ABD’de aşılamanın düşük olduğu eyaletlerde yoğun bakım ünitesi bulunamıyor

Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) Delta varyantı ABD’de vaka sayılarını yeniden en yüksek seviyeye çıkartırken, özellikle aşılanmanın düşük olduğu güney eyaletlerde yoğun bakım servislerinin kapasitelerinin dolduğu bildirildi.

AA
AA
TT

ABD’de aşılamanın düşük olduğu eyaletlerde yoğun bakım ünitesi bulunamıyor

AA
AA

New York Times’ın derlediği verilere göre güneydeki eyaletlerde her dört hastaneden biri yoğun bakım ünitelerinin yüzde 95’i aşkın oranlarda dolu olduğunu bildirdi. Ülkede Kovid-19 vaka sayısının en düşük seviyede olduğu haziranda ise 10 hastaneden birininyoğun bakım servisinin "tehlikeli" seviyede dolu olduğunu bildirildi.
ABD Sağlık Bakanlığının verilerine göre geçen hafta Alabama eyaletinde yoğun bakım ünitelerinin tamamı dolarken, onlarca hasta yatak bulamadı. Alabama Hastaneler Birliği, yoğun bakım ünitesine ihtiyaç duyan hastaların bekleme odalarında ya da ambulanslarda bekletildiğini duyurdu.
Teksas’ta yoğun bakım ünitelerinin yüzde 95’inin kullanımda olduğunu duyuran hastane sayısı haziranda 69 iken geçen hafta 169’a yükseldi. Eyalette yalnızca 700 yoğun bakım yatağı kaldığı bildirildi.
Geçen ay hastanelerin hastalara yer açmak için çadır üniteler kurduğu Houston şehrinde geçen hafta hasta sayısının bir önceki aya göre yüzde 40 arttığı belirtildi.
Florida eyaletinde ise geçen hafta 24 hastanenin yoğun bakım kapasitesinden fazla hastası oldu.
Kovid-19 dışında kritik durumda olan hastalara da yoğun bakım yatağı bulunamadığı bildirildi.
Uzmanlar, yoğun bakım kapasiteleri dolu olan eyaletlerin aynı zamanda aşılanma oranları en düşük eyaletler olduğunun altını çiziyor.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), geçen hafta aşı olmayanların olanlara göre Kovid-19 olma riskinin 4,5, hastaneye yatma riskinin 10, ölüm riskininse 11 kat yüksek olduğunu açıklamıştı.



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times