Suudi Arabistan’dan Diriye'de Kadınların Sözlü Tarihi projesi

Diriye’nin tarihi birikimi çeşitli programlarla ve girişimlerle gün ışığına çıkarılıyor. (SPA)
Diriye’nin tarihi birikimi çeşitli programlarla ve girişimlerle gün ışığına çıkarılıyor. (SPA)
TT

Suudi Arabistan’dan Diriye'de Kadınların Sözlü Tarihi projesi

Diriye’nin tarihi birikimi çeşitli programlarla ve girişimlerle gün ışığına çıkarılıyor. (SPA)
Diriye’nin tarihi birikimi çeşitli programlarla ve girişimlerle gün ışığına çıkarılıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Diriye Kapısı Geliştirme Kurumu (DGDA) Diriye’nin tarihi sokaklarındaki arkeolojik kalıntılar ve kültürel derinliği korumak için attığı adımlarla 575 yılı aşan bir geçmişe sahip Eski Kent'in tarihini gözler önüne seriyor.
DGDA, ünü her yere yayılan romanları ve hikâyeleri kayıt altına almak amacıyla Krallık'ta bir ilke imza attı ve “Diriye'de Kadınların Sözlü Tarihi” projesini başlattı.
Kurum, eski şehrin tarihi ve kültürel envanterini öne çıkarmaya, belgelemeye ve yaymaya yönelik adımlarına hız verdi. Söz konusu çalışmalar arasında gençlere Suudi savaş dansı el-Ardah’ı (Arabistan’da bir tür folklorik grup dansı) öğretmek ve yaşlıların tarihî olaylar ve miras değerlerle ilgili hikâyelerini ve tanıklıklarını kayıt altına alarak sözlü tarihinin belgelenmesine katkıda bulunmak yer alıyor. Düzenlenen söyleşiler de eğitim, misafirperverlik, el sanatları, sosyal ilişkiler, halk yemekleri ve geleneksel kıyafetler gibi geniş bir yelpazeyi kapsıyor.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre DGDA söz konu projenin başlıca hedefinin Diriye'de kadınların sosyal yaşamını belgelemek ve toplum içindeki rollerine ve katkılarına dikkat çekmek olduğunu bildirdi.
Diriye Kapısı Geliştirme Kurumu’ndan araştırma ve tarih çalışmaları ekibi, Diriyeli kadınlarla geçtiğimiz aylarda gerçekleştirilen uzun görüşmelerin ardından çok sayıda önemli hikâyeyi gün yüzüne çıkardı ve kayıt altına aldı.
DGDA, projenin sadece romanları ve hikâyeleri fotoğraflama, üretme ve belgelemekle sınırlı olmadığını, anlatanların seçiminin, yaşananların doğruluğunun ve tutarlılığının da uzmanlar ve çalışanlar tarafından incelendiğini vurguladı. Projede olayların ve anlatıların ilişkisini ve kronolojisini açığa çıkarmak için bilimsel yöntemlere ve oluşturulan metodolojiye bağlı kalındığı kaydedildi.
Yapılan açıklamalar DGDA’nın proje kapsamında, şu ana kadar 200 saatten fazla görsel ve işitsel içeriği kayıt altına aldığı yönünde.



Ankara'da Suudi Arabistan Milli Günü kutlaması: Kabine üyelerinden ve büyükelçiden işbirliği mesajları

(Independent Türkçe)
(Independent Türkçe)
TT

Ankara'da Suudi Arabistan Milli Günü kutlaması: Kabine üyelerinden ve büyükelçiden işbirliği mesajları

(Independent Türkçe)
(Independent Türkçe)

Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçiliğince düzenlenen resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve çok sayıda davetli katıldı.

Ankara Büyükelçisi olarak atanan Abu Al-Nasr'ın mesajını Büyükelçi Müsteşarı Muhammed Alharbi okudu.

Kutlamada konuşan Suudi Arabistan Büyükelçisi Büyükelçi Sayın Fahad bin Abu Al-Nasr, davetlerine icabet eden bakanlara ve katılımcılara teşekkür ederek başladığı konuşmasında şunları söyledi:

Davetimizi kabul edip Suudi Arabistan Krallığı’nın 93. Milli Gün kutlamalarımıza katılımınızdan dolayı hepinize en içten minnet ve şükranlarımı sunmaktan memnuniyet duyarım. Bu tarihi günde Kurucu Kral Abdulaziz Bin Abdurrahman (Allah toprağını bol etsin) tevhid sancağı altında bu büyük oluşumu bütünleştirmiştir.

Ardından Onun evlatları, ülkenin dış siyasetinde  İslam’a ve Müslümanlara hizmeti, Harameyn-i Şerifeyn’e yönelik ilgi ve önemi, uluslararası barış ve güvenliğin güçlendirilmesi ve dünya dayanışmasının  sağlamlaştırılmasını ana amaç edinen bu kıymetli yaklaşımı devam ettirmişlerdir. Bu yaklaşımda hoşgörü, barışın yaygınlaşması ve şiddetten uzak durulması temeline dayalı metottan ilham alınmıştır. 

Harameyn-i Şerifeyn’in diyarı ve vahiyin indiği yer Suudi Arabistan Krallığı'dır ve her gün yaklaşık iki milyar Müslüman Mekke'ye yönelmektedir. Ayrıca dünyanın dört bir yanından Müslümanlar Hac ve Umre ibadetlerini yerine getirmek ve Mescid-i Nebevi’yi ziyaret etmek için Suudi Arabistan’a gelmektedir.

Krallık aynı zamanda ‘hayal edip gerçekleştiriyoruz’ sloganıyla iddialı bir ümmetin vizyonu olan 2030 Vizyonu ışığında seçkin bir stratejik konum, öncü yatırım gücü ve Arap ve İslami derinlik gibi Allah’ın kendisine bahşettiği güç ve imkanları değerlendirerek programlar hazırlamak ve girişimler başlatmak için çalışmalar yürütmüştür. 

