Libya Başbakanı Dibeybe, seçimlerin zamanında yapılması konusundaki kararlığını yineledi

Rusya, Libya’daki paralı askerlerin eşzamanlı olarak ülkeden çıkması gerektiğini vurguladı

Cuma günü Trablus'ta, Temsilciler Meclisi'nin kararına karşı Dibeybe’yi desteklemek için toplanan göstericiler (AP)
Cuma günü Trablus'ta, Temsilciler Meclisi'nin kararına karşı Dibeybe’yi desteklemek için toplanan göstericiler (AP)
TT

Libya Başbakanı Dibeybe, seçimlerin zamanında yapılması konusundaki kararlığını yineledi

Cuma günü Trablus'ta, Temsilciler Meclisi'nin kararına karşı Dibeybe’yi desteklemek için toplanan göstericiler (AP)
Cuma günü Trablus'ta, Temsilciler Meclisi'nin kararına karşı Dibeybe’yi desteklemek için toplanan göstericiler (AP)

Libya Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe, Temsilciler Meclisi'nin (TM) Ulusal Birlik Hükümeti’nden (UBH) güvenoyunu çekmesi kararına yönelik sert açıklamalarının tonunu yumuşatarak, 24 Aralık’ta yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin zamanında düzenlenmesi konusunda kararlı olduğunu vurguladı. Öte yandan TM’nin hükümetten güvenoyunu çekme kararı, uluslararası arenada, Libya seçimlerine yönelik olumsuz etkilerin artmasına ve Libyalı taraflar arasındaki anlaşmazlığın daha da alevlenmesine karşı korkuları ortaya çıkardı.
Başbakan Dibeybe, Cuma günü başkent Trablus'un merkezinde toplanan destekçilerinin hükümetten güvenoyunun çekilmesini protesto etmek için TM’yi düşürme taleplerini görmezden geldi. Göstericiler, ‘TM beni temsil etmiyor’, ‘Halk, TM’nin düşmesini istiyor’ ve ‘Bölünmeye hayır’ yazılı dövizler taşıdıkları görüldü. Dibeybe, destekçilerine hitaben yaptığı konuşmada bu yıl sonlarında yapılması planlanan seçimleri ‘taviz vermeyecekleri bir hedef’ olarak niteledi. Başbakan Dibeybe, hiç kimsenin veya tarafın, Libya halkını, kendi tercihi dışında yönetemeyeceğinin sözünü verdi. Trablus’taki Şehitler Meydanı'nda hükümet tarafından düzenlenen toplu bir düğüne de katılan kalabalığa yaptığı konuşmada, “Bugünden sonra her ne sebeple olursa olsun, ne bölünmeye ne de parçalanmaya izin vereceğiz” ifadelerini kullandı. Hükümetinin Libya'yı birleştirdiğini ve merkeziyetçilikle mücadele ettiğini vurgulayan Dibeybe, yerel yönetim aracılığıyla tüm Libyalılara, ülke zenginliklerinin eşit şekilde dağıtılmasının yanı sıra aşiretçilikten ve bölgecilikten uzak güçlü ve birleşik bir ordu kurma sözü verdi.
Başbakan Dibeybe, hükümetin ‘şu ana kadar harcanan parayı çalmadığını ve kendilerini sefil bir durumda bırakmayacağına söz verdiği bu ülkenin insanları için harcadığını’ belirterek, yakında halka konut ve kalkınma kredisi verileceğini kaydetti.
Öte yandan Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi'nin yardımcısı Abdullah el-Lafi, Başkanlık Konseyi'nin Libyalılara verdiği ve ülkeyi en önemli ve uzun vadeli hedefe, yani seçimlere taşıyacak olan sözlerine bağlı olduğunu vurguladı. Libyalıların ‘ülkenin çıkarına hizmet etmeyecek daha fazla geçici çalışma, siyasi kaos ve başka geçiş süreçleri istemediklerini’ belirten Lafi, tüm tarafları ülkenin çıkarına öncelik vermeye çağırdı.
