ABD, DEAŞ’lıların tutulduğu hapishanedeki kargaşa sonrasında bölgeye takviyede bulundu

Kürt Ulusal Konseyi, BM Suriye Özel Temsilcisi Pedersen ile bir araya geldi.

Haseke’deki es-Sinaa Hapishanesi’ndeki tutuklular. (Şarku’l Avsat)
Haseke’deki es-Sinaa Hapishanesi’ndeki tutuklular. (Şarku’l Avsat)
TT

ABD, DEAŞ’lıların tutulduğu hapishanedeki kargaşa sonrasında bölgeye takviyede bulundu

Haseke’deki es-Sinaa Hapishanesi’ndeki tutuklular. (Şarku’l Avsat)
Haseke’deki es-Sinaa Hapishanesi’ndeki tutuklular. (Şarku’l Avsat)

ABD ordusu, Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke şehrinde, Geveran mahallesindeki es-Sinaa Hapishanesi çevresindeki güçlerine takviye yaptı. DEAŞ rehinelerinin aşırı kalabalık hapishanede isyan ve kaos başlattığına yönelik haberlerin ardından bölgeye Bradley savaş araçları gönderildi.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre geçen cumartesi 5 adet Amerikan Bradley savaş aracı, Haseke vilayetinin güney tarafında yer alan Geveran mahallesine vardı.
Bilgi sahibi bir güvenlik kaynağı, Haseke’deki es-Sinaa Hapishanesi’nin günlerdir ayaklanma ve kargaşaya tanık olduğunu belirtti. Hapishanede 5 binden fazla radikalizm yanlısının bulunduğunu aktardı.
Kaynaklara göre aşırı kalabalık odalarda tutulan mahkumlar insanlık dışı koşullardan mustaripler. Yargıya sevk edilmeyi ve dosyalarının hızla işleme alınmasını bekleyen mahkumlar iki buçuk yıllık tutukluluk süresinin ardından akıbetlerinin belirlenmesini talep ediyorlar.
Haseke’deki Geveran mahallesinden görgü tanıkları, Uluslararası Koalisyon’a ait olduğuna inanılan uçakların 26 Eylül’de es-Sinaa Hapishanesi üzerinde alçak irtifada uçuş gerçekleştirdiğini aktardılar. Bölgede yürütülen geniş çaplı bir güvenlik operasyonundan iki gün sonra hapishane çevresinin ve duvarlarının aydınlatılması için ışık saçan bombalar fırlatıldığı bildirildi.
Haseke’deki es-Sinaa Hapishanesi, Washington liderliğindeki Uluslararası Koalisyon tarafından desteklenen Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından korunuyor. DEAŞ mahkumları için ayılan tesis Suriye’nin kuzeydoğusundaki 7 hapishaneden biri. Özerk Yönetim ve SDG yetkilileri, çoğu Batı ve Arap ülkesinin ve hükümetinin DEAŞ’a mensup vatandaşlarını ülkelerine geri almayı ve topraklarında yargılamayı kabul etmediğini belirtiyor.
İstatistikler DEAŞ’ın çoğu Tunus’tan ve Fas’tan olmak üzere Arap ülkelerinden bin 200 silahlının yanı sıra Türkiye, Rusya, Kuzey Afrika ve Asya coğrafyalarından da bin savaşçısı olduğunu gösteriyor. Ayrıca 54’ü Batı uyruklu 800 militan da dahil yaklaşık 12 bin militanın bulunduğuna işaret ediyor. Sanıklardan yaklaşık 4 binin Iraklı, kalan 4 bininin de  Suriye uyruklu olduğu tahmin ediliyor.

New York’taki görüşmeler
Kürt Ulusal Konseyi Başkanlığı söz konusu gelişmelerle eş zamanlı yaptığı açıklamada muhalif Suriye Müzakere Komitesi temsilcilerinin New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun yıllık toplantısının oturum aralarında Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen ile resmi bir toplantı gerçekleştirdiğini aktardı.
Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) Başkanı Suud Molla, siyasi ittifaktan temsilcilerin katıldığı toplantıda Pedersen’in Suriye meselesiyle ilgili olarak Şam’a ve bazı bölgesel ve uluslararası başkentlere yaptığı son turları ele aldı.
Molla, BM Temsilcisi’nin Suriye krizi için siyasi bir çözüm bulunmasına yönelik uluslararası tavırda yaşanan gerilemeden duyduğu üzüntüyü dile getirdiğini belirtti. Molla, muhalefet Müzakere Komitesi’nin iki üyesi, Dr. Abdulhekim Beşşar ve İbrahim Berro’nun da yer aldığı heyet ile yaptığı görüşmeye ilişkin “Suriyelilerin elinden yalnızca müzakere etmek ve yardımlara ulaşmak için tüm dostlarla iletişim kurmak geliyor” dedi. Molla, anayasa komitesi üyelerinin altıncı turu için iktidardaki rejimden onay beklendiğini ve gelecek ekim ayı ortalarında düzenlenebileceğini söyledi.
Suud Molla, Kürt temsilcinin Pedersen’e ‘Suriye’deki siyasi çözüme ilişkin uluslararası kararlara bağlılığını, 2254 sayılı kararın uygulanmasını, BM ve uluslararası toplumun bu kararlara uymasının gerekliliğini ve olumlu adımlar atılarak siyasi bir atılım gerçekleştirmesi için rejime baskı yapmanın önemini ilettiğini aktardı. Molla, Suriye’deki Kürt sorunuyla ilgili olarak, konsey temsilcilerinin tiranlıktan ve terörden kurtulmak için siyasi bir çözüme bağlılıklarını ifade ettiklerini bildirdi. Molla’ya göre temsilciler şu açıklamada bulundular:
“Kürt halkı onlarca yıldır baskıya maruz kalıyor. Yeni Suriye’nin, tüm Suriye bileşenlerin ve kendi haklarımızı anayasal olarak güvence altına alan çoğulcu bir demokrasi olmasını istiyoruz.”



Suriye'nin egemenliği ve istikrarını desteklemek için Arap-Türk istişareleri

 Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)
Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)
TT

Suriye'nin egemenliği ve istikrarını desteklemek için Arap-Türk istişareleri

 Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)
Suriye'nin güneyindeki Dürzi kentinde yaşanan olayların ardından dün kadınlar ve çocuklar Dera ve Süveyda arasında yürüdüler (Reuters)

On bir Arap ve İslam ülkesinin dün Suriye'nin güvenlik, birlik, istikrar ve egemenliğini desteklediklerini ve içişlerine her türlü yabancı müdahaleyi reddettiklerini teyit etmeleri, Bedevi ve Dürzi savaşçılar arasında yeniden başlayan çatışmalarla birlikte Süveyda vilayetine güvenlik gerginliğinin geri dönmesiyle eş zamanlı olarak geldi.

Suudi Arabistan, Ürdün, BAE, Bahreyn, Türkiye, Irak, Umman, Katar, Kuveyt, Lübnan ve Mısır dışişleri bakanları arasında Suriye'deki gelişmelere ilişkin iki gün süren yoğun görüşmelerin ardından 11 ülke tarafından yapılan ortak açıklamada, “Suriye'nin güvenlik ve istikrarının bölgesel güvenlik ve istikrarın temel direği ve ortak bir öncelik olduğu” vurgulandı.

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın son olayları kontrol altına almak için duyurduğu düzenleme ve tedbirleri memnuniyetle karşıladı. Suriye Cumhurbaşkanı ile yaptığı telefon görüşmesinde Prens Muhammed bin Selman, Krallığın eş-Şara liderliğindeki Suriye hükümetinin güvenlik ve istikrarı sağlama yeteneğine olan güvenini dile getirdi. Suudi Arabistan'ın, İsrail'in Suriye topraklarına yönelik açık saldırılarını kınadığını yineledi.

Suriye yetkililerinin dün sabah erken saatlerde güney Suriye eyaletindeki güçlerini tamamen çekmesinin ardından Süveyde'deki güvenlik durumu yeniden gerginleşti. Din adamı Hikmet el-Hicri'ye bağlı milislerin Süveyde Bedevilerine ait evleri basıp yakmasından birkaç saat sonra, Bedevi savaşçılar Dürzi silahlı kişilere bir karşı saldırı başlattı.

Washington'da bir ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi dün yaptığı açıklamada, ABD'nin Süveyda'da son birkaç gündür yaşanan şiddet olaylarını şiddetle kınadığını belirterek, Şam'ın tüm ihlal raporlarını soruşturması ve sorumlulardan hesap sorması gerektiğini kaydetti.