Bu programlardan belki de en öne çıkanları: Altes Prens Muhammed bin Selman'ın (Allah Onu Korusun) büyük yatırım fırsatları sağlayacak, bölgede ve dünyada olumlu etki bırakacak “Yeşil Suudi Arabistan” ve “Yeşil Orta Doğu” girişimleridir. Yenilenebilir enerjinin doğuşuyla birlikte Türkiye'nin de memnuniyetle karşıladığı bu iki girişim, Krallığın küresel ölçekte sürdürülebilirlik alanında lider olma arzusunu destekleyecektir.Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan yüz yıl sonra, önümüzdeki Ekim ayında Türkiye'nin yeni yüzüncü yılına başlarken, Krallık ortak vizyonları gerçekleştirmek, iki ülke arasında daha fazla işbirliği yapmak ve "hayal edip gerçekleştiren" gençlerimizin ilerlemesini sağlamak için birlikte çalışmayı beklemektedir.

Buradan Suudi Arabistan Krallığı’nın 2030 Uluslararası Expo Fuarına Evsahipliği yapması için adaylığı hususunda verdiği destekten dolayı Türkiye Cumhuriyeti’ne şükranlarımı sunuyorum. Gençliğinin enerjisi ve arzusunu arkasına alan dünya şehirlerinden biri olmak ve bu uluslararası fuara ev sahipliği yapmak için en iyi seviyeyi yakalamak üzere Suudi Arabistan Krallığı'nın başkenti Riyad şehrinden başlayan bu yolculuğu takdir ediyorum. Ayrıca Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki tarihi ilişkileri övgüyle anıyorum. Bu ilişkiler Veliaht Prens, Bakanlar Kurulu Başkanı Mohammed b. Salman’ın (Allah Onu Korusun) 2022 Haziran ayında Ankara’ya  gerçekleştirdiği ziyaretle taçlandırılmış ve iki ülke arasında her alanda işbirliğinin derinleştirilmesiyle sonuçlanmıştır. Ayrıca Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bu yılın temmuz ayında Cidde’ye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında doğrudan yatırım, savunma sanayi, enerji, savunma ve haberleşme alanlarında 9 anlaşmanın imzalanmasına tanıklık edilmiştir. İki ülke arasında gerçekleştirilen karşılıklı üst düzey ziyaretler, Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasında çeşitli alanlardaki iş birliğinin kapsamının genişletilmesine katkı sağlayan yakın ikili ilişkileri güçlendiren olumlu sonuçlar ortaya koymuştur ve yine Suudi-Türk Koordinasyon Konseyi çerçevesinde ortak proje ve girişimler geliştirerek bunları uygulamanın önemini teyit etmiştir.

Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgede ve dünyadaki ağırlığı, süregelen bölgesel krizlerin çözülmesindeki yapıcı rolleri, G-20 grubunun üyeleri olarak kardeş iki ülkenin büyük ekonomik potansiyellere sahip oldukları herkes tarafından bilinmektedir. Dolayısıyla iki ülkenin işbirliği kesinlikle halklarımızın ve tüm dünyanın çıkarınadır.

Sözlerime son verirken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Ekselansları Mahinur Özdemir Göktaş ve sizlerin hepinize teşekkür ve takdirlerimi sunarken, Yüce Allah’tan Suudi Arabistan Krallığı’nı ve bilge yönetimi İki Kutsal Mescid’in Hizmetkarı Kral Salman Bin Abdulaziz’i (Allah Onu Korusun) Emin olan Veliaht Prens Mohammed Bin Salman’ı (Allah Onu Korusun)  ve  cömert Suudi halkını korumasını diler, bizlere, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve tüm dünyaya güven, huzur, refah ve istikrarı daim kılmasını niyaz ederim. Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. 

Bakan Göktaş'tan 'ortak değerler' vurgusu

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ankara’da Suudi Arabistan Milli Günü'nün 93. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen resepsiyonda konuştu.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da konuşmasında Türkiye ve Suudi Arabistan'ın tarihi ve kültürel güçlü bağlara sahip iki dost ve kardeş ülke olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile Veliaht Prens bin Selman arasındaki samimi üst düzey görüşmelerin de katkısıyla ilişkilerde ivme yakalandığını memnuniyetle gördüklerini ifade eden Göktaş, "Türkiye'nin stratejik konumu, aynı şekilde Suudi Arabistan'ın Körfez bölgesi ve Arap coğrafyası için önemi bölgesel huzur ve istikrar için belirleyici rol oynuyor. Stratejik ortaklık temelinde yürüttüğümüz ilişkilerimiz hem ülkelerimizin geleceği hem de bölgemizin istikrarı için çok önemli. İçinde bulunduğumuz dönemde dünyanın karşı karşıya kaldığı krizler karşısında ülkelerimiz arasındaki stratejik işbirliği giderek daha fazla önem kazanıyor" diye konuştu.

Göktaş, iki ülkenin ekonomik ve ticari olarak güçlü ilişkilere sahip bulunduğuna dikkati çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen temmuzda Cidde'ye ziyarette bulunduğunu hatırlatan Göktaş, ziyaretin ülkeler arasındaki ilişkilerin ilerletilmesinde çok önemli ve verimli olduğunu söyledi.

Ziyaret vesilesiyle başarıyla düzenlenen Türkiye-Suudi Arabistan İş Forumu ile ticari açıdan birçok işbirliğine zemin oluşmasının sağlandığını belirten Göktaş, şunları kaydetti:

İkili ticaret hacmimiz yıllık ortalama yüzde 200 gibi bir oranla hızla artmaktadır. Bu ivmenin daha da güçlenerek devamını hedefliyoruz. Türk-Suudi Koordinasyon Konseyi'nin müteakip toplantısını gerçekleştireceğiz. Ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkilerin tüm alanlarda daha da geliştirilmesi için çalışmaya devam edeceğiz.

Bakanlık olarak biz de çalışma alanımıza giren konularda işbirliğini geliştirmeyi hedefliyoruz. Suudi Arabistan'ın ülkemizde yaşanan deprem felaketi sonrasında gösterdiği dayanışma ve yardım için teşekkürlerimi sunuyorum. Suudi Arabistan'ın zor günlerimizde sergilediği dayanışma bizim için son derece anlamlıdır. Suudi Arabistan Milli Günü'nü tekrar kutluyorum. Kardeş Suudi Arabistan halkına tebriklerimi ve iyi dileklerimi sunuyorum.

