Cezayir, Sahel’deki çatışmalardan endişeli

Uzmanlar, Afrika Birliği’nin silahlı saldırılarda yaşanan artışa karşı mekanizmalar devreye sokması beklentisinde.

Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra, Sahel ülkelerini ziyaret etti. (AFP)
Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra, Sahel ülkelerini ziyaret etti. (AFP)
TT

Cezayir, Sahel’deki çatışmalardan endişeli

Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra, Sahel ülkelerini ziyaret etti. (AFP)
Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra, Sahel ülkelerini ziyaret etti. (AFP)

İman Uveymer
Cezayir’in Sahel ve Sahra’da kötüleşen güvenlik durumuna ilişkin endişeleri artıyor. Zira ulusal güvenliğini doğrudan hedef alan terör eylemleri hız kazanmış durumda. Ülkede ayrıca yeni bir yasa dışı göçmen akınına ilişkin de korkular mevcut.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığına göre Ramtane Lamamra, temmuz ayı ortalarında Cezayir Dışişleri Bakanı olarak görevlendirilmesinden bu yana Sahel ülkelerini birçok kez ziyaret etti. Dış politika gözlemcileri, söz konusu ziyaretleri Cezayir’in Afrika Birliği (AfB) çatısı altında terörist grupların faaliyetlerine karşı bir cephe oluşturacak mekanizmalar bulmaya çalıştığı ‘önleyici’ temaslar olarak nitelendiriyor.

Tebbun’dan Afrika Birliği’ne mektup
Lamamra bu hafta Mali, Nijer ve son olarak da Moritanya’ya ziyaretlerde bulundu. Nijer ziyareti sonunda Cezayir Devlet Başkanı Abdulmecid Tebbun’un Afrika Birliği Dönem Başkanı Felix Tshisekedi’ye yazdığı, başta Sahel olmak üzere tüm Afrika Kıtası’nda artan terör ile ilgili endişelerini ilettiği mektubu gündeme getirdi.
Lamamra açıklamasında şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanı Tebbun, terör olgusunun kurbanlarının sayısının ne yazık ki etrafımızda ve Afrika Kıtası’nın birçok bölgesinde arttığını vurguladı. Başta Cezayir vizyonu ile ilgili olmak üzere görüşlerini paylaşmak için AfB Başkanı ile resmi olarak temasa geçti.”
Tebbun, AfB’ye ‘terörle mücadelede benimsediği mekanizmaları her zamankinden daha fazla güçlendirme, iş birliğini geliştirme ve terör olgusuyla mücadele etme’ çağrısı yaptı. Çağrı, (Cezayir’in kara sınırını paylaştığı bölgeler) Mali’nin kuzeyi ve Nijer’de Ensarüddin, Boko Haram ve DEAŞ örgütlerinin saldırılarının yoğunlaşması sonrasında geldi.
Cezayir Dışişleri Bakanı, ülkesinin ‘terör faaliyetlerinin bir kısmının, temel olarak Sahel bölgesinin koşullarıyla ilgili olduğuna’ inandığını belirtti. Bakan aynı zamanda terör faaliyetlerinin söz konusu grupların eylemlerinden yararlanan taraflarca çeşitli şekillerde kullanıldığını dile getirdi.

