Eski Katalonya özerk hükümet başkanı Puigdemont, İtalya'da gözaltına alındı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Eski Katalonya özerk hükümet başkanı Puigdemont, İtalya'da gözaltına alındı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İspanya Yüksek Mahkemesi tarafından hakkında arama ve yakalama emri bulunan, AP milletvekili ve eski Katalonya özerk hükümet başkanı Puigdemont'un bir toplantıya katılmak için gittiği İtalya'nın Sardunya Adası'nda gözaltına alındığı bildirildi.
İspanyol basınının, Yüksek Mahkeme kaynaklarına dayandırarak verdiği haberde, Sardunya'da bağımsızlık yanlısı bir siyasi partinin bazı belediye başkanları ve üyeleriyle toplantı yapmak için bu adaya gittiği belirtilen Carles Puigdemont'un, hakkındaki arama ve tutuklama kararından dolayı İtalyan güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındığı kaydedildi.

İtalya'da gözaltına alınan eski Katalonya hükümet başkanı Puigdemont mahkemeye çıkartılacak
İspanya Yüksek Mahkemesi tarafından çıkarılan arama ve yakalama emrinden dolayı gittiği Sardunya Adası'nda İtalyan sınır polisi tarafından gözaltına alınan Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekili ve eski Katalonya özerk hükümet başkanı Carles Puigdemont'un cuma günü mahkemeye çıkarılacağı bildirildi.
Puigdemont'un ofisinden yapılan açıklamada, Adilfolk Uluslararası Buluşma toplantısına katılmak, Sardunya bölge başkanı ve Alghero belediye başkanı ile görüşmeler yapmak için Brüksel'den Alghero'ya giden Puigdemont'un havaalanında sınır polisi tarafından gözaltına alındığı kaydedildi.
Puigdemont'un cuma günü Sassari'deki mahkemeye çıkarılacağı ve serbest kalması ya da iadesiyle ilgili kararın verilmesinin beklendiği ifade edildi.

Puigdemont'un gözaltına alınmasına tepkiler
Diğer yandan Katalonya'daki bağımsızlık yanlısı siyasi partilerin temsilcileri ve sivil toplum örgütleri, Puigdemont'un gözaltına alınmasına tepki göstererek İspanya'yı suçladı.
Özellikle sosyal medya aracılığıyla yapılan paylaşımlarda, İspanya'nın Lüksemburg'daki Avrupa Adalet Divanı'nı aldattığı, bir Avrupa Parlamentosu milletvekilini başka bir üye ülkede gözaltına aldırdığı savunuldu.
Katalonya özerk yönetimi başkan yardımcısı Josep Costa, "Gözaltı en fazla birkaç saat sürecek ama İspanya'nın utancı tarihte hep kalacak" diye yazdı.
Diğer yandan İspanya'da ana muhalefetteki sağ görüşlü Halk Partisi'nin (PP) lideri Pablo Casado ise "Puigdemont, anayasaya bağlılığa yaptığı darbeden dolayı İspanya'da yargılanmalı. (Başbakan) Pedro Sanchez de iktidarda kalmanın karşılığı olarak bir af uygulamak yerine mahkemenin vereceği karara saygı göstereceğine söz vermeli" ifadelerini kullandı.

Puigdemont ile ilgili süreç
Katalonya'da 1 Ekim 2017 tarihinde yapılan yasa dışı bağımsızlık referandumu ve 28 Ekim 2017'de Katalonya özerk parlamentosunda ilan edilen tek taraflı bağımsızlık ilanının hemen ardından 30 Ekim'de Belçika'ya kaçan eski Katalonya özerk hükümet başkanı Puigdemont, 2019 yılında AP milletvekili seçilmişti.
Belçika mahkemesi, İspanya'nın Puigdemont'un iadesiyle ilgili talebi reddetmişti.
AP, İspanya'daki yargı sürecinden kaçarak Belçika'da yaşayan Puigdemont ve diğer 2 Katalan AP milletvekilinin dokunulmazlığını geçtiğimiz mart ayında kaldırmıştı.
Avrupa Genel Mahkemesi dePuigdemont'un yaptığı itiraz sonuçlanana kadar dokunulmazlığın kaldırılmasının devam edeceği yönünde karar almıştı.
Bu gelişmeler üzerine İspanya'daki Yüksek Mahkeme, önceden sadece ulusal boyutta olan Puigdemont hakkındaki arama ve tutuklama kararını uluslararası düzeye çıkarmıştı.



