BM Yemen Özel Temsilcisi Grundberg’in ziyaretlerinin ilk durağı Riyad olacak

Hans Grundberg
Hans Grundberg
TT

BM Yemen Özel Temsilcisi Grundberg’in ziyaretlerinin ilk durağı Riyad olacak

Hans Grundberg
Hans Grundberg

BM Güvenlik Konseyi üyelerine ilk brifingini veren Birleşmiş Milletler’in (BM) dördüncü Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg, bu hafta bölge turuna çıkmaya hazırlanıyor. Yemen meşru hükümet yetkililerin yanı sıra Suudi ve Körfez liderleriyle bir araya gelecek olan Grundberg’in ilk durağı Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad olacak.
Yemen siyasi çevrelerinde Grundberg'in İran destekli Husi milislerini askeri gerilimi durdurmaya ikna etmede ilerleme kaydedeceğine dair iyimserlik düşük düzeyde. Yemen hükümetinden yapılan açıklamalar sürdürülebilir bir barışa ulaşmak için Yemen Özel Temsilcisi ile çalışmaya devam edileceği yönünde.
Yemenli bir hükümet kaynağı Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamaya göre meşru yönetim, hükümetteki üst düzey yetkililer ve Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'nin danışmanları perşembe günü İsveçli diplomatın BM sıfatıyla ilk görüşmesini gerçekleştireceği Riyad'a çağırıldı.
Yeni BM Özel Temsilcisi birkaç gün önce BM Güvenlik Konseyi’nde, kendisi ve Husiler arasında bir köprü olarak gördüğü Umman Sultanlığı temsilcisi de dahil olmak üzere Arap ülkelerinin bir dizi temsilcisiyle yaptığı toplantıda ilk brifingini verdi. Ardından da faaliyetlerine başladı.
Umman haber ajansına göre, Grundberg Umman'ın BM Daimi Temsilcisi Muhammed bin Avad ile New York’ta bir araya geldi. Yemen'deki son gelişmeleri ve savaşın parçaladığı ülkede güvenlik ve istikrarı yeniden sağlamaya yönelik uluslararası çabaları ele aldı.
Grundberg, görevin zorluğunu kabul etmesine rağmen seleflerinin yapamadığını başarmayı vaat ediyor. BM Temsilcisi yaklaşık 10 yıl önce Yemen'de edindiği deneyimin, hız kazanan çatışmanın karmaşıklığının acı bir şekilde farkına varmasını sağladığını söyledi.
Grundberg brifing sırasında yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı:
“Güvenlik Konseyi'nin uluslararası kararlara atıfta bulunarak verdiği yetkiye göre barışçıl, düzenli ve kapsayıcı bir siyasi geçiş sürecinin yeniden başlamasını kolaylaştırmak da dahil olmak üzere yaptığım görevin zorluğunun farkındayım.”
Gözlemciler Grundberg’in önceliğinin özellikle Husilerin bu yılın başından beri hız veriği Marib’e yönelik saldırıları da dahil olmak üzere kalıcı bir ateşkes için çalışmak olduğu görüşündeler.
Bu konu, Grundberg’in ilk brifinginde de gündemindeydi:
“Çatışmanın tarafları 2016'dan bu yana kapsamlı bir çözümü görüşmediği için barış süreci uzun süredir durmuş halde. Bu duraklama, Yemenlileri ileriye dönük net bir yolu olmayan, süresiz bir savaşla baş başa bıraktı. Çatışmanın tarafları, Birleşmiş Milletler'in kolaylaştırdığı, kapsamlı bir çözüm temelinde, iyi niyetle ve ön koşulsuz olarak birbirleriyle barışçıl diyaloga girmek zorundalar. BM’nın çatışmayı sona erdirme yaklaşımı herkesi kapsamalı. İleriye dönük en iyi yolu belirlemek için geçmiş çabaları değerlendirmeyi, neyin işe yarayıp neyin yaramadığını belirlemeyi ve mümkün olduğunca çok sayıda Yemenliyi dinlemeyi planlıyorum. İzlenecek yol, Yemen halkının talepleri doğrultusunda yönlendirilmeli. BM’nin taahhüdü yalnızca şiddete son veren barış arayışıyla bitmiyor. Bilakis siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda, iyi yönetişimi garanti eden bir barış ve vatandaşlara adil bir şekilde hizmet eden devlet kurumları da dahil olmak üzere tüm hakları koruyan sürdürülebilir bir barış arayışına bağlıyız.”
Grundberg’in Riyad’dan başlayacağı bölge ziyareti Yemen Cumhurbaşkanı ve üst düzey danışmanlarıyla görüşmesinin ardından Husi milislerin liderlerinin yetkilileriyle bir raya geleceği Sana’da devam edecek. BM yetkilisinin Riyad, Maskat, Abu Dabi, Kuveyt, Tahran, Kahire ve diğer bölgelerdeki üst düzey yetkililerle görüşmeler gerçekleştirmesi bekleniyor.
Husiler sözcüleri aracılığıyla Grundberg’in atanmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Marib Valiliği'ndeki petrol ve gaz kaynaklarını kontrol etmeyi ve güney valiliklerinde genişlemeye devam etmeyi amaçlayan askeri operasyonlarını sürdüren milisler Grundberg’in üstleneceği role fazla güvenmediklerini bildirdiler.
Husiler son günlerde hız kazanan, silahlı insansız hava araçları (SİHA) ve füzelerle Suudi Arabistan’ı hedef alan düşmanca eylemlere ek olarak Marib’e, özellikle de bölgenin güneyindeki Rahbe, batıda Kassara ve el-Meşcih’e yönelik saldırılarını yoğunlaştırdılar. Ayrıca Marib’e komşu el-Cevf vilayeti çevresinde de saldırılarının şiddetini artırdılar.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi son konuşmasında destekçilerinden Marib'e daha fazla savaşçı yönlendirmelerini istedi. Bu çağrısının hedefinde Marib’i kontrol etmenin bölgenin iki petrol şehri, Şebve ve Hadramevt’e yakınlığı nedeniyle stratejik öneme sahip olması var. Husilerin lideri ayrıca Marib’i savaş giderlerini karşılamak için de finansal bir kaynak olarak görüyor.
Husi milisleri BM’nin ülke çapında ateşkes ilan edilmesi, Sana Havaalanı’nın yeniden açılması, Hudeyde Limanı üzerinden yakıt ve diğer temel malların akışına yönelik kısıtlamaların hafifletilmesi ve doğrudan siyasi müzakerelerin yeniden başlanılması çağrılarına karşı çıkmaya devam ediyor.



HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.


Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.