Nijerya’da 15 öğrenci fidye karşılığında serbest bırakıldı

Kaduna bölgesindeki güvenlik alarmı verildi (Arşiv_Getty)
Kaduna bölgesindeki güvenlik alarmı verildi (Arşiv_Getty)
TT

Nijerya’da 15 öğrenci fidye karşılığında serbest bırakıldı

Kaduna bölgesindeki güvenlik alarmı verildi (Arşiv_Getty)
Kaduna bölgesindeki güvenlik alarmı verildi (Arşiv_Getty)

Nijerya'nın kuzeybatısında en az 100 lise öğrencisini kaçıran silahlı kişiler, 15 rehineyi daha fidye karşılığı serbest bıraktı.
5 Temmuz'da Kaduna şehri eteklerinde bulunan Bethel Baptist Lisesi'ne baskın düzenleyen onlarca silahlı, 121 öğrenciyi kaçırmıştı.
Kuzey ve orta Nijerya’da yerel olarak ‘haydut’ olarak bilinen silahlı çetelerin terör faaliyetleri düzenleme, yağmalama, hayvan çalma ve fidye için adam kaçırma gibi olaylar uzun süredir sık sık yaşanıyor.
Çetelerin kaçırma eylemleri için okul ve kolejleri hedef alması neticesinde Aralık ayından bu yana bine yakın öğrenci kaçırıldı. Kaçırılanların çoğu yürütülen müzakereler sonucu serbest bırakılırken, onlarca kişi ise ormanlık alanlarda kurulan kamplarda tutuluyor.
Bethel okulunda kaçırılanların ailelerinin temsilcisi Rahip Joseph Hayab AFP'ye verdiği demeçte, "Fidyenin ödenmesiyle dün gece 15 öğrenci serbest bırakıldı” ifadelerine başvurdu. Ancak fidye için ödenen tutarı açıklamayı reddetti. Zirâ herhangi bir fidye ödemeye karşı olduklarını vurgulayan yerel yetkililer, kaçırılan kişilerin serbest bırakılması karşılığında para ödeyen herkesi hapse atmakla tehdit ediyor.
Bethel’den kaçırılan 56 öğrencinin serbest bırakıldığı veya kaçtığı kaydedildi. Hayab, “65 öğrenci hala ellerinde, serbest bırakılmaları için çalışıyoruz” açıklamalarında bulundu.
Çarşamba günü motosikletli silahlı kişilerin Kuzey Nijerya'da bulunan Katsina eyaletindeki bir İslami okuldan 9 öğrenciyi kaçırması, iki ay içinde türünün ikinci operasyonu sayılıyor.
Nijerya'nın merkezindeki Nijer eyaletinde yer alan Tegina'da Haziran ayında düzenlenen bir İslami seminer sırasında kaçırılan en az 136 çocuğun hala rehine olduğu, 4’ünün hayatını kaybettiği biliniyor.
Çocuklardan birinin ailesinin ifade ettiğine göre çete Cuma günü aylardır kıyafetlerini değiştirmeyen öğrencilere kıyafet gönderilmesini istedi. Tamamı kaçırılan yedi çocuk annesi Meryem Muhammed, AFP'ye verdiği demeçte, “Okul müdürüyle temasa geçen çete üyeleri, ebeveynlerden çocuklar için yeni kıyafetler göndermelerini istemiş, giydikleri kıyafetlerin eskidiğini söylemiş” ifadelerine başvurdu.
Kaçırma olaylarının ardında bir ideolojiden çok açgözlülük olduğu anlaşılıyor. Ancak birçok uzman, bu suç çetelerinin Batı Afrika'daki terör örgütü Boko Haram ve DEAŞ ile yakınlaşacağından endişeleniyor.
Nijerya'da öğrencilerin kaçırılmasıyla ilgili haberler, Boko Haram örgütünün Borno eyaletinde kırsal bir okuldan yaklaşık 300 kız öğrenciyi kaçırdığı 2014 yılında uluslararası manşetlere taşınmıştı.



ABD'de otizm teşhisi 10 yılda üç katına çıktı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

ABD'de otizm teşhisi 10 yılda üç katına çıktı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

ABD genelinde otizm teşhisi oranları son yıllarda önemli ölçüde arttı ve 2011'le 2022 arasında neredeyse üç katına çıktı.