Diğer taraftan TM Başkanı Akile Salih yaptığı bir açıklamada, ‘TM’nin UBH tarafından uluslararası taraflarla devlete bir takım yükümlülükler ve borçlar yükleyecek olan milyarlarca dolarlık sözleşmeler yapılmasından rahatsız olduğunu ve uluslararası çalışmalarını sınırlamak amacıyla UBH’den güvenoyunu çektiğini’ söyledi.
Salih, Cuma günü, televizyonda yaptığı açıklamada, hükümet üzerinde yurtiçindeki çalışmalarıyla ilgili herhangi bir kısıtlama olmadığını, sadece uluslararası taraflarla uzun vadeli sözleşmeler yapılmasına kısıtlama getirildiğini belirtti. TM Başkanı, hükümetin seçimlere kadar çalışmalarına devam edeceğinin de altını çizdi.
Protesto gösterilerinin, ‘herkes için meşru bir anayasal hak olduğunu ve Libyalıların her yerde barışçıl bir şekilde gösteri yapma hakkının bulunduğunu’ gösterme sözü veren Salih, Libya Devlet Yüksek Konseyi (DYK) ile yapılan istişarelere değindi. Salih, istişarelerde, TM ve DYK arasındaki çalışmaların koordinasyonu ve yasaların görüşülmesi gibi konularda, herhangi bir çözüme veya anayasal ve yasal bir zemine ulaşılamadığını kaydetti. Salih, bu çerçevede yeni meclis seçilir seçilmez yönetimi devretmeyi taahhüt eden TM’nin sonraki oturumda ya da ondan sonraki oturumda meclis yasasını çıkaracağını açıkladı. Libya'da seçimler dışında bir çözüm olmadığının altını çizen Salih, seçimleri engellemenin ‘korkunç sonuçlara ve kaosa yol açacağı’ konusunda uyardı.
Bir başka gelişmede ise DYK Başkanı Halid el-Mişri, Libya Ulusal Ordusu (LUO) lideri Mareşal Halife Hafter’in seçimlerde cumhurbaşkanlığına aday olmasına izin vermeyeceklerini vurguladı.
Öte yandan Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Menfi, dün akşam New York'ta Birleşmiş Milletler 65. Genel Kurul toplantıları oturum aralarında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüştü. Menfi, görüşmede Lavrov’un kendisine Libya’daki paralı askerlerin ve yabancı güçlerin ülkeden eş zamanlı olarak geri çekilmesi ve seçimlerin zamanında yapılmasını sağlamak için Ulusal Uzlaşı Projesi ile ilerleme kaydedilmesi gerektiğini söylediğini aktardı. Menfi’nin açıklamalarına göre Lavrov ayrıca, yakın bir tarihte Menfi tarafından ilan edilen Ulusal Uzlaşı Projesi çerçevesinde, bazı mahkumların serbest bırakılması da dahil olmak üzere Libya'da istikrarı sağlamaya yönelik siyasi çabaları desteklediklerini belirtti.
Menfi, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile yaptığı telefon görüşmesinde ise, Çinli şirketlerin önümüzdeki dönemde Libya'daki faaliyetlerine geri dönmesi için çağrıda bulunmuştu. Çin'in Libya meselesini taraf tutmayan bir politikayla ele almasını öven Menfi, bunun da Çin’in Libya'nın dört bir yanında faaliyet göstermesini kolaylaştırdığını kaydetti.
Menfi ayrıca Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Libya seçimlerinin planlandığı gibi bu yılın sonunda yapılması gerektiğini vurguladığını aktardı. Menfi, Guterres ile yaptığı görüşmede, yabancı savaşçılar dosyasını ve Libya ile komşu ülkelerin istikrarını sağlamak için yabancı savaşçıların Libya’dan çıkışları üzerinde çalışma ihtiyacını görüştüklerine dikkati çekti. BM’nin Libya siyasi diyalogunu destekleme çabalarına övgüde bulunan Menfi, BM Libya Destek Misyonu’nun (UNSMIL), ülkeyi en iyi siyasi ve güvenlik koşullarında seçimlere götürmeye yönelik siyasi sürecin başarısına yardımcı olmadaki rolünün önemini vurguladı.