"Türkiye ve Suudi Arabistan bölgeyi daha iyi ve güvenli hale getirebilecek iki ülke"

AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım da Suudi Arabistan'ın Türkiye'nin kardeş ülkesi olduğunu ve iki ülke arasında derin tarihi ve kültürel bağlar bulunduğunu belirtti.

Türk ve Suudi Arabistan halkı arasındaki etkileşimin her zamankinden daha yoğun olduğunu söyleyen Yıldırım, "Türk vatandaşları Suudi Arabistan'ı, Suudi vatandaşları da Türkiye'yi daha çok ziyaret ettikçe birbirimizi daha iyi tanıyor, daha iyi anlıyoruz. Bu da bizi daha da yakınlaştırıyor" dedi.

İki ülke liderlerinin Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerde her zaman öncü olduğunu ve Ankara ile Riyad'ı daha sağlam ilişkilere yönlendirdiğini ifade etti.

Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2 ay önce Cidde'ye başarılı bir ziyaret gerçekleştirdiğini ve bu ay Hindistan'da yapılan G20 zirvesinde de bin Selman ile Yeni Delhi'de görüştüğünü anımsattı.

Suudi Arabistan yatırım çevrelerinin Türkiye'ye ilgisine işaret eden Yıldırım, "Elbette Suudi yatırım çevrelerinin Türkiye'ye ilgisi artıyor. Sonuçta Türkiye yükselişte ve üretimini artırmak isteyenler için pek çok fırsat yaratıyor" ifadesini kullandı.

Yıldırım, Türk şirketlerinin Suudi Arabistan'daki fırsatlara ilgisinin giderek arttığını, bu ülkenin özellikle müteahhitlik firmaları için bir çekim merkezi haline geldiğini kaydetti.

Suudi Arabistan'ın gelecek için büyük bir vizyonu olduğunu ve Türk şirketlerin bu zorlu mücadeleye hazır olduğunu söyleyen Yıldırım, "Türkiye ve Suudi Arabistan, lokomotif görevi görebilecek, daha güçlü sinerjiler yaratarak bölgeyi daha iyi ve daha güvenli hale getirebilecek iki ülke" şeklinde konuştu.

Ticaret Bakanı Bolat: Birlikte çalışmaya devam edeceğiz

Resepsiyona katılanlardan Ticaret Bakanı Ömer Polat ise sosyal medyadan yaptığı paylaşımda şunları söyledi:

Tarihi ve kardeşlik bağlarımızı geçmişten günümüze taşıdığımız Suudi Arabistan Krallığı ile birlikte, her zaman İslam dünyasının ve coğrafyamızın geleceğine önem vermiş, birlikte hizmet etmiş bulunmaktayız.

Son yüzyılda birlik ve beraberliğimizden aldığımız güçle ticari ve ekonomik alanlarda önemli başarılara imza attık, atıyoruz. Gelecekte de bölgesel ve küresel istikrarın yanı sıra, Müslüman ülkeler arasındaki işbirliğinin de her alanda güçlendirilmesini için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

3 Ağustos 1929 Dostluk Anlaşması ile başlayan süreçle her geçen gün bağlarımızı güçlendirdiğimiz Suudi Arabistan Krallığı’nın milli gününü en samimi duygularımla kutluyorum. Birliğimiz ve beraberliğimiz daim olsun.  

Independent Türkçe 


Suudi Arabistan Milli Günü, Ankara'da kutlandı

Resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş (ortada), Ticaret Bakanı Ömer Bolat (sağ 2), AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım (sağ 3), Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr (sol 3), Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş (sağda) ve çok sayıda davetli katıldı (AA)
Resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş (ortada), Ticaret Bakanı Ömer Bolat (sağ 2), AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım (sağ 3), Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr (sol 3), Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş (sağda) ve çok sayıda davetli katıldı (AA)
TT

Suudi Arabistan Milli Günü, Ankara'da kutlandı

Resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş (ortada), Ticaret Bakanı Ömer Bolat (sağ 2), AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım (sağ 3), Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr (sol 3), Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş (sağda) ve çok sayıda davetli katıldı (AA)
Resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş (ortada), Ticaret Bakanı Ömer Bolat (sağ 2), AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım (sağ 3), Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr (sol 3), Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş (sağda) ve çok sayıda davetli katıldı (AA)

Suudi Arabistan ulusal gününün 93. yıl dönümü dolayısıyla Ankara'da bir otelde resepsiyon düzenlendi.

Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçiliğince düzenlenen resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve çok sayıda davetli katıldı.

Ankara Büyükelçisi olarak atanan Abu Al-Nasr'ın mesajını Büyükelçi Müsteşarı Muhammed Alharbi okudu.

Abualnasr'ın mesajında, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılı olduğu ve Suudi Arabistan'ın da ortak vizyonlar gerçekleştirmek, iki ülke arasında daha fazla işbirliği yapmak için Ankara'yla birlikte çalışmayı beklediği belirtildi.

Ankara ile Riyad arasındaki tarihi ilişkilere işaret edilen mesajda, Suudi Arabistan'ın 2030 Uluslararası Expo Fuarı'na ev sahipliği adaylığına verdiği destekten dolayı Türkiye'ye teşekkür edildi.

Mesajda, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın haziranda Ankara'yı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Temmuz'da Cidde'yi ziyaret ettiği ve bu ziyaretlerin iki ülke ilişkilerini taçlandırdığı kaydedildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Cidde ziyaretinde doğrudan yatırım, savunma sanayi, enerji, savunma ve haberleşme alanlarında 9 anlaşmanın imzalandığı anımsatılarak şu ifadelere yer verildi:

İki ülke arasında gerçekleştirilen karşılıklı üst düzey ziyaretler, Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasında çeşitli alanlardaki iş birliğinin kapsamının genişletilmesine katkı sağlayan yakın ikili ilişkileri güçlendiren olumlu sonuçlar ortaya koymuştur ve yine Suudi-Türk Koordinasyon Konseyi çerçevesinde ortak proje ve girişimler geliştirerek bunları uygulamanın önemini teyit etmiştir. Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgede ve dünyadaki ağırlığı, süregelen bölgesel krizlerin çözülmesindeki yapıcı rolleri, G20 grubunun üyeleri olarak kardeş iki ülkenin büyük ekonomik potansiyellere sahip oldukları herkes tarafından bilinmektedir. Dolayısıyla iki ülkenin işbirliği kesinlikle halklarımızın ve tüm dünyanın çıkarınadır.

