklarla karşı karşıya kalan Japonya ekonomisinin yeniden inşasına etkin bir şekilde katkıda bulundu.
 



Azteklerin geniş ticaret ağı ortaya çıktı

Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)
Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)
TT

Azteklerin geniş ticaret ağı ortaya çıktı

Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)
Silah olarak ya da inşaatlarda kullanılan obsidyenin Aztek İmparatorluğu'na farklı bölgelerden geldiği tahmin ediliyor (INAH)

Orta Amerika'daki obsidyen eşyaların kökenini araştıran arkeologlar, Aztek İmparatorluğu'nun geniş ticaret ağını ortaya çıkardı. 

Aztek İmparatorluğu'nun obsidyeni geniş çapta kullandığı biliniyor. Sıradan çelikten daha sert olan bu volkanik cam, jiletten daha keskin kenarlara ve aynaları andıran yansıtma özelliğine sahip olabiliyor. Ayrıca farklı renklerde oluşması, bu mineralin silahlardan takılara kadar çeşitli alanlarda kullanılmasına olanak tanıyor.

Bugüne kadar Azteklere ait arkeolojik kazı alanlarında yapılan çalışmalarda çok fazla obsidyen eşya bulunsa da bunların nereden geldiği detaylıca incelenmemişti. 

Bulguları hakemli dergi PNAS'te dün (12 Mayıs) yayımlanan çalışmada, Aztek İmparatorluğu'nun başkenti Tenoçtitlan'ın ana tapınağı Templo Mayor'dan çıkarılan 788 obsidyen obje analiz edildi. Araştırma bugüne kadar bölgede yapılan en kapsamlı obsidyen çalışması olma özelliği taşıyor.

Örneklerin yaklaşık yüzde 90'ının başkentin 94 kilometre kadar kuzeydoğusundaki Sierra de Pachuca'dan çıkarıldığı tespit edildi. Bu bölge, yeşil ve altın rengi volkanik camlarıyla biliniyor.

Ancak nesnelerin geri kalanındaki mineral, 7 farklı bölgeden geliyordu. Araştırmacılar Ucareo gibi bazı bölgelerin, imparatorluğun sınırlarının dışında yer aldığını belirtiyor.

Aztek İttifakı kurulmadan önce Tenoçtitlan'ın obsidyeni çoğunlukla yakındaki Pachuca'dan temin ettiği görülüyor. Ancak MS 1430 civarında imparatorluğun güçlenmesinden sonra başkente rakip devletlerden daha çok obsidyen girdiği anlaşılıyor.

Araştırmacılar ayrıca bu dönemde dini amaçlarla kullanılan obsidyenin neredeyse tamamının Pachuca'dan geldiğini saptadı. Bu durum merkezi kontrolün artarak dini alanı tek tipleştirdiği anlamına gelebilir.

Tulane Üniversitesi'nden makalenin başyazarı Diego Matadamas-Gomora "Meksikalılar yeşil obsidyeni tercih etse de çoğunlukla ritüel dışı amaçlarla kullanılan obsidyen eserlerdeki yüksek çeşitlilik, birden fazla kaynaktan gelen obsidyen aletlerin, imparatorluğun başkentine doğrudan madenler yerine pazar yoluyla ulaştığını düşündürüyor" diyor.

Tarihi belgeler de Orta Amerika'nın çeşitli bölgelerinden gelen tüccarların, Tenoçtitlan pazarında mallarını sattığını gösteriyor.

Araştırmacılar makalede şu ifadeleri kullanıyor:

En az 7 obsidyen kaynağının varlığı, Meksikalıların bu dönemde ticari etkileşimlerini genişlettiğine işaret ediyor.

Araştırmacılar, Aztek obsidyeninin kökenlerini inceleyerek Orta Amerika'daki ticari ağların daha net bir haritasını çıkarmayı umuyor.

Matadamas-Gomora yeni çalışma hakkında "Bu tür bir analiz imparatorluk topraklarının, siyasi ittifakların ve ticari ağların zaman içinde nasıl geliştiğinin izini sürmemizi sağlıyor" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, Phys.org, PNAS