Otomotivde ilk sekiz ayda üretim ve ihracat yüzde 14 arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Otomotivde ilk sekiz ayda üretim ve ihracat yüzde 14 arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Ağustos sonu itibarıyla toplam otomotiv üretimi 814 bin 520, otomobil üretimi de 511 bin 766 adet oldu.
Otomotiv üretimi ocak-ağustos döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 artarak 814 bin 520 adet olurken, otomotiv ihracatı da adet bazında yüzde 14 artarak 595 bin 425 seviyesinde gerçekleşti.
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), ocak-ağustos dönemine ait üretim ve ihracat adetleri ile pazar verilerini açıkladı. Buna göre, yılın sekiz ayında toplam otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 14 artarak 814 bin 520 adet, otomobil üretimi de yüzde 6 artarak 511 bin 766 adet olarak gerçekleşti. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 850 bin 811 adet oldu. Bu dönemde, otomotiv sanayisinin kapasite kullanım oranı yüzde 62 seviyesinde kayıtlara geçti.
Araç grubu bazında kapasite kullanım oranları ise hafif araçlarda (otomobil+hafif ticari araç) yüzde 62, ağır ticari araçlarda yüzde 57, traktörde yüzde 73 seviyesinde belirlendi.

Ticari araç üretimi yüzde 34 arttı
Yılın sekiz aylık döneminde ticari araç üretimi 2020'nin aynı dönemine kıyasla yüzde 34 artış gösterdi. Bu dönemde, ağır ticari araç grubunda üretim yüzde 50, hafif ticari araç grubunda ise yüzde 32 arttı. Yılın ilk sekiz ayında, toplam ticari araç üretimi 302 bin 754 adet olarak gerçekleşti.
Pazara bakıldığında ise ocak-ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla ticari araç pazarı yüzde 34, hafif ticari araç pazarı yüzde 28 ve ağır ticari araç pazarı yüzde 79 arttı.
Söz konusu dönemde, toplam pazar geçen yıla göre yüzde 26 artarak 522 bin 244 adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde, otomobil pazarı da yüzde 23 arttı ve 391 bin 392 adet oldu.
Son 10 yıllık ortalamalar dikkate alındığında ocak-ağustos döneminde toplam pazar yüzde 5,4 ve otomobil pazarı yüzde 9 artarken, ağır ticari araç pazarı yüzde 2,3 ve hafif ticari araç pazarı yüzde 4,4 daraldı. Bu dönemde, otomobil satışlarındaki yerli araç payı yüzde 40 olurken, hafif ticari araç pazarında yerli araç payı yüzde 53 olarak gerçekleşti.

Otomotiv yüzde 13,4 ile ihracatın zirvesinde
Ağustos sonu itibarıyla toplam otomotiv ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre adet bazında yüzde 14 artarak 595 bin 425 adet, otomobil ihracatı ise yüzde 2 artarak 365 bin 704 adet oldu.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, otomotiv sanayi ihracatı ocak-ağustos döneminde toplam ihracattan aldığı yüzde 13,4 pay ile ilk sıradaki yerini korudu.

19,2 milyar dolarlık ihracat gerçekleşti
Yılın sekiz aylık döneminde 2020'nin aynı dönemine göre toplam otomotiv ihracatı dolar bazında yüzde 30, avro bazında ise yüzde 21 arttı.
Bu dönemde, toplam otomotiv ihracatı 19,2 milyar dolar olarak gerçekleşirken, otomobil ihracatı yüzde 11 artarak 6 milyar dolar oldu. Avro bazında otomobil ihracatı ise yüzde 3 artarak 5 milyar avro oldu.
Yılın sekiz ayında dolar bazında ana sanayi ihracatı yüzde 23 artarken, tedarik sanayi ihracatı yüzde 40 yükseldi.



Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
TT

Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)

Kripto para piyasası haftaya kayda değer bir yükselişle başladı. Bitcoinin fiyatı yüzde 2,1 oranında artarak 110 bin dolar seviyesini yeniden gördü. Bu seviye, yatırımcılar açısından psikolojik ve teknik açıdan önemli bir eşik olarak görülüyor. Söz konusu yükseliş, tahvil piyasalarında yaşanan artan dalgalanmalar ve hem ABD hem de Japonya’da kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair artan endişeler eşliğinde gerçekleşti.

ABD’de bütçe açığının artması ve devlet tahvili ihraçlarının hız kazanması, tahvil piyasası üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Diğer yandan uzun vadeli borçlanma araçlarının getirileri yükselmeye devam ediyor. Bu durum yatırımcıların enflasyon kaygılarını ve yabancı talepteki düşüşü yansıtıyor. Japonya’da ise tahvil getirileri, tarihsel olarak düşük seyreden bantlarını aşmaya başladı. Bu gelişme, onlarca yıldır sürdürülen genişleyici para politikasının sona erdirilebileceğine dair spekülasyonları beraberinde getirdi.

Kripto para analizi alanında önde gelen isimlerden Michael van de Poppe’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşıma göre, Bitcoinin 110 bin dolar seviyesine geri dönmesi, güçlü bir yükseliş ivmesine işaret ediyor. Aynı zamanda alternatif kripto paralar da bu olumlu eğilime katılıyor.

Söz konusu hareket, birçok piyasa izleme platformunun bildirdiğine göre, 95 bin ila 100 bin dolar arasında dalgalanan birkaç haftalık yatay seyrin ardından geldi. Binance platformunun verilerine göre, BTC/USD paritesi 110 bin 125 dolar seviyesinde kaydedilirken, günlük işlem hacmi yaklaşık 38 milyar dolara ulaştı.

Bu bağlamda Bitcoin, hem yüksek performanslı bir dijital varlık hem de alternatif bir değer saklama aracı olarak yeniden gündeme geliyor. Analistler, küresel piyasalarda yaşanan dönüşümlerin dijital para birimlerinin cazibesini artırdığını belirtiyor. Özellikle Bitcoine bağlı borsa yatırım fonlarına kurumsal sermaye akışının devam etmesi dikkat çekiyor. Bu fonların yönettiği varlıkların toplam değeri kısa süre önce 104 milyar doları aştı.

Dikkat çekici olan, bu yükselişin kısa vadeli bir spekülasyon dalgasının sonucu gibi görünmemesi. Aksine bu yükseliş, yatırımcılar tarafından ‘güvenli liman’ kavramının yeniden kapsamlı biçimde değerlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Zira artık geleneksel devlet borçlanma araçları -başta Amerikan hazine tahvilleri olmak üzere- aynı güven düzeyine sahip değil. Özellikle yüksek enflasyon ve kronik bütçe açıklarıyla karakterize edilen bir ortamda bu güven daha da zayıflamış durumda.

Hafta sonunda ise Bitcoinin fiyatı, 111 bin doların üzerindeki seviyelerden 108 bin 600 dolara kadar geriledi. Bu düşüş, ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa mallarına ve Amerika dışında üretilen iPhone cihazlarına ağır gümrük vergileri uygulama tehdidine doğrudan bir tepki olarak gerçekleşti.

Bu ani riskten kaçınma eğilimine yönelik genel ruh halindeki dönüşüm, kripto para piyasasında 500 milyon dolardan fazla alım pozisyonunun silinmesine yol açtı. Bitcoin, Ether, Cardano, Solana ve Dogecoin’e bağlı vadeli işlem sözleşmeleri ciddi kayıplar yaşadı.

Ancak bu sabah atmosfer değişti. BTSE platformunun operasyonlardan sorumlu yöneticisi Jeff Mei, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir yandan, hafta sonu yaşanan düşüşler bize kripto para piyasasının jeopolitik ve ekonomik şoklara ne kadar hızlı tepki verdiğini gösterdi. Diğer yandan, gümrük muafiyet sürelerinin uzatılması yönünde atılan adımlar, en kötü dönemin geride kaldığına dair inancı güçlendiriyor. Bu da yatırımcıların temkinli bir şekilde yeniden birikim yapmaya başlamasına yol açtı.”