"İlişkilerimiz hem ülkelerimizin geleceği hem de bölgemizin istikrarı için çok önemli"

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da konuşmasında Türkiye ve Suudi Arabistan'ın tarihi ve kültürel güçlü bağlara sahip iki dost ve kardeş ülke olduğunu belirtti.

Bakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile Veliaht Prens bin Selman arasındaki samimi üst düzey görüşmelerin de katkısıyla ilişkilerde ivme yakalandığını memnuniyetle gördüklerini ifade etti.

Göktaş, "Türkiye'nin stratejik konumu, aynı şekilde Suudi Arabistan'ın Körfez bölgesi ve Arap coğrafyası için önemi bölgesel huzur ve istikrar için belirleyici rol oynuyor. Stratejik ortaklık temelinde yürüttüğümüz ilişkilerimiz hem ülkelerimizin geleceği hem de bölgemizin istikrarı için çok önemli. İçinde bulunduğumuz dönemde dünyanın karşı karşıya kaldığı krizler karşısında ülkelerimiz arasındaki stratejik işbirliği giderek daha fazla önem kazanıyor" diye konuştu.

İki ülkenin ekonomik ve ticari olarak güçlü ilişkilere sahip bulunduğuna dikkati çeken Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen temmuzda Cidde'ye ziyarette bulunduğunu hatırlattı. Göktaş, ziyaretin ülkeler arasındaki ilişkilerin ilerletilmesinde çok önemli ve verimli olduğunu söyledi.

Ziyaret vesilesiyle başarıyla düzenlenen Türkiye-Suudi Arabistan İş Forumu ile ticari açıdan birçok işbirliğine zemin oluşmasının sağlandığını belirten Göktaş, şunları kaydetti:

İkili ticaret hacmimiz yıllık ortalama yüzde 200 gibi bir oranla hızla artmaktadır. Bu ivmenin daha da güçlenerek devamını hedefliyoruz. Türk-Suudi Koordinasyon Konseyi'nin müteakip toplantısını gerçekleştireceğiz. Ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkilerin tüm alanlarda daha da geliştirilmesi için çalışmaya devam edeceğiz.

Bakanlık olarak biz de çalışma alanımıza giren konularda işbirliğini geliştirmeyi hedefliyoruz. Suudi Arabistan'ın ülkemizde yaşanan deprem felaketi sonrasında gösterdiği dayanışma ve yardım için teşekkürlerimi sunuyorum. Suudi Arabistan'ın zor günlerimizde sergilediği dayanışma bizim için son derece anlamlıdır. Suudi Arabistan Milli Günü'nü tekrar kutluyorum. Kardeş Suudi Arabistan halkına tebriklerimi ve iyi dileklerimi sunuyorum.

"Suudi Arabistan, Türkiye'nin kardeş ülkesi"

AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım da Suudi Arabistan'ın Türkiye'nin kardeş ülkesi olduğunu ve iki ülke arasında derin tarihi ve kültürel bağlar bulunduğunu belirtti.

Türk ve Suudi Arabistan halkı arasındaki etkileşimin her zamankinden daha yoğun olduğunu söyleyen Yıldırım, "Türk vatandaşları Suudi Arabistan'ı, Suudi vatandaşları da Türkiye'yi daha çok ziyaret ettikçe birbirimizi daha iyi tanıyor, daha iyi anlıyoruz. Bu da bizi daha da yakınlaştırıyor" dedi.

İki ülke liderlerinin Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerde her zaman öncü olduğunu ve Ankara ile Riyad'ı daha sağlam ilişkilere yönlendirdiğini ifade etti.

"Türkiye ve Suudi Arabistan bölgeyi daha iyi ve güvenli hale getirebilecek iki ülke"

Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2 ay önce Cidde'ye başarılı bir ziyaret gerçekleştirdiğini ve bu ay Hindistan'da yapılan G20 zirvesinde de bin Selman ile Yeni Delhi'de görüştüğünü anımsattı.

Suudi Arabistan yatırım çevrelerinin Türkiye'ye ilgisine işaret eden Yıldırım, "Elbette Suudi yatırım çevrelerinin Türkiye'ye ilgisi artıyor. Sonuçta Türkiye yükselişte ve üretimini artırmak isteyenler için pek çok fırsat yaratıyor" ifadesini kullandı.

Yıldırım, Türk şirketlerinin Suudi Arabistan'daki fırsatlara ilgisinin giderek arttığını, bu ülkenin özellikle müteahhitlik firmaları için bir çekim merkezi haline geldiğini kaydetti.

Suudi Arabistan'ın gelecek için büyük bir vizyonu olduğunu ve Türk şirketlerin bu zorlu mücadeleye hazır olduğunu söyleyen Yıldırım, "Türkiye ve Suudi Arabistan, lokomotif görevi görebilecek, daha güçlü sinerjiler yaratarak bölgeyi daha iyi ve daha güvenli hale getirebilecek iki ülke" şeklinde konuştu.


Bahreyn: Husilerin, Suudi Arabistan'ın Yemen sınırına düzenlediği saldırıda 2 askerimiz öldü

Bahreyn: Husilerin, Suudi Arabistan'ın Yemen sınırına düzenlediği saldırıda 2 askerimiz öldü
TT

Bahreyn: Husilerin, Suudi Arabistan'ın Yemen sınırına düzenlediği saldırıda 2 askerimiz öldü

Bahreyn: Husilerin, Suudi Arabistan'ın Yemen sınırına düzenlediği saldırıda 2 askerimiz öldü

Bahreyn resmi ajansı BNA'nın haberine göre, Bahreyn Savunma Kuvvetleri Genel Komutanlığı, konuya ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Husilerin, Yemen sınırındaki Suudi Arabistan topraklarında Arap koalisyon güçleri bünyesinde ''Kararlılık Fırtınası'' ve "Umuda Dönüş" operasyonlarına katılan Bahreynli askerlerin mevzilerine bu sabah İHA ile düzenlediği saldırı sonucu bir subay ve bir askerin öldüğü, bazı askerlerin yaralandığı belirtildi.

