Filistinli mahkumlar İsrail hapishanesinden nasıl kaçtı?

Firarilerden Zebidi, gardiyanları kandırarak mahkumlardan uzaklaştırdı, böylece kaçış planı başarılı oldu

Gazze'nin Han Yunus şehrinde dün düzenlenen Gilboa Hapishanesi’nden kaçan mahkumlarla dayanışma mitingine katılan ve mahkumların tünel kazmak için kaşık kullandıklarına atıfta bulunmak için elinde kaşık tutan Filistinli kadın (AFP)
Gazze'nin Han Yunus şehrinde dün düzenlenen Gilboa Hapishanesi’nden kaçan mahkumlarla dayanışma mitingine katılan ve mahkumların tünel kazmak için kaşık kullandıklarına atıfta bulunmak için elinde kaşık tutan Filistinli kadın (AFP)
TT

Filistinli mahkumlar İsrail hapishanesinden nasıl kaçtı?

Gazze'nin Han Yunus şehrinde dün düzenlenen Gilboa Hapishanesi’nden kaçan mahkumlarla dayanışma mitingine katılan ve mahkumların tünel kazmak için kaşık kullandıklarına atıfta bulunmak için elinde kaşık tutan Filistinli kadın (AFP)
Gazze'nin Han Yunus şehrinde dün düzenlenen Gilboa Hapishanesi’nden kaçan mahkumlarla dayanışma mitingine katılan ve mahkumların tünel kazmak için kaşık kullandıklarına atıfta bulunmak için elinde kaşık tutan Filistinli kadın (AFP)

