Fransa, ‘denizaltı krizi’ konusunda AB’nin tutumundan memnun

Fransa Avrupa Birliği (AB) İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Clement Beaune (solda), dün Brüksel’deki Avrupa toplantısında Alman mevkidaşı  Michael Roth ile el sıkışırken (AP)
Fransa Avrupa Birliği (AB) İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Clement Beaune (solda), dün Brüksel’deki Avrupa toplantısında Alman mevkidaşı Michael Roth ile el sıkışırken (AP)
TT

Fransa, ‘denizaltı krizi’ konusunda AB’nin tutumundan memnun

Fransa Avrupa Birliği (AB) İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Clement Beaune (solda), dün Brüksel’deki Avrupa toplantısında Alman mevkidaşı  Michael Roth ile el sıkışırken (AP)
Fransa Avrupa Birliği (AB) İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Clement Beaune (solda), dün Brüksel’deki Avrupa toplantısında Alman mevkidaşı Michael Roth ile el sıkışırken (AP)

Fransa Avrupa Birliği (AB) İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Clement Beaune, dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Avustralya'nın 40 milyar dolarlık bir denizaltı sözleşmesinden vazgeçmesine yanıt vermek için tüm seçenekleri değerlendirdiğini ifade etti. Ayrıca İngiltere’yi Brexit sonrası yükümlülüklerine uyma çağrısında bulundu.
Avustralya geçtiğimiz hafta, Fransa’dan konvansiyonel denizaltı siparişini iptal edeceğini ve AUKUS Paktı isimli yeni bir güvenlik ortaklığı kapsamında ABD ve İngiliz teknolojisiyle nükleer güçle en az sekiz denizaltı inşa edildiğini açıklamıştı.
Reuters’in haberine göre Beaune, Avustralya ile ilişkileri ‘son derece zor’ olarak nitelendirdi. Fransız Bakan, AB ülkelerindeki mevkidaşlarıyla Brüksel’de görüşmeden önce gazetecilere verdiği demeçte, “Hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Tüm seçenekleri araştırmalıyız” ifadelerini kullandı.
AB Dışişleri Bakanları, New York’ta gerçekleştirilen toplantıda Fransa ile dayanışma içinde olduklarını bildirdiler. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, CNN International’a yaptığı açıklamada, cevaplanması gereken birçok soru olduğuna işaret ederek, “Üye devletlerden biri kabul edilemez bir muamele gördü. Bu nedenle ne olduğunu ve neden meydana geldiğini bilmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
Şarku’l Avsat’ın Reuters’den aktardığı haberine göre Beaune, AB’nin desteğini memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı. Bunun sadece Fransa’nın değil aynı zamanda AB’nin de sorunu olduğunu ve birliğin çıkarlarını savunmada daha kararlı olması gerektiğini vurguladı.
Fransa şimdiye kadar Avustralya ve ABD'deki büyükelçilerini istişareler için geri çağırdı. Birleşik Krallık’ın rolünü ‘fırsatçı’ olarak nitelendirdi. Beaune, bunun İngiltere’nin AB’den çıkışından sonra daha da erozyona uğradığının bir işareti olduğunu söyledi. İngiltere'nin AB-İngiltere ticaret anlaşmasının balıkçılık bölümünü veya Kuzey İrlanda'nın ticaret statüsünü düzenleyen protokolü uygun şekilde uygulamadığına dikkat çekti. Ayrıca, “Size yakışan şeylere tutunup İngilizlere yakışmayan şeylerden vazgeçeceğinizi söyleyemezsiniz. Bu yüzden güven, tutarlılık ve anlaşmalara saygının çok önemli olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Reuters’in haberine göre AB’li diplomatlar, AB’li büyükelçilerin, Avustralya ile Washington tarafından Fransa pahasına imzalanan denizaltı anlaşmasını protesto etmek için yeni bir AB-ABD Ticaret ve Teknoloji Konseyi'nin kurulmasına hazırlanmak için 29 Eylül'de yapılması planlanan görüşmeleri ertelediklerini söylediler. Toplantıların gündem belgesi, AB büyükelçileri arasındaki görüşmelerin herhangi bir gerekçe göstermeden ertelendiğini gösteriyor. Diplomatlar, müzakerelerin ertelenmesini talep edenin Avrupa Komisyonu olduğunu söyledi.
Elysee Sarayı  tarafından yapılan açıklamada dün, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin bir telefon görüşmesi sırasında ülkelerinin Hint-Pasifik bölgesinde birlikte çalışmaya hazır olduklarını vurguladıkları ifade edildi. Fransa Cumhurbaşkanlığı, Macron ve Modi'nin, hedefin bölgesel istikrarı ve hukuk üstünlüğünü güçlendirmek ve herhangi bir gücün bölgesel önem kazanmasını önlemek olduğu konusunda hemfikir olduğunu bildirdi. DPA’nın haberine göre açıklamada ayrıca Fransa’nın, iki stratejik ortak arasındaki güven ilişkisini güçlendirmeye yönelik bir adımda, endüstriyel ve teknolojik yardım yoluyla Hindistan'ın stratejik bağımsızlık kazanmasına yardım etmeye de hazır olduğu ifade edildi. Açıklamada bir diğer amacın ekonomik ilişkiler kurmak olduğunu belirtildi.



