Mısır-Filistin-Ürdün Zirvesi yarın Kahire'de

Mısır, Ürdün ve Filistin’in Dışişleri Bakanları Kahire’deydi (Arşiv-Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır, Ürdün ve Filistin’in Dışişleri Bakanları Kahire’deydi (Arşiv-Mısır Dışişleri Bakanlığı)
TT

Mısır-Filistin-Ürdün Zirvesi yarın Kahire'de

Mısır, Ürdün ve Filistin’in Dışişleri Bakanları Kahire’deydi (Arşiv-Mısır Dışişleri Bakanlığı)
Mısır, Ürdün ve Filistin’in Dışişleri Bakanları Kahire’deydi (Arşiv-Mısır Dışişleri Bakanlığı)

Mısır-Ürdün-Filistin zirvesi Perşembe günü Kahire'de düzenlenecek.
Mısır hükümetinden bir kaynağın ise Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Zirve, ABD tarafıyla barış müzakerelerinin yeniden başlatılması konusunda ortak bir Arap pozisyonu oluşturmayı amaçlıyor" dedi.
Ürdünlü kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Ürdün Kralı 2. Abdullah, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah el Sisi ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın katılacağı üçlü zirvenin gündeminde bu ay başlayacak olağan BM Genel Kurul toplantılarında ortak tutum sergilemeyi hedefliyor.
Şarku’l Avsat’a açıklama yapan Mısırlı kaynak şu ifadeleri kullandı: “Bu zirve, ABD Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns’un iki hafta önce Kahire, Ramallah ve Tel Aviv'e yaptığı ziyaretin ardından, İsrail-Filistin müzakerelerinin yeniden başlatılmasını ve ABD ile temaslar konusunda ortak bir Arap tutumu oluşturmayı amaçlıyor.”
Gazze'deki olaylar başlamadan önce, Mısır, Ürdün ve Filistin liderlerinin inşa edecekleri bir barış planı üzerinde çalıştığını ifade eden Mısırlı kaynağa göre, Kahire zirvesinin de bu inşayı pekiştirecek Mısır-Amerikan iletişimine dayanan uluslararası bir konferans düzenleme daveti olacağını belirtti. İsrail Başbakanı Naftali Bennet'in katılımıyla dört ülkenin gerçekleştirilmesinin planlandığını ancak Washington’la müzakere yoluna girmeden önce eşgüdümlü ve ortak bir pozisyon oluşturmak için üçlü bir Arap Zirvesi’nin öne alındığı ifade ediliyor.
Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye Salı günü yaptığı açıklamada, "ABD yönetimini iki devletli çözümü gerçekleştirme yönündeki sözlerini tutmaya çağırmak amacıyla Kahire'de yapılacak Filistin-Mısır-Ürdün üçlü zirvesini dört gözle beklediğini" söyledi.
Iştiyye, “Amerikan’ın taahhütlerinin yerine getirilmesi ancak tüm Filistin topraklarında devam eden ırkçı yerleşim politikasına son veren pratik adımlarla gerçekleştirilebilir. Özellikle Kudüs Valiliği’nde işgalin sona ermesine, bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına ve mültecilerin geri dönüşünün önü açılmalı” şeklinde konuştu.



Lübnan Başbakanı Selam Şarku'l Avsat'a konuştu: Silahların devletin elinde toplanması önerisi provokatif değil

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)
TT

Lübnan Başbakanı Selam Şarku'l Avsat'a konuştu: Silahların devletin elinde toplanması önerisi provokatif değil

Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, geçen hafta Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam'ı kabul etti. (Lübnan Meclis Başkanlığı Basın Bürosu)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ‘silahların devletin elinde toplanması’ konusunun hükümetin bir sonraki toplantısının gündemine alınmasının ‘kimseyi kışkırtmak için yapılmadığını’ vurguladı.

Selam, Lübnanlı yetkililer arasında bu konudaki yaklaşımlarda farklılıklar olduğunu yalanlayarak, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Meclis Başkanı Nebih Berri ile ‘tam ve sürekli istişare’ içinde olduğunu belirtti.

Konuyla ilgili ‘Şii muhalefeti’ söylentilerine şaşırdığını kaydeden Selam, “Bu adım kimseyi kışkırtmak için değil; cumhurbaşkanının yemin törenindeki konuşmasının ve hükümetin bakanlar bildirgesinin temelini oluşturuyor. Şii milletvekillerinin tamamı, cumhurbaşkanını seçen çok büyük bir çoğunluk içinde bu bildirgeye oy verdi ve hükümete iki kez güven oyu verdi” ifadelerini kullandı.

Yapılacak oturum, ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack aracılığıyla sunduğu 3 temel talebin yer aldığı belgeyle ABD ile tartışmaların yeniden başlaması için bir başlangıç olacak. Bu talepler arasında Hizbullah’ın silahlarının toplanması konusu da yer alıyor. Parlamento bugün (perşembe), Bankacılık Düzenleme Yasası Tasarısı ve Yargı Reformu Tasarısı’nı onaylamak için düzenleyeceği oturumda, Barrack'ın belgesinde yer alan ‘reform talepleri’ kısmına yanıt verecek.

Buna karşılık Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım dün akşam yaptığı açıklamada, silahlarının tartışılması ile İsrail'in işgal altındaki Lübnan topraklarından çekilmesi arasındaki bağlantıyı yineledi. Kasım, Barrack’ı ‘ülkede sorun yaratmak ve gerçekleri çarpıtmakla’ suçladı.

Kasım, ateşkesin Litani Nehri'nin kuzeyine kadar uzanma olasılığını reddetti ve “Biz sadece Güney Litani'de geçerli olan anlaşmanın uygulanması için devlete yardım ettik. Her kim ateşkesi silahların geri çekilmesine bağlıyorsa, ona bu meselenin bir iç mesele olduğunu söyleyin” dedi.