Moskova, SDM ile Suriye’nin kuzeydoğusunu görüştü

Bogdanov ve Ahmed’nin görüşmesinin gündeminde, Suriye’deki durumun BMGK’nın 2254 sayılı kararı doğrultusunda çözümü vardı.

Mihail Bogdanov. (Sputnik)
Mihail Bogdanov. (Sputnik)
TT

Moskova, SDM ile Suriye’nin kuzeydoğusunu görüştü

Mihail Bogdanov. (Sputnik)
Mihail Bogdanov. (Sputnik)

Moskova son günlerde Suriye’nin kuzeydoğusundaki durumu görüşmek yönündeki adımlarına hız verdi. Konuya dair Rusya ve ABD arasındaki temaslar sürerken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin iki gün önce Kremlin’de Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ile yaptığı görüşmede asıl sorunun Suriye’deki yabancı varlığı olduğunu dile getirdi. Suriye Demokratik Meclisi Yürütme (SDM) Kurulu İlham Ahmed dün Rusya Dışişleri Bakanlığı’nda yaptığı görüşmede konu hakkında mesajlar verdi. Moskova, Şam ve SDM arasında “tarafların beklentilerini karşılayacak” bir anlaşmaya varılması için çaba gösteriyor.
Putin'in Ortadoğu ve Afrika Özel Temsilcisi Mihail Bogdanov dün Moskova’da, İlham Ahmed başkanlığındaki SDM heyetini kabul etti. Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Görüşmede Suriye’nin kuzeydoğusundaki duruma odaklanılmakla birlikte ülkedeki son durum hakkında da görüş alışverişinde bulunuldu” denildi.
Açıklamaya göre Rus tarafı ‘Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 2254 sayılı kararı  doğrultusunda Suriye’de egemenlik ve toprak bütünlüğünün en kısa sürede tümüyle yeniden sağlanmasını engelleyen tüm meselelerin çözümünü destekleyen ilkesel pozisyonunu’ bildirdi.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bu bağlamda tüm Suriyeli vatandaşların meşru beklentilerini karşılayacak ve bölgelerin özellikleri ile Suriye toplumunun etnik ve kültürel çeşitliliğini dikkate alacak anlaşmalara ulaşılması amacıyla Suriye Demokratik Meclisi (SDM) ile Şam arasında diyalogun sürdürülmesinin önemi vurgulandı.”
SDM heyetinin ziyareti, Bogdanov’un geçtiğimiz günlerde Suriye rejimine muhalif çizgide yer alan Moskova Platformu Başkanı ve Halkın İradesi Partisi lideri Kadri Cemil ile görüşmesinin ardından geldi. Bogdanov ve Cemil, Dera’daki durumla ilgili gelişmelere ve Suriye Anayasa Komisyonu’nun Cenevre’deki görüşmelerinin yeniden başlatılmasına odaklandı. Ancak Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın ilgili açıklamasına göre ikili ayrıca Suriye ve çevresindeki durum ve gelişmeleri de ele aldı.
Cemil geçen yıl SDM ile bir mutabakat imzaladı. Cemil o dönem Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, mutabakatın hedeflerinden birinin ‘SDM’yi devam eden siyasi süreçlere dahil etmek’ olduğunu ifade etmişti.
Rusya ve ABD arasında sürtüşmelerin yaşandığı ve Moskova’nın sürekli olarak Washington’ı “bölgede ayrılıkçı eğilimleri desteklemekle” suçladığı bir süreçte Moskova’da Cemil .ile SDM arasında mutabakat imzalanması, söz konusu dönemde bu adımın Suriye’nin doğu bölgelerinde yaşanan gelişmeleri etkileyebileceği yönünde birtakım tartışmalara neden olmuştu.
Cemil ve SDM mutabakat imzalama noktasında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un da desteğini almıştı. Nitekim Lavrov, tarafları kabul etmiş ve uzlaştıkları anlaşma metnini teslim almıştı. Anlaşma metninde şu ifadeler yer aldı:
“Suriye krizinden çıkmanın tek yolu siyasi çözümdür (…) Bu çerçevede; iki taraf Cenevre Bildirisi de dahil 2254 sayılı kararın tam olarak uygulanmasını ve DSM de dahil olmak üzere diğer muhalif platformların Suriye siyasi sürecine dahil edilmesini destekliyor ve bunun için çalışıyor. Bu karar, Suriye halkının ülkesinin egemenliğini eksiksiz bir şekilde geri alma hakkını kurtarmanın, Suriye halkına dayatılan kuşatmanın tüm tezahürlerine ve tüm yaptırımlara ve bütün insani yardımların siyasileştirilmesine son verme yolunda çalışmanın, bütün yabancı güçler Suriye topraklarından çıkarılana kadar tüm işgalleri ve her türlü dış müdahale ile onun çeşitli etkilerini sona erdirmenin aracıdır.”
İki taraf anlaşmada ‘Suriye’de ülkenin toplumsal çeşitliliğine dayalı, tüm yurttaşların eşit şartlarda yaşadığı bir devlete, anayasanın kabul ettiği ve uluslararası sözleşme ve anlaşmalara göre Suriye’deki Kürt sorununa adil demokratik bir çözüm bulunmasına, Suriye’nin bölgesel egemenlik ve birliği çerçevesinde Süryani, Asuri ve tüm Suriyeli bileşenlerin haklarına  bağlı kalacaklarını’ taahhüt etti.
Anlaşma metninde Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin ‘ülkenin içinde bulunduğu koşullar ve şu anki krizin neden olduğu bölgesel ihtiyaçlar ile bağlantılı olarak objektif ve toplumsal bir ihtiyaç’ olduğu vurgulandı. Anlaşmada ayrıca şu ifadeler yer aldı:
“Önemli olan, Suriye topraklarının birliğini, devletinin egemenliğini ve genel idari sistemini geliştirmek için Suriyeliler arasındaki uzlaşma çerçevesinde ve genel ulusal düzeyde geliştirilmesi gerekilen bölgelerde, o veya bu şekilde halkın otoritesi sıfatına sahip olan Özerk Yönetim’in olumlu ve olumsuz deneyiminden faydalanmaktır.”
Moskova’nın birçok kez Washington’ı Suriye’deki ayrılıkçı eğilimleri destekleyen politikalarla suçlamasına rağmen Rusya ve ABD’nin Suriye’nin kuzeydoğusuyla ilgili temaslarının ardından İlham Ahmed’in Moskova’yı ziyaret etmesi, daha önce defalarca kez “terörü destekleyen” aktörlerle ilişki kurduğu için Kremlin’i eleştiren Türkiye’yede de tepkiye neden oldu.

