Dokuz yıldır gittiği jinekolog biyolojik babası çıktı

Doktor Morris Wortman, henüz iddialarla ilgili bir açıklama yapmadı (Pixabay)
Doktor Morris Wortman, henüz iddialarla ilgili bir açıklama yapmadı (Pixabay)
TT

Dokuz yıldır gittiği jinekolog biyolojik babası çıktı

Doktor Morris Wortman, henüz iddialarla ilgili bir açıklama yapmadı (Pixabay)
Doktor Morris Wortman, henüz iddialarla ilgili bir açıklama yapmadı (Pixabay)

ABD'de bir kadın, 9 yıldır gittiği jinekoloğun kendi babası olduğunu öğrenince dava açtı.
Tüp bebek olarak 1985'te doğan Morgan Hellquist, biyolojik babasının kim olduğunu yakın zamana kadar bilmiyordu. Hellquist ve ailesine verilen bilgiye göre sperm bir tıp öğrencisine aitti.
Dava metnindeki iddialara göre 36 yaşındaki Hellquist'in annesi Jo Ann Levey'in yapay döllenme yoluyla doğum yapmasını sağlayan kişi, aynı zamanda kadının 9 yıldır tedaviye gittiği doktor Morris Wortman'dı.
Hellquist'in babası Gary Levey, 1980'lerin başında bir kaza geçirmiş ve belden aşağısı felç kalmıştı. Çocuk sahibi olmak isteyen çift, bunun üzerine tüp bebek seçeneğini değerlendirmeye karar vermiş ve Wortman'a operasyon için başvuru yapmışlardı.
Ancak iddialara göre Wortman, operasyon sırasında Hellquist'in annesine spermin bir tıp öğrencisine ait olduğuna dair yalan söyleyerek aslında kendi spermini kullanmıştı.
Hellquist'in ailesi, kızları 8 yaşındayken ona süreci anlatmış ve Gary'nin biyolojik babası olmadığını, spermin bir tıp öğrencisinden alındığını söylemişti.
Yıllar boyunca gerçek babasını arayan kadın, farklı tarihlerde yaptırdığı testlerle benzer geçmişe sahip 6 üvey kardeşi daha olduğunu keşfetmişti.
Dava metninde Hellquist'in her keşfini Wortman'la paylaştığı da belirtildi.
Öte yandan, nisanda gittiği bir jinekolog randevusu Hellquist'in düşüncelerinin değişmesine neden oldu.
Muayene sırasında Wortman'ın kendisine maskesini çıkarmasını söylediğini iddia eden Hellquist, daha sonra doktorun eşini de muayene odasına çağırıp Hellquist'e bakmasını istediğini de söyledi.
Hellquist, Wortman'ın kendisine dönüp "Sen gerçekten çok iyi, çok iyi bir çocuksun" dediğini belirtti.
Bu garip duruma başta anlam veremeyen Hellquist, daha sonra yıllardır gördüğü jinekoloğun biyolojik babası olabileceğinden şüphelenmeye başladı.
Bunun üzerine DNA testi yaptıran kadın, bir ay sonra gelen sonuçlarda Wortman'ın kendi babası olduğunu öğrenince şoke oldu.
Hellquist, Wortman'a karşı tıbbi kötü uygulama, rıza almama, saldırı, sahtekarlık, ihmal ve manevi zarar suçlarından dava açtı.
Ayrıca Hellquist'in yaptırdığı testlerden birinde, üvey kardeşlerinden biriyle yüzde 99,99 ihtimalle kardeş olduğunu gösterdiği de ortaya çıktı. Hellquist, davada bu testin biyolojik babasının Wortman olduğunu gösterdiğini belirtti.

Independent Türkçe, Washington Post, Newsweek

 


Düğmeye basıldı: Araştırmacılar hayvanlarla iletişim kurmanın yollarını arıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Düğmeye basıldı: Araştırmacılar hayvanlarla iletişim kurmanın yollarını arıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Hayvanların bilincini araştırmaya odaklanan ilk bilimsel kurum kurulurken, yapay zeka araştırmacıları insanların evcil hayvanlarıyla nasıl "konuşabileceğini" keşfetmeye hazırlanıyor.

Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu'ndaki (LSE) 4 milyon sterlinlik (yaklaşık 218 milyon TL) Jeremy Coller Hayvan Duyarlılığı Merkezi, insan dışı hayvanları çeşitli disiplinlerden uzmanlarla araştıran çalışmalarını 30 Eylül'de başlatacak.

Merkezin projeleri arasında, yapay zekanın insanların evcil hayvanlarıyla nasıl "konuşmasını" sağlayabileceğini incelemenin yanı sıra sürecin neresinde sorunlar çıkabileceğini ve potansiyel tehlikelerden nasıl kaçınılacağını araştıracak bir çalışma da yer alıyor.

Merkezin ilk direktörü Profesör Jonathan Birch, Guardian'a konuştu:

Evcil hayvanlarımızın insani özellikler göstermesini çok seviyoruz ve yapay zekanın ortaya çıkmasıyla, evcil hayvanınızın sizinle konuşabileceği yollar yepyeni bir seviyeye taşınacak. Ancak yapay zeka genellikle nesnel gerçekliğe dayanmak yerine kullanıcıyı memnun eden uydurma yanıtlar üretir. Bu, evcil hayvanların refahına uygulanırsa felaket olabilir. Hayvanlarla ilgili sorumlu ve etik yapay zeka kullanımını yöneten düzenlemelere acilen ihtiyacımız var. Bu alanda tam bir düzenleme eksikliği var. Merkez, dünya çapında kabul görecek etik kurallar geliştirmek istiyor.

Merkez, daha sonra küresel lobi faaliyetlerinde kullanılabilecek rehberlik ve araştırmalar geliştirmek amacıyla sivil toplum örgütleriyle çalışacak.

New York Üniversitesi Çevre ve Hayvanları Koruma Merkezi Direktörü Jeff Sebo gazeteye, hayvan sezgisi ve refahı, yapay zekanın hayvanlar üzerindeki etkisi ve kamuoyunun hayvanlara yönelik tutumu gibi konuların "toplumca karşı karşıya olduğumuz en önemli, zor ve ihmal edilmiş konular arasında yer aldığını" söyledi.

"İnsanlar dünyayı milyonlarca tür ve kentilyonlarca bireysel hayvanla paylaşıyor ve hoşumuza gitse de gitmese de dünyanın her yerindeki hayvanları etkiliyoruz" diye ekledi.

Yeni merkezin mütevelli heyeti üyelerinden Profesör Kristin Andrews, yeni projenin bilimdeki en büyük soru olarak gördüğü insan bilinci ve bunun ne olduğu sorusuna bile yanıt verebileceğine inandığını söyledi.

İnsanları bilinçli yapan şeyin ne olduğunu ya da birinin neden bilinç kazandığını veya bilincini neden kaybettiğini hâlâ anlayabilmiş değiliz. Ancak cevaplara ulaşmanın yolunun önce basit sistemleri incelemekten geçtiğini biliyoruz: Bilim, genomik ve tıp alanlarındaki büyük ilerlemeleri basit organizmaları inceleyerek elde etti.

Independent Türkçe