Kaşık, Filistinli tutukluların Gilboa Hapishanesi’nden kaçış sembolüne dönüştü

Kudüs’te Cuma namazından sonra göstericiler Filistin bayrağı ve kaşığı tutuyor (AP)
Kudüs’te Cuma namazından sonra göstericiler Filistin bayrağı ve kaşığı tutuyor (AP)
TT

Kaşık, Filistinli tutukluların Gilboa Hapishanesi’nden kaçış sembolüne dönüştü

Kudüs’te Cuma namazından sonra göstericiler Filistin bayrağı ve kaşığı tutuyor (AP)
Kudüs’te Cuma namazından sonra göstericiler Filistin bayrağı ve kaşığı tutuyor (AP)

Filistinli 6 tutuklunun, İsrail’in yüksek güvenlikli Gilboa Hapishanesi’nden kaçması Filistinliler arasında büyük sevinçle karşılanırken, kaçan mahkumların kahramanlığını yüceltmek için birçok hikaye de dilden dile dolaştı.
Bunlardan en önemlisi, 6 Filistinlinin özgürlüğe kaçış yolunda tünel kazmak için kaşık kullanmaları oldu.
Kaşık, bu kaçış sürecinin ve mücadelenin simgesi haline gelerek, ressamlara, sanatçılara, şairlere, gazetecilere ve sosyal paylaşım sitelerinin öncülerine ilham verdi.
Firari Mahmud Abdullah Arıda’nın yeniden yakalanmasının ardından AFP’ye konuşan avukat Roslan Mahacana, “Müvekkilim bana tünel kazma sürecinin Aralık ayında başladığını söyledi” dedi.
Mahacana, Arıda’nın hücresinden tüneli kazmak için kaşık, tabak ve hatta bir su ısıtıcısının sapını kullandığını söylediğini de ekledi.
İsrail merkezli The Jerusalem Post gazetesinde 8 Eylül’de yayınlanan bir makalede, mahkumların tüneli paslı bir kaşıkla kazdıkları ve kanalizasyon sisteminden kaçtıkları belirtildi.
Kaşık, Filistin topraklarında ve Arap ülkelerindeki sosyal paylaşım sitelerinde bir anda bir kahramanlık sembolüne dönüştü.
Bu olay, 1996’da bir başka mahkum ile İsrail’deki Kfar Yona Hapishanesi’nden çivilerle kazılmış 11 metre uzunluğundaki bir tünelden kaçan Gassan Mahdavi’yi akla getirdi.
Toplam 19 yıl tutuklu kalan ve bugün Batı Şeria’nın Tulkarm şehrinde yaşayan 48 yaşındaki Mahdavi, son firardan duyduğu hayranlığı dile getirerek, “Tutuklular her şeyi yapabilir, çiviyle bile tünel kazabilirler” dedi.
6 Filistinlinin kaçmak için hapishanede elde edilen kaşıklardan başka aletler kullanmış olabileceğini dile getiren Mahdavi, tutukluların hapishane içindeki onarım çalışmaları sırasında beş santimetrelik küçük bir testereyi, belki bir çiviyi ya da küçük bir çekici kaçırmayı başardıklarını tahmin ediyor.
Mahdavi, “Yine de bunu kaşıkla yapmış olmak tarihe geçecek bir şey” diye ekledi.
Batı Şeria, Gazze Şeridi, Doğu Kudüs ve Arapların yaşadığı İsrail kasabalarını kasıp kavuran miting ve gösterilerde, göstericiler ellerinde kaşık tutarak, İsrail hapishanesinden kaçmayı başaran tutukluların kahramanlığını selamladı.



Azerbaycan'da doğrudan Suriye-İsrail görüşmesi

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
TT

Azerbaycan'da doğrudan Suriye-İsrail görüşmesi

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Bakü'de bir araya geldi. (AP)

Suriyeli bir yetkili, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye yaptığı ziyaret çerçevesinde İsrailli bir yetkiliyle görüştü. Şam'dan bilgi sahibi bir kaynağa göre, Esed rejiminin devrilmesinin ardından İsrail güçlerinin Suriye'nin güneyine girmesi konusunun ele alındığı görüşmeye eş-Şera katılmadı.

Şam'daki diplomatik bir kaynak dün, Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'nın Azerbaycan ziyareti çerçevesinde Bakü'de Suriyeli bir yetkili ile İsrailli bir yetkili arasında doğrudan bir görüşme gerçekleştiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre eş-Şera, Bakü'ye resmi bir ziyarette bulunarak Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştü. Azerbaycan, Suriye'ye Türkiye üzerinden gaz ihraç etmeye başlayacağını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre isminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgi sahibi bir kaynak yaptığı açıklamada, Suriyeli bir yetkili ile ismi açıklanmayan İsrailli bir yetkili arasındaki görüşmeyi doğruladı, ancak Suriye Cumhurbaşkanı'nın bu görüşmeye katılmadığını söyledi.

Diplomatik kaynağa göre, görüşmelerde Suriye'deki yeni İsrail varlığı ele alındı. Bu, İsrail güçlerinin yedi aydan uzun bir süre önce Beşşar Esad rejiminin devrilmesinden bu yana Suriye'nin güneyine sızdığı bölgeleri kapsıyor.

Şam resmi olarak doğrudan görüşmeler yapıldığını duyurmasa da, Tel Aviv'in geçen yılın sonunda Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından Suriye'nin askeri cephaneliğine yüzlerce saldırı düzenlemesi ve ülkenin güneyine girmesinin ardından artan gerilimi kontrol altına almayı amaçladığını söylediği İsrail ile dolaylı görüşmeler yapıldığını kabul etti.

Şam, İsrail ile dolaylı müzakerelerin hedefini, çatışmaların durdurulması ve iki taraf arasındaki askerden arındırılmış bölgenin bir Birleşmiş Milletler (BM) gücü tarafından denetlenmesi açısından 1974 tarihli Ayrılma Anlaşması'na geri dönülmesine bağlıyor.

Bu ayın başlarında Suriye, anlaşmaya geri dönülmesi için Washington ile iş birliği yapmaya hazır olduğunu açıkladı.

Suriye devlet televizyonunun resmi bir kaynaktan aktardığına göre İsrail, Dışişleri Bakanı Gideon Saar tarafından yapılan açıklamalarda hem Suriye hem de Lübnan ile ilişkileri normalleştirmeye ilgi duyduğunu ifade etti. Ancak Şam, İsrail ile bir barış anlaşması imzalanması yönündeki açıklamaları ‘erken’ olarak nitelendirdi.

Geçtiğimiz pazartesi günü Lübnan'ı ziyaret eden ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, ‘Suriye ile İsrail arasında diyaloğun başladığını’ ifade etti.

Eş-Şera mayıs ayında Riyad'a yaptığı ziyaret sırasında ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmüştü. Trump o dönemde eş-Şera'nın normalleşmeye açık olduğunu söylemiş ve gazetecilere eş-Şera'nın istikrar sağlandığında İbrahim Anlaşması'na katılmaya açık olduğunu belirtmişti.

Eş-Şera iktidara geldiğinden bu yana Suriye'nin komşularıyla bir gerginlik ya da çatışma istemediğini vurgulamış ve daha sonra uluslararası topluma İsrail'e saldırılarını durdurması için baskı yapması çağrısında bulunmuştu, zira iki taraf 1948'den bu yana resmi olarak savaş halinde.