Trump, Venezuela'dan karayoluyla yapılan uyuşturucu sevkiyatlarını hedef almakta kararlı

ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
TT

Trump, Venezuela'dan karayoluyla yapılan uyuşturucu sevkiyatlarını hedef almakta kararlı

ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, (AFP)

Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Karayipler'deki ABD güçlerinin ülkesinin kıyıları açıklarında bir petrol tankerine el koymasının ardından ABD'yi "korsanlıkla" suçladı.

Maduro devlet televizyonunda yaptığı açıklamada, "Mürettebatı kaçırdılar, gemiyi çaldılar ve Karayipler'de yeni bir dönemi, suç teşkil eden korsanlık dönemini başlattılar" ifadelerini kullandı.

İlgili bir gelişme olarak, ABD Başkanı Donald Trump bugün Beyaz Saray'da gazetecilere yaptığı açıklamada, ülkesinin yakında Venezuela'dan ABD'ye kara yoluyla gelen uyuşturucu sevkiyatlarını engellemek için operasyonlar yapmaya başlayacağını söyledi.

Trump, son haftalarda karayoluyla yapılan uyuşturucu kaçakçılığını hedef almaya başlayacağı yönünde defalarca tehditte bulundu.


Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan Nemo, İsrail'in katılımına protesto amacıyla ödülü iade ediyor

2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
TT

Eurovision Şarkı Yarışması'nı kazanan Nemo, İsrail'in katılımına protesto amacıyla ödülü iade ediyor

2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)
2024 yılında "The Code" performansıyla ödül kazanan Nemo (Arşiv- DPA)

Eurovision Şarkı Yarışması'nın İsviçreli galibi Nemo, dün yaptığı açıklamada, Gazze'deki savaş nedeniyle İsrail'in yarışmaya katılmasına yönelik son protesto olarak ödülü iade edeceğini söyledi.

2024 yılında "The Code" adlı şarkısıyla birinci olan Nemo, İsrail'in yarışmaya katılmasının, yarışmanın kapsayıcılık ve herkes için onur idealleriyle çeliştiğini belirtti.

Bu yorumlar, Eurovision Şarkı Yarışması'nın organizatörü olan Avrupa Yayın Birliği'ne karşı yapılan son protestolar arasında yer alıyor. Birliğin geçen hafta İsrail'in Avusturya'da düzenlenecek 2026 etkinliğine katılmasına izin vermesinin ardından beş ülke yarışmadan çekilmişti.

Nemo, Instagram paylaşımında şunları yazdı: “Eurovision, birlik, kapsayıcılık ve tüm insanlar için onuru savunduğunu söylüyor. Bu değerler, bu yarışmayı benim için çok anlamlı kılıyor. Ancak İsrail'in katılımının devam etmesi, BM Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu'nun (İşgal Altındaki Filistin Toprakları, Doğu Kudüs ve İsrail hakkında) soykırım teşkil ettiği sonucuna vardığı bir döneme denk gelmesi, bu idealler ile Avrupa Yayın Birliği'nin aldığı kararlar arasında açık bir çelişkiyi göstermektedir.” İsrail, soykırım suçlamalarını reddederek, uluslararası hukuka saygı duyduğunu ve 7 Ekim 2023'te Gazze'den Filistinli İslamcı grup Hamas'ın sınır ötesi saldırısının ardından kendini savunma hakkına sahip olduğunu belirtiyor.

İzlanda'nın kamu yayın kuruluşu ROV, çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze savaşı sırasındaki eylemlerini gerekçe göstererek yarışmadan çekilen İspanya, Hollanda, İrlanda ve Slovenya'ya katılarak, ülkenin gelecek yılki Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmayacağını duyurdu.

Nemo, ciddi bir şeylerin ters gittiğinin açık ve bu ülkelerin yarışmadan çekilmesine neden olduğunu belirterek, Eurovision ödülünü Cenevre'deki Avrupa Yayın Birliği genel merkezine göndereceğini söyledi. Nemo sözlerine şöyle devam etti: "Bu, bireyler veya sanatçılarla ilgili değil. Bu, yarışmanın, ciddi ihlallerle suçlanan bir ülkeyi aklamak için defalarca kullanılmasıyla ilgili; oysa Avrupa Yayın Birliği yarışmanın apolitik olduğunu ısrarla savunuyor."

Şarkıcı, yaklaşık 160 milyon izleyiciye ulaşan yarışmayı düzenleyen Avrupa Yayın Birliği'ne net bir mesajı olduğunu söyledi. Nemo, “Söylediğiniz kişi olun. Sahnede kutladığımız değerler sahne dışında yaşanmazsa, en güzel şarkılar bile anlamsız hale gelir” ifadelerini kullandı. Sözlerine şöyle devam etti: “Bu sözlerin eylemlerle eşleştiği anı özlüyorum. O zamana kadar bu ödül sizin.”


ABD, Venezuela açıklarındaki tankere el koydu: Trump’ın stratejisi nedir?

ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)
ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)
TT

ABD, Venezuela açıklarındaki tankere el koydu: Trump’ın stratejisi nedir?

ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)
ABD Adalet Bakanlığı, tankere düzenlenen operasyonun görüntülerini sosyal medyada paylaşmıştı (@AGPamBondi/X)

ABD'nin Venezuela açıklarındaki petrol tankerine el koymasıyla Karayipler'de gerginlik arttı.

ABD Başkanı Donald Trump, dün yaptığı açıklamada Venezuela açıklarındaki petrol tankerine "iyi bir gerekçeyle" el koyduklarını savundu.

Venezuela Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamadaysa ABD'nin hamlesi "hırsızlık ve uluslararası korsanlık eylemi" diye nitelendi.

Trump'ın "Venezuela petrolüne el koymak istediği" ve bu yüzden uyuşturucu kaçakçılığını bahane ederek ülke açıklarındaki gemilere saldırı düzenlediği savunuldu.

Adlarının paylaşılmaması şartıyla CBS'e konuşan kaynaklar, el konan tankerin adının Skipper olduğunu belirtiyor.

Trump yönetimi uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle Güney Mızrağı Operasyonu'nu başlattığını geçen ay duyurmuştu. Amerikan ordusu, dünyanın en büyük uçak gemisi USS Gerald R. Ford'un da aralarında bulunduğu çok sayıda savaş gemisiyle birlikte 15 bin askerini bölgeye sevk etmişti.

Bölgede eylülden bu yana en az 22 operasyon düzenleyen Amerikan ordusu, uyuşturucu kaçakçılığına karıştığını iddia ettiği 87 kişiyi öldürdü.

Kaynaklar, tankere yönelik harekatın USS Gerald R. Ford'dan kaldırılan iki askeri helikopterle gerçekleştirildiğini söylüyor.

20 yıllık tankere baskın düzenleyen ekipte özel harekatçıların ve donanma askerlerinin yer aldığı aktarılıyor.

ABD Adalet Bakanı Pam Bondi, X'ten yaptığı paylaşımda operasyonun görüntülerine yer vermiş, tankerin Venezuela'dan İran'a petrol taşıyarak yaptırımları deldiğini öne sürmüştü.

ABD Hazine Bakanlığı, İran Devrim Muhafızları ve Hizbullah arasındaki petrol kaçakçılık ağında rol oynadığı gerekçesiyle Skipper'ı 2022'de yaptırım listesine almıştı.

Bakanlığın açıklamasında tankerin, yine ABD'nin yaptırım uyguladığı Rus iş insanı Viktor Artemov'un kontrolündeki şirketlerden birine ait olduğu savunulmuştu.

Geminin üzerinde Guyana bayrağı olması da dikkat çekti. Ancak Guyana yönetiminden yapılan açıklamada, geminin ülkede kaydı olmadığı iddia edildi.

Diğer yandan Reuters'ın aktardığına göre Venezuela limanlarında 80'den fazla tanker var ve bunlardan en az 30'u ABD'nin yaptırım listesinde.

Analizde, Venezuela'dan hareket eden tankerlerin genellikle konumlarını gizleyerek Çin ve Malezya'ya petrol taşıdığına dikkat çekiliyor. Bu gemilere, Venezuela devletine ait petrol şirketi PDVSA'nın limanlarında sahte isimler altında yükleme yapıldığı öne sürülüyor.

CNN'in haberinde de Trump'ın ekonomik baskıyı artırmak için tankeri hedef aldığı belirtiyor. Bölgede yaptırımları delerek petrol taşıyan "gölge filo" kaptanlarına gözdağı verilmek istendiği de yazılıyor.

Trump, ABD'nin 2019'dan beri yaptırım uyguladığı Latin Amerika ülkesine ekonomik baskıyı artıracaklarını önceki açıklamalarında belirtmişti.

Independent Türkçe, CBS, CNN, Reuters