Beyrut'taki operasyonun arkasındaki Mossad casusunun ölümü

Mossad casusu Yael Man
Mossad casusu Yael Man
TT

Beyrut'taki operasyonun arkasındaki Mossad casusunun ölümü

Mossad casusu Yael Man
Mossad casusu Yael Man

İsrail dış istihbarat servisi Mossad’ın casuslarından biri olan Yael Man görevine son verilmesinden on beş yıl sonra, Cumartesi akşamı Tel Aviv'de öldü. Man 1973'de Lübnan'da önemli Filistinli liderlerin öldürülmesindeki rolü nedeniyle uzun süre kimliği gizli bir şekilde yaşadı.
85 yaşından vefat ede kadın casus 1936'da Kanada'da doğdu. 1968'de İsrail'e göç etti ve birkaç yıl sonra 1971'de Mossad istihbarat teşkilatında görev yapmak üzere işe alındı. Kadın casusun en ilgiç görevi bir İngiliz yapım şirketi için Suriye ve Lübnan'da yaşayan bir kadının hikayesi hakkında belgesel film hazırlamak için film senaryosu yazarı olarak Lübnan’a gönderimesiydi. Buradaki görevi, Ehud Barak liderliğindeki Genelkurmay Dairesinden bir komando birliği tarafından yürütülen ve Fetih hareketinin üç önemli lideri, Kemal Advan, Kemal Nasır ve Ebu Yusuf en-Neccar’ın, Beyrut'ta öldürüldüğü Gençlik Çeşmesi Harekatı'na hazırlanmaktı.
Ajan Yael geçen yıl bir belgesel film kapsamında yaptığı röportajda Beyrut'ta, önemli üç lider de dahil olmak üzere çok sayıda kişinin yaşadığı Filistin Kurtuluş Örgütü'ne ait bir binanın tam karşısında bir daire kiraladığını hatta suikasttan günler önce bir tanesi ile tanışarak evinde onunla kahve içtiğini açıklamıştı.
Ayrıca, Mossad'a gönderdiği, hedeflerin yaşadığı bölgeye ait fotoğraflar ve hedefin koruması Advan'ın fotoğrafları da dahil olmak üzere çok sayıda fotoğraf çektiğini de açıkladı. Mossad'da bir Yahudi casus olduğunu anlaşılmadan hedefler hakkında bilgi toplamayı başardı.
10 Nisan 1973 gecesi, İsrail komando birliği, deniz yoluyla Beyrut'a sızarak kadın casus penceresinden izlerken operasyonu gerçekleştirmeyi başardı. Operasyondan sonra birkaç gün binada kaldı sonra da kimseye farkettirmeden ayrıldı.
Operasyonda Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin karargahının havaya uçurduğu bildirildi. Ayrıca operasyonda iki İsrail askeri de öldü.
Yazar Ronen Bergman, Beyrut'taki Verdun Caddesi'nde üç Filistinli liderin öldürülmesiyle ilgili kitabında şöyle bahseder: “Beyrut, Hamra’daki Madame Curie Caddesi'ndeki postanedeki sorumlu memura, yaşadığı şoku anlatan bir mesaj göndermek için gelen bu sıska bayanı (Yael) kimse fark etmedi. Mesajda şunlar yazıyordu: Sevgili Emile, dün geceden beri titriyorum. Gecenin bir yarısı aniden büyük patlama sesleriyle uyandım. Panikledim. İsrailliler bölgeye saldırıyordu. Korkunçtu. Sabah kötü bir rüyadan uyanmış gibiydim. Ama aslında değildi, bu korkunç İsrailliler zaten buradaydı. İlk defa bu ülkede Yahudilere karşı neden bu kadar nefret duyulduğunu gördüm. Gerçekten de bu yerleşim alanı harika, huzurlu ve sakinleri iyi.”
Yael operasyondaki rolünün dikkat çekmemesi için operasyonun ardından alınan sıkı güvenlik önlemlerinin yarattığı risklere rağmen bir hafta daha Beyrut'ta kaldı. Bergman, Yael'in sözlerini şöyle aktarıyor: “Uçak Beyrut Havalimanı'ndaki pistten teker kesince koltuğumda rahat bir nefes aldım. Uçak Londra'daki Heathrow Havalimanı'na indiğinde ise oturduğum yerden kalkamadım. Uçaktan inmeden önce birkaç saniyeye daha ihtiyacım vardı.”



İran, İsrail'in Suriye'ye yönelik ‘açık saldırganlığını’ kınadı

Arakçi, Çin'in Tianjin kentinde düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü bakanlar toplantısında (İran Dışişleri Bakanlığı)
Arakçi, Çin'in Tianjin kentinde düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü bakanlar toplantısında (İran Dışişleri Bakanlığı)
TT

İran, İsrail'in Suriye'ye yönelik ‘açık saldırganlığını’ kınadı

Arakçi, Çin'in Tianjin kentinde düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü bakanlar toplantısında (İran Dışişleri Bakanlığı)
Arakçi, Çin'in Tianjin kentinde düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü bakanlar toplantısında (İran Dışişleri Bakanlığı)

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'deki saldırılarını kınayarak, İsrail ordusunun “açık saldırganlığına” son verilmesi çağrısında bulundu.

Arakçi X platformunda yaptığı paylaşımda, “Acımasız ve dizginlenemez İsrail rejimi sınır tanımıyor (...) Bölge ülkeleri de dahil olmak üzere dünya, İsrail rejiminin bariz saldırganlığına son vermek için birleşmelidir” dedi ve ülkesinin “Suriye'nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü desteklediğini ve her zaman Suriye halkının yanında olacağını” vurguladı.