Bolivya'nın eski cumhurbaşkanı yolsuzluk davasında tutuklandı

Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)
Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)
TT

Bolivya'nın eski cumhurbaşkanı yolsuzluk davasında tutuklandı

Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)
Bolivya'nın eski Cumhurbaşkanı Luis Arce (Arşiv-AFP)

Bolivya hükümetinin açıklamasına göre, eski Bolivya Devlet Başkanı Luis Arce, ekonomi bakanı olduğu dönemdeki yolsuzluk iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında dün La Paz'da tutuklandı.

62 yaşındaki Arce, ağustos ayındaki seçimlerde yeniden aday olmamıştı.

Eski devlet başkanı Jaime Paz Zamora'nın (1989-1993) oğlu 58 yaşındaki Rodrigo Paz, başkanlığı kazandı.

Paz'ın cumhurbaşkanlığı seçimindeki zaferi, ülkedeki büyük bir siyasi değişimi yansıttı. Bu zafer, 26 yıl boyunca Evo Morales (2006-2019) tarafından kurulan ve yönetilen Sosyalizm Hareketi (MAS) partisinin yirmi yıllık egemenliğine son verdi; Arce ise Morales'in mirasını sürdürdü.

Arce'nin cumhurbaşkanlığı, özellikle yakıt ve döviz kıtlığı gibi ciddi krizlerle gölgelendi ve bu durum protestolara yol açtı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre yolsuzluk soruşturması, Arce'nin Morales döneminde ekonomi bakanı olduğu zamana kadar uzanıyor.

Arce, kamu hazinesinden siyasi liderlerin kişisel hesaplarına para transferine izin vermekle suçlanıyor. Bu transferlerden faydalandığı şüphelenilenler arasında, geçen hafta aynı davada yaklaşık 100 bin dolar domates yetiştirme projesi için aldığı şüphesiyle tutuklanan eski solcu milletvekili Lydia Paty de bulunuyor.


ABD Temsilciler Meclisi, Suriye’ye uygulanan Sezar yaptırımlarının kaldırılmasını onayladı

ABD Senatosu (AFP)
ABD Senatosu (AFP)
TT

ABD Temsilciler Meclisi, Suriye’ye uygulanan Sezar yaptırımlarının kaldırılmasını onayladı

ABD Senatosu (AFP)
ABD Senatosu (AFP)

ABD Temsilciler Meclisi dün, 2026 yılı savunma bütçesinin tartışılması kapsamında Suriye'ye uygulanan Caesar (Sezar) yaptırımlarının kaldırmasını öngören bir tasarıyı onayladı.

ABD’li Temsilci Joe Wilson, Temsilciler Meclisi'nin Caesar Yasası'nın tamamen kaldırılmasını onaylamasından dolayı şükranlarını dile getirdi. Wilson, önümüzdeki günlerde Senato'nun da tasarıyı onaylamasını ve ABD Başkanı Donald Trump’ın imzalamasını beklediğini söyledi.

Wilson, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bu ay Temsilciler Meclisi'nde tam iptal yasasını sunmaktan ve son altı ay boyunca Mecliste bu çabayı yönlendirmekten dolayı minnettarım.”