İsrail işgal güçlerinin, Filistin Yönetimi'ni, Gilboa Hapishanesi’nden kaçan mahkumları tutuklamak için iş birliği yapmazsa ilişkilerde yine bir kriz yaşanacağı ve askeri önlemler alınacağı tehdidinde bulunurken Filistinli mahkumların kaçış hikayesine ilişkin detaylar da ortaya çıktı. İsrail polisinin bir caminin imamı da dahil olmak üzere onlarca İsrail vatandaşı Filistinliyi (1948 Arapları) mahkumlara yardım ettikleri ve polisten bilgi sakladıkları şüphesiyle sorguladığı bildirildi. İsrail hükümeti de firari mahkumların Mısır ve Ürdün'e geçmelerini önlemek için iki ülkenin hükümetleriyle iletişime geçti.
İsrail polisinden kaynaklar, önce kaçan altı mahkumu yakalayacaklarından emin oldukları açıklamasında bulundular. Ancak kısa süre sonra, görevin çok zor olduğunu ve son üç gün içinde tüm çabalara rağmen mahkumların hiçbirine ulaşılamadığını itiraf ettiler.
Mahkumlar, İsrail tarihinin ‘en büyüğü ve en tehlikelisi’ olarak nitelendirilen bir kaçış planıyla Pazartesi günü şafak vakti Gilboa Hapishanesi’nden kaçmışlardı. Hem emniyette, hem orduda, hem sınır muhafızlarında hem de istihbarat teşkilatlarındaki tüm tatiller iptal edildi. Tüm güvenlik güçleri mahkûmların aranması için seferber edildi. İsrail polisi, hapishaneyi çevresindeki köylerde, özellikle Merc İbn Amir bölgesindeki Mukaybele, Naura ve Temra ez-Zağbiye köylerinde, mahkûmların kaçmalarına yardım ettiğinden şüphelendikleri onlarca İsrail vatandaşı Filistinliyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında Naura Camii imamı Şeyh Fevaz Zuabi de vardı. Şüphelere göre mahkûm Zekeriya ez-Zebidi ve beraberindeki iki ya da üç firari mahkûm, köyün camisine geldiler ve duş aldılar. Firari mahkumlar, yakındaki bir fırından da yanlarına yiyecek alarak buradan ayrıldılar. İsrail yasaları, bu tür bilgileri bilen ve polise ihbar etmeyenleri suç ortağı sayıyor.
Gözaltına alınanların tamamı, suçlamaları reddederek, köylerinde kapılarının misafirlere her zaman açık olduğunu, gelen kişilerin mahkum olup olmadıklarını kimsenin bilmediğini söylediler. İmam Zuabi, “Biz camide ibadet edenlere kimliklerini sormuyoruz” dedi. Fırın sahibi ise, “Suçlamaları reddediyorum. Her ekmek alana nereden geldiği sorulur mu? Bu mantıklı mı? Bölgedeki dört köyde tek fırın biziz. Her ekmek isteyene adın ne, nereden geldin diye mi soracağız?” diye konuştu.
Siyasi bir aktivist olan avukat Raid ez-Zuabi ise şunları söyledi:
“Polis, bunu, bizim köyümüze ve Mukaybele köyüne, çalıştığını ve ipin ucunu tuttuğunu halka göstermek için yaptı. Pratik olarak, başarısızlığını örtbas etmeye çalışıyor. Bize bunu yapmanın daha kolay olduğunu düşünüyor.”
Mahkumların Gilboa Hapishanesi’nin beş detaylı haritasını bulduktan sonra kaçmayı başardıkları söyleniyor. Söylenenlere göre bu haritalarda toprağı kazmayı kolaylaştıran boş bir yeraltı geçidi keşfettiler ve böylece 25 metre kazmak yerine 12 metre kazdılar. Dün, firari mahkumlardan biri olan Zebidi’nin, bir gardiyanın mahkumlar tarafından keskin bir cisimle bıçaklanacağına dair bir söylentinin yayıldığı gizli bir plan hazırladığı ortaya çıktı. Söylentinin yayılmasının ardından hapishane yönetimi, gardiyanlara dikkatli olmaları ve mahkumlara yaklaşmamaları talimatını verdi. Bu sayede mahkumlar, gardiyanların göz hapsinden uzaklaşarak kazılarını rahatça sürdürebildiler.
Tel Aviv'deki kaynaklar, İsrail'deki eşi-benzeri görülmemiş arama operasyonlarının sonuçsuz kalmasıyla Savunma Bakanı Benny Gantz'ın dün Filistin Yönetimi’ne giderek firar eden altı mahkumun bulunması için acil yardım talebinde bulunduğunu, talebine cevap verilmemesi durumunda da sert önlemler almakla tehdit ettiğini söylediler.
İsrail resmi televizyon kanalı KAN 11’e göre Filistin Yönetimi, talebi kabul etti ve Gantz'a firari mahkumların yerlerini araştıracağını, bulduğunda da onları İsrail’e teslim edeceğini bildirdi.
Ancak KAN 11 daha sonra, Gantz’ın, Filistin Sivil İşler Bakanı Hüseyin eş-Şeyh’ten Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Filistin Yönetimi tarafından talebinin reddedildiğini bildiren bir telefon aldığını iddia etti. Fakat Filistin Yönetimi’nden yetkili bir kaynak, böyle bir telefon görüşmesinin olduğunu şiddetle reddederek, bu tür iddiaların, iki taraf arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemeye yönelik ‘aşağılık girişimler’ olduğunu söyledi.
Filistin Yönetimi ve halkının Filistinli esirlerin yanında olduğunu da ekleyen yetkili, İsrail'i bu olaydan ders çıkarmaya ve mahkûmların sıkıntılarını son erdirecek, serbest bırakılmalarını ve hapishanelerin kapatılmasını sağlayacak bir barış sürecine girmeye çağırdı.



HDK: El-Faşir'de ateşkes için herhangi bir çağrı almadık ve buna uymayacağız

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
TT

HDK: El-Faşir'de ateşkes için herhangi bir çağrı almadık ve buna uymayacağız

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları (Arşiv - Telegram)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’de mahsur kalan ve açlık tehdidi altında olan binlerce sivile yardım ulaştırmak üzere çeşitli uluslararası taraflarca talep edilen insani ateşkes talebiyle ilgili olarak bilgilendirilmediğini açıkladı.

Bu yanıt, Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkesi kabul etmesinden bir gün sonra geldi.