Açıklamada Husilerin bu saldırısının "Yemen'deki savaşın tarafları arasında askeri operasyonların durmuş olmasına rağmen" gerçekleştiğine işaret edildi.

Ayrıca açıklamada ölü ve yaralı askerlerin ülkeye getirilmesi için tam teşekküllü tıbbi ekiple birlikte bir uçağın Suudi Arabistan'a gönderildiği kaydedildi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, 14 Eylül'de ateşkes ve siyasi çözüm görüşmelerini tamamlamak üzere Husileri Riyad'a davet etmişti. Bunun üzerine Riyad'a giden Husi heyet, Suudi yetkililerle 5 gün süren görüşmelerinin ardından 19 Eylül'de ülkeden ayrılmıştı.

Yemen'deki iç savaş ve siyasi çözüm çabaları

Yemen'de İran destekli Husiler, Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde bulunduruyor. Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri ise Mart 2015'ten itibaren Husilere karşı Yemen hükümetine destek veriyor.

Yemen'de 9 yıldır süregelen krizi sona erdirecek kapsamlı bir anlaşmanın hazırlanması için Suudi Arabistan ve Umman aylardır Yemen hükümeti ile Husiler arasında arabuluculuk yapıyor.


El-Ula Valiliği Kraliyet Komisyonu ve UNESCO’dan işbirliği anlaşması

Anlaşma mirası, eğitimi, kapasite geliştirmeyi, doğayı ve yaratıcı sanatları korumayı amaçlıyor (Şarku’l Avsat)
Anlaşma mirası, eğitimi, kapasite geliştirmeyi, doğayı ve yaratıcı sanatları korumayı amaçlıyor (Şarku’l Avsat)
TT

El-Ula Valiliği Kraliyet Komisyonu ve UNESCO’dan işbirliği anlaşması

Anlaşma mirası, eğitimi, kapasite geliştirmeyi, doğayı ve yaratıcı sanatları korumayı amaçlıyor (Şarku’l Avsat)
Anlaşma mirası, eğitimi, kapasite geliştirmeyi, doğayı ve yaratıcı sanatları korumayı amaçlıyor (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan’da El-Ula Valiliği Kraliyet Komisyonu (RCU) ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), 2021’de Paris’te imzalanan uzun vadeli anlaşmanın öngördüğü gibi, gelecekteki kültürel programların etkinleştirilmesine yönelik ikinci aşama anlaşması imzaladı.

Söz konusu anlaşma, entegre kültürel programı ve UNESCO ile Krallıklar Enstitüsü işbirliğiyle Eski Eserleri Koruma Burs Programı’nın geliştirilmesi gibi iki ana projeye odaklanıyor.

sdf
Ula Vizyonu, UNESCO da dahil olmak üzere uluslararası ortaklıkları güçlendirmeyi amaçlayan 2030 Vizyonu’na dayanıyor (Şarku’l Avsat)

RCU ve UNESCO arasındaki entegre kültürel program, Ula’daki sürdürülebilir kalkınma planı için kültürel mirasın varlığını arttırmanın yanı sıra yetenekler oluşturmak ve uluslararası ilişkileri geliştirmek amacıyla çalışırken teknik destek sağlayacak.

Program, önümüzdeki iki yıl boyunca, Ula’da sürdürülebilir alanlar inşa etmekle beraber, kültürel ve sosyal etkileşime dayalı bir kalkınma modeli oluşturmada miras ve yaratıcılığın oynayabileceği role odaklanacak.

xcsd
Yeni anlaşma aynı zamanda Eski Eserleri Koruma Burs Programını da geliştirecek (Şarku’l Avsat)

Ula Vizyonu, UNESCO da dahil olmak üzere uluslararası ortaklıkları stratejik bir şekilde güçlendirerek eğitim, kültür ve bilimin teşvik edilmesini amaçlayan 2030 Vizyonu’na dayanıyor.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi ‘Soudah Zirvesi’ projesinin ana planını açıkladı

Soudah Zirvesi projesi, turizm sektörüne niteliksel bir katkı sağlayacak, Suudi Arabistan’ın kültürel yönünü öne çıkaracak ve ülkenin küresel bir turizm merkezi olmasına katkıda bulunacak (SPA)
Soudah Zirvesi projesi, turizm sektörüne niteliksel bir katkı sağlayacak, Suudi Arabistan’ın kültürel yönünü öne çıkaracak ve ülkenin küresel bir turizm merkezi olmasına katkıda bulunacak (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ‘Soudah Zirvesi’ projesinin ana planını açıkladı

Soudah Zirvesi projesi, turizm sektörüne niteliksel bir katkı sağlayacak, Suudi Arabistan’ın kültürel yönünü öne çıkaracak ve ülkenin küresel bir turizm merkezi olmasına katkıda bulunacak (SPA)
Soudah Zirvesi projesi, turizm sektörüne niteliksel bir katkı sağlayacak, Suudi Arabistan’ın kültürel yönünü öne çıkaracak ve ülkenin küresel bir turizm merkezi olmasına katkıda bulunacak (SPA)

Suudi Arabistan Soudah Geliştirme Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı olan Veliaht Prens Muhammed bin Selman, ülkenin en yüksek zirvesinde lüks bir dağ turizmi destinasyonu geliştirmeyi hedefleyen ‘Soudah Zirvesi’ (Soudah Peaks) projesini geliştirmeye yönelik ana planı başlattı.

Soudah bölgesinden ve Rijal Almaa’nın bazı bölgelerine kadar uzanan ‘Soudah Zirvesi’ adı verilen proje kapsamında, ülkenin güneybatısındaki Asir bölgesinde deniz seviyesinden 3 bin 15 metre yükseklikte lüks bir dağ turizmi destinasyonu oluşturulacak.