Göstergeler Cezayir’i endişelendiriyor
Cezayirli güvenlik uzmanı Ahmed Mizab, Sahel’deki güvenlik durumuyla ilgili dört endişe verici göstergeye dikkat çekti. Bu göstergelerden ilki terör gruplarının haritadak yayılımı olarak ön plana çıkıyor. İkincisi de bazı bölgeleri vuran ve saldırıların artmasına bağlı olarak kapsamlı bir hale dönüşebilecek olan terör tehdidinin geri dönüşü. Üçüncü gösterge, ‘savaşçıların sayısı, ekipmanın türü ve bazı kuvvetler tarafından sağlanan finansman ve korumanın sürekliliği’ hakkındaki mevcut istihbarat verileri. Dördüncüsü de ‘saldırıların yoğunluğu ve gücü’ ile ilgili.
Mizab’a göre tüm bu göstergeler, ‘krizler ve siyasi çalkantılarla, özellikle de güç kullanılan bir değişim aracı olarak darbelerin geri dönüşüyle kırılgan bir hal gelen bölgesel gerçeklikte kendini açıkça belli ediyor. Mizab, bu durumun uluslararası nüfuz mücadelesine ek olarak terör tehdidinin yayılması için de alanlar açtığı görüşünde.
Ahmed Mizab değerlendirmesinin devamında şu ifadeleri kullandı:
“Bu gerçekler, Cezayir’i alarm vermeye ve AfB’yi bölgesel bir mekanizma kurmaya itiyor. Burada askeri bir gücün oluşumunu kastetmiyoruz. Daha ziyade ilk aşamada mücadele için pratik bir mekanizmanın geliştirilmesine katkıda bulunan bir yaklaşımdan söz ediyoruz.”
Zamanın daraldığını ve artık mekanizmaları harekete geçirmek gerektiğini vurgulayan Mizab sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra’nın tüm ziyaretleri, Cezayir diplomasisinin gerçek statüsünü geri kazanmayı ve bir dizi hedefe ulaşmayı amaçlayan stratejik vizyonu doğrultusunda gerçekleşti.”
Cezayir son zamanlarda dünya genelinde 70 noktadya ilişkin atılacak adımlar için bir diplomasi hareketi başlattı. Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra liderliğinde faaliyet gösteren yedi özel elçilik pozisyonu oluşturdu. Hükümetin planı, Cezayir’in ‘geçmişte olduğu gibi bugün de uluslararası krizlerin ve gerilimlerin çözümünde’ aktif bir oyuncu olarak konumunu güçlendirmesini sağlamak için proaktif ve çok yönlü faaliyetler yürütmek.

Hassas güvenlik meselesi
Diğer yandan Moritanyalı araştırmacı Bon Bahi ‘protesto hareketleri" konusunda şu değerlendirmelerde bulundu:
“Cezayir Dışişleri Bakanı’nın Nuakşot ziyareti, öncelikle son zamanlarda önemli gelişmelere tanık olan iki kardeş ülke arasındaki stratejik ortaklığı ve ikili ilişkileri geliştirmeyi amaçlıyor. Bölgenin etkilendiği çok hassas bir güvenlik meselesi mevcut. Moritanya, beş Sahel ülkesindeki rolü ve ortak gücü nedeniyle son derece önemli bir ülke. Cezayir ve Fas arasındaki diplomatik ilişkilerin kesilmesinin ardından bölgesel düzeyde de yeni bir dönüşüm yaşanıyor. Moritanya Dışişleri Bakanlığı iki kardeş ülke arasında oluşan ve güçlü ve rekabetçi bir Mağrip birliği yolunda gösterilen çabaları etkileyen bu çatlağı iyileştirmek amacıyla harekete geçmekte aceleci davrandı.”

Askeri harekât komuta merkezinin akıbeti
Moritanyalı araştırmacı Bon Bahi, Sahel’deki duruma ilişkin de şunları söyledi:
 “Bölgede Fransa açısından bir mağlubiyet var. Sahel’deki durum daha da karmaşıklaşıyor. Bölgedeki terör grupları savaşı kazanamayacak. Bu strateji başarısız. Belki de son dönemde başta Fransa ve ABD olmak üzere bazı büyük ülkeler bu konunun farkına varmaya başladılar. Tehditler, ortak kader ve iç içe geçmiş bölgenin birleşik bir eyleme ve alternatife ihtiyacı olduğu göz önüne alındığında Cezayir ile Moritanya arasında şu yaşanan yakınlaşma açıklanabilir hale geliyor.”
Askerî harekât komuta merkezini yeniden etkinleştirme, Sahel üzerinde kontrolü yeniden sağlama ve Mali, Nijer ve Çad’ın tehditlere karşı koymasına yardımcı olma olasılığı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Moritanyalı analist, “Bu öneri için şu an erken. Mesele, mücadele stratejileri ve seçenekleri düzeyindeki değişikliklere ve gelişmelere bağlıdır” dedi.
Bon Bahi sözlerinin sonunda şunları söyledi:
“Cezayir’in güneyinde, Tamanrasset şehrinde 2010 yılında kurulan, Cezayir, Moritanya, Mali ve Nijer’i içeren Saha Ülkeleri Girişimi olarak bilinen bölgesel bir çerçeve olduğu doğru. Önümüzdeki günlerde cevaplar bulunabilir ancak alternatifleri düşünmek kaçınılmaz hale geldi.”



