AB Yüksek Temsilcisi Borrell: "AB, güvenlik sektörü reformu için Libya'ya yardım etmeye hazır"

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş (AP)
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş (AP)
TT

AB Yüksek Temsilcisi Borrell: "AB, güvenlik sektörü reformu için Libya'ya yardım etmeye hazır"

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş (AP)
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş (AP)

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, güvenlik sektörü reformu ve askeri kurumların birleştirilmesi için AB'nin Libya hükümetine yardım etmeye hazır olduğunu söyledi.
Borrell, Libya'nın başkenti Trablus'u ziyaretinde Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısına katıldı.
Libyalı Bakan Menguş, burada yaptığı konuşmada, Borrell'in ziyaretinin Libya'nın Ulusal Birlik Hükümetine destek amaçlı olduğunu kaydederek, "AB’nin Libya’da istikrarın tesisi için hayati önemi olduğunu" vurguladı.
Menguş, Borrell ile Libya'da istikrarın desteklenmesi, 24 Aralık'ta düzenlenmesi planlanan seçimlere AB'nin teknik destek vermesi ve sınır güvenliği gibi bir dizi konuda anlaşmaya vardıklarını söyledi.
AB Yüksek Temsilcisi Borrell de Libya'da son bir yılda ateşkesin sağlanmasından bu yana önemli ilerleme kaydedildiğine dikkati çekti.

Birleşmiş Milletlerin (BM) ülkedeki krizin çözümüne yönelik hazırladığı yol haritasını ve İkinci Berlin Konferansından çıkan kararları uygulamak için Libya hükümetinin kararlı olduğunu söyleyen Borrell, "Zaman uçup gidiyor. 24 Aralık seçimlerine yalnızca 105 gün kaldı. Bugün Libyalı yetkililerle, gelecek aylarda sarf edilecek çabalar kapsamında AB'nin Libya'yı nasıl destekleyebileceğini konuşuyoruz" dedi.
Seçimlere yönelik anayasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi için kaybedecek zaman olmadığını vurgulayan Borrell, AB'nin halihazırda Libya Yüksek Seçim Komisyonuna teknik destek sağladığını aktardı.
Borrell, BM öncülüğündeki 5+5 Ortak Askeri Komitesinin 23 Ekim 2020'de vardığı ateşkes anlaşması uyarınca yabancı güçlerin ülkeden ayrılması ve silahlı grupların dağıtılarak askeri kurumların birleşmesi kararı aldığını hatırlatarak, "AB bu hedefleri destekliyor ve şu an Trablus'ta bulunan AB Sınır Güvenlik Destek Misyonu da dahil olmak üzere güvenlik sektörü reformu için Libya hükümetine yardım etmeye hazır" ifadelerini kullandı.
AB Yüksek Temsilcisi, "Libyalı ortaklarımızla, BM Güvenlik Konseyi yetkisiyle faaliyet gösteren IRINI Operasyonu için iş birliğini artırma yollarını da görüştük" diye ekledi.
Menguş ile görüşmesini tamamlayan Borrell'in Trablus ziyareti kapsamında Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ve diğer Libyalı yetkililerle bir araya gelmesi bekleniyor.
 



Noel tatili boyunca terörizm tüm dünyayı kasıp kavuruyor

Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)
Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)
TT

Noel tatili boyunca terörizm tüm dünyayı kasıp kavuruyor

Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)
Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)

Yıl sonu tatilleri yaklaşırken terörizm, birden fazla kıtada ve birden fazla nedenden dolayı yeniden baş gösterdi. Avustralya istihbaratının daha önce Sidney'deki Bondi Plajı saldırısının faillerinden birinin "DEAŞ" örgütüyle bağlantısını araştırdığının ortaya çıktığı bir dönemde, bu aşırılıkçı örgüt, 3 Amerikalının öldürüldüğü bir başka saldırıdan bir gün sonra, İdlib vilayetindeki Maaret el-Numan'da Suriye güvenlik güçlerine yönelik bir saldırının sorumluluğunu üstlendi. Bu saldırının Suriye Genel Güvenlik Teşkilatı'nda çalışan "aşırılıkçı" bir üyesi tarafından gerçekleştirildiği iddia edildi.