Asir bölgesinin kalkınma stratejisi ‘Qimam ve Shem’i destekleyen proje, Kamu Yatırım Fonu’nun (PIF) turizm, konaklama ve eğlence gibi hayati sektörleri genişleterek ekonomiyi çeşitlendirme çabalarının önemli bir parçası.

Veliaht Prens projeye ilişkin bugün yaptığı açıklamada, Soudah Zirvesi’nin doğal çevreyi, kültürel ve miras zenginliğini korurken, benzeri görülmemiş bir yaşam deneyimi sunarak lüks dağ turizminde yeni bir dönemi temsil ettiğini belirtti.

Muhammed bin Selman, projenin kümülatif gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 29 milyar riyalden fazla artmasına yardımcı olarak ve doğrudan ve dolaylı olarak binlerce kişiye istihdam sağlayarak, 2030 Vizyonu hedeflerine ulaşılmasına, turizm ve eğlence sektörünün geliştirilmesine ve ekonomik büyümenin desteklenmesine katkı sağlayacağını dile getirdi.

Veliaht Prens açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü;

Projeye ilişkin genel plan, gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesinin yanı sıra uluslararası ve yerel yatırımlar için cazip bir ekonomi inşa edilmesine katkıda bulunacak şekilde çevreyi, doğal kaynakları ve miras kaynaklarını gelecek nesiller için korumaya yönelik küresel çabaları harekete geçirme çabamızı teyit ediyor. Soudah Zirvesi, -Allah’ın izniyle- Suudi Arabistan’daki turizm sektörüne önemli bir katkı sağlayacak, ülkenin kültürel yönünü öne çıkaracak ve küresel bir turizm merkezi haline gelmesini sağlayacak. Ziyaretçiler, Soudah Zirvesi’nin güzelliğini keşfetme, zengin kültürünü ve mirasını keşfetme ve yerel halkın otantik misafirperverliğini deneyimleme fırsatına sahip olacak.

Soudah Zirvesi projesi, 2033 yılına kadar yıl boyunca iki milyondan fazla ziyaretçiye üst düzey lüks konaklama hizmetleri sunmayı hedefliyor.

Projenin ana planı, yerel geleneksel ve mimari tarzları yansıtacak şekilde tasarlanırken, bölgenin hem kültürel, hem de peyzaj mirası tanıtılacak.

Destinasyon, Tahlal, Sahab, Sabrah, Jareen, Rijal ve Es-Sahratu’l Hamra gibi 6 ana bölgeye ev sahipliği yapacak.

Bu bölgelerden her biri oteller, lüks dağ tatil köyleri, dağ evleri, villalar, birinci sınıf malikane sitelerinin yanı sıra spor, macera, sağlıklı yaşam ve kültüre yönelik açık hava etkinlikleri de dahil olmak üzere birinci sınıf bir dizi tesisi içerecek.

Proje kapsamında, 2033 yılına kadar 2 bin 700 otel odası, bin 336 konut ve 80 bin metrekare ticari alan geliştirilecek.

Üç ana aşamadan oluşan ana planda, ilk aşamanın 2027 yılında tamamlanması bekleniyor. İlk aşama 940 otel odası, 391 konut ve 32 bin metrekare ticari alanın geliştirilmesini içeriyor.

Soudah Zirvesi projesi, 627 kilometrekareden fazla bir alana yayılan ve yerleşim alanı yüzde 1’ini aşmayan geniş bir orman ve dağ alanı üzerinde yer alıyor.

Bu, Soudah Geliştirme Şirketi’nin çevrenin korunması ve üst düzey sürdürülebilirlik standartlarına bağlılığının ve Yeşil Suudi Arabistan Girişimi’nin geliştirilmesindeki aktif rolünün altını çiziyor.

Tamamı PIF’e ait olan Soudah Geliştirme Şirketi, Suudi Arabistan’da benzersiz, lüks bir dağ turizmi destinasyonu yaratma misyonunu kararlılıkla sürdürüyor.


Suudi Arabistan Enerji Bakanı: Nükleer şeffaflık ve güvenlik konusunda en yüksek standartlara bağlıyız

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman (Reuters)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman (Reuters)
TT

Suudi Arabistan Enerji Bakanı: Nükleer şeffaflık ve güvenlik konusunda en yüksek standartlara bağlıyız

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman (Reuters)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman (Reuters)

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, ülkesinin Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nın uygulanmasına yönelik ortak uluslararası çabaların önemini vurguladığını duyurdu.

Prens Abdulaziz, Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) 67. Genel Konferansı’nda yaptığı konuşmada, Suudi Arabistan’ın nükleer şeffaflık ve güvenlik konusunda en yüksek standartlara bağlı olduğunu vurguladı.

Suudi Bakan, UAEA’nın kanserle mücadele kapsamında yeni eylem planı olan ‘Umut Işınları’ girişimine 2,5 milyon dolar tutarında destek verdiğini de açıkladı.

Prens Abdulaziz, UAEA’nın Ukrayna’daki Zaporijya Nükleer Santrali ile ilgili rolünü takdir ederek, Suudi Arabistan’ın barışçıl enerjiye yönelik ilk nükleer istasyonu inşa etme projesi üzerinde çalıştığını söyledi.

Suudi Bakan ayrıca, “Nükleer enerjinin enerji güvenliğine olumlu katkısı olduğuna inanıyoruz” ifadelerini kullandı.


Suudi Arabistan, Lahey’de’ki Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırıyı kınadı

Kuran-ı Kerim’e yönelik eylemlere tepki artarak devam ediyor. (AP arşiv)
Kuran-ı Kerim’e yönelik eylemlere tepki artarak devam ediyor. (AP arşiv)
TT

Suudi Arabistan, Lahey’de’ki Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırıyı kınadı

Kuran-ı Kerim’e yönelik eylemlere tepki artarak devam ediyor. (AP arşiv)
Kuran-ı Kerim’e yönelik eylemlere tepki artarak devam ediyor. (AP arşiv)

Suudi Arabistan', aşırılık yanlısı bir grubun Lahey'deki bazı büyükelçiliklerin önünde Kur'an-ı Kerim’i yırtmasına sert bir şekilde tepki göstererek söz konusu eylemi kınadı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi ajansı SPA'dan aktardığı habere göre Dışişleri Bakanlığı konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan'ın ‘bu tür nefret dolu ve tekrarlanan eylemleri reddettiğini’ belirterek bu tür saldırıların nefreti, dışlamayı ve ırkçılığı açıkça teşvik ettiği kaydedildi. Açıklamada, hoşgörü ve itidal değerlerini yaymayı ve aşırılığı reddetmeyi amaçlayan uluslararası çabalarla doğrudan çeliştiği vurgulandı.