Savaşta bacağı kesilen Filistinli çocuk doktoru Gazze'de çalışmalarını sürdürmekte ısrar ediyor

 İsrail'in Gazze Şeridi'ni bombalaması sonucu oluşan yıkımdan (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ni bombalaması sonucu oluşan yıkımdan (AP)
TT

Savaşta bacağı kesilen Filistinli çocuk doktoru Gazze'de çalışmalarını sürdürmekte ısrar ediyor

 İsrail'in Gazze Şeridi'ni bombalaması sonucu oluşan yıkımdan (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ni bombalaması sonucu oluşan yıkımdan (AP)

Filistinli çocuk doktoru Halid el Seydani, Deir el Balah'taki El Aksa Şehitleri Hastanesi'nde yürüteç kullanarak yaralı çocukların odaları arasında yapay bir bacakla yorulmadan hareket ederek gerekli tıbbi bakımı sağlıyor.

Doktor odalardan birinin turuncu kapısından içeri giriyor ve çocuklardan birini gülümseyerek okşamaya başlıyor, ardından boynuna doladığı steteskopuyla onu muayene ediyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Doktor el- Seydani, geçen yıl İsrail'in evine düzenlediği hava saldırısında şarapnel parçaları nedeniyle bacağını kaybetti, bu nedenle özellikle çocukların yaralanmalarının doğasını çok iyi biliyor.

Doktor Seydani, "Şarapnel parçası bana çarptı, şeker hastası olduğum için durumum kötüleşti ve bacağımı kesmek zorunda kaldık. Protez taktırdım ama geçici olarak, kalıcı değil. Deneysel ve birçok olumsuzluğu var" dedi.

Doktor çocuğu muayene ederken, eli bandajla sarılmış ve yapay solunum tüpü takılmış olan çocuk onu izliyordu.

Yakınlarının eşlik ettiği hastaların yatakları koridorlara dağıtılan hastanede, İsrail bombardımanında yaralananların birçoğu tedavi altında.

“El-Aksa Şehitleri Hastanesi” İsrail güçleri Hamas savaşçılarına karşı savaşmaya devam ettiği Gazze Şeridi'nin ortasındaki Deyr el-Balah'ta bulunuyor.

Hastane yakınındaki geniş mahalleler, savaşın başlangıcından bu yana şiddetli çatışmalara sahne oluyor. Bu çatışmalar, başlangıçta Gazze Şeridi'nin kuzeyine odaklanan askeri saldırının son aylarda genişlemesiyle daha da yoğunlaştı.

Sağlık sektörü çalışanlarının ölümleri

Gazze'deki savaş Ekim 2023'te patlak vermesinden bu yana, sağlık çalışanları ve tıbbi tesisler üzerinde ağır bir etki yarattı.

Hamas yönetimindeki Gazze Şeridi'nde Sağlık Bakanlığı tarafından sağlanan verilere dayanarak Birleşmiş Milletler tarafından yakın zamanda yayınlanan bir rapor, savaşın başlangıcından bu yana Gazze'de en az bin 57 Filistinli sağlık çalışanının öldürüldüğünü belirtti.

Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu, insanların ihtiyaç duydukları tedaviye erişimini engellediğini söylediği "Gazze Şeridi'ndeki sağlık tesislerine yönelik devam eden saldırılardan" duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Gazze hastanelerine ve çevresine saldırılar düzenleyen İsrail güçleri, bu tesislerin Hamas tarafından kendisine karşı faaliyetlerde kullanıldığını söylüyor, ancak hareket bunu reddediyor.

Savaş, Gazze Şeridi'ndeki 36 hastanenin çoğunu yok etti; aralarında, Şeridin ana sağlık tesisi olarak kabul edilen El Şifa Hastanesi de geçen yıl İsrail güçleri tarafından hedef alındıktan sonra enkaz haline getirildi.

Ancak el- Seydani gibi doktorlar, zar zor işleyen tıbbi tesislere gitmeye devam ederek hastalara ellerinden gelen tedaviyi sağlamayı sürdürüyor.

Doktor şunları söylüyor: “Protez uzuvdan dolayı kendimi yorgun hissetsem de çalışırken psikolojik olarak mutlu ve rahatım. Bu yüzden işime dönmeye karar verdim."

Annesine göre, böbrek hastası Mira Hamid'in annesi de dahil olmak üzere, hastalarının ebeveynleri el- Seydani’nin çocuklarını tedavi etmesinden mutlu görünüyor.

Anne, doktorla ilgili olarak, “Bacağı kesilmesine rağmen çocukları ve durumlarını takip ediyor ve hizmetlerini sunuyor, emeklerine sağlık” ifadelerini kullandı.