Irak Başbakanı Kazımi ve Cumhurbaşkanı Salih: Irak Ekim’deki seçimlere hazır

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi bugün İran’a hareket etti.

Bakanlar Kurulu dün seçimleri görüşmek amacıyla Mustafa el-Kazımi başkanlığında olağanüstü toplandı.
Bakanlar Kurulu dün seçimleri görüşmek amacıyla Mustafa el-Kazımi başkanlığında olağanüstü toplandı.
TT

Irak Başbakanı Kazımi ve Cumhurbaşkanı Salih: Irak Ekim’deki seçimlere hazır

Bakanlar Kurulu dün seçimleri görüşmek amacıyla Mustafa el-Kazımi başkanlığında olağanüstü toplandı.
Bakanlar Kurulu dün seçimleri görüşmek amacıyla Mustafa el-Kazımi başkanlığında olağanüstü toplandı.

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Tahran’a hareket etmeden önce Ekim ayında yapılması kararlaştırılan parlamento seçimleriyle ilgili son rötuşları yapmak amacıyla Bakanlar Kurulu’nu topladı. Kazımi dün ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İçin İslami Gün’ isimli konferansta yaptığı konuşmada, Irak için oy sandığından başka bir çözüm olmadığını söyledi. Kazımi dün ayrıca seçim konusunda ilgili yetkililer ve valilerin katılımıyla olağanüstü toplanan Bakanlar Kurulu’na başkanlık yaptı ve Ortak Operasyonlar Komutanlığı merkezini ziyaret ederek seçim güvenliğiyle ilgili alınan tedbirleri yerinde inceledi.
Bu hazırlıklar, Irak’ta ilk kez yapılacak erken genel seçimler için geri sayımın başladığı döneme denk geldi. Irak’ta 2003 sonrasında Nuri el-Maliki 2006-2010 ve 2010-2014 arasında iki dönem başbakanlık yaptı. Celal Talabani 2005-2014 arasında iki dönem cumhurbaşkanlığı görevini yürüttü. Halihazırda Cumhurbaşkanlığı makamında Berhem Salih bulunuyor. Ülkede 2003’ten bu yana Meclis Başkanlığı koltuğuna Mahmud el-Meşhedani (2006’da başladığı görevden 2009’da istifa etti), İyad es-Samarrai (2009-2010), Usame en-Nuceyfi (2010-2014), Selim el-Cuburi (2014-2018) ve Muhammed el-Halbusi (2018-devam ediyor) oturdu.
Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih ve bazı siyasi parti liderleri dün ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İçin İslami Gün’ isimli konferansa katıldı. Konferansta, kadın haklarının güvence altına alınması amacıyla kurulacak yeni mecliste sağlıklı bir yasama ortamının sağlanmasının önemine vurgu yapıldı. 250’den fazla uluslararası gözlemcinin yer alacağı seçimlerde güvenli bir atmosferin sağlanması meselesi, konferansta söz alan Birleşmiş Milletler Irak Özel Temsilcisi Jeanine Hennis Plasschaert ve üst düzey Iraklı yetkililerin konuşmalarının merkezinde yer aldı.
Cumhurbaşkanı Salih, konferansta yaptığı konuşmada, “Dünya Irak seçimlerini bekliyor. Hükümet, seçimleri başarıyla düzenleyecek güce sahip” dedi. Ülkedeki tüm siyasi ve toplumsal gruplara temsilcilerini seçmesi için seçmenlere yardım etme çağrısında bulunan Salih, “Irak’taki durum bir yapısal reforma ihtiyaç duyuyor. Gelecek seçimler, ülkede kalkınma ve reform ortamı oluşturacak yürütme ve yasama otoritelerini oluşturmanın kapısıdır” ifadesini kullandı. Konferansta konuşan Kazımi ise “Irak’ta oy sandığına gitmekten başka bir çözüm yok” dedi. Kazımi, seçim gündemiyle olağanüstü toplanan Bakanlar Kurulu toplantısında, “Allah’ın yardımı ve şerefli kişilerin kararlılığı sayesinde, BM gözetiminde seçimin güvenliğini ve şeffaflığını sağlama meselesi başta olmak üzere seçim sürecinin tüm gerekliliklerini yerine getirdik” diye konuştu.
Seçimlerin kabul edilebilirliğini en üst düzeye çıkarmak için BM ve uluslararası toplum ile koordinasyon içerisinde her türlü ihlal durumlarını ve manipülasyon girişimlerini engellemek için sıkı güvenlik tedbirlilerinin alındığını bildiren Kazımi, “Bu seçim, Irak tarihinde önemli bir seçim. Kanunları uygulamak ve ne adına yapılırsa yapılsın her türlü ihlali engellemek suretiyle devletin yeniden saygınlığını kazanması için çalışıyoruz. Güvenlik birimleri devlet ve kanun ilkesini uygulayarak seçimlerin düzenlenmesinin korumayı başardığında vatandaş, devletin saygınlığını büyük ölçüde yeniden kazandığı ve Irak’ın geçmişte karşılaştığı zorlu şartların çoğunu aşabildiği yönünde güven duygusu hissedecek” dedi. Bazı siyasi parti ve grupların, aile mensuplarının seçim kartlarını kendilerine getirmeleri için vatandaşları tehdit ettiği yönünde şikayet aldıklarını belirten Başbakan Kazımi, güvenlik güçlerinden tüm güç ve kararlılığıyla bu şikayetlerin üzerine gitmesini istedi. Kazımi ayrıca seçmene şantaj yapmaya çalışan ve güç kullanarak ve yasaları çiğneyerek seçmenin kararını etkilemek için çabalayan silahlı grupların olduğuna dikkat çekti.



