İsrail’den yeni işgal stratejisi: Yerleşim yerlerine sinagog inşası

Filistinliler, Cuma günü Batı Şeria'daki Yatta beldesi yakınlarındaki Susiya köyünde yerleşimcilerle çatıştı (AFP)
Filistinliler, Cuma günü Batı Şeria'daki Yatta beldesi yakınlarındaki Susiya köyünde yerleşimcilerle çatıştı (AFP)
TT

İsrail’den yeni işgal stratejisi: Yerleşim yerlerine sinagog inşası

Filistinliler, Cuma günü Batı Şeria'daki Yatta beldesi yakınlarındaki Susiya köyünde yerleşimcilerle çatıştı (AFP)
Filistinliler, Cuma günü Batı Şeria'daki Yatta beldesi yakınlarındaki Susiya köyünde yerleşimcilerle çatıştı (AFP)

Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) yayınladığı rapor, İsrail hükümetinin birçok yerleşim ve karakolda sinagog inşa etmeye çalıştığına dikkati çekti. Raporda bu stratejinin Tel Aviv hükümetinin "ulusal öncelikleri" planına dahil ettiğini belirtildi.
FKÖ’ye bağlı Toprakları Savunma ve Yerleşime Direnme Ulusal Ofisi tarafından hazırlanan raporda, İsrail hükümetinin yerleşimleri kalıcılaştırma ve işgal altındaki Doğu Kudüs dahil Batı Şeria'daki varlığını güçlendirme çabası içinde olduğu belirtildi. İsrail hükümetinin bu doğrultuda yerleşim yerlerindeki varlığını güçlendirmek için sinagoglar inşa etmeyi amaçladığını ortaya koyan raporda, “Sinagog veya ibadet edilecek bina sıkıntısı olduğu iddiasıyla İsrail hükümeti, Yahudi dini ritüellerinin gerçekleştirilmesi için 30 yerleşim birimine ve bir askeri karakola 6,25 milyon dolar tahsis edecek. Cari yıl bütçesinde, yerleşim bütçelerinin bir kısmı, dini yerleşim yoluyla bölgeye kutsallık ve sahte bir dini boyut kazandırmayı amaçlayan tapınakların inşasını tamamlamak için tahsis edilecek. Bu diğer yerleşim yollarından daha tehlikeli.” ifadelerine yer verildi.
İsrail hükümetinin bu adımı, yerleşimleri teşvik etmek ve güçlendirmek ve özellikle Batı Şeria'nın üçte ikisini oluşturan ve güvenlik ve sivil alanlarda İsrail tarafından kontrol edilen C Bölgesi'ndeki Filistin varlığını kısıtlamak için yerleşimlere daha fazla ayrıcalık verilmesi bağlamında geliyor.
Raporda, “İşgal hükümetinin Din İşleri Bakanı Matan Kahana proje taslağını hazırladı ve sinagogların inşa edilmesine yönelik devlet desteği için yeni protokoller imzaladı. Bu prosedürler Yeşil Hat (işgal altındaki Batı Şeria) dışında inşa edilecek olanlara büyük avantaj sağlıyor" ifadeleri yer aldı.
Yahudi dini ritüellerini gerçekleştirmek için tahsis edilmiş bina sıkıntısı olduğu iddiasıyla 30 yerel (yerleşim) idareye 20 milyon şekel (6.25 milyon dolar) tahsis edilecek.
Bu destek her yıl sağlanacak olmakla birlikte, yerleşimlere daha fazla kaynak ayrılması amacıyla, "güvenliğe duyarlı" olarak nitelendirilen yerlerde bulunan yerleşim birimlerine ve yerleşim mahallelerine ilk kez öncelik verilecek.
Raporda, karakollardaki bu tapınak ve sinagogların, özellikle İsrail sınırları yakınında inşa edileceği, bundaki amacın bu bölgeyi meşrulaştırmak ve yerleşim bloklarını güçlendirmek olduğu ifade edildi. Gerekçe olarak ise Yahudi dini ritüellerinin yapılacağı yer sıkıntısı gösterildi. Raporda özellikle kuzey Ürdün Vadisi, El Halil ve Nablus'ta, ilan edilmemiş bir ilhakla C Bölgesi'nde kademeli olarak bir savaş yürütüldüğünden bahsedildi.
Batı Şeria'nın üçte ikisinde, yani C Bölgesi'nde Filistinlilere karşı savaş, askeri ve yasal olarak ve yerleşimci terörü yoluyla çeşitli şekillerde yürütülüyor. Filistinlilere göre İsrail hükümeti, 70 yıl önce olduğu gibi bölgeyi kontrol altına almayı ve bölge sakinlerinden kurtulmayı hedefliyor.
İsrail, yerleşimler ve askeri eğitim alanları kurduğu Batı Şeria'daki bu bölgeyi ve yerleşimciler için tahsis edilmiş olanlar da dahil olmak üzere oradaki sokak ağını kontrol ediyor.
2019 yılı sonu itibarıyla Batı Şeria'daki İsrail yerleşim karakollarının ve askeri üslerinin sayısı 461'e ulaştı. Bunlardan 151’İ yerleşim yeri, 26 meskun askeri karakol (İsrail tarafından resmi olarak tanınmamakta) ve 140 gayrimeskun askeri karakol. Diğer yandan Filistin Yönetimi'ne göre yerleşimcilerin sayısı yaklaşık 688 bine ulaştı.
İşgal Altındaki Topraklarda İnsan Hakları İsrail Bilgi Merkezi BTselem ve Kerem Nabot grubu adlı İsrail merkezli iki insan hakları örgütü tarafından yakın zamanda yayınlanan başka  bir raporda ise işgal altındaki Batı Şeria'daki yerleşimcilerin sayısının (Doğu Kudüs hariç) 2010 yılına göre yüzde 42 arttığını ve bu önemli artışın, İsrail'in Kudüs ve çevresi hariç, sayıları 450 bini aşan yerleşim yerlerinde yaşayanlara verdiği imtiyazlardan kaynaklandığını belirtti.



