WHO ve UNICEF: Aşılamada öğretmenler ve okul personeli öncelikli olmalıhttps://turkish.aawsat.com/home/article/3160641/who-ve-unicef-a%C5%9F%C4%B1lamada-%C3%B6%C4%9Fretmenler-ve-okul-personeli-%C3%B6ncelikli-olmal%C4%B1
WHO ve UNICEF: Aşılamada öğretmenler ve okul personeli öncelikli olmalı
Cakarta’da okulların açılmasından sonra öğretmen ve öğrenci selamlaşıyor (EPA)
Kopenhag/Şarku’l Avsat
TT
TT
WHO ve UNICEF: Aşılamada öğretmenler ve okul personeli öncelikli olmalı
Cakarta’da okulların açılmasından sonra öğretmen ve öğrenci selamlaşıyor (EPA)
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve UNICEF, Avrupa ve Orta Asya’daki okulların kapılarını açık tutabilmeleri için öğretmenler ve okul personelinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı için öncelikli gruplar arasında olması gerektiğini bildirdi.
WHO ve UNICEF tarafından yapılan ortak açıklamada, “Salgın boyunca okulların açık kalmasını sağlamaya yönelik önlemler arasında, ulusal aşı planlarının hedefi olan gruplarının bir parçası oldukları için öğretmenlere ve diğer okul personeline aşı yapılması da yer alıyor” denildi.
Ortak açıklamada, Delta varyantının yayılmasına rağmen sınıf temelli öğrenmenin kesintisiz devam etmesinin hayati önemde olduğuna vurgu yapıldı.
Açıklamada ayrıca, havalandırmanın iyileştirilmesi, her sınıftaki öğrenci sayısının azaltılması ve sosyal mesafeye uyulması gibi salgın sırasında okul ortamını iyileştirmeye yönelik önlemlerin önemine de dikkat çekildi.
WHO Avrupa bölgesi direktörü Hans Kluge İSE, “Bu, çocukların eğitimi, ruh sağlığı ve sosyal becerileri, toplumun mutlu ve üretken üyeleri olmalarına yardımcı olmaları kritik öneme sahip. Salgın, eğitimde tarihteki en kötü aksamaya neden oldu” ifadelerini kullandı.
WHO, Temmuz ayında yayınladığı tavsiyelerde, koronavirüs belirtileri gösteren çocukların testte öncelikli olmaları gerektiğini vurgulamıştı.
Kaynaklar Şarku'l Avsat’a konuştu: Şam'daki İranlı savaşçılar kuzeydeki çatışmalar karşısında harekete geçmedi
Halep'te Suriye ordusu ile muhalif gruplar arasındaki çatışmalar sırasında yükselen dumanlar (DPA)
Ülkenin güneyindeki Dera vilayetinde Suriye ordusunun kontrol noktalarına ve karargâhlarına yönelik hareketler dün (Pazartesi) de devam etti. Bu arada X, Telegram ve diğer sosyal medya sitelerinde ‘Güney Suriye Operasyon Odası’ adı altında yeni bir gücün oluşturulduğunu ortaya koyan bir bildiri dolaşıma sokuldu. Söz konusu bildiride genel alarm ve askeri operasyonlara başlamak üzere ‘Horan'daki isyancıların’ harekete geçirildiği duyuruldu.
Şam'daki kaynaklar Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, ‘Şam'ın merkezinde ve çevresinde, özellikle de güney ve güneybatı kırsalında İran’a bağlı gruplardan ve Hizbullah'tan savaşçıların görünmez bir askeri varlığı olduğunu’ söyledi. Kaynaklar, Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) ve müttefik grupların Halep, İdlib ve Hama'nın kuzeyinde Suriye hükümetinin kontrolü altındaki bölgelere hızla girmesine, Suriye ordusu ile müttefiklerinin çekilmesinin ardından bu bölgeleri ele geçirmesine, Şam'da hâkim olan endişe durumuna ve ordu ile tüm güvenlik birimlerinin alarma geçmesine rağmen, Şam ve çevresinde bulunan İranlı savaşçıların ‘alarma geçmediğini!’ belirtti. Kaynaklar, “Belki de kuzeydeki olayların Şam'ın istikrarını etkilemeyeceğini düşünüyorlar” dedi.
İran 2011'de halk protestolarının patlak vermesinin ardından kendi savaşçılarının yanı sıra Irak, Pakistan ve Afganistan'dan binlerce savaşçıyı Suriye'ye gönderdi. Rusya ile birlikte Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in silahlı grupları ezmesine ve kontrol ettikleri toprakların çoğunu geri almasına yardımcı oldu.
Kuzeyde HTŞ ve muhalif grupların başlattığı sürpriz saldırının etkisiyle Dera vilayeti kırsalında Suriye ordusunun kontrol noktaları ve karargâhlarına yönelik hareketlilik devam ederken, X ve Telegram gibi sosyal medya platformlarında ‘Güney Suriye Operasyon Odası’ adı altında yeni bir gücün kurulduğunu duyuran bir açıklama dolaşıma sokuldu.
Gerçekliği teyit edilemeyen açıklamada, askeri operasyonlara başlamak üzere ‘genel alarm durumu ve Horan'daki tüm isyancıların seferberliği’ ilan edildi.
Eş-Şarkiyye 24'ün Telegram kanalında bir kopyasını yayınladığı açıklamada, ‘Suriye ordusunun subay ve unsurlarının bir an önce ordu saflarını terk etmeleri, Horan'da azami hazırlık seviyesinin yükseltilmesi ve koordineli bir operasyon planı dahilinde çalışılması, bu uyarıyı dikkate almayanların demir bir el ve şiddetli bir güçle vurulması’ çağrısında bulunuldu.
Açıklamanın sonunda “İdlib, Halep ve Hama vilayetlerinde olduğu gibi güney bölgesinde de Suriye rejimine söz veriyoruz ki güney toprakları sizin için mezarlık olacak” denildi.
Dera şehri ve kırsalındaki bazı kaynaklar, vilayetin birçok şehir, kasaba ve köyünde Suriye ordusunun kontrol noktalarına ve karargahlarına yönelik hareketlerin devam ettiğini ve HTŞ ile muhalif grupların ülkenin kuzeyinde rejimin nüfuz bölgelerine yönelik başlattığı saldırıları destekleyen gösterilerin yapıldığını doğruladı.
Ancak kaynaklar, söz konusu açıklamanın bazı çevrelerde konuşulduğuna, ancak ‘kimin yayınladığını ve operasyon odasını kimin oluşturduğunu kimsenin bilmediğine’ dikkat çekti. Diğer internet siteleri ise ‘Güney Suriye Operasyon Odası’nın Suveyda ve Dera vilayetlerinin kontrolünü ele geçirmeyi hedeflediğinden ve bölgede yoğun hazırlıklar ve askeri hareketlilik olduğundan söz edildiğini’ bildirdi.
Suriye'deki olayların kıvılcımı Mart 2011 ortalarında Dera kentinde başladı ve kent ‘devrimin beşiği’ olarak adlandırıldı. Rejim ordusu 2018 yılında askeri operasyonlar ve uzlaşma anlaşmalarıyla vilayetin tamamında kontrolü yeniden ele geçirdi, ancak özellikle kırsal kesimde olmak üzere vilayetin pek çok bölgesi halen saldırılara, suikastlara ve kanunsuzluğa sahne oluyor.