Cezayir’de Buteflika’ya ‘küçük ölçekli’ bir cenaze töreni düzenlendi

Buteflika’nın tabutu askeri alay tarafından başkent Cezayir’deki ‘el-Aliya Mezarlığı’na götürüldü. (AFP)
Buteflika’nın tabutu askeri alay tarafından başkent Cezayir’deki ‘el-Aliya Mezarlığı’na götürüldü. (AFP)
TT

Cezayir’de Buteflika’ya ‘küçük ölçekli’ bir cenaze töreni düzenlendi

Buteflika’nın tabutu askeri alay tarafından başkent Cezayir’deki ‘el-Aliya Mezarlığı’na götürüldü. (AFP)
Buteflika’nın tabutu askeri alay tarafından başkent Cezayir’deki ‘el-Aliya Mezarlığı’na götürüldü. (AFP)

Cezayir hükümeti dün, ülkenin eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika için büyük ölçekte bir cenaze töreni düzenlenmesini engelledi. Buteflika için üst düzey yetkililerin ve askerlerin katıldığı küçük bir tören düzenlendi. Binlerce insanın katılmasının engellendiği cenaze töreninde mevut Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, Genelkurmay Başkanı Said Şankariha ve yabancı büyükelçiler de hazır bulundu.
Cezayir’in yedinci Cumhurbaşkanı Buteflikanın cenaze törenine kardeşi Nasır Buteflika katılırken eski danışmanı, en küçük kardeşi olan Said Buteflika yoktu. Yolsuzluk davasından tutuklu olan Said Buteflika geçtiğimiz cumartesi günü başkentteki ikametgahındaki ağabeyinin naaşını son bir kez görmek için istisnai bir izin ile cezaevinden çıkarılmıştı. Cenaze alayı, dün sabah saatlerinde başkentin batı banliyölerindeki cumhurbaşkanlığı konutu Zeralda'dan askeri araçlar ve cumhurbaşkanlığı arabalarıyla çevrili olarak yola çıktı. Başkentin bazı caddelerinden geçen alay, eski cumhurbaşkanları Ahmed bin Bella, Huari Bumedyen, Şadli Bincedid, Muhammed Budiyaf ve Ali Kafi defnedildiği mezarlığa giden Ceyş et-Tahrir Caddesi’ne de uğradı. Cezayir devletinin kurucusu Abdulkadir el-Cezairi’nin de defnedildiği kabristanda bağımsızlık devrimin bağımsızlık devriminin sembollerinin de mezarları bulunuyor.
Resmi cenaze töreninin izlemek isteyen halk, yol kenarlarına dizilirken bazıları görev süresi hakkında Cezayir halkının farklı görüşlere sahip olduğu Buteflika’nın vefatından duydukları üzüntüyü dile getirdi. Steni adlı vatandaş, cenaze alayı mezarlığın yakınlarındaki ‘ed-Diyar el-Hums’ mahallesindeki evinin önünden geçerken yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Buteflika, omuzlarında 20 yıllık iktidarı boyunca ülkenin başına bela olan kötü yönetim ve yolsuzluğun yükünü taşıyor. Bu, herkes tarafından bilinen bir durum. Fakat hiç kimse, terörle mücadele döneminde yaşadığımız acı dolu zamanları sona erdirmedeki katkısını inkar edemez. Aynı şekilde Buteflika’nın Dışişleri Bakanı olduğu 1970’li yılların Cezayir’in altın çağını yaşadığını da inkar edemez.”
Buteflika, hastalığı nedeniyle hareket dahi edemediği bir dönemde, yakınında bulunan isimlerin görevinin beşinci dönemi için seçimlere adaylığını koyacağını açıklamış, ardından 22 Şubat 2019 tarihinde Buteflika karşıtı protestolar patlak vermişti. Bu kararın ardından Buteflika’nın halkın büyük çoğunluğu nezdindeki imajı zarar görmüştü.
