Tunus Genel İşçi Sendikası’ndan ‘erken seçim’ çağrısı

Tunus Parlamentosu çevresinde polis ve asker (EPA)
Tunus Parlamentosu çevresinde polis ve asker (EPA)
TT

Tunus Genel İşçi Sendikası’ndan ‘erken seçim’ çağrısı

Tunus Parlamentosu çevresinde polis ve asker (EPA)
Tunus Parlamentosu çevresinde polis ve asker (EPA)

Tunus Genel İşçi Sendikası (TGİS) Genel Sekreteri, anayasayı askıya alma planının reddedildiğinin ilk işareti olarak anayasayı görüşecek ve siyasi sistemi değiştirecek bir parlamento için erken seçim çağrısında bulundu.
TGİS önerisi, Tunus'ta son on yılın en kötü siyasi krizinden çıkmak için bir fırsat sunuyor.
Eş-Şab News gazetesinin haberine göre, Sendika tarafından yapılan açıklamada, "Genel Sekreter, yeni bir parlamento ve anayasanın tartışılması ve siyasi sistemin değiştirilmesi için erken seçim çağrısında bulundu" ifadeleri kullanıldı.
2019 yılında göreve gelen Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, geçtiğimiz 25 Temmuz'da parlamentoyu askıya aldı, başbakanı görevden aldı ve yürütme yetkisini devraldı. Muhalifleri onun bu ani müdahalesini ‘darbe’ olarak nitelendirdi, ancak Said, aldığı önlemlerin ülkeyi çöküşten kurtarmak için gerekli olduğunu söyledi.
Said'in bu müdahalesi ülkeyi anayasal bir krize itti ve demokratik sistemin geleceğine dair korkuları artırdı. Said, müdahalesinin anayasaya uygun olduğunu ve siyasi felç ve yüksek koronavirüs vakalarının neden olduğu acil durum nedeniyle gerekli olduğunu söyledi.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in Danışmanı Velid el-Haccam, Reuters’a yaptığı açıklamada, anayasayı askıya almanın gerekli olduğunu ve siyasi sistemi değiştirme eğilimi olduğunu söyledi.
Dillendirilen eğilimler, anayasayı askıya alma olasılığını reddeden ana partiler safında büyük tepkiye yol açtı.
Said'in kararının üzerinden altı hafta geçmesine rağmen yeni bir başbakan atanmış veya bir sonraki aşama için bir plan açıklanmış değil.



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”