Gazze ateşkesi: Arabulucular garanti krizini nasıl aşacak?

Gazze Şeridi'nde yıkılan binaların ardından güneş batarken (AFP)
Gazze Şeridi'nde yıkılan binaların ardından güneş batarken (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: Arabulucular garanti krizini nasıl aşacak?

Gazze Şeridi'nde yıkılan binaların ardından güneş batarken (AFP)
Gazze Şeridi'nde yıkılan binaların ardından güneş batarken (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump'ın önümüzdeki hafta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da bir araya gelerek Gazze Şeridi'nde olası bir ateşkesle ilgili gelişmeleri ele alması bekleniyor.

Ancak Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanların tahminlerine göre, Netanyahu'nun siyasi geleceğinin parçalanmasından korkarak Gazze'deki savaşı kalıcı olarak durdurmayı reddetmesi ışığında, Hamas'ın ısrar ettiği savaşı durdurma garantisi krizi bir ‘ikilem’ olmaya devam ediyor. Arabulucuların savaşı sona erdirecek tüm fikir ve önerilerin tartışıldığı kısmi bir ateşkese gitmekten başka çareleri olmadığına dikkat çeken uzmanlar, Trump'ın İsrail Başbakanı’yla görüşmesi sırasında bu konuyu çözmek için yapacağı baskıya güveniyor.

Hamas dün bu garantilerin önemini vurguladı.

Hamas Siyasi Büro Başkanı’nın Medya Danışmanı Tahir en-Nunu CNN'e verdiği demeçte, “Ciddiyiz ve bir anlaşmaya varmaya hazırız; savaşı sona erdirmek için gerekli şartlar açık olduğu takdirde her türlü teklifi kabul etmeye hazırız” dedi.

dsfrg
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ne düzenlediği bombardıman sırasında yükselen dumanlar (AFP)

Hamas liderlerinden Mahmud Merdavi dün yaptığı açıklamada, herhangi bir anlaşmanın ‘saldırganlığın tamamen durdurulması, işgal güçlerinin geri çekilmesi, insani protokole uyulması ve varılacak herhangi bir anlaşmanın fiilen uygulanmasını sağlayacak açık garantilere’ bağlı olması gerektiğini söyledi.