Yahudi kutlaması (Hanuka) sırasında 15 kişinin ölümüne neden olan Sidney saldırısının faillerinin Sajid Akram ve oğlu Naveed Akram olduğu bildirildi. Şarku’l Avsat’ın Avustralya Yayın Kurumu’ndan (ABC) aktardığına göre, istihbarat servisleri altı yıl önce Naveed'in DEAŞ ile bağlantılarını araştırdı. Bu arada, Sidney saldırısı sırasında Naveed ile boğuşarak onu silahını alan Suriyeli Ahmed el-Ahmed'in ailesi, oğullarını kahraman olarak nitelendirdi.

DEAŞ ayrıca dün İdlib vilayetinde dört Suriyeli güvenlik görevlisinin öldürüldüğü bir saldırının sorumluluğunu üstlenerek, Suriye'deki faaliyetlerini yeniden canlandırma çabalarını gösterdi.

Los Angeles'ta yetkililer, Kaliforniya'da yılbaşı gecesi eş zamanlı bombalı saldırılar planladığı düşünülen aşırılıkçı bir grubun üyesi olduklarından şüphelenilen dört kişinin yakalandığını duyurdu. Associated Press'in (AP) haberine göre, haklarında yapılan suç duyurusunda, bu kişilerin Filistin yanlısı bir grubun ayrılıkçı kolunun üyeleri oldukları belirtildi.


Trump, iftira nedeniyle BBC'den 10 milyar dolar tazminat talep ediyor

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Trump, iftira nedeniyle BBC'den 10 milyar dolar tazminat talep ediyor

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, İngiliz yayın kuruluşu BBC'yi yanıltıcı bir video yayınladığı gerekçesiyle iftira atmakla suçlayarak, dün en az 10 milyar dolarlık tazminat davası açtı.

Florida'da açılan davada hem iftira hem de aldatıcı ve haksız ticari uygulamalarla ilgili bir yasanın ihlali nedeniyle "en az 5 milyar dolar" tazminat talep ediliyor.

BBC, 6 Ocak 2021'de destekçilerinin Kongre'ye baskın düzenlemesinden önce Trump'ın "şiddet eylemi" çağrısında bulunduğu izlenimini veren bir belgeseldeki konuşmasının düzenlenmesi nedeniyle özür diledi. 2024 başkanlık seçimlerinden önce yayınlanan amiral gemisi haber programı "Panorama"dan alınan düzenlenmiş bölümün yeniden ortaya çıkmasından bu yana kanal karışıklık içinde.

BBC Başkanı Samir Shah, kurumun özürünü içeren "kişisel bir mektubu" Beyaz Saray'a gönderdi, ancak bu girişim 79 yaşındaki başkanın öfkesini yatıştırmakta başarısız olmuş gibi görünüyor. Trump, birçok Amerikan medya kuruluşuna dava açtı ve birçoğunu da dava açmakla tehdit etti; bunlardan bazıları anlaşmazlıkları çözmek ve yasal işlemleri durdurmak için önemli miktarlarda para ödedi.

Trump, iktidara geri döndükten sonra Beyaz Saray'a bir dizi Trump yanlısı içerik üreticisi ve etkili kişiyi getirdi ve geleneksel medya kuruluşlarından gazetecilere çok sayıda hakaret yöneltti.


Washington, Kiev'e NATO'nun sağladığına benzer garantiler sunuyor

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)
TT

Washington, Kiev'e NATO'nun sağladığına benzer garantiler sunuyor

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)

ABD yetkilileri dün, ülkelerinin Ukrayna'ya NATO'nun sağladığına benzer güçlü güvenlik garantileri sunduğunu ve Rusya'nın bunları kabul edeceğinden emin olduklarını açıkladı; Washington bunu savaşı sona erdirme yolunda bir atılım olarak nitelendirdi.

ABD yetkilileri, pazar günü ve dün Berlin'de Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile devam eden görüşmeleri olumlu olarak nitelendirerek, Ukrayna'nın da anlaşmayı kabul etmesi gerektiğini ve bu anlaşmanın, bir müttefike yapılan saldırının tüm müttefiklere yapılmış sayılmasını öngören NATO anlaşmasının 5. maddesine benzer güvenlik garantileri sağlayacağını belirtti.

Zelenskiy ise Berlin'de Ukraynalı ve Amerikalı müzakereciler arasında yapılan görüşmenin ardından şunları söyledi: "Özellikle toprakla ilgili olanlar olmak üzere karmaşık konular var (...) Açık konuşalım, pozisyonlarımız hâlâ farklı."