Hindistan'ın deneyimli oyuncusu, Bollywood'u Nazi Almanyası'yla kıyasladı

Oyuncu, üç Ulusal Film Ödülü, üç Filmfare Ödülü ve Venedik Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Volpi Kupası dahil çok sayıda ödül kazandı (AFP)
Oyuncu, üç Ulusal Film Ödülü, üç Filmfare Ödülü ve Venedik Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Volpi Kupası dahil çok sayıda ödül kazandı (AFP)
TT

Hindistan'ın deneyimli oyuncusu, Bollywood'u Nazi Almanyası'yla kıyasladı

Oyuncu, üç Ulusal Film Ödülü, üç Filmfare Ödülü ve Venedik Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Volpi Kupası dahil çok sayıda ödül kazandı (AFP)
Oyuncu, üç Ulusal Film Ödülü, üç Filmfare Ödülü ve Venedik Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Volpi Kupası dahil çok sayıda ödül kazandı (AFP)

Hintli aktör Naseeruddin Shah, Bollywood'u Nazi Almanyası'yla kıyasladı. Aktör, büyük prodüksiyon şirketlerinin yakın zamanda çıkardığı "yüksek bütçeli filmlerin", "aşırı milliyetçi" bir gündemi olduğunu öne sürdü.
Pazartesi günü (13 Eylül) NDTV'ye konuşan tecrübeli oyuncu, yapım şirketlerinin "hükümet tarafından hükümet yanlısı filmler çekmeye teşvik edildiği" iddiasında bulundu. 
71 yaşındaki oyuncu "Açıkça söylemek gerekirse, propaganda filmleri yaptıklarında kabahatlerinin görmezden gelineceği sözünün yanı sıra finansman da alıyorlar" dedi. 
Oyuncu, "En büyüklerinin buna razı geldiğini göreceksiniz. Nazi Almanyası'nda da buna teşebbüs edildi" diye ekledi.
"Dünya standartlarında, seçkin filmler yapan film yapımcıları toplandı ve Nazi felsefesini yayan filmler yapmaları istendi."
Muhteşem Kahramanlar (The League of Extraordinary Gentlemen) yıldızı, iddialarını destekleyen kesin bir kanıtı olmadığını ama son zamanlarda çıkan "büyük bütçeli türden filmlerde" bunun "açık" olduğunu söyledi. 
Oyuncu, "Çıkan büyük bütçeli türden filmler, büyük filmler aşırı milliyetçi gündemi gizleyemez" dedi. 
Shah bu ay, Taliban'ın Afganistan'da yeniden iktidara gelmesini kutlayan "Hintli Müslüman kesimlere" de seslenmiş, bunun "tehlikeli" olduğunu söylemişti. 
71 yaşındaki oyuncu Twitter'da paylaştığı videolu mesajında şöyle söylemişti:
"Taliban'ın Afganistan'da yeniden iktidara gelmesi tüm dünyayı endişelendiriyor. Fakat bazı Hintli Müslüman kesimlerin barbarları kutlaması da daha tehlikesiz değil."
Independent Türkçe



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe