SGK, 52 ilacı geri ödeme listesinden çıkardı

SGK'nın "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi"nde kayıtlı 52 ilaç geri ödeme kapsamından çıkarıldı / Fotoğraf: AA
SGK'nın "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi"nde kayıtlı 52 ilaç geri ödeme kapsamından çıkarıldı / Fotoğraf: AA
TT

SGK, 52 ilacı geri ödeme listesinden çıkardı

SGK'nın "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi"nde kayıtlı 52 ilaç geri ödeme kapsamından çıkarıldı / Fotoğraf: AA
SGK'nın "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi"nde kayıtlı 52 ilaç geri ödeme kapsamından çıkarıldı / Fotoğraf: AA

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanlığının "Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ" ile "Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu Kararı", Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı.
Buna göre, SGK Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) eki "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi"nde kayıtlı 52 ilaç geri ödeme kapsamından çıkarıldı.
Aynı listede yer almamakla birlikte geri ödeme başvuruları bulunulan ve karar ağacı tamamlanan ve/veya değerlendirme süreci devam eden, antiinflamatuvar ilaçlar olarak adlandırılan spreyler, eklem-kas ağrısı tedavisinde kullanılan jel ve merhem gibi topikal ilaçlar, çocukların diş çıkarma döneminde kullanılan ağrı kesici topikal ilaçların geri ödeme kapsamına alınmamaları kararlaştırıldı.
Bu gruplarda yapılacak ilaç geri ödeme başvuruları da değerlendirmeye alınmayacak.

Eşdeğer ilaçlarda taban fiyat düşürüldü
Eş değer ilaçlara ödenecek bedellerin belirlenmesinde uygulanan taban birim fiyat uygulaması yüzde 10'dan yüzde 5'e düşürüldü.
Öte yandan, tebliğdeki değişiklikle ortodontik diş tedavileri ile yüzde 40 ve üzerinde engelli kişiler hariç, özel sağlık hizmeti sunucuları ile kurumla sözleşmesi olmayan resmi sağlık hizmeti sunucularındaki diş ünitelerinde yapılan ağız ve diş sağlığına ilişkin tedaviler Kurumca ödenmeyecek.



Düğmeye basıldı: Araştırmacılar hayvanlarla iletişim kurmanın yollarını arıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Düğmeye basıldı: Araştırmacılar hayvanlarla iletişim kurmanın yollarını arıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Hayvanların bilincini araştırmaya odaklanan ilk bilimsel kurum kurulurken, yapay zeka araştırmacıları insanların evcil hayvanlarıyla nasıl "konuşabileceğini" keşfetmeye hazırlanıyor.

Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu'ndaki (LSE) 4 milyon sterlinlik (yaklaşık 218 milyon TL) Jeremy Coller Hayvan Duyarlılığı Merkezi, insan dışı hayvanları çeşitli disiplinlerden uzmanlarla araştıran çalışmalarını 30 Eylül'de başlatacak.

Merkezin projeleri arasında, yapay zekanın insanların evcil hayvanlarıyla nasıl "konuşmasını" sağlayabileceğini incelemenin yanı sıra sürecin neresinde sorunlar çıkabileceğini ve potansiyel tehlikelerden nasıl kaçınılacağını araştıracak bir çalışma da yer alıyor.

Merkezin ilk direktörü Profesör Jonathan Birch, Guardian'a konuştu:

Evcil hayvanlarımızın insani özellikler göstermesini çok seviyoruz ve yapay zekanın ortaya çıkmasıyla, evcil hayvanınızın sizinle konuşabileceği yollar yepyeni bir seviyeye taşınacak. Ancak yapay zeka genellikle nesnel gerçekliğe dayanmak yerine kullanıcıyı memnun eden uydurma yanıtlar üretir. Bu, evcil hayvanların refahına uygulanırsa felaket olabilir. Hayvanlarla ilgili sorumlu ve etik yapay zeka kullanımını yöneten düzenlemelere acilen ihtiyacımız var. Bu alanda tam bir düzenleme eksikliği var. Merkez, dünya çapında kabul görecek etik kurallar geliştirmek istiyor.

Merkez, daha sonra küresel lobi faaliyetlerinde kullanılabilecek rehberlik ve araştırmalar geliştirmek amacıyla sivil toplum örgütleriyle çalışacak.

New York Üniversitesi Çevre ve Hayvanları Koruma Merkezi Direktörü Jeff Sebo gazeteye, hayvan sezgisi ve refahı, yapay zekanın hayvanlar üzerindeki etkisi ve kamuoyunun hayvanlara yönelik tutumu gibi konuların "toplumca karşı karşıya olduğumuz en önemli, zor ve ihmal edilmiş konular arasında yer aldığını" söyledi.

"İnsanlar dünyayı milyonlarca tür ve kentilyonlarca bireysel hayvanla paylaşıyor ve hoşumuza gitse de gitmese de dünyanın her yerindeki hayvanları etkiliyoruz" diye ekledi.

Yeni merkezin mütevelli heyeti üyelerinden Profesör Kristin Andrews, yeni projenin bilimdeki en büyük soru olarak gördüğü insan bilinci ve bunun ne olduğu sorusuna bile yanıt verebileceğine inandığını söyledi.

İnsanları bilinçli yapan şeyin ne olduğunu ya da birinin neden bilinç kazandığını veya bilincini neden kaybettiğini hâlâ anlayabilmiş değiliz. Ancak cevaplara ulaşmanın yolunun önce basit sistemleri incelemekten geçtiğini biliyoruz: Bilim, genomik ve tıp alanlarındaki büyük ilerlemeleri basit organizmaları inceleyerek elde etti.

Independent Türkçe