Garanti ikilemi

Geçtiğimiz ay İsrail ile İran arasındaki çatışmaların durmasının ardından yeniden gündeme gelen garanti talebi, müzakerelerin ivme kazandığı bir dönemde güçlü bir şekilde ortaya çıktı.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati pazar akşamı televizyonda yayınlanan bir röportajda şunları söyledi: “Şu anda masada olan ve üzerinde çalıştığımız şey, bir dizi esirin serbest bırakılması ve ateşkesin sürdürülmesi için gereken ivmeyi yaratacağı umuduyla insani ve tıbbi yardımın mümkün olan en kısa sürede girmesi karşılığında İsrail saldırganlığının 60 günlük bir ateşkesle durdurulmasıdır.”

Abdulati, “İsrail ve İran arasında ateşkes sağlandıktan sonra Gazze Şeridi'ne odaklanmak isteyen bir Amerikan vizyonu var. Gelecekteki herhangi bir anlaşmanın ateşkesin sürdürülebilirliğini sağlamak ve İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığının yeniden başlamasını önlemek için yeterli miktarda garanti içermesi gerektiğine dair bir Amerikan anlayışı var” ifadelerini kullandı.

xscdfgt
Gazze Şeridi'ndeki İsrail saldırılarında hayatını kaybedenlerin cenaze töreninde gözyaşı döken Filistinliler (Reuters)

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre, son ateşkes çabaları hakkında bilgi sahibi olan Filistinli ve Mısırlı kaynaklar, arabulucu rolü oynayan Katar ve Mısır'ın savaşın her iki tarafıyla temaslarını yoğunlaştırdığını, ancak yeni bir görüşme turu için henüz bir tarih belirlenmediğini belirtti.

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile dün bir telefon görüşmesi yapan Mısır Dışişleri Bakanı, Gazze Şeridi'ndeki son gelişmeleri ve iki ülkenin ‘ateşkesi yeniden başlatmak, Filistin halkını bu zulümden kurtarmak, esir ve mahkûmları serbest bırakmak ve Gazze Şeridi'ne acil ve engelsiz insani yardım akışını sağlamak’ için ABD ile ortak çabalarını ele aldı.

Hamas, savaşı sona erdirecek bir anlaşmanın parçası olması halinde kalan tüm esirleri serbest bırakmaya hazır olduğunu ifade ederken, İsrail esirlerin serbest bırakılması gerektiğini ve savaşın sona ermesinin Hamas'ın silahsızlanmasına ve Gazze Şeridi'ni yönetmekten uzaklaşmasına bağlı olduğunu savunuyor.

‘Dikenli konular’

Mısır Düşünce ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Tümgeneral Muhammed İbrahim ed-Duveyri, Hamas'ın talep ettiği garanti krizinin çözümünün kolay olmadığını düşünüyor. Ed-Duveyri, “İsrail'in reddetme ısrarı var. Zira savaşın sona ermesi şu anda Netanyahu hükümetinin yıkılması anlamına geliyor (...) Bu, Filistin hareketinin silahsızlandırılması ve liderlerinin sürgüne gönderilmesi konusundaki ısrarına ek olarak gerçekleşiyor” şeklinde konuştu.

Ed-Duveyri, arabulucuların, fikirlerin ortaya atılacağı, garantiler hakkında tartışmaların yapılacağı ve şartlarının anlaşmada açıkça belirtileceği geçici bir ateşkese gitmekten başka çaresi olmadığına inanıyor. Ed-Duveyri, “Garantiye ihtiyaç duyan tek şey savaşın durması değil; İsrail'in nihai çekilmesi de bir kriz ve Hamas'ın silahları gibi çetrefilli bir konu. Bu ve benzeri konular nihai statü müzakerelerine ertelenmeli” dedi.