Wilson, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunu gerçeğe dönüştürmemde Başkan Trump, Büyükelçi (Tom) Barrack ve Senatör (Jeanne) Shaheen’in desteğine de minnettarım. Senato'nun önümüzdeki günlerde bunu onaylamasını ve ardından Suriye'yi yeniden büyük yapmak için Başkan Trump'ın imzasına sunmasını sabırsızlıkla bekliyorum.”

Wilson dün, Suriye ile ilgili sorunların çözülmesine ve Suriye'nin rolünü yeniden kazanmasına yardımcı olmak için ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barak ile birlikte çalıştığını açıkladı.

Suriye haber ajansı SANA'ya göre yasanın iptali kapsamlı ve koşulsuzdu ve ABD’nin 2026 yılı savunma bütçe yasasında yer alan bir maddeye dahil edildi. Suriye hükümetinin yoğun diplomatik çabaları, Suriye toplumu ve Washington'da faaliyet gösteren Suriye-ABD kuruluşlarının desteği ve Suriye halkına ağır yük olan bu yaptırımların kaldırılması için çalışan kardeş ve dost ülkelerin desteği sonucunda bu karar alındı.

frgt
Beyaz Saray önünde Caesar Yasası'nın yürürlükten kaldırılmasını talep eden bir pankart taşıyan protestocular, 10 Kasım 2025 (AFP)

Suriye'nin resmi televizyonu el-İhbariyye'ye göre ABD Kongresi, 2019 yılında Beşşar Esed rejimini Suriyelilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan dolayı cezalandırmak için Caesar Yasası'nı kabul etti. Yasa, eski rejimin hapishanelerinde işkence altında ölen tutukluların binlerce korkunç fotoğrafını sızdıran “Sezar” kod adlı Ferid el-Mezhan'a atıfla bu adla anılıyor. Yasa, Esed rejimiyle bağlantılı kişi, şirket ve kurumları hedef alan geniş kapsamlı yaptırımların uygulanmasını sağladı.


ABD ve İsrail’in “Yeni Suriye” anlaşmazlığı derinleşiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye ile olan tampon bölgeyi, üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde ziyaret etti, 19 Kasım 2025 (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye ile olan tampon bölgeyi, üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde ziyaret etti, 19 Kasım 2025 (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)
TT

ABD ve İsrail’in “Yeni Suriye” anlaşmazlığı derinleşiyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye ile olan tampon bölgeyi, üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde ziyaret etti, 19 Kasım 2025 (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye ile olan tampon bölgeyi, üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde ziyaret etti, 19 Kasım 2025 (İsrail Hükümeti Basın Ofisi)

ABD yönetiminin yeni Şam yönetimi ile güvenlik alanındaki iş birliğini genişletme yolu, İsrail'in sahadaki yaklaşımıyla çelişiyor ve iki geleneksel müttefik arasında Suriye devletinin geleceği konusunda bir anlaşmazlık olduğunu ortaya koyuyor.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar dün, Suriye ile anlaşmaya varma şansının azaldığını açıklayarak, iki tarafın ‘birkaç hafta öncesine göre anlaşmaya daha uzak’ olduğunu ve ‘yeni taleplerle birlikte iki taraf arasındaki uçurumun genişlediğini’ belirtti.

ABD gazetesi Wall Street Journal (WSJ), Beşşar Esed rejiminin düşüşünden bir yıl sonra Washington ve Tel Aviv arasında Suriye'nin geleceği konusunda bir anlaşmazlık olduğunu ve bunun nadir görüldüğünü bildirdi.

Öte yandan ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı Amiral Brad Cooper, Washington'ın ortak güvenlik tehditlerine karşı koymak için Suriye ordusuyla ‘giderek daha fazla’ iş birliği yaptığını açıkladı. Amiral Cooper’a göre ABD ordusu Suriye ordusuna ekim ayından bu yana, DAEŞ'e karşı 20'den fazla operasyonda ‘danışmanlık, yardım ve destek’ sağlarken Lübnan Hizbullahı'na gönderilen silah sevkiyatlarını engelledi. Amiral Cooper, bu kazanımların ‘Suriye hükümet güçleriyle yakın iş birliği içinde ancak elde edilebileceğini’ vurguladı.