Suudi Arabistan, Hollanda'da Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırıyı kınadı

(AA)
(AA)
TT

Suudi Arabistan, Hollanda'da Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırıyı kınadı

(AA)
(AA)

Suudi Arabistan resmi ajansı SPA'nın haberine göre, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından konuya ilişkin açıklama yapıldı.

Açıklamada, "Dışişleri Bakanlığı, Suudi Arabistan'ın, aşırılık yanlısı bir grubun Lahey'deki bazı büyükelçiliklerin önünde Kur'an-ı Kerim nüshalarını yırtmasını sert bir şekilde kınadığını ve reddettiğini belirtir" ifadesi kullanıldı.

Suudi Arabistan'ın "bu tür nefret dolu ve tekrarlanan eylemleri reddettiğinin" altı çizilen açıklamada, Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırıların ne gerekçe ile olursa olsun kabul edilmesinin mümkün olmadığı vurgulandı.

Açıklamada, Müslümanların kutsal kitabına saldırının, nefreti, dışlamayı ve ırkçılığı açıkça teşvik ettiği, hoşgörü ve itidal değerlerini yaymayı ve aşırılığı reddetmeyi amaçlayan uluslararası çabalarla doğrudan çeliştiği vurgulandı.

Kutsallara saldırının çeşitli yansımaları olduğuna işaret edilen açıklamada, bu tür eylemlerin, "halklar ve devletler arasındaki ilişkiler için gerekli olan karşılıklı saygıyı baltaladığı" kaydedildi.

Hollanda'da ırkçı ve aşırı sağcı Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar (PEGIDA) hareketi lideri Edwin Wagensveld dün, Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliği önünde yaptığı eylemde yine Kur'an-ı Kerim yırtmıştı.


Suudi Arabistan’daki özel sektör Körfez-Türkiye Forumu’na hazırlanıyor

Cidde’de düzenlenen Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi’nin toplantısından bir kesit (Şarku’l Avsat)
Cidde’de düzenlenen Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi’nin toplantısından bir kesit (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan’daki özel sektör Körfez-Türkiye Forumu’na hazırlanıyor

Cidde’de düzenlenen Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi’nin toplantısından bir kesit (Şarku’l Avsat)
Cidde’de düzenlenen Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi’nin toplantısından bir kesit (Şarku’l Avsat)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre, Suudi Arabistan’daki özel sektör, 11-13 Kasım tarihleri ​​arasında İstanbul’da düzenlenmesi planlanan Körfez-Türkiye Ekonomik Forumu’na katılmaya hazırlanıyor.

Suudi Arabistan Ticaret Odaları Federasyonu, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri ile Türkiye arasındaki ekonomik iş birliğini geliştirmeyi ve ticareti artırmayı amaçlayan forum hakkında ülkedeki tüm ticaret odalarını bilgilendirdi.

Körfez İstatistik Merkezi’nin verilerine göre, KİK ülkeleriyle Türkiye arasındaki ticaret hacmi 2021 yılında 22 milyar dolara ulaştı.

Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi ise 2021’de 3,7 milyar dolar iken, 2022’de 6,5 milyar dolara yükseldi.

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki dış ticaret hacminin bu yılın ilk yarısında 3,4 milyar dolara ulaştığını açıkladı.

Körfez-Türkiye ekonomisinde çeşitli alanlar öne çıkarken, ticaret, yatırım, enerji ve altyapı ve sanayi, ulaşım, lojistik hizmetler, turizm, tarım ve gıdaya odaklanılıyor.

Toplantıya çok sayıda yetkilinin yanı sıra Körfez ülkelerinden işletme sahipleri ve Türk mevkidaşlarının katılması bekleniyor.

Körfez- Türkiye Ekonomik Forumu, KİK ülkelerinin liderleri, Ticaret Bakanları, KİK Genel Sekreterliği ve Körfez İşbirliği Konseyi Odaları Federasyonu (FGCCC) tarafından destekleniyor.

KİK Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi’nin forumda bir konuşma yapması bekleniyor.

Türk hükümeti, son dönemde Körfez ülkeleri ve özellikle Suudi Arabistan ile ekonomik ilişkileri güçlendirmeye yönelik hamlelerini yoğunlaştırdı.

Bunlardan en sonuncusu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Temmuz ayında Suudi Arabistan’a yaptığı ziyaretti.

Erdoğan, ziyaret öncesi yaptığı açıklamada, bölgedeki en önemli ülkelerden biri olan Suudi Arabistan ile ekonomik ilişkileri geliştirmek istediklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı’nın ziyaretine 200’ün üzerinde iş insanı ve yatırımcının eşlik etmesi, Suudi pazarının önemini ve iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin doğru yolda olduğunu gösteriyor.

Özel sektörün katılımı

Cumhurbaşkanının ziyareti sırasında, Cidde şehrinde Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi’nin toplantısı düzenlendi.

Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Halid bin Abdulaziz el-Falih, burada yaptığı konuşmada 2030 Vizyonu yatırımlarında özel sektörün bulunmasını çok önemsediklerini belirtti.

Bakan, “Hem Suudi Arabistan, hem de Türkiye özel sektörünün var olmasını çok önemsiyoruz. Burada yatırımların farklılaşmasını ve çeşitlenmesini istiyoruz” dedi.

Falih, “2030 Vizyonu’nun en belirgin özelliklerinden biri, Suudi Arabistan’ın yanı sıra Türk şirketleri de dahil olmak üzere yabancı özel sektörleri de sürece dahil etme isteğidir” diyerek, 2030 hedefleri kapsamında o tarihe kadar 3,3 trilyon dolarlık yatırım hedeflediklerini vurguladı.