Rusya’dan Dera açıklaması
Rusya Savunma Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada, son yapılan anlaşmaların uygulanmasıyla beraber Dera’daki durumun istikrar bulma yolunda olduğu belirtildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Rusya Federasyonu’nun oynadığı temel rol ile Dera kentinin güneybatısında barışçıl normalleşme sürüyor. Nitekim uzlaşmaya karşı çıkan militanlar kentten ayrıldılar ve aileleriyle birlikte muhaliflerin kontrolündeki bölgelere doğru yola çıktılar. Geriye kalanlar silahlarını teslim ediyorlar ve durumlarının karara bağlanması için, özellikle bu amaçla kurulan resmi merkezlere gidiyorlar. Dolayısıyla Suriye Arap Cumhuriyeti’nde sivil haklarını geri alıyorlar ve barışçıl bir şekilde çalışma fırsatı elde ediyorlar. Tehlikeli suçlar işleyenler hariç herkes Suriye hükümetinin kendilerine tanıdığı af hakkından yararlanıyor.”
Rus askeri polisler ile Suriye askerlerinin sokaklarda devriye gezdiği ve yolları kontrol etmek için kontrol noktaları kurduğu aktarılan açıklamada, Rus ve Suriyeli askerlerin sabotaj eylemlerini durdurmak ve çatışmaları önlemek için eski militanlara karşı gerekli önlemlerin alındığı belirtildi.



Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.


İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Katz: Suriye’deki silahlı gruplar Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşünüyor

Golan Tepeleri (Reuters)
Golan Tepeleri (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Suriye’deki bazı silahlı grupların Golan Tepeleri’ni ele geçirmeyi düşündüğünü söyledi. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre Katz, İsrail’in Şam ile güvenlik anlaşması ya da normalleşme yolunda olmadığını belirterek, Suriye ordusu ya da ülkedeki farklı milislerin İsrail yerleşimlerine saldırma veya Suriye’deki Dürzi toplumunu yeniden tehdit etme ihtimaline karşı hazırlık yapıldığını ifade etti.

Katz, Husilerin de Golan Tepeleri’ne yönelik olası bir kara harekâtını değerlendirdiğini söyledi.

Öte yandan, İsrail güçleri Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin çöküşünün ardından Suriye’nin güneyinde dokuz noktada konuşlandı. Bu noktaların büyük bölümü, iki ülke arasındaki sınırda Birleşmiş Milletler tarafından izlenen tampon bölgede yer alırken, konuşlanma alanları arasında Cebel Hermon’un (Şeyh Dağı) Suriye tarafındaki iki nokta da bulunuyor.

İsrail, bu birliklerin İsrail yerleşimlerini korumak ve düşman unsurların eline geçtiğinde tehdit oluşturabilecek silahları güvence altına almak amacıyla Suriye topraklarında yaklaşık 15 kilometre derinliğe kadar faaliyet yürüttüğünü açıkladı. Bu potansiyel tehdit unsurları arasında Lübnan Hizbullahı ile İran destekli diğer milis gruplar da yer alıyor.

Suriye’nin güneybatısında bulunan Golan Tepeleri, başkent Şam’ın yaklaşık 60 kilometre batısında yer alıyor ve toplamda 1.860 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. İsrail, Haziran 1967 Savaşı sırasında bölgenin yaklaşık 1.250 kilometrekarelik kısmını işgal etmiş, 1981’de ise fiilen ilhak etmişti. Ancak bu ilhak, bölgeyi hâlen işgal altındaki Suriye toprağı olarak kabul eden Birleşmiş Milletler tarafından tanınmıyor.