Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Daha Adil Bir Dünya Mümkün' kitabının çevirisini dünya liderlerine takdim edecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İngilizce, Arapça ve Fransızcaya çevrilen "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" kitabını, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda bir araya geleceği üye ülke liderlerine takdim edecek.

AA
AA
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Daha Adil Bir Dünya Mümkün' kitabının çevirisini dünya liderlerine takdim edecek

AA
AA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu'na ve çeşitli programlara katılmak üzere 19 Eylül'de ABD'nin New York kentine gidecek.
Erdoğan, Türkiye'nin tüm insanlık için ortaya koyduğu adalet arayışını ayrıntılı bir şekilde anlattığı, "A Fairer World Is Possible" adıyla İngilizceye çevrilen, Arapça ve Fransızcası da hazırlanan kitabını, BM Genel Kurulu'nda bir araya geleceği ülke liderlerine de verecek.
Kitapta, adaletsizlik, mülteci krizi, uluslararası terörizm ve İslam karşıtlığı başta olmak üzere küresel siyasetin açmazlarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeryüzündeki ayrımcılık ve çifte standardı Birleşmiş Milletler örneğiyle gözler önüne seriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler'in meşruiyet, işlevsellik, etkinlik, kapsayıcılık, temsil ve yönetişim sorunlarına da dikkati çektiği kitapta, özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde kapsamlı bir reform ihtiyacının altını çiziyor.
Kitapta BM'nin yeniden yapılandırılmasına ilişkin öneriler de yer alırken, bu kapsamda "Dünya beşten büyüktür" ifadesinde kendini bulan, BM Güvenlik Konseyi'nin yapısının değiştirilmesini merkeze alan bir perspektifin hayata geçirilmesi öneriliyor.
Konsey'in kıtaları, inançları, kökenleri ve kültürleri, mümkün olan en adil şekilde temsil edecek bir yapıya kavuşturulacak şekilde yeniden düzenlenmesinin çözüm ve küresel barışın tesisi için devrimsel bir adım olacağı belirtilen kitapta, bu kapsamda, Güvenlik Konseyi'ndeki daimi üye sayısının 5 yerine 20 olması teklif ediliyor.
Genel Kurul'un yetkilerinin artırıldığı, Güvenlik Konseyi'nin tek belirleyici olmadığı ve Genel Kurul'a hesap verebildiği bir yapıya kavuşturularak denge sağlanması gerektiği anlatılan kitapta, Konsey'de yer alacak 20 ülkenin Genel Kurul'dan seçilmesinin de alternatif çözüm olarak öne sürülebileceği ifade ediliyor.
Turkuvaz Kitap'tan çıkan, İngilizce, Arapça ve Fransızcanın dışında Rusça, İspanyolca gibi dünya dillerine de çevrilmekte olan kitaptan elde edilen tüm gelir, AFAD'a bağışlanacak.

 


Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.