Mısır, Bennett'in olası Kahire ziyaretinin ardından İsrail-Filistin “barışının” canlanmasını bekliyor

Mısırlı işçiler ekipmanlarıyla Gazze'de yıkılan kulelerin ve evlerin molozlarını kaldırıyor (EPA)
Mısırlı işçiler ekipmanlarıyla Gazze'de yıkılan kulelerin ve evlerin molozlarını kaldırıyor (EPA)
TT

Mısır, Bennett'in olası Kahire ziyaretinin ardından İsrail-Filistin “barışının” canlanmasını bekliyor

Mısırlı işçiler ekipmanlarıyla Gazze'de yıkılan kulelerin ve evlerin molozlarını kaldırıyor (EPA)
Mısırlı işçiler ekipmanlarıyla Gazze'de yıkılan kulelerin ve evlerin molozlarını kaldırıyor (EPA)

Mısır, önümüzdeki dönemde İsrail Başbakanı Naftali Bennett'in olası Kahire ziyareti sırasında Filistinliler ve İsrailliler arasındaki barış sürecini canlandırma çabalarında bir atılım bekliyor.
İsrail Başbakanı'nın medya danışmanı tarafından yapılan açıklamaya göre, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, İsrail Başbakanı'nı yakında "Mısır'a resmi bir ziyarette bulunmaya" çağırdı. Mısır Cumhurbaşkanı’nın daveti, İsrail Başbakanı ile Mısır istihbarat Servisi Başkanı Abbas Kamil arasında Çarşamba günü Batı Kudüs’te gerçekleşen görüşmede geldi.
Mısır Dışişleri Konseyi üyesi ve eski Dışişleri Bakanı Yardımcısı Büyükelçi Raha Ahmed Hasan’a göre, Mısır ve İsrail arasındaki görüşmelerin seviyesi tırmanıyor. Özellikle güvenlik cephesinde son dönemde ardı arkası kesilmeyen bu görüşmeler, "zirve" noktasına ulaştı. Bu, başta iki devletli çözüm yolunda barış görüşmelerinin yeniden başlaması olmak üzere birçok konuda gerçek ve somut anlaşmalara varma olasılığını artırıyor.
Mısır'ın olağanüstü sorunlara çeşitli düzeylerde çözüm bulma çabalarında büyük adımlar attığını söyleyen Raha, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Mısır, direniş hareketleri ile İsrail arasında ateşkesin kurulması, Gazze'nin yeniden inşası, tutsakların durumu ve mal taşımacılığı sorunu, trafik ve diğer günlük meselelerle ilgili sorunlara çözüm bulma çabalarında önemli adımlar attı. Mısır ayrıca iki devletli çözüm için belirli bir gündem ve net bir zaman çerçevesi doğrultusunda ciddi bir barış müzakereleri sürecini başlatmak için adımlar atıyor.”
Bennett'in olası ziyareti, 2010 yılından bu yana bir İsrailli yetkilinin Mısır'a yaptığı ilk ziyaret olacak. Taraflar arasında Mısır’daki son görüşme 2010 yılında Eski Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek ile mevkidaşı Şimon Peres arasında gerçekleşmişti. Bennett, İsrail-Mısır ilişkilerinin diplomatik, güvenlik ve ekonomik yönleri ve Gazze Şeridi'ndeki güvenlik durumunda Mısır arabuluculuğu konularını daha önce Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüştü. Kamil'in Tel Aviv ve Ramallah ziyareti, Mısır'ın İsrail ile Gazze Şeridi'ndeki Filistin direniş grupları arasında uzun vadeli bir ateşkes sağlama çabaları çerçevesinde gerçekleşti.
İsrail ile gerçek bir anlaşmaya varmanın ve barış müzakerelerini başlatmanın, İsrail'in gerçek bir barış iradesine ve ABD’nin bu adımı açık bir şekilde arzu etmesine bağlı olduğunu söyleyen Raha, yeni ABD yönetiminin Cumhuriyetçilerle olan çatışmanın ışığında, Başkan Joe Biden'in ilk döneminde kapsamlı bir çözüm için baskı yapabileceğini dile getirdi.
İsrailli bir güvenlik yetkilisi, İsrail resmi yayın kuruluşu KAN'a, Gazze Şeridi ile gerilimi azaltmak amacıyla Katar'ın para transfer mekanizmasının önümüzdeki günlerde tamamlanacağını söyledi.
Gelişmeler, Mısır İstihbarat Teşkilatı Başkanı Abbas Kamil'in İsrail'e yaptığı ziyaret ve bu ziyarette Başbakan Naftali Bennett ve Savunma Bakanı Benny Gantz ile görüşmesinin ardından geldi. KAN, İsrail ile Gazze arasında çeşitli konularda temaslar çerçevesinde İsrail ordusundan kıdemli bir subayın da yer aldığı bir güvenlik misyonunun, Şarm eş-Şeyh'e gitmek üzere İsrail’den ayrıldığını bildirdi. Bu gelişme, İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi'nin Sina sahillerine seyahat için uyarı seviyesini 1'den 3'e düşüreceğini açıklamasıyla aynı zamana denk geldi. Böylece Seyahat için uyarı seviyesi 20 yıl sonra ilk kez düşürülmüş oldu. Ancak Kuzey Sina'ya yönelik seyahat için uyarı seviyesi aynı kaldı.
İsrail medyası, Kamil'in ziyaretinin ve bir İsrail heyetinin Şarm eş-Şeyh ziyaretinin ateşkes çabalarını ilerleteceğini ve Filistinli grupların kararlaştırdığı bir tırmanışı önleyeceğini tahmin ediyor. Zaten bu da Kamil'in ziyaretinin hedeflerinden biri.
İsrail, Filistinlilerin cenazelerini geri almak, daha az sayıda mahkumu teslim almak, Gazze Şeridi’nin yeniden inşası karşılığında Hamas’ın elinde tutsak bulunan askerlerini Gazze'den geri almak istiyor, ancak Hamas bu teklifi kesin olarak reddetti.
Hamas hareketi, sükunetin sağlanması ve tutsak değişimi konularında iki paralel çizgide yürümeye hazır olduğunu, ancak bu iki konu arasında bağlantı kurulmaması gerektiğini ifade etti. Hareket İsrail'i manevra yapmakla suçladı. Hamas siyasi büro üyesi Mahmud ez-Zehar dün yaptığı açıklamada, "Arabuluculardan istenen, işgalcilere Filistin direnişinin taleplerini uygulamama yönündeki manevraları karşısında baskı yapmaktır. İnsani meselelerin tamamlanmasını talep ediyoruz. İşgalciler evleri yıktı. Arabuluculara söylenenle sahada uygulanan arasında fark var."
Hamas yetkilisi, mahkum takas anlaşmasıyla ilgili olarak şunları söyledi: "Mahkum takas anlaşması, mahkumlar karşılığında mahkumlar şeklinde olmalıdır. Bu dosyayı başka herhangi bir meseleye bağlamayacağız."



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP