The Walking Dead yıldızı: Son sezon Breaking Bad kadar tatmin edici olacak

The Walking Dead'in son sezonu 24 bölümden oluşuyor (AMC)
The Walking Dead'in son sezonu 24 bölümden oluşuyor (AMC)
TT

The Walking Dead yıldızı: Son sezon Breaking Bad kadar tatmin edici olacak

The Walking Dead'in son sezonu 24 bölümden oluşuyor (AMC)
The Walking Dead'in son sezonu 24 bölümden oluşuyor (AMC)

Dünyanın en popüler dizilerinden The Walking Dead'de (TWD) Ezekiel'ı canlandıran Khary Payton, final sezonunun bir diğer ünlü dizi Breaking Bad'in son sezonu kadar doyurucu olacağını söyledi.
11. sezonla ilgili Insider'a geçen hafta yaptığı açıklamada "Hep Breaking Bad'in son sezonunu düşünürüm. Dizinin sondan bir önceki bölümünü izlemiş ve 'Bunu bitirmelerine imkan yok. Aklımda çok fazla soru işareti var. Çok üzüldüm' demiştim" diyen ünlü oyuncu, şöyle konuştu:
"Daha fazla yanılamazdım. (Bir şeyler) yapabilecekleri süre zarfında neler yapabildiklerine şaşırdığımı hatırlıyorum. Bu, bana her zaman TWD'nin son sezonu hakkında biraz güven veriyor."
Payton, "Breaking Bad hikayeyi topladığına göre" TWD'nin de aynısını yapabileceğinden emin olduğunu kaydetti.
Dizinin Ezekiel'ı, senaristlere ve dizi sorumlusu Angela Kang'e güvendiğini de sözlerine ekledi:
"Kang'in nispeten kısa sürede çok şey yapabildiğini gördüm."
TWD'nin son sezonu 23 Ağustos'ta ekranlara gelmeye başladı. Öte yandan zombi dizisi bütün heyecanıyla devam ederken evrenin hayranları Rick Grimes'ın (Andrew Lincoln) TWD'ye dönüp dönmeyeceğini merak ediyor.
Kang daha önce son sezonda Grimes'ın dönüp dönmeyeceğine yönelik soruyu cevaplamamıştı. Lincoln de nisanda verdiği röportajda son sezonda dönüp dönmeyeceğine yönelik soruyu, "Asla, asla deme" diye yanıtlamıştı. 
Independent Türkçe, Insider, Screen Rant



Sık sık kabus görenler hızlı yaşlanıp daha erken ölüyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Sık sık kabus görenler hızlı yaşlanıp daha erken ölüyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre sık kabus görmek erken yaşlanmayla bağlantılı ve erken ölüm riskini artırıyor.

Araştırmacılar, her hafta kabus gördüğünü söyleyen yetişkinlerin, nadiren veya hiç kabus görmeyenlere kıyasla 70 yaşından önce ölme riskinin üç kattan daha yüksek olduğunu buldu.

Araştırma, kabusların sigara içme, obezite, kötü beslenme ve düşük fiziksel aktiviteye kıyasla "erken ölümün daha güçlü bir göstergesi" olduğunu ortaya koydu.

Bilim insanları, bu bulguların "halk sağlığı sorunu" olarak değerlendirilmesi gerektiği uyarısında bulunurken, kişilerin stres yönetimiyle kabusları azaltabileceğini belirtti.

Birleşik Krallık Demans Araştırma Enstitüsü ve Imperial College London'dan Dr. Abidemi Otaiku liderliğindeki ekip, 19 yıl boyunca 8 ila 10 yaşındaki 2 bin 429 çocuk ve 26 ila 86 yaşındaki 183 bin 12 yetişkinin verilerini analiz etti.

Bu ay Avrupa Nöroloji Akademisi Kongresi'nde sunulan araştırma, kabusların uykunun hem kalitesini hem de süresini düşürdüğünü, bunun da vücudun geceleri hücreleri yenileme ve onarma yeteneğini zayıflattığını ortaya koydu.

Kronik stres ve uyku bozukluğunun birleşik etkileri, hücrelerimizin ve vücudumuzun hızla yaşlanmasına katkıda bulunabilir.

Dr. Otaiku, "Uyuyan beynimiz rüyaları gerçeklikten ayırt edemiyor. Bu yüzden kabuslar genellikle bizi ter içinde, nefes nefese ve kalp çarpıntısıyla uyandırıyor. Çünkü savaş ya da kaç tepkimiz tetikleniyor. Bu stres tepkisi, uyanıkken karşılaştığımız durumlardan bile daha yoğun olabilir" dedi.

Kabuslar, hücrelerin daha hızlı yaşlanmasına yakından bağlı bir stres hormonu olan kortizolün uzun süreli yükselmesine yol açıyor. Sık sık kabus görenler için bu birikmiş stres, yaşlanma sürecini önemli ölçüde etkileyebilir. Kabusların ne kadar yaygın ve müdahale edilebilir olduğu göz önünde bulundurulduğunda, bir halk sağlığı sorunu olarak daha fazla ciddiyetle ele alınmaları gerekiyor.

Araştırmacılar, sık sık kabus gören çocukların ve yetişkinlerin daha hızlı yaşlandığını da buldu. Bu, erken ölüm riski daha yüksek olanların yaklaşık yüzde 40'ını oluşturuyordu.

Dr. Otaiku bunun, diğer sağlık sorunları da hesaba katılsa bile kabusların daha hızlı biyolojik yaşlanma ve daha erken ölüm riskini öngörebildiğini gösteren ilk çalışma olduğunu söyledi.

Ayda bir kez kabus görenler bile kabus görmeyenlere kıyasla daha hızlı yaşlanma ve daha yüksek ölüm riskiyle bağlantılıydı. Bu bağlantı, tüm yaş grupları, cinsiyetler, etnik kökenler ve ruh sağlığı durumlarında vardı.

Dr. Otaiku, "İyi haber, kabusların önlenebilir ve tedavi edilebilir olması" dedi.

İyi bir uyku hijyeni sağlamak, stresi yönetmek, anksiyete veya depresyon için tedavi görmek ve korku filmi izlememek gibi basit önlemlerin kabusları azaltmada etkili olabileceğini söyledi.

Independent Türkçe