Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında yarın (Çarşamba) Soçi’de yapılması planlanan görüşmeye 48 saat kala Suriye’nin Halep ve İdlib kentlerinde bulunan birçok cephede gerginlik devam etti. Bir taraftan Rusya ve Suriye rejim ordusu, diğer taraftan Türk güçleri ve onlara destek veren Suriyeli muhalif silahlı gruplar arasında tansiyon yükseldi. Erdoğan-Putin görüşmesinde Suriye ve özellikle İdlib’deki son gelişmeler ele alınacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 76. Genel Kurul görüşmeleri için gittiği New York'ta Amerikan CBS televizyon kanalına verdiği röportajda, ABD, Rusya, İran ve Türkiye’nin hem Suriye hem Irak'ta bölge insanlarının huzuru için birlikte çalışmasını temenni ettiğini söyledi. Erdoğan, önceki gün yayınlanan röportajında ABD’nin ‘terör örgütleriyle’ (Suriye Demokratik Güçleri’nin omurgasını oluşturan Kürt YPG güçlerine atıfta bulunuyor. Nitekim Türkiye PKK’nın uzantısı olarak nitelediği bu güçleri terör örgütü diye tanımlıyor) mi yoksa NATO müttefiki Türkiye’yle mi birlikte hareket edeceğine karar vermesi gerektiğini ifade etti.
ABD’nin Afganistan’dan çekildiği gibi Irak ve Suriye’den de çekilmesi gerektiğini belirten Erdoğan, “Eğer dünyada barışa hizmet etmeyi istiyorsak barış için o bölgelerde kalmanın hiçbir anlamı yok. Bırakalım o bölge halkı ve yönetimleri kararlarını kendiler versin” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesiyle ilgili bir soruya, “Bir defa şunu çok açık net söyleyeyim, biz istenmediğimiz yerde durmayız, istenmediğimiz yerde bulunmayız. Bakın biz şu anