Yemen Dışişleri Bakanı Mübarek’ten ülkedeki insani dramın sona erdirilmesi çağrısı

Yemen Dışişleri Bakanı Mübarek dün Stockholm'de İsveçli mevkidaşı Linde ile bir araya geldi. (Twitter)
Yemen Dışişleri Bakanı Mübarek dün Stockholm'de İsveçli mevkidaşı Linde ile bir araya geldi. (Twitter)
TT

Yemen Dışişleri Bakanı Mübarek’ten ülkedeki insani dramın sona erdirilmesi çağrısı

Yemen Dışişleri Bakanı Mübarek dün Stockholm'de İsveçli mevkidaşı Linde ile bir araya geldi. (Twitter)
Yemen Dışişleri Bakanı Mübarek dün Stockholm'de İsveçli mevkidaşı Linde ile bir araya geldi. (Twitter)

Yemen Dışişleri ve Göçmen İşleri Bakanı Dr. Ahmed Avad bin Mübarek, ülkesinde kapsamlı bir ateşkesin sağlanmasının uluslararası toplumun insani açıdan üzerinde dikkatle eğilmesi gereken en önemli başlık olduğunu söyledi. Mübarek ayrıca söz konusu alanda atılacak adımlara yönelik Suudi yönetiminin girişimlerine ve konuyla ilgili olarak sunulan BM önerisine, İran destekli Husi milisler tarafından karşı çıkıldığını vurguladı.
Yemen Dışişleri Bakanı'nın açıklamaları, BM'nin yeni Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg’in Güvenlik Konseyi'ne verdiği ilk brifing ile eş zamanlı olarak gerçekleşti. Yemenli Bakan, Husilerin Eylül 2014’de meşru yönetime karşı gerçekleştirdiği darbe ile başlayan ve yedi yıl boyunca devam eden krizin çözümüne yönelik çabalarına hız verdi.
Yemen hükümeti uluslararası toplumu ülkedeki gerilimi durdurma, Husi milislerini ateşkes ve barış girişimlerini kabul etme yönünde baskı yapmaya çağırırken İran destekli Husiler ise petrol ve gaz kaynaklarını kontrol etmek için Marib kentine saldırılar düzenlemeye devam ediyor.
Resmi kaynaklardan yapılan açıklamalara göre, Ahmed Avad bin Mübarek cuma günü İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ile iki ülke arasındaki ikili ilişkileri geliştirme yollarını, ortak çıkarları ve Yemen'deki barış sürecini görüştü.
Yemen resmi haber ajansı Saba’nın aktardığına göre Yemen Dışişleri Bakanı, ülkesinin İsveç'in Yemen’de yaşanan krizin barışçıl bir şekilde çözüme ulaşması noktasındaki katkılarını takdir ettiğini bildirdi. Ayrıca Yemen hükümetinin, BM'nin yeni Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg’e yönelik tam desteğini vurguladı.
Ahmed Avad bin Mübarek, Yemen'deki siyasi süreçte somut ilerleme sağlanması ve kapsamlı barışın tesis edilmesi için geçmiş yılların deneyimlerinden ve önceki temsilcilerin çalışmalarından yararlanmanın önemini vurguladı. Ayrıca kapsamlı bir ateşkesin tesis edilmesi ve barışın sağlanması çabalarının temel noktasının adımının insani dramın sona erdirilmesi olduğunu kaydetti.
Yemenli Bakan açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Husilerin barış girişimlerini kabul etmemesi, uluslararası toplumu milislere baskı yapmaya ve onları siyasi sürece katılmaya zorlamaya yöneltiyor. Milislerin Marib kentine yönelik saldırılarını sürdürmesi, Taiz kuşatması ve Safer petrol tankeri dosyasını siyasi bir araç kullanmaları, barış konusundaki isteksizliklerini ortaya koyuyor.”
Toplantıda ayrıca kadınların sorunlarının çözülmesinin, barış sürecine ve siyasi hayata katılımlarını artırmak için yürütülen çalışmaların önemine değinildi.
Yemenli resmi kaynaklar, İsveç’in ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü desteklediğini, güvenliğin, istikrarın ve barışın yeniden sağlanmasına katkıda bulunmak için çaba göstermeye devam edeceğini aktardılar.
Yemenli Bakan, daha önce İsveç'in başkenti Stockholm'de, ülkesinde çalışan İsveçli insani yardım kuruluşlarının yetkilileriyle yaptığı görüşmede yardım çalışmalarının zorluklarını ve uluslararası kuruluşların karşılaştığı sıkıntıları gündeme getirmişti.
Ahmed Avad bin Mübarek konuya ilişkin yaptığı aıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:
“Yemen hükümeti, insani yardım kuruluşlarına her türlü desteği sağlamaya ve Husilerin limanları kapatma, yardım malzemelerine el koyma ve bunları savaşta kullanma yönündeki adımları ile felaket noktasına ulaşan insani dramın hafifletilmesine katkıda bulunmaya kararlıdır.”
Saba haber ajansı Yemenli Bakan’ın, Husilerin kontrolü altındaki bölgelerde insani yardım çalışmalarını engellemelerini ve yardımların gerekli yerlere ulaşmasını önlemek için getirdiği kısıtlamaları kınadığını aktardı.
Ahmed Avad bin Mübarek, Norveç, Hollanda ve İsveç'i kapsayan ziyaretleri kapsamında Avrupalı ​​yetkililerle yaptığı görüşmelerde, Husi milislerin Yemen'i kuşattığı yönündeki iddiaları yalanladı. Ayrıca BM Doğrulama ve Denetim Mekanizması’nın (UNVIM) verilerinin, Hudeyde Limanı’na gıda, ilaç ve insani yardım akışının kesintisiz devam ettiğini doğruladığını vurguladı.
Yemenli Bakan, Avrupa’ya Yemen’deki iş insanları için petrol türevlerinin ithalatına yönelik yasal prosedürlere uygun bir biçimde, petrol ithalatına izin verildiğini, ayrıca Yemen hükümetinin süreci ülkenin tüm limanlarında takip ettiğini söyledi.
Husi milislerin Cevf kentinin yanı sıra geçtiğimiz günlerde Marib şehrine, özellikle kentin güneyindeki Rahba ilçesine ve batıdaki Kasara’ya yönelik saldırılarını yoğunlaştırdıkları gözlemlendi.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi son açıklamalarda destekçilerinden Marib kentine daha fazla savaşçı göndermelerini istedi. Husileri lideri söz konusu çağrıyı, Şebve ve Hadramevt petrol sahaları sınırındaki Marib’in stratejik öneminin yanı sıra şehrin ele geçirilmesinin ardından savaşı sürdürmesi için elde edeceği mali kaynaklar için yapıyor.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.