Sisi’den, Bennett'e barış mesajı

10 yıllık bir aranın ardından ilk bir İsrail başbakanı Mısır’ı ziyaret etti

Mısır Cumhurbaşkanı dün Şarm eş-Şeyh'te İsrail Başbakanı'nı kabul etti (İsrail Başbakanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı dün Şarm eş-Şeyh'te İsrail Başbakanı'nı kabul etti (İsrail Başbakanlığı)
TT

Sisi’den, Bennett'e barış mesajı

Mısır Cumhurbaşkanı dün Şarm eş-Şeyh'te İsrail Başbakanı'nı kabul etti (İsrail Başbakanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı dün Şarm eş-Şeyh'te İsrail Başbakanı'nı kabul etti (İsrail Başbakanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, ülkesinin Filistin Yönetimi ile İsrail arasında iki devletli çözüme ve uluslararası meşru kararlar temelinde tüm Ortadoğu'yu kapsayan bir barışa ulaşılması çabalarına verdiği desteği teyit ederken ‘Filistin ile İsrail tarafları arasındaki ateşkesin korunması’ çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Sisi, dün, Şarm eş-Şeyh’te, İsrail Başbakanı Naftali Bennett'i kabul etti. 10 yılı aşkın bir sürenin ardından ilk kez bir İsrail başbakanı tarafından Mısır’a gerçekleştirilen ziyaretin, İsrail-Filistin barış sürecini yeniden canlandırma yollarının bulunması amacıyla yapıldığı açıklandı. Şarku’l Avsat’ın Mısırlı kaynaklardan edindiği bilgilere göre Sisi, Tel Aviv'den ‘barışı tesisi etme çabalarına karşılık verilmesini’ istedi.
Şarm eş-Şeyh’teki Sisi-Bennett görüşmesine, Mısır’dan Dışişleri Bakanı Samih Şukri ve İstihbarat Başkanı Abbas Kamil, İsrail tarafından ise Ulusal Güvenlik Konseyi yeni Başkanı Eyal Hulata, Bennett'ın Askeri Sekreteri Tümgeneral Avi Gil, diplomatik danışman Shimrit Meir ve İsrail'in Kahire Büyükelçisi katıldı. Mısır Cumhurbaşkanlığı resmi sözcüsü tarafından yapılan açıklamaya göre görüşmede, ikili ilişkilerin çeşitli alanlarının geliştirilmesinin yanı sıra Filistin sorunu başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası arenadaki son gelişmeler ele alındı. Görüşmede Sisi, Mısır'ın, Filistin Yönetimi ile İsrail arasında iki devletli çözüme ve bölgedeki tüm halklar için güvenlik ve refahın sağlanmasına katkıda bulunan uluslararası meşru kararlar temelinde tüm Ortadoğu'yu kapsayan bir barışa ulaşma çabalarını desteklediğini vurguladı.
Mısır Cumhurbaşkanı, Filistin ile İsrail tarafları arasındaki ateşkesin korunması gerektiğini belirtirken uluslararası toplumun, özellikle Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde iki taraf arasındaki tansiyonu düşürmeye yönelik hamleleriyle Mısır'ın, Filistin topraklarını yeniden inşa etme çabalarını desteklemesinin önemine de değindi.
Mısır'ın çabaları, geçtiğimiz Mayıs ayında İsrail ile Hamas arasında 11 gün çatışmalarından ardından ateşkes sağlanabilmişti.
Mısırlı kaynaklar, Şarm eş-Şeyh görüşmelerinin iki noktaya odaklandığını belirttiler. Kaynaklar bunlardan birinin, Mısır’ın Filistin meselesiyle ilgili hamleleri çerçevesinde ve Ürdün ile iş birliği içinde yapılan İsrail ile Filistin Yönetimi arasındaki siyasi görüşmeleri ve uluslararası kararlar temelinde iki devletli çözümü canlandırma yollarının aranması olduğunu söylediler.
Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, 10 gün önce Filistinli ve Ürdünlü mevkidaşlarıyla üçlü bir zirve gerçekleştirmiş, görüşmede iki devletli çözüm temelinde müzakerelerin yeniden başlatılması çabalarını canlandıracak ortak bir vizyon geliştirmek üzere birlikte çalışılması konusunda uzlaşılmıştı.
Kaynakların belirttiği üzere görüşmedeki ikinci odak noktası ise, Doğu Akdeniz Gaz Forumu’na katılan iki ülke arasında enerji alanındaki iş birliği ile ilgiliydi. Mısır ve İsrail geçtiğimiz yıl, İsrail'den ithal edilen doğal gazın sıvılaştırılarak Avrupa'ya ihraç edilmesi amacıyla 15 milyar dolar değerinde 15 yıllık bir anlaşma ile bir ilke imza atmışlardı.
İsrail ve Mısır arasında bu düzeydeki son görüşme, eski İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile eski Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek arasında 2011 yılında Şarm eş-Şeyh’te gerçekleşmişti. İsrail-Mısır ilişkileri, o dönem, Mısır'ın Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasında arabuluculuk rolüyle kayda değer bir iyileşmeye tanık oldu.
Bennett’in Şarm eş-Şeyh ziyareti ile eş zamanlı olarak İsrail, vatandaşlarının Sina'ya seyahat etmesine getirilen kısıtlamayı kaldırdı. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının patlak vermesi nedeniyle Şarm eş-Şeyh’e gitmesine izin verilen İsrailli sayısının günlük 300 kişiyle sınırlandırılmasından aylar sonra alınan karar, önümüzdeki Cumartesi gününden itibaren geçerli olacak.
İsrail Ulaştırma ve Karayolları Güvenliği Bakanı Merav Michaeli yaptığı açıklamada, “Kısıtlamalar olmadan seyahat edilmesinin yanı sıra Kovid-19 önlemlerini de korumanın bir yolunu bulabildik” ifadelerini kullandı.
İsrailli Bakan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hareket özgürlüğümüz temel bir haktır ve korunmalıdır. (İsrail'i Mısır'ın Sina yarımadasına bağlayan) Taba Sınır Kapısı, yıllardır yüz binlerce İsrailli için bir turizm beldesine geçiş yolu olarak kullanılıyor. Bu nedenle, erişimi ve geçişi mümkün olduğunca kolay ve hızlı hale getirmek için mümkün olan her şey yapılmalı.”
Öte yandan İsrail Kamu Yayın Kuruluşunda (KAN) dün Mısır'ın ulusal havayolu şirketi EgyptAir'in, Air - Sinai markası altında değil, resmi uçağıyla Tel Aviv'deki Ben Gurion Havalimanı'na direkt uçuşlara başlayacağını bildirirken, şirket bu haberle ilgili herhangi bir resmi açıklamada bulunmadı. Şirket kaynakları, gazetenin sorularına yanıt vermekten de kaçındı.