fgthy
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'a düzenlenen İsrail saldırısında hayatını kaybeden Filistinlilerin cenaze töreninde gözyaşı döken bir çocuk (Reuters)

Filistinli siyasi analist Eymen er-Rakab, mevcut krizin garantiler ve Washington'un gelecekte savaşı durdurma garantisi konusundaki tutumuna karar vermemiş olmasıyla ilgili olduğuna inanıyor. Er-Rakab, Gazze Şeridi'ndeki zor koşullar ışığında Hamas'ın kabul edeceği geçici bir ateşkesin sonuçlanmasının ardından garantiler krizinin arabulucular tarafından yapılacak sonraki görüşmelerin bir parçası olmasını bekliyor.

Hamas'ın garantiler konusundaki ısrarı, Trump'ın dün yaptığı açıklamada pazartesi günü Beyaz Saray'da Netanyahu ile yapacağı görüşmede Gazze ve İran'daki durumu ele alacağını duyurmasıyla birlikte geldi. Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre Trump, “Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanmasını ve esirlerin geri dönmesini umuyoruz ve bunun önümüzdeki hafta içinde gerçekleşmesini bekliyoruz” dedi.

dfgth
Gazze Şeridi'nin orta kesiminde İsrail tarafından bombalanan bir bölgeyi inceleyen Filistinliler (Reuters)

Netanyahu dün yaptığı açıklamada, geçen ay İran ile 12 gün süren savaşta elde ettiğini söylediği ‘büyük zaferin’ ardından Trump ile görüşmek üzere önümüzdeki hafta ABD'ye gideceğini söyledi.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında, Netanyahu'ya yakınlığıyla bilinen İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer'in Gazze savaşının sona erdirilmesi konusunu görüşmek üzere Beyaz Saray yetkilileriyle bir araya gelmek üzere bu hafta Washington'da olacağını belirtti.

Bilgi sahibi Mısırlı kaynaklar dün yerel medyaya, ‘İsrail ve Hamas'ın sadece geçici bir ateşkes değil, kapsamlı bir takas anlaşması yapmaları için son saatlerde Mısır'ın artan baskısı’ hakkında konuştu.

Kaynaklar, çeşitli taraflardan heyetlerin önümüzdeki 72 saat içinde Kahire'ye gelmesinin beklendiğini, her iki tarafı temsil eden şahsiyetlerin ise anlaşmazlık noktalarını çözmek üzere halihazırda Kahire'de bulunduğunu söyledi.

sdfrgty
İsrail'in Gazze şehri sahiline düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden akrabasının cenazesi başında gözyaşı döken Filistinli bir kadın (AFP)

Kaynaklara göre Netanyahu, ‘kapsamlı bir anlaşmaya varma ihtimali olan müzakereleri engellerken, Amerikalı arabulucu tam bir ateşkesi içeren anlaşmayı onaylaması karşılığında Netanyahu'nun siyasi kariyerini hapishanede sonlandırmayacak şekilde İsrail içinde tam bir beraat üzerinde çalışmayı teklif ediyor.’

Trump ile Netanyahu arasında Gazze konusunda yeni bir geçici anlaşmaya varılması için daha fazla görüşme yapılmasını bekleyen ed-Duveyri, ‘Washington'un bu krizi sona erdirmek için oynayacağı büyük bir rol olduğunu, önyargılı olmaması ve krizi mümkün olan en kısa sürede sona erdirmek için Mısır ve Katar ile birlikte çalışması gerektiğini’ belirtti.

Netanyahu'nun Washington ziyaretinin Gazze Şeridi için yeni bir anlaşmaya varılmasında ‘belirleyici’ olacağına inanan er-Rakab, Trump'ın Netanyahu’ya baskı yaparak Washington'dan ateşkes ilan edebileceğini ve bunun gerçekleşmesi halinde Hamas'ın ateşkesi kabul edeceğini ve ABD’nin anlaşmanın uygulanması sırasında garantilerin görüşüleceği sözünü vereceğini düşünüyor.