Devlet medyası ve özel basın kuruluşlarından çoğunun eski Cumhurbaşkanı’nın ölümüne geniş yer vermemesi ise dikkat çekti. Bu, yetkililerin durumu ele alış biçimini de yansıtıyor. Zira süreci abartmamaya özen gösterdiler. Bu, hükümetin konuşmalarında eski Cumhurbaşkanı’nın ‘Cezayir tarihinde akıllardan silinmesi gereken karanlık bir aşamayı’ temsil eden isim olarak sunulmasından kaynaklanıyor. Cenazeye dair haberler, devlet haber ajansı ve televizyonuyla sınırlı kaldı.
Daha önce yapılan açıklamada, Buteflika’nın cenazesinin ‘Halk Sarayı’nda yıkanıp kefenleneceği bildirilmişti. Fakat Buteflika’nın seleflerinin, hatta eski Genelkurmay Başkanı Ahmed Kayid Salah’ın bile cenaze işlemlerinin yapıldığı bu tören binası, eski Cumhurbaşkanı’nın cenazesinin ülkedeki ileri gelenlerin huzurunda kabulü için hazırlıklara tanık olmuş olmasına rağmen tören iptal edildi.
Buteflika için düzenlenen cenaze törenine anayasaya göre ülkenin ikinci ismi olan Meclis Başkanı Salih Kuceyl, Ulusal Halk Meclisi Başkanı İbrahim Bugali, Başbakan Eymen bin Abdurrahman katıldı. Mücahitler ve Hak Sahipleri Bakanı Iyd Erbiga, törende yaptığı konuşmada, ‘merhum Cumhurbaşkanı’nın mücadele yürüyüşüne’ işarette bulunarak siyasi yaşamının önemli dönemlerinden bahsetti.
Geçtiğimiz cuma günü vefat eden Buteflika, 1999 yılında Liamine Zeroual’ın halefi olarak cumhurbaşkanlığına seçilmişti. Daha sonra ardı ardına dört dönem görevde kalmıştı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron dün yaptığı açıklamada, eski Cezayir Cumhurbaşkanı Buteflika’nın 20 yıllık iktidarı boyunca ‘çağdaş Cezayir’in büyük bir yüzü’ ve Fransa’nın ortağı olduğunu söyledi. Macron, Elysee Sarayı tarafından yayınlanan açıklamasında, Cezayir halkına başsağlığı dileyerek, Fransız ve Cezayir halkları arasında güvenilir dostluk ilişkileri geliştirmeye kararlı olduğunun altını çizdi.
Fas Kralı 6. Muhammed, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’a, Buteflika’nın vefatı nedeniyle taziye mesajı iletti. Fas Kralı tarafından gönderilen mesajda şu ifadelere yer verildi:
“Allah’ın affına mazhar olan eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika’nın vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayım. Allah’tan rahmet diliyorum. Bu vesileyle merhumun ailesi ve kardeş Cezayir halkına başsağlığı dileklerimi sunuyorum. Allah’tan sizlere sabr-ı cemil, merhuma da rahmet ve mağfiret diliyorum.”
Ayrıca ister Ucda şehrinde büyüdüğü ve okuduğu dönemde ister Cezayir’in bağımsızlık mücadelesi aşamasında Merhum Cumhurbaşkanı ile Fas arasında ‘özel bağlar’ bulunduğuna işaret eden Fas Kralı, “Tarih, merhumun Cezayir’in modern tarihinde önemli bir aşama kaydettiğini yazar” ifadelerini kullandı.
Fas Kralı, merhum Cumhurbaşkanı Buteflika’nın aile üyelerine de bir taziye mesajı gönderdi. Kral’ın mesajında  şu ifadelere yer verildi:
“Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika'nın ölüm haberini derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Tüm aileniz ve akrabalarınıza başsağlığı diliyoruz. Merhum Cumhurbaşkanı’na Allah’tan rahmet ve mağfiret niyaz ediyoruz. Allah mekanını cennet eylesin. Sizlere de sabr-ı cemil ihsan etsin.”
Cezayir'in Fas ile diplomatik ilişkilerini geçtiğimiz 24 Ağustos'ta kestiği biliniyor.
 