Gazze'de Filistinli 3 kadın “bir dilim ekmek” için öldürüldü

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)
TT

Gazze'de Filistinli 3 kadın “bir dilim ekmek” için öldürüldü

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kampında bir parça ekmek yiyen yerinden edilmiş Filistinli bir kız çocuğu (DPA)

Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde yer alan Deyr el-Belah şehrinde dün sabah bir fırının önünde bekleyenlerin üzerine açılan ateş sonucu 3 Filistinli kadının hayatını kaybetmesi, Gazzelilerin kötüleşen insani ve hayati koşullar karşısında içinde bulundukları trajedinin boyutlarını gözler önüne seren sahnelere bir yenisini daha ekledi. Deyr el-Belah'taki el-Beraket Caddesi üzerinde bulunan ‘Zadna 2’ adlı fırınının önünde meydana gelen olayda, ateşin hangi koşullarda açıldığı ve doğrudan mı yoksa bir hata sonucu mu açıldığı konusunda çelişkili açıklamalar yapıldı.

xsvdfd
Deyr el-Belah'ta ekmek almak için uzun kuyruklarda bekleyen Filistinliler (Arşiv - Reuters)

Filistinliler her gün saatlerce fırınların önünde yaklaşık 22 ekmekten oluşan tek bir ‘torba’ ekmek alabilmek için uzun kuyruklar oluşturuyor. Olayın yaşandığı fırın, bölgenin en bilinen fırınlardan biri. Bu fırın aynı zamanda İsrail’in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın başlamasından çalışmayı hiç durdurmayan tek fırın, ancak trajik olaydan sonra kapılarını kapatmak zorunda kaldı.