Meclis Başkanı'nın ‘Irak'ın kimliği’ konusundaki açıklamaları siyasi krize yol açtı

 Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)
Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)
TT

Meclis Başkanı'nın ‘Irak'ın kimliği’ konusundaki açıklamaları siyasi krize yol açtı

 Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)
Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani (Irak Temsilciler Meclisi internet sitesi)

Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani'nin açıklamaları, yardımcısı Muhsin el-Mendelavi ile yaşadığı tartışmanın ardından siyasi krize yol açarak dün yapılması planlanan oturumun ertelenmesine neden oldu.

El-Meşhedani, ‘Irak'ın kimliği’ olarak tanımladığı şeyin anayasa metninde belirtildiği gibi ‘Arap Birliği'nin kurucu üyesi’ olmakla ilişkilendirilmesini kınamış ve açıklamasında ‘bu kimliğin binlerce yıl öncesine dayandığını’ belirtmişti.

Söz konusu kimliğin bu bağlantıyla nitelendirilmesine ilişkin bir soruya cevaben el-Meşhedani, bu bağlantıyı tamamen uygunsuz bularak ‘saçma’ kelimesini kullandı ve siyasi bir krize yol açtı.

Oturumun ertelenmesine, yapılmaması konusunda ısrar etmesine ve açıklamalarını geri çekmemesine rağmen el-Meşhedani bugün X platformunda “Gerçek bir sınav anında Sünni bloklar başkan etrafında kenetleniyor” diye yazdı ve meclis başkanına destek vermek için parlamento merkezinde toplanan Sünni milletvekillerine atıfta bulundu.

Irak'ın siyasi geleneğine göre meclis başkanlığı Sünni güçlerin elindeyken, Kürtler cumhurbaşkanlığı, Şiiler ise başbakanlık koltuğuna oturuyor.

Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin liderliğindeki İnşa ve Kalkınma Bloğu, yardımcısıyla patlak veren krizi kontrol altına almak amacıyla Sünni kampı dışından el-Meşhedani'ye desteğini açıklayan ilk siyasi bloklardan biri oldu.

İnşa ve Kalkınma Bloğu Sözcüsü Firas el-Meslemavi yaptığı basın açıklamasında, “Cabbar el-Kenani, Muhammed es-Sayhud, Kazım et-Tuki ve Murtaza es-Saadi'nin de aralarında bulunduğu 5 milletvekilinden oluşan blok liderliği, oturumu etkileyen sözlü tartışmalarla ilgili olarak parlamento içinde yaşananların koşullarını belirlemek üzere Temsilciler Meclisi Başkanlığı ile kapalı bir toplantı gerçekleştirdi” dedi.

El-Meslemavi, “Yaşananlar, meclis başkanlığının toplu olarak sorumlu olduğu bir emsal teşkil ediyor. Çünkü en yüksek yasama otoritesi olan yasama kurumunun başkanlığını ve üyelerini düzenleyen usul kuralları ve Temsilciler Meclisi yasası vardır. Bu nedenle bir blok olarak çözümlerle birlikteyiz ve oturumları düzenlemek ve önemli yasaları geçirmek için uygun yolları destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Sudani liderliğindeki İnşa ve Kalkınma Bloğu’nun el-Meşhedani ve yardımcılarıyla görüşmesi, parlamentodaki Sünni blokların el-Meşhedani'yi destekleyici bir tutum sergilemek üzere bir araya gelmesinin ardından gerçekleşti.