Cezayir-İran ilişkilerinin son 20 yılı: Terör nedeniyle yabancılaşmadan tutumlarda yakınlaşmaya ve uyum noktasına

Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
TT

Cezayir-İran ilişkilerinin son 20 yılı: Terör nedeniyle yabancılaşmadan tutumlarda yakınlaşmaya ve uyum noktasına

Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)
Cezayir ve İran Dışişleri Bakanları (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cezayir Dışişleri Bakanı Ahmed Attaf’ın cuma ve cumartesi günleri olmak üzere İran'a gerçekleştirdiği iki günlük ziyaret, Cezayir-İran ilişkilerinin istikrara kavuştuğunun bir göstergesiydi. Cezayir-İran ilişkileri 23 yıl önce yeniden başlamış, ancak özellikle Cezayir’in tartışmalı dosyalarda Tahran’ınkilerle uyumlu tutumları nedeniyle birkaç kez ‘Arap ülkelerinin kınamaları’ ile karşı karşıya kaldığı bu süre zarfında birçok darbe almıştı.

Cezayir, 1993 yılında İran'la ilişkilerini kestiğinde, terör örgütleriyle yoğun bir mücadeleye girmiş ve böylece Tahran'ın Cezayir iç krizine müdahalesini kararlı bir şekilde reddetmesi için bir gerekçe sunmuştu... Dönemin Cezayir Başbakanı merhum Rıza Malik'in hükümeti, İran’ı (terörizm suçlamasıyla 1992'de feshedilen) İslami Selamet Cephesi'ne siyasi ve medya desteği sağlamakla suçladı. Ardından Cezayir, İran ile diplomatik ilişkileri kopardı. İran’ın Cezayir Büyükelçisi’nden ülkeyi ‘derhal’ terk etmesini istedi. Daha sonra İran'ın ABD’deki çıkarları için arabuluculuk yapmaktan vazgeçtiğini duyurdu.

fer
Cezayir Dışişleri Bakanı Attar, Tahran’da İranlı mevkidaşı Abdullahiyan tarafından karşılandı (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cezayir'in eski cumhurbaşkanları Ali Kafi ve Liamin Zerval dönemlerinden bu yana İran ile Cezayir arasında uzlaşının sinyalleri görülmeye başlandı. Bu sinyaller, 1999 yılında iktidara gelen eski Cumhurbaşkanı Abdülaziz Buteflika döneminde de sürdü. İki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler 2000 yılının eylül ayında yeniden kuruldu. 2001’in ekim ayında ise iki ülke yeniden büyükelçilerini gönderdiler.

Cezayirli siyasi ilişkiler uzmanı İdris Rubuh, İran’ın demokratik geçişin başlangıcında (1989) Cezayir’deki siyasi durumu yanlış değerlendirdiğini ve Cezayir yönetiminin tepkisini kolaylaştırdığını söylüyor. 26 Aralık 1991 tarihindeki genel seçimleri kazanan İslami Selamet Cephesi'nin feshedilmesinin ardından Cezayir kurtuluş devriminin sembol isimlerinden biri olan Muhammed Budiaf'ın cumhurbaşkanlığı görevini üstlendi. Ancak Tahran'daki Anayasa Koruma Konseyi ve Uzmanlar Meclisi'nin başkanı ve Tahran Geçici Cuma İmamı Ahmed Cenneti, yangını daha da körükledi. Cenneti, Cumhurbaşkanı Budiaf'ın öldürülmesinden (29 Haziran 1992) büyük bir mutluluk duyduğunu dile getirdi. Bunun üzerine Cezayir, Cenneti’nin sözlerini ‘İslami ve insani değerlerle çelişen aşağılık, medeni olmayan, kaba ve sorumsuz bir açıklama’ olarak nitelendirdi.