Çarşamba günü yayımlanan yeni bir analize göre, gelişimsel engellilik teşhisi konan kişi sayısı 10 yıl içinde yüzde 175 arttı.

Araştırmayı yöneten Kaiser Permanente'den Luke Grosvenor yaptığı açıklamada, "Evrensel gelişimsel taramanın iyileştirilmesi ve yaygınlaştırılması, bu çalışmada bulduğumuz tanı oranlarındaki artışın muhtemelen bir kısmını açıklıyor" dedi.

Oran artışlarının büyüklüğü ve yaş, cinsiyet, ırk ve etnik kökene göre değişkenlik göstermesi, gelişmiş tarama dışındaki faktörlerin de oran artışlarına katkıda bulunduğuna işaret ediyor.

Beyindeki farklılıklardan kaynaklanan otizm bozukluğunun erkek çocuklarda kızlara kıyasla yaklaşık 4 kat daha yaygın olduğu bildiriliyor. Son federal verilere göre yaklaşık 36 çocuktan 1'ine otizm teşhisi konuyor.

Bu sonuçlara ulaşmak için Grosvenor, Kaiser Permanente ve ülke çapındaki diğer sağlık araştırma tesislerindeki doktorlar, büyük sağlık sistemlerine kayıtlı 12 milyondan fazla hastanın verilerini kullandı. Çalışmaları JAMA Network Open adlı akademik dergide yayımlandı.

Otizm tanı oranının 5 ila 8 yaşındaki çocuklar arasında en yüksek olduğunu ve 2011'de 1000 kişi başına 2,3 iken 2022'de 6,3'e yükseldiğini tespit ettiler.

Öte yandan teşhislerdeki en büyük artışın genç yetişkinler, kadınlar ve kız çocukları arasında olduğu bildirildi. Kız çocuklarında yeni teşhisler yüzde 305, erkek çocuklarında teşhisler yüzde 185 arttı.

Araştırmanın yazarlarından Lisa Croen, "Otizm teşhisi konan kadın ve erkekler arasındaki uçurumun daraldığını görüyoruz" dedi.

Bu çok ilginç ama nedenini bilmiyoruz. Bu, gelecekteki araştırmaların keşfetmesi gereken bir yön.

Yetişkin kadınlarda, erkeklerde yüzde 215'lik artışa kıyasla teşhislerde yüzde 315'lik bir artış oldu. Bu durum, gelişmiş araçlar veya sosyal medyadaki genişletilmiş temsille ilgili kadınlarda otizm farkındalığının artmasından kaynaklanıyor olabilir.

Artış özellikle 26 ila 34 yaşındaki yetişkinlerde dikkat çekiciydi ve teşhislerde yüzde 450'lik bir artış görüldü.

Yazarlar, "Burada bildirilen oranların yetişkinlerde, özellikle de yaşlı kadın yetişkinlerde [teşhisin] gerçek yaygınlığını göstermeme ihtimali var, çünkü birçoğu çocuklukta taranmamış ve teşhis edilmemiş olabilir" diye yazdı.

Bununla birlikte bulgularımız ABD'deki otistik yetişkin nüfusunun artmaya devam edeceğini gösteriyor ve genişletilmiş sağlık hizmetlerine duyulan ihtiyacın altını çiziyor.

Irklara göre de farklılıklar bildirildi; teşhis oranları yerli çocuklar ve yetişkinler arasında en yüksek seviyede. Bunun nedeni, yerli topluluklarla belirli ruh sağlığı kaynak ağı konumları arasındaki yakınlık olabilir. Her ne kadar Amerikan Yerlileri veya Alaska Yerlileri arasında daha yüksek zihinsel ve fiziksel engellilik yaygınlığı bildirilmiş olsa da.

Siyah, Asyalı, Amerikan Yerlisi veya Alaska Yerlisi ve Hispanik çocuklar arasında artışlar beyaz çocuklara kıyasla daha fazla.

Çalışma, muhtemelen Kovid-19 salgınının yol açtığı sağlık hizmeti kesintileri nedeniyle 2020'de tanılarda artış olmadığını belirtti. Oranlar 2020'den sonra sıçradı ve 2021 ve 2022'de önceki yıllara göre daha yüksek oldu.

Raporda, "Bunun teşhis hizmetlerine artan erişimi mi yoksa teşhis yaygınlığındaki gerçek bir artışı mı yansıttığına dair daha fazla araştırma yapılması gerekiyor" dendi.

Independent Türkçe