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani arasında Bağdat'ta gerçekleşen bir görüşmeden (hükümet medyası)Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud el-Meşhedani arasında Bağdat'ta gerçekleşen bir görüşmeden (hükümet medyası)

Yanlış anlama

Sünni bir siyasetçiye göre, ‘el-Meşhedani'nin açıklamaları herhangi bir belirsizlik içermiyor, ancak Şii güçlerin yardımcısını bu yöne iten kasıtlı bir iradesi olduğu anlaşılıyor’.

Adının açıklanmaması kaydıyla Şarku'l Avsat'a konuşan Sünni siyasetçi, “El-Meşhedani ile pek çok konuda aynı fikirde olmasam da, Irak'ın kimliği ve anayasal olarak Arap Birliği üyeliğiyle ilişkilendirilmesi konusunda söyledikleri doğru. Hatalı olan Irak anayasasını hazırlayan taraftır” dedi.

Söz konusu tartışma, Temsilciler Meclisi Başkan Yardımcısı Muhsin el-Mendelavi’nin el-Meşhedani'yi telefonla arayarak “Irak'a hakaret ettin” demesiyle başladı.

Telefon görüşmesiyle yetinmeyen el-Mendelavi tartışmayı sürdürmek üzere el-Meşhedani'nin ofisine gitti ve ‘Irak'ın kimliği’ hakkındaki açıklamalarına itiraz etti. El-Meşhedani ise “Irak, Arap Birliği kurumundan daha büyüktür, 7 bin yıllıktır ve kimliğini onlarca yıllık bir kurumdan alması makul değildir” şeklinde yanıt verdi.

El-Meşhedani'nin Arap Birliği'ne ilişkin açıklamaları, meclis başkanlığı ile ilişkilerde bardağı taşıran son damla gibi görünse de el-Meşhedani televizyonda yaptığı açıklamalarda, Irak'ta önümüzdeki ay gösteriler düzenleneceğini ve bir güvenlik sorunu yaşanması halinde ‘acil durum hükümetine’ gidilebileceğini söylemek gibi başka önemli konuları da gündeme getirdi. ABD'nin Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) ile ilgili olarak tüm siyasi liderlere mesaj gönderdiğini de doğrulayan el-Meşhedani, ABD'nin yaklaşımının Halk Seferberlik Güçleri’ni yapılandırmak değil, güvenlik güçlerine entegre etmek olduğunu belirtti.

‘Boşluğu doldurmak’

Araştırmacı Yahya el-Kubeysi Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Devlet içindeki Sünni temsiliyeti sadece bir boşluğu dolduruyor, çünkü bu boşluğu Şii siyasi aktörler yönlendiriyor.”

El-Kubeysi'ye göre bu durum, Federal Yüksek Mahkeme'nin Irak Temsilciler Meclisi eski Başkanı Muhammed el-Halbusi'yi görevinden alma ve parlamentodan ihraç etme kararına kadar uzanıyor.

El-Kubeysi, “Bu karar anayasal ya da yasal bir argümana dayanmıyordu; daha ziyade siyasi bir karardı. Federal Yüksek Mahkeme de bu kararı almak için bir araçtı” ifadelerini kullandı.

Araştırmacı Seyf es-Saadi'ye göre ‘Temsilciler Meclisi'nin krizi 61. madde ve fıkralarında öngörülen yasama sürecinden sapması ve siyasi bloklar ile liderlerinin meclisin genel gidişatını kontrol etmesidir. Tüm sorumluluk meclis başkanlığına atfedilemez; aksine Temsilciler Meclisi Başkanı’nın sorumluluğu milletvekillerinin sorumluluğunu tamamlayıcı niteliktedir. Milletvekillerinin çoğu kendi bloklarının direktiflerini takip etmekte ve başkanlarının kararlarına uymamakta, bu da parlamento içinde tıkanıklığa yol açmaktadır.’

Es-Saadi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, ‘beşinci parlamento döneminin sona erdiğini ve halen yürütme makamının performansını denetleyecek anayasal bir dayanaktan yoksun olduğunu’ ifade etti.