Etiyopya, Mısır'ı Afrika Boynuzu'nda ‘istikrarsızlaştırma kampanyası’ yürütmekle suçluyor

Rönesans Barajı (Reuters)
Rönesans Barajı (Reuters)
TT

Etiyopya, Mısır'ı Afrika Boynuzu'nda ‘istikrarsızlaştırma kampanyası’ yürütmekle suçluyor

Rönesans Barajı (Reuters)
Rönesans Barajı (Reuters)

Etiyopya Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Mısır’ı Afrika Boynuzu bölgesinde ‘Etiyopya’yı hedef alan bir istikrarsızlaştırma kampanyası yürütmekle’ ve ‘gerilimi artırmaya zemin hazırlamakla’ suçladı.

İki ülke arasında Mavi Nil üzerindeki Rönesans Barajı konusunda süren anlaşmazlığa atıfta bulunan bakanlık, açıklamasında Mısır’ın ‘Afrika Boynuzu’nda Etiyopya’yı merkeze alan, ancak onunla sınırlı olmayan bir istikrarsızlaştırma kampanyası yürüttüğünü’ savundu.

Bakanlık, Mısır’ın ‘diyaloğu reddettiğini ve gerilimi artırma niyetini açıkça ortaya koyan düşmanca söylemini yoğunlaştırdığını’ iddia etti.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ise dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Etiyopya’nın Rönesans Barajı’na ilişkin tek taraflı adımlarını reddettiğini yineleyerek, “Etiyopya’nın uygulamaları tüm Afrika kıtasının istikrarını tehdit eden ciddi bir tehlike oluşturuyor” dedi.

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanlığı da geçen ay yaptığı açıklamada, Etiyopya’nın baraj yönetiminde ‘tek taraflı ve kontrolsüz uygulamalarını’ sürdürdüğünü, bunun ‘havza ülkelerinin hak ve çıkarlarını tehdit eden ciddi riskler barındırdığını’ vurguladı.