Fırının sahipleri ise kadınların fırının dışında yaşanan izdihamın ardından fırının dışından açılan ateş sonucu öldürüldüklerini söylediler. Bir kaynak, ateşin fırın önünde düzeni sağlamak ve fırını hırsızlığa karşı korumak için orada bulunan korumalar tarafından açılmadığını, fırın dışında iki ailenin üyeleri arasındaki bir mesele olduğunu belirtti. Görgü tanıkları, ateşin korumalardan biri tarafından açıldığını, ancak korumanın doğrudan insanarın üzerine ateş açmadığını, havaya ateş ettikten sonra silahının boşalması sonucu olayın yaşandığını anlattılar.

scv
Gazze'nin orta kesimlerinde kapalı bir fırının önünde duran Filistinliler (Arşiv - AP)

Şarku’l Avsat’a konuşan Deyr el-Belah'tan bir kaynak, ateş açan kişinin ailesinin misilleme korkusuyla evlerini terk etmek zorunda kaldığını söyledi. Öldürülen kadınların Gazze şehrinden yerinden edilmiş kişiler olduğuna dikkati çeken kaynak, ateş açan kişinin, Gazze Şeridi'nin orta ve güney bölgelerinde giderek zorlaşan büyük kıtlık karşısında vatandaşların ekmek temin edebilmeleri için fırın sahipleri ile Deyr el-Belahlı aileler arasında yapılan anlaşmanın bir parçası olarak, fırının korunmasına katkıda bulunmak amacıyla fırının önünde durduğunu açıkladı. Deyr el-Belah'ta 300 binden fazla kent sakininin yanı sıra yaklaşık 850 bin yerinden edilmiş kişi bulunuyor.

srfg
Gazze'de bir torba ekmek aldıktan sonra el sallayan bir Filistinli (Arşiv - AFP)

Olay üzerine şehrin muhtarları ve ileri gelenleri duruma müdahale ederek durumun daha da kötüleşmesini ve herkesin kontrolü dışında bir misillemenin ortaya çıkmasını önlemeye çalıştı. Sosyal medyada bazı vatandaşlar, Deyr el-Belah'a giren un miktarını fırınlara paylaştırmaya ve diğer ailelerin de benzer bir pay almasını sağlamak için aile başına sadece bir torba ekmek satmaya karar vermelerinin ardından yaşanan olaydan muhtarları, bölgenin önde gelenlerini ve yetkili kişileri sorumlu tuttu. Bazıları, fırınlardaki yoğunluğu arttırmak ve vatandaşları bir öğün için yeterli olmayan bir torba ekmek almak için uzun saatler kuyruklarda bekleterek aşırı yük altına sokmak yerine her aileye bir çuval un dağıtılabileceğini düşünüyor.

k7ıı8
Gazze'deki bir fırından ekmek aldıktan sonra sevinç içindeki bir Filistinli (Arşiv - AFP)

Saatlerce kuyrukta bekledikten sonra fırının içinde bir torba ekmeğin fiyatı 3 şekel (1 doların biraz altında) iken, fırının dışındaki fiyat 30 ile 40 şekel (yaklaşık 11 dolar) arasında değişiyor. Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesimlerinde bir çuval unun fiyatı bin şekel ve üzerinde (yaklaşık 255 dolar) bir fiyata ulaşmış durumda.

Gazze Şeridi’nin merkezi ve güneyi, İsrail'in uygulamaları ve hırsız çetelerinin insani yardımları çalması nedeniyle ciddi bir un sıkıntısı çekiyor. Ancak kuzeydeki durum, bölge sakinlerinin açlıklarını gidermek için hayvan yemi öğütmek zorunda kaldıkları aylarca süren kıtlıktan sonra şu an daha iyi.

Gazze Şeridi'nin merkezinde ve güneyinde yaşanan acılar yaklaşık bir ay önce başlamış, gıda yardımları durdurulmuş ve girişine izin verilen yardımların büyük bir kısmı çalınması nedeniyle insani durum daha da kötüleşmişti.

Birleşmiş Milletler (BM) sözcüsü Stephane Dujarric'e göre İsrail güçleri geçtiğimiz hafta 129 farklı insani yardımın üçte ikisinin Gazze Şeridi'ne ulaşmasını engelledi. Mevcut durum, fırın sahiplerini unlarını korumak ve hırsız çeteleri tarafından çalınmasını önlemek için silahlı korumalar tutmaya itti. Bazı fırınlar bu silahlı adamları güvenlik görevlisi olarak tutarken, bölgenin önde gelenleri, muhtarlar ve yetkili kuruluşlar da yaşadıkları bölgelerdeki fırınları korumaları için ailelerden silahlı adamlarla anlaştı. Bölge sakinleri İsrail'in yeterli miktarda yardımın girişini manipüle etmeye devam edeceğinden korkuyor. Çünkü bu durum, Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesimlerinde, aynı koşulları birkaç aydır daha ağır bir şekilde yaşayan kuzeye kıyasla daha fazla artmakta olan kıtlığı daha da kötüleştirecek.