HDK'nin hukuk danışmanı Muhammed el-Muhtar en-Nur, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, güçlerinin el-Faşir veya diğer bölgelerde kısmi veya başka türlü herhangi bir ateşkesi kabul etmeyeceğini söyledi. En-Nur, HDK'nin ilan edilen ateşkes planıyla ilgili olarak söylendiği gibi BM ya da ABD'den herhangi bir resmi bildirim almadığını belirtti. Binlerce sivilin Tavile, Karma ve Cebel Merra bölgelerine gitmesinin ardından el-Faşir şehrinin boşaldığını ve el-Faşir'de bulunanların Sudan ordusuna ve onunla ittifak halindeki silahlı hareketlerin ortak güçlerine mensup savaşçılar olduğunu kaydetti.

fergty
HDK'nin hukuk danışmanı Muhammed el-Muhtar en-Nur (Şarku'l Avsat)

En-Nur, “HDK sadece savaşı durduracak ve Sudan'daki krizi kökten çözecek siyasi bir süreçle bağlantılı kapsamlı bir ateşkesi kabul edecektir” dedi.

Guterres'in çağrısı

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres cuma günü yaptığı açıklamada, el-Faşir kentindeki trajik durumu ele almak üzere insani bir ateşkese varmak için Sudan'daki savaşan taraflarla temas halinde olduğunu söyledi. “Orgeneral Abdulfettah el-Burhan'dan olumlu bir yanıt aldım. Umarım her iki taraf da el-Faşir'de tanık olduğumuz felaketi önlemenin ne kadar önemli olduğunun farkına varır” ifadelerini kullanan Guterres, el-Faşir bölgesinde ‘kitlesel bir yardım dağıtımına hazırlanmak’ amacıyla yardım dağıtımı için önceden üzerinde mutabık kalınması gereken bir ateşkes sağlanması gerektiğini vurguladı.

cdfgthy
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'de insani ateşkes çağrısında bulundu. (AFP)

Son verilere göre el-Faşir yaklaşık yarım milyon vatandaşa ev sahipliği yapıyor. Sudan ordusu ile HDK arasındaki çatışmaların patlak vermesinden bu yana on binlerce insan buradan kaçarak Ebu Şuk, Zemzem ve es-Selam kamplarında kaldı. Şehir ve çevresindeki yerinden edilme kampları, çok sayıda vatandaşın bölgenin kuzeyindeki bölgelere göç etmesine yol açan büyük bir gıda, içme suyu ve sağlık hizmeti sıkıntısı çekiyor. Bölgede faaliyet gösteren yardım kuruluşları, el-Faşir nüfusunun yüzde 70'inden fazlasının insani yardıma ihtiyaç duyduğunu bildirerek, son üç ayda açlık, susuzluk ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği nedeniyle ölümlerin kaydedildiğini belirtti.

ABD'den uyarı

Buna karşılık yerel bir grup olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, birçok uluslararası ve yerel tarafın ilan edilen ateşkesi memnuniyetle karşıladığı bir dönemde HDK'nin saldırılarını arttırdığını, yerleşim bölgelerini ve sivil barınakları hedef aldığını ifade etti. Facebook üzerinden yapılan açıklamada, “Binlerce yerinden edilmiş insanın barındığı yoğun nüfuslu mahalleler ağır topçu bombardımanı altında kaldı. Sivillerin acılarını hafifletmek için yapılan ateşkes çağrılarına açıkça meydan okuyarak dün erken saatlerden bu yana devam eden bombardıman, HDK'nin askeri bir gerçekliği zorla kabul ettirmek için hiçbir uluslararası anlaşmaya uymayacağını göstermektedir” denildi.

ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea, cuma günü yapılan BM Güvenlik Konseyi toplantısında Sudan'daki çatışmanın taraflarına insani yardımların ulaştırılması ve malzemelerin ulaşmasını geciktiren bürokratik engellerin kaldırılması için 72 saatlik bir süre verildiğini söyledi. Shea, “Taraflar, Güney Sudan sınırı ve Darfur bölgesi de dahil olmak üzere Sudan içindeki tüm sınır kapılarını açmalıdır” dedi.

dfgthyu
ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea (Reuters)

Shea, insani yardım kuruluşlarına taleplerinden itibaren bir hafta içinde vize verilmesini istedi. Ayrıca insani yardımın ulaştırılmasını engelleyenlerin sorumlu tutulması gerektiğini vurguladı. Shea, Sudan'da gerekli incelemeleri sürdürmek üzere uzmanlardan oluşan bir ekibin süratle oluşturulması çağrısında bulundu.

BM Güvenlik Konseyi haziran ayında, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan el-Faşir'deki kuşatmanın kaldırılması yönünde bir karar aldı. Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK ülkenin batı bölgesindeki dört eyaleti kontrol ederken, el-Faşir Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son kale konumunda.