Etiyopya, milyarlarca dolara mâl olan dev Rönesans Barajı’nın inşasına Nil Nehri üzerinde 2011 yılında başladı. Mısır ise projeyi, Afrika’nın en uzun nehrindeki tarihi su haklarını tehdit eden bir girişim olarak görüyor.

Afrika Birliği (AfB) arabuluculuğunda Mısır ile Etiyopya arasında yürütülen müzakereler Nisan 2021’de sonuçsuz kalmış; bunun üzerine Kahire, Addis Ababa’ya baskı uygulanması için konuyu Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne taşımıştı.


Macron ve Şi Cinping Ukrayna ve ticari İlişkileri görüştü

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)
TT

Macron ve Şi Cinping Ukrayna ve ticari İlişkileri görüştü

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron, Halkın Büyük Sarayı'ndaki tören kıtasını inceliyor (Reuters)

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, bugün (Perşembe) Pekin’de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’u ağırladı. Macron’un ziyareti, Çin ile Avrupa arasındaki ticaret dengesizliğinin giderilmesi ve Pekin’in Rusya ile ilişkilerini kullanarak Ukrayna savaşının sonlandırılmasına katkı sağlaması amacıyla gerçekleşti.

Görüşmede konuşan Şi Cinping, Fransa ile “daha istikrarlı” ilişkilere ihtiyaç duyduklarını belirterek, Çin’in “her türlü dış müdahalenin önlenmesi ve Çin–Fransa kapsamlı stratejik ortaklığının daha istikrarlı hale getirilmesi” için birlikte çalışmaya hazır olduğunu söyledi.

gthy
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Pekin'deki Büyük Halk Sarayı'nda düzenlenen resmi resepsiyonundan bir kare (Reuters)

Macron ise Çin ile iş birliğinin Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesi açısından “hayati öneme sahip” olduğunu vurguladı. “Dünyada, Ukrayna’da ve çatışmalardan etkilenen tüm bölgelerde barış ve istikrarı desteklemek için birlikte hareket etmeyi sürdürmeliyiz. Birlikte çalışma kapasitemiz kritik” dedi.

Şi Cinping ve eşi Peng Liyuan, Macron ve eşi Brigitte Macron’u başkentteki Halkın Büyük Salonu’nda resmî törenle karşıladı. Macron çifti, Pekin’e gelişlerinde Çin’in üst düzey diplomatı Wang Yi tarafından da karşılanmıştı.

Macron, 2017’den bu yana dördüncü Çin ziyaretinde Başbakan Li Qiang ile de görüşecek. Ardından, daha önce Fransa’ya gönderilen pandaların geri döndüğü Çengdu kentine geçmesi planlanıyor.

Ukrayna’da ateşkes için Çin’e baskı

Macron’un temaslarında Ukrayna’daki savaş da önemli yer tutuyor. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Çin’in Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak “Moskova’ya baskı uygulayabileceğini” belirtti. “Rusya’nın, özellikle de Vladimir Putin’in ateşkesi kabul etmesi için Çin’e güveniyoruz” dedi.

fgthy
Çin Devlet Başkanı'nın eşi, Fransa Devlet Başkanı'nın eşiyle birlikte, Macron'un Büyük Halk Salonu'ndaki resepsiyonunda (Reuters)

Çin, tüm ülkelerin toprak bütünlüğüne saygı ve barış görüşmelerine dönülmesi çağrısı yapmasına rağmen, 2022’de başlayan işgal nedeniyle Rusya’yı hiçbir zaman açık şekilde kınamadı. Batılı ülkeler, Pekin’i Moskova’nın savunma sanayisi için gerekli askeri bileşenleri sağlayarak Rusya’ya ekonomik destek sunmakla suçluyor.

ju
Çocuklar Fransız cumhurbaşkanını karşılamak için bayrak ve çiçek salladılar (Reuters)

Fransız Cumhurbaşkanlığı, Macron’un görüşmede Şi Cinping’e “Çin’in Rusya’ya savaşı sürdürmesine yardımcı olacak herhangi bir imkân sağlamaktan kaçınması gerektiğini” aktaracağını bildirdi.