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat da aynı toplantıda yaptığı konuşmada, güçlü ilişkilerin varlığı nedeniyle iki ülke arasında yatırım ve ticaretin geliştirilmesi için çalışılması gerektiğini vurguladı.

Bolat, “Dünyada en fazla serbest ticaret anlaşması imzalayan 10 ülkeden birisi olan Türkiye olarak KİK üyesi ülkelerle de ticaretimizi serbestleştirmeyi önemsiyoruz. Ülkelerimizin sahip olduğu tarihi ve kültürel bağların yanı sıra güçlü ekonomilerimiz, nitelikli iş gücü piyasalarımız ve başarılı girişimcilerimizin olduğu bir ortamda ekonomik ve ticari ilişkilerimizi çok daha üst seviyelere çıkarmak güç olmayacaktır” dedi.

Kızıldeniz Projesi

Ticaret Bakanı, konuşmasında ayrıca şunları söyledi;

Suudi Arabistan’ın ülkemizde 2 milyar doları aşan doğrudan yatırımları ve ülkemizde faaliyet gösteren bin 400’den fazla Suudi şirketi bulunmaktadır. Hız, hizmet, kaliteli performans ve uluslararası projelerle kalitesini ispatlayan müteahhitlik firmalarımız, Suudi Arabistan’ın özellikle 2030 Vizyon Projeleri arasında yer alan NEOM, Diriyah Gate, Qiddiya, Amalla ve Kızıldeniz başta olmak üzere birçok projede yer almayı arzu etmektedirler ve bu konuda iş birliğine ve ortaklığa hazırdır.

Suudi Arabistan Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanı Bender bin İbrahim el-Hureyf ise, Ağustos ayında Ankara’ya yaptığı ziyarette, Türkiye-Suudi Arabistan Yuvarlak Masası Toplantısı'nda da bir grup Türk iş insanı ile bir araya geldi.

Suudi Bakan, “Türk yatırımcısına güveniyoruz ve Türkiye'nin bu fırsatlardan yararlanmasını gönülden temenni ediyoruz” diye ekledi.

Şubat ayında Türkiye ve Suriye’yi vuran yıkıcı depremin ardından, Riyad ile Ankara arasında, Merkez Bankası’na 5 milyar dolarlık mevduat yatırılması konusunda anlaşma imzalandı.


Suudi Arabistan, petrol piyasalarının istikrara kavuşmasında OPEC + ile kolektif işbirliğinin önemini vurguladı

Prens Faysal bin Ferhan, 78. BM Genel Kurulu’nda konuşuyor (SPA)
Prens Faysal bin Ferhan, 78. BM Genel Kurulu’nda konuşuyor (SPA)
TT

Suudi Arabistan, petrol piyasalarının istikrara kavuşmasında OPEC + ile kolektif işbirliğinin önemini vurguladı

Prens Faysal bin Ferhan, 78. BM Genel Kurulu’nda konuşuyor (SPA)
Prens Faysal bin Ferhan, 78. BM Genel Kurulu’nda konuşuyor (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın, Suudi Arabistan’ın petrol piyasalarının istikrarına olan bağlılığına bir kez daha vurgu yapmasının ardından, Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan da ülkesinin küresel petrol piyasalarının istikrarını korumaya istekli olduğunu dile getirdi.

Veliaht Prens, Fox News’a verdiği röportajda, “Sadece arz ve talebi gözlemliyoruz. Arzda eksiklik olması durumunda OPEC olarak bizim rolümü bu eksikliği gidermek. Arz fazlası olması durumundaysa, piyasanın istikrarı için görevimiz buna karşı tedbir almak” diye konuşmuştu.

Dışişleri Bakanı ise, 78. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda Kral Salman bin Abdulaziz adına yaptığı konuşmada, “Suudi Arabistan, küresel petrol piyasalarını istikrara kavuşturmak ve onların güvenilirliği, sürdürülebilirliği ve güvenliğini artırmak için OPEC + ile kolektif işbirliğinin önemini her zaman vurgulamaktadır” dedi.

Küresel enerji piyasalarının istikrarının, küresel ekonominin büyümesi için önemli bir dayanak olduğunu dile getiren Prens Faysal şu ifadelerle devam etti;

“OPEC +’ın piyasaları yakından takip etme ve ihtiyatlı bir yaklaşım benimseme politikası, petrol piyasalarının istikrar ve dengesine katkıda bulundu. Doğalgaz ve kömür piyasaları gibi diğer enerji piyasalarıyla karşılaştırıldığında, 2022 yılında petrol piyasalarının tanık olduğu istikrarda da bu durum açıkça görüldü.”

Dışişleri Bakanı konuşmasında iklim değişikliğine değinerek, Suudi Arabistan’ın emisyonların azaltılmasına katkıda bulunduğunu ve daha sürdürülebilir olmak için tüm kaynakları kullanan temiz, düşük emisyonlu enerji sistemlerine kademeli ve sorumlu geçişi desteklediğini kaydetti.

Prens Faysal, Suudi Arabistan’ın çevreyi koruma, sera gazı emisyonlarını azaltma, halk sağlığını ve yaşam kalitesini iyileştirme, yenilenebilir enerjiyi iyileştirme ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamaya yönelik küresel çabalara öncülük etmek amacıyla ‘Yeşil Suudi Arabistan’ ve ‘Yeşil Ortadoğu’ girişimlerini duyurduğunu belirtti.

Dışişleri Bakanı, Veliaht Prens’in, su sorunlarının ele alınması ve çözümü için Küresel Su Örgütü kurulduğunu duyurduğunu hatırlattı.

Expo 2030’a ev sahipliği yapma teklifine değinen Prens Faysal, “Suudi Arabistan, iddialı gelecek vizyonuna dayanarak, Expo 2030’a ‘Değişim Çağı’ sloganı altında ev sahipliği yapma talebinde bulundu” dedi.

Suudi Arabistan’ın, bu adaylığa destek verdiğini açıklayan ülkelere teşekkür ve takdirlerini ifade eden Prens Faysal, tüm ülkeleri Riyad’ın Expo 2030’a ev sahipliği yapması konusunda destek vermeye çağırdı.