Sanatçı Selçuk Yöntem, tost yerken çekilen bir fotoğrafını menüsünde izinsiz kullanan kafeye açtığı davayı kazandı

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, sanatçı Selçuk Yöntem'in, tost yerken çekilen bir fotoğrafını menüsünde izinsiz kullanan kafeden kazandığı 100 bin lira maddi ve 50 bin lira manevi tazminatı onadı.

AA
AA
TT

Sanatçı Selçuk Yöntem, tost yerken çekilen bir fotoğrafını menüsünde izinsiz kullanan kafeye açtığı davayı kazandı

AA
AA

İstanbul'da bir kafe, ünlü sanatçı Yöntem'in tost yerken çekilen fotoğrafını menüsünde izinsiz kullandı. Aynı fotoğrafın bir dergide de kullanıldığını fark eden Yöntem, kafe sahibi hakkında tazminat davası açtı.
Yöntem'in avukatı, "müvekkilinin Türkiye'nin en önemli tiyatro ve sinema oyuncularından biri olduğunu, davalıya ait kafede yemek yerken çekilen çok uygunsuz bir fotoğrafının kafenin menü, reklam ve tanıtımlarında, Magazin Gazetecileri Derneği ödül töreni mecmuasında kullandığını, davalının bu yolla davacının kafenin daimi bir müşterisi olduğu algısı yarattığını, sosyal medyada bu fotoğraf nedeniyle davacı ile alay edildiğini, bu nedenle davacının maddi ve manevi zarara uğradığını" öne sürdü.
Davalı kafenin vekili ise "ortada bir eserin, haksız kullanımın söz konusu olmadığını, Magazin Gazetecileri Derneğinin mecmuasında yer alan resmin davalıdan habersiz şekilde yayınlandığını, davacının bazı resimlerinin dükkan içinde kullanılan menülerde yer aldığını ancak mahkeme aracılığıyla yapılan tespitten sonra imha edildiğini, kafenin tanınmış bir işletme olduğunu, reklama ihtiyaç duymadığını" savunarak, davanın reddini istedi.
Kapatılan İstanbul 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 5 Şubat 2016'da kafe sahibinin Yöntem'e 284 bin lira maddi, 50 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verdi. Temyiz üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 284 bin liralık maddi tazminatı fazla bularak, yerel mahkemenin kararını bozdu.

Yeniden yargılama yapıldı, dosya ikinci kez Yargıtay'a geldi
Yargıtay'ın bozma ilamına uyularak yapılan yeniden yargılamada, İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, davacının fotoğrafının izin alınmaksızın dergi reklamında kullanımı için 80, menülerdeki kullanım için 20 olmak üzere toplam 100 bin lira maddi, davacının kişilik haklarının zarar gördüğü gerekçesiyle de 50 bin lira manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verdi.
İstanbul 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin bu kararının da temyiz edilmesi üzerine dosya ikinci kez Yargıtay 11. Hukuk Dairesine geldi.
Daire, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olması ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması nedeniyle temyiz itirazlarını reddederek, yerel mahkeme hükmünü oy birliğiyle onadı.



93 puanlı II. Dünya Savaşı filmi, 2020'lerin en iyisi

Jonathan Glazer'ın büyük beğeni toplayan filmi Derinin Altında'dan (Under The Skin) 10 yıl sonra çektiği İlgi Alanı, Martin Amis'in aynı adlı romanından uyarlandı (A24)
Jonathan Glazer'ın büyük beğeni toplayan filmi Derinin Altında'dan (Under The Skin) 10 yıl sonra çektiği İlgi Alanı, Martin Amis'in aynı adlı romanından uyarlandı (A24)
TT

93 puanlı II. Dünya Savaşı filmi, 2020'lerin en iyisi

Jonathan Glazer'ın büyük beğeni toplayan filmi Derinin Altında'dan (Under The Skin) 10 yıl sonra çektiği İlgi Alanı, Martin Amis'in aynı adlı romanından uyarlandı (A24)
Jonathan Glazer'ın büyük beğeni toplayan filmi Derinin Altında'dan (Under The Skin) 10 yıl sonra çektiği İlgi Alanı, Martin Amis'in aynı adlı romanından uyarlandı (A24)

Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da yüzde 93'lük beğeni puanı alan II. Dünya Savaşı filmi, 2020'lerin en iyi filmi seçildi.

Tarihin en büyük askeri çatışması olan II. Dünya Savaşı, daha başlar başlamaz Hollywood'un ilgisini çekmişti. Bu döneme dair filmlerin bir kısmı propaganda amaçlıyken, diğerleri daha çok insani dramlara odaklandı.

Kazablanka (Casablanca) ve Hayatımızın En Güzel Yılları (The Best Years of Our Lives) gibi yapımlar, yayımlandıkları dönemde büyük övgü topladı. Ancak savaş sonrası yıllarda da sinemacıların ve izleyicilerin bu döneme ilgisi azalmadı. Steven Spielberg'ün klasikleşmiş iki başyapıtı Schindler'in Listesi (Schindler's List) ve Er Ryan'ı Kurtarmak (Saving Private Ryan) bunun en net kanıtları arasında yer alıyor.

II. Dünya Savaşı'nın tarihsel büyüklüğü, sinema dünyasının bu konuya olan ilgisinin kolay kolay sona ermeyeceğini gösteriyor. Son yıllarda Blitz, Atlantik Savaşı (Greyhound), Mincemeat Operasyonu (Operation Mincemeat) ve elbette 2023'ün Oscarlı gişe rekortmeni Oppenheimer gibi filmler bu mirası sürdürdü.

Christopher Nolan'ın yönettiği Oppenheimer, Oscar Ödülleri'nde En İyi Film dahil birçok ödül kazanmış olabilir. Ancak yeni bir ankete göre, 2020'lerin en iyi filmi Jonathan Glazer imzalı İlgi Alanı (The Zone of Interest). 1943'te geçen ve Auschwitz toplama kampının komutanı Rudolf Höss'ün rüya gibi yaşamını ele alan 2023 tarihli yapım, En İyi Uluslararası Film dalında Oscar kazanmıştı. Glazer'ın kendine özgü tarzıyla kötülüğün sıradanlığına kan donduran bir bakış sunan film, yıllar süren titiz bir araştırmanın ardından çekilmişti.

Köklü Amerikan gazetesi New York Times tarafından hazırlanan "2000'li yılların en iyi filmleri" listesi ağırlıklı olarak yüzyılın ilk 20 yılına odaklansa da İlgi Alanı, 2020'lerden listeye giren en yüksek sıradaki film oldu. Ödüllü film 12. sırada yer aldı. Oppenheimer ise listeye 65. sıradan girebildi.

Listenin zirvesinde ise Bong Joon Ho'nun 4 Oscarlı başyapıtı Parazit (Gisaengchung) yer aldı.

Independent Türkçe, ScreenRant, New York Times