Kuveyt Dışişleri Bakanı Sabah, bazı Arap ülkelerinin Arap uzlaşmasını teşvik etmede rol oynayacağını açıkladı

Mısır'ın başkenti Kahire'deki merkezinde Arap Birliği toplantısı (AFP)
Mısır'ın başkenti Kahire'deki merkezinde Arap Birliği toplantısı (AFP)
TT

Kuveyt Dışişleri Bakanı Sabah, bazı Arap ülkelerinin Arap uzlaşmasını teşvik etmede rol oynayacağını açıkladı

Mısır'ın başkenti Kahire'deki merkezinde Arap Birliği toplantısı (AFP)
Mısır'ın başkenti Kahire'deki merkezinde Arap Birliği toplantısı (AFP)

Kuveyt Dışişleri Bakanı Ahmed Nasır el-Muhammed es-Sabah, bazı Arap ülkelerinin Arap uzlaşmasını teşvik etmede rol oynayacağını söyledi.
Mısır resmi haber ajansı MENA'da yer alan habere göre, Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi, Kuveyt'in başkanlığında 21 üye ülkenin katılımıyla başkent Kahire'de toplantı düzenledi,
Kuveyt Dışişleri Bakanı Sabah, toplantıdan sonra Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt ile düzenlediği ortak basın toplantısında Cezayir ile Fas arasındaki diplomatik krize değindi.
Suudi Arabistan'ın El-Ula kentinde 5 Ocak 2021'de gerçekleştirilen 41. Körfez İşbirliği Konseyi Zirvesi'nin Körfez ve Arap krizini sona erdirdiğini ve sorunu düzeltmek için yeni bir ruh ortaya çıktığını kaydeden Sabah, Kuveyt ve diğer bazı Arap ülkelerinin Arap uzlaşmasını teşvik etmede rol oynayacaklarına dikkati çekti.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ebu Gayt da New York'ta 22 Eylül'de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne üye ülkelerin dışişleri bakanlarıyla özellikle Filistin meselesi başta olmak üzere Arap bölgesindeki durumu görüşmek üzere bir toplantı düzenleneceğini söyledi.
İsrail'in Afrika Birliği'ne gözlemci olarak kabulüyle ilgili ise Ebu Gayt, 24 Afrika ülkesinin bunu protesto ettiğini ve bu kararı onaylamak veya reddetmek için konunun ekim ayında Afrika Birliği zirvesine sunulacağını kaydetti.
Arap zirvesinin tarihiyle ilgili olarak da Ebu Gayt, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'un kendisine zirvenin Mart 2022'de yapılması yönündeki kararını bildirdiğini, Suriye'nin zirveye katılımı hakkında konuşmak için ise henüz çok erken olduğunu dile getirdi.
Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra, 24 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, "son dönemde yaşanan düşmanca eylemler" neticesinde ülkesinin Fas ile diplomatik ilişkileri kesme kararı aldığını duyurmuştu.
Fas Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada ise Cezayir'in tek taraflı aldığı kararın gerekçelerinin kabul edilmediği belirtilmişti.

 


HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail'in İran'daki Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıyı savaş suçu saydı.

HRW'nin uydu görüntüleri, video kayıtları ve tanık ifadelerine dayanarak yaptığı araştırmaya göre İsrail ordusunun 23 Haziran'da düzenlediği saldırıda cezaevindeki ziyaret salonları, koğuşlar, mutfaklar, sağlık kliniği ve idari ofisler hasar aldı.

İncelemede, yaklaşık 80 mahkumun hayatını kaybettiği hapishanede "askeri hedef tespit edilemediği" belirtildi.

Raporda, saldırının cezaevine ziyaret saatinde gerçekleştirildiğine dikkat çekildi. HRW'nin Ortadoğu direktör yardımcısı Michael Page şu değerlendirmeleri yaptı:

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırılarda, savaş hukuk ihlal edildi ve açık bir savaş suçu işlendi. Belirgin bir askeri hedef olmaksızın yapılan saldırılarda çok sayıda sivili öldü ve yaralandı. İsrail'in saldırısı, çoğu haksız yere tutuklanan muhalif ve aktivistlerden oluşan Evin Hapishanesi'ndeki mahkumların zaten risk altındaki yaşamlarını daha da tehlikeye attı.

Evin'e düzenlenen saldırı, İsrail ve İran arasında 12 gün süren çatışmalar sırasında gerçekleşmişti. ABD merkezli İran'daki İnsan Hakları Aktivistleri'ne (HRAI) göre İsrail'in İran'a saldırılarında 1190 kişi ölürken, 4 bin 475 kişi de yaralandı.

HRAI ayrıca İran güvenlik güçlerinin 12 günlük savaş boyunca 1596 kişiyi tutukladığı bilgisini de paylaştı.

HRW, saldırının ardından kadın mahkumların Karçak Hapishanesi'ne, erkeklerinse Büyük Tahran Merkezi Cezaevi'ne transfer edildiğini aktardı. Hak örgütü, sözkonusu hapishanelerde mahkumların çok kötü koşullarda tutulduğunu, transfer sürecinde şiddet gördüklerini savundu. Bazı mahkumların daha sonra Evin'e tekrar geri gönderildiği fakat bazılarından haber alınamadığı ifade edildi.

İsrail'in 13 Haziran'daki saldırısıyla başlayan çatışmalarda İran vakit kaybetmeden misilleme yapmıştı. ABD de devreye girerek İran'daki İsfahan, Fordo ve Natanz tesislerine 22 Haziran'da hava saldırısı düzenlemiş, operasyonda 14 "sığınak delici" GBU-57 bombası kullanılmıştı.

İran, ABD'nin saldırısına cevap olarak 23 Haziran'da Amerikan ordusunun Katar'daki El-Udeyd Hava Üssü'ne saldırmıştı. Operasyonda Tahran'ın önceden Washington'a haber verdiği ve hiçbir can kaybı yaşanmadığı aktarılmıştı.

Washington operasyonun ardından 24 Haziran'da taraflar arasında ateşkes sağlandığını duyurmuştu.

"Gazze'de yardım silah olarak kullanılmamalı"

Diğer yandan İsrail ordusu, Gazze'ye yönelik saldırı ve ablukayı sürdürüyor. Aralarında Oxfam ve Sınır Tanımayan Doktorlar'ın (MSF) da bulunduğu 100'den fazla yardım örgütü, Tel Aviv yönetimine gönderdikleri ortak mektupta bölgede yaşanan kıtlığın sonlandırılmasını istedi.

Yardım grupları, Gazze'de faaliyet göstermelerinin İsrail hükümeti tarafından engellendiğini belirtiyor. Amerika Yakındoğu Mülteci Yardımı'nın (Anera) CEO'su Sean Carroll, "Gazze'ye gönderilmeye hazır 7 milyon dolar değerinde hayat kurtarıcı yardım malzemesi var. Sadece birkaç kilometre ötedeki Aşdod'da bloke edilmiş durumda" dedi.

Tel Aviv yönetimi, yardım kuruluşlarının faaliyetlerini kısıtlayan düzenlemeleri martta yürürlüğe koymuştu.

Independent Türkçe, BBC, Guardian