Macron’un ziyareti, bu hafta Paris’i ziyaret eden Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin Avrupa’ya destek çağrısının ardından gerçekleşti. Zelenskiy, Macron ve Avrupalı liderlerle yaptığı görüşmeler sonrası “Savaşın adil bir şekilde sona ermesi gerektiği konusunda hemfikiriz” mesajı vermişti.

Ticaret gündemi

Macron’un Çin temaslarında ticaret de önemli bir başlık oluşturuyor. Avrupa Birliği, Çin ile 357 milyar dolarlık büyük bir ticaret açığı veriyor. Macron’un danışmanları, Çin’in daha fazla iç tüketim yapması, Avrupalıların ise daha fazla üretmesi gerektiğini belirtiyor.

Macron, daha önce AB’ye Çin’e olan bağımlılığı azaltma ve teknolojide Avrupalı şirketlere öncelik verilmesi çağrısında bulunmuştu. Geçen ay düzenlenen bir Avrupa teknoloji zirvesinde, “Avrupa’nın ABD ve Çinli teknoloji devlerine bağımlı olmak istemediğini” söylemişti.

Macron, üç gün sürecek Çin ziyaretinin son gününde Sichuan eyaletindeki Çengdu kentini ziyaret edecek. Çinli bir diplomat, Fransa’ya yeni pandaların gönderileceğini açıkladı.

Fransız tarafı, Çengdu ziyaretinin “Çin protokolünde son derece istisnai” olduğunu belirterek, Macron tarafından memnuniyetle karşılandığını ifade etti.


İngiltere, suçluları takip etmek için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artırıyor

Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
TT

İngiltere, suçluları takip etmek için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artırıyor

Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)

İngiltere hükümeti tarafından bugün yapılan bir açıklamada, polislerin suçluları yakalamak için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artıracağını duyururken bu teknolojinin kullanımını denetlemek üzere yeni bir kurum kurulmasını önerdi.

Bu teknoloji, son iki yılda yüz tanıma teknolojisini kullanarak tecavüz, aile içi şiddet ve şiddet suçları dahil olmak üzere bin 300 tutuklama gerçekleştiren Metropolitan Polisi tarafından halihazırda kullanılıyor.

Ancak, İngiltere merkezli sivil özgürlükler örgütü Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasının ciddi bir mahremiyet ihlali olduğunu belirtti.

Avrupa'daki yasaların halkı toplu yüz tanıma gözetiminden koruduğunu söyleyen Big Brother Watch’a göre ancak İngiltere, demokratik dünyadan ayrı bir ülke ve burada halk artık bu kameralar tarafından izleniyor ve neredeyse her gün şüpheli muamelesi görüyor.

Metropolitan Polisi, futbol maçları gibi büyük etkinliklerde, izleme listesindeki kişileri tespit etmek için canlı yüz tanıma teknolojisini halihazırda kullanıyor.

Polis Bakanı Sarah Jones yaptığı açıklamada, yüz tanıma teknolojisinin DNA eşleştirmesinden bu yana suçluları yakalamaya yardımcı olan en büyük atılım olduğunu söyledi.

Jones, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu teknoloji, sokaklarımızdan binlerce tehlikeli suçluyu uzaklaştırmaya yardımcı oldu ve polisin güvenliğimizi sağlamasına destek olmak için muazzam bir potansiyele sahip.”

Hükümet, teknolojinin faydalarını ve gizlilik koruması da dahil olmak üzere halkın güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri incelemek üzere on haftalık bir danışma süreci başlatacağını açıklarken polisin yüz tanıma ve benzeri teknolojileri kullanımını denetlemek ve düzenlemek için tek bir kurum oluşturulmasını önerdi.