Ancak 2003 ekiminde Cezayir eski Cumhurbaşkanı Buteflika’nın İran’a yaptığı ziyaret ve böylece 1979 yılında İran İslam devrimden bu yana Cezayir'i ziyaret eden ilk İran cumhurbaşkanı oldu. Bu ziyaret, ikili ilişkilerde dönemin İran Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin 2004 ekiminde Cezayir'e yaptığı ziyaretle pekiştirilen yeni bir dönemin başlangıcı olarak görüldü. İran, Buteflika'nın ‘ulusal uzlaşı’ politikasına desteğini ilan etti ve teröristlerin kendilerini ve silahlarını teslim etmeleri halinde af ilan ederek ‘kara on yılı’ sonlandırdı.

erg
İran Cumhurbaşkanı ile Cezayir Dışişleri Bakanı (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cumhurbaşkanlığı düzeyinde karşılıklı ziyaretler, iki hükümet üyeleri ile ekonomiyle ilgili çeşitli kurum ve kuruluşların yetkilileri arasında kapsamlı ziyaretlere kapı araladı. Sağlık, finans, yüksek öğrenim, küçük sanayiler, adli iş birliği, sanayi bölgelerinde ekonomik faaliyetlerin geliştirilmesi ve petrokimya sektöründe ortak yatırım alanlarında mutabakat anlaşmalarını kapsayan bir ortak ekonomi komitesi kuruldu.

İki ülkenin yetkilileri tarafından açıklamalarda son 20 yılda yapılan iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğinin yoğunlaştığı görülürken Suriye’deki ve Yemen'deki savaş durumu gibi Arap dünyası, bölgesel ve uluslararası alandaki birçok konuda, Hizbullah’ın terör örgütü olarak sınıflandırılması konusunda ve aynı şekilde Filistin meselesi konusunda uzlaştılar. Cezayir ile İran’ın bazı konulardaki tutumlarındaki bu uyum, kamuoyuna yansımasa da Cezayir'in Arap ülkeleriyle başını belaya soktu. Ayrıca, Cezayir komşusu Fas’ın kendisini Hizbullah’a topraklarında eğitim için olanak sağlamakla’ suçlaması nedeniyle ağır bir baskıyla karşı karşıya kaldı. Fas, iki ülke arasındaki bu uyumu, Batı Sahra'nın Fas'tan bağımsızlığını isteyen ve Cezayir'in Fas sınırına yakınlarındaki Tinduf Mülteci Kampı’na sığınan Polisario Cephesi ile yoğun mücadeleyle ilişkilendirdi.

sde
İran Cumhurbaşkanı Reisi, Cezayir Dışişleri Bakanı Attar’ı kabul etti (Cezayir Dışişleri Bakanlığı)

Cezayir-İran ilişkilerine ilişkin bir haber, Tahran’ın ekonomik krizinden kurtulmak ve uluslararası yaptırımları atlatmak için daha geniş ticaret alanları açmaya ve kuzeybatı Afrika (Mağrip) bölgesine, özellikle de Cezayir’e açılan kapıdan İsrail'e karşı bir dış cephe oluşturmaya çalıştığına, bunun da Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve daha sonra Sudan ile imzaladığı anlaşmaların bir parçası olarak 2020 yılında Rabat ile ilişkiler kurmasına bir yanıt niteliğinde olduğuna işaret etti.

İki ülke arasındaki ilişkilerin geçmişine değinilen bir başka habere göre öne çıkan iki olayı gözden kaçırmak mümkün değil. Bunlardan ilki, 1975 yılında Cezayir'in İran ile Irak arasındaki sınır anlaşmazlığını sona erdirmek için arabuluculuk yapması, ikincisi ise 1980 yılında İran-ABD diplomatik ilişkilerinin kesilmesinin ardından Cezayir'in Washington'daki İran çıkarlarını desteklemesi.