ABD’li üç komutan Afganistan konusunda Kongrenin önüne çıkıyor

İki parti, komutanlardan " kaotik geri çekilmenin" ve geride bırakılmış silahların hesabını sorma sözü verdi.

Afganistan'ın başkenti Kabil'de bir kanalın kenarında yürüyen iki çocuk (AFP)
Afganistan'ın başkenti Kabil'de bir kanalın kenarında yürüyen iki çocuk (AFP)
TT

ABD’li üç komutan Afganistan konusunda Kongrenin önüne çıkıyor

Afganistan'ın başkenti Kabil'de bir kanalın kenarında yürüyen iki çocuk (AFP)
Afganistan'ın başkenti Kabil'de bir kanalın kenarında yürüyen iki çocuk (AFP)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, Genelkurmay Başkanı Mark Milley ve ABD Merkez Komutanlığı Komutanı Kenneth McKenzie, Afganistan'dan çekilmenin tamamlanmasından sonra ilk kez Salı sabahı Kongre'nin önüne çıkacak.
Askeri üçlü, Salı günü Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi huzurundaki ilk oturumda, Çarşamba günü de Temsilciler Meclisi’ndeki Silahlı Kuvvetler Komitesi huzurundaki ikinci oturumda bu oturumların tarihinin belirlenmesini uzun zamandır bekleyen iki partinin milletvekillerinin gazabıyla karşı karşıya kalacak.
Oturumların atmosferinin gergin olacağı daha oturum başlamadan kendini belli ediyor. Zira daha önce, Senato Silahlı Hizmetler Komitesi Başkanı Demokrat Jack Reed, askeri üst düzey yöneticilerden “kaotik geri çekilmenin” hesabını soracağına söz vermiş ve oturuma ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Amerikan güçlerinin Afganistan'dan çekilmesini tamamlamamıza ve 100.000'den fazla sivili tahliye etmemize rağmen geri çekilmemize eşlik eden olaylardan ve devam eden insani krizden derin endişe duyuyorum. Genel olarak Kongre'nin ve özel olarak komitemizin görevi, Afganistan'daki durumdan çıkardığımız dersleri sunmak ve en üst düzey yetkililerden hesap sorulmasını sağlamak için oturumlar düzenlemektir."
Açıklamanın, özellikle Reid gibi ılımlı bir Demokrat tarafından yapılmış olması büyük bir önem taşıyor. Ilımlı bir isimden gelen bu açıklama, geri çekilme yöntemini değerlendirmeye ve uygulama stratejisi sırasında yapılan hataları vurgulamaya çalışan Kongre'deki genel atmosferi yansıtıyor.
Çok sayıda milletvekili, Afgan hükümetinin ve Afgan ordusunun hızlı düşüşü ışığında sahadaki durumu kötü değerlendirmeleri nedeniyle Kongre karşısına çıkacak askeri liderler de dahil olmak üzere Biden yönetiminin önde gelen isimlerini istifaya çağırdı.
Milletvekilleri şüphesiz Milley'e Ağustos ayında Pentagon'da yaptığı basın açıklaması konusunda baskı yapacaklar. Milley, açıklamasında "Afgan ordusunun ve Afgan hükümetinin 11 gün içinde düşeceğini gösteren ne benim ne de başka birinin gördüğü bir belirti vardı” ifadelerini kullanmıştı.

İstihbarat Raporlarından Gizliliğin Kaldırılması
Cumhuriyetçiler, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin elinde Afganistan'ın çok hızlı bir şekilde "Taliban" hareketinin eline geçme olasılığını tahmin eden istihbarat raporları olduğunu iddia ediyorlar. Bu bağlamda, Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde kıdemli Cumhuriyetçi Mike McCaul, ABD yönetimine, Afganistan'a ilişkin istihbarat raporlarından gizliliğin kaldırılması çağrısında bulundu. McCaul, Dışişleri ve Savunma Bakanlıkları ile Ulusal İstihbarat Dairesi'ne istihbarat raporlarına erişim talebinde bulunan bir mektup yazarak, "Kongre'nin Afganistan'daki durumu değerlendiren ve yönetimin kaotik tahliye ile ilgili kararlar almasına neden olan unsurları belirten tüm istihbarat raporlarına ulaşması zorunludur. Bu raporların, yönetimin Afganistan'daki en kötü senaryoyla yüzleşme planları üzerindeki etkisini değerlendirmek istiyorum” dedi.
Askeri üçlünün, Afganistan'da yanlışlıkla sivilleri öldüren ABD baskınına ilave olarak, ABD güçlerinin geri çekilirken arkalarında bıraktıkları ve Taliban’ın eline geçen silahlarla ilgili ayrıntılı sorularla karşı karşıya kalması bekleniyor.

Milley ve Trump
Milley, Afganistan dosyasına ilave olarak, Bob Woodward'ın "The Danger" adlı kitabından derlenen bilgiler çerçevesinde, eski ABD Başkanı Donald Trump dönemindeki tartışmalı pozisyonlarıyla ilgili başka sorularla da karşı karşıya kalacak. Woodward kitabında, Milley'in, Trump'ın Çin ve İran'a askeri saldırı başlatmasını engellemek için olağanüstü adımlar attığını, Cumhuriyetçilerin bu adımları yasadışı olarak nitelendirdiğini ve bazı kimselerin Biden'dan bu nedenle Milley'i görevden almasını istediğini yazdı. Ancak ABD Başkanı, salı ve çarşamba günleri eleştirmenlerin sorularını yanıtlamak zorunda kalacak olan genelkurmay başkanına duyduğu güveni dile getirdi.



İsrail medyası: Ordu, Han Yunus'a düzenlediği saldırıda Hamas lideri Muhammed Sinvar'ı hedef aldı

Gazze Şeridi'ndeki İsrail ordusu tankları, 4 Mayıs 2025 (AP)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail ordusu tankları, 4 Mayıs 2025 (AP)
TT

İsrail medyası: Ordu, Han Yunus'a düzenlediği saldırıda Hamas lideri Muhammed Sinvar'ı hedef aldı

Gazze Şeridi'ndeki İsrail ordusu tankları, 4 Mayıs 2025 (AP)
Gazze Şeridi'ndeki İsrail ordusu tankları, 4 Mayıs 2025 (AP)

İsrail haber sitesi Ynet, ordunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'a düzenlediği saldırıda Hamas lideri Muhammed Sinvar'ı hedef aldığını bildirdi. İsrail ordusu dün, Gazze Şeridi'ndeki Avrupa Hastanesi'nin altındaki Hamas komuta merkezini vurduğunu duyurdu.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee dün akşam bir uyarı yayınlayarak, Cibaliye Mülteci Kampı ve Tel ez-Zater, eş-Şeyh Zayed, en-Nur, es-Selam ve er-Ravda mahallelerindeki tüm sakinleri bölgeyi tahliye etmeye çağırdı. Adraee, ordunun yakında saldıracağı konusunda uyardı.

Adraee, İsrail ordusunun füzelerin atıldığı her bölgeye büyük bir güçle saldıracağı uyarısında bulundu.

Diğer yandan İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri, İsrail'in güneyindeki Aşdod, Aşkelon, Sderot ve Gazze Şeridi'ne komşu kasabaları füzelerle vurduğunu duyurdu. İsrail ordusu, hava kuvvetlerinin Gazze Şeridi'nin içinden atılan iki füzeyi önlediğini, üçüncü bir füzenin ise zayiata yol açmadan açık bir alana düştüğünü söyledi.

Adraee dün erken saatlerde X sayfasında, ordu ve iç istihbarat servisi Şin-Bet'in ‘Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Avrupa Hastanesi'nin altındaki bir yeraltı ağında kurulan komuta ve kontrol yerleşkesinde’ kalan Hamas mensuplarına yönelik operasyonlar düzenlediğini bildirdi.

İsrail ordusu ve Şin-Bet, Filistinli gazeteci Hasan İsleyh'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Nasır Hastanesi'ne düzenlenen hava saldırısında öldürüldüğünü doğrulayarak, İsleyh'in ‘gazeteci kılığına girmiş’ bir Hamas mensubu olduğunu iddia etti.

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Avrupa Hastanesi yakınlarına düzenlediği hava saldırısında en az 28 Filistinlinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal AFP'ye yaptığı açıklamada, “Olay yerindeki ekiplerimize göre şu ana kadar bölgeden 28 şehit çıkarıldı, 20'den fazla kişi ise enkaz altında” dedi.

El-Aksa televizyonu, İsrail bombardımanı sonucu Avrupa Hastanesi'nin yaralı ve hastalarla ilgilenemediğinin bildirilmesi üzerine Nasır Tıp Kompleksi'nde olağanüstü hâl ilan edildiğini bildirdi.

Bu arada İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail ordusunun önümüzdeki günlerde ‘tüm gücüyle’ Gazze Şeridi'ne gireceğini doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada, “Operasyonu tamamlamak için önümüzdeki günlerde tüm gücümüzle Gazze Şeridi'ne gireceğiz. Operasyonu tamamlamak demek Hamas'ı yenmek demektir, Hamas'ı yok etmek demektir. Savaşı durduracağımız bir durum söz konusu değil. Ancak geçici bir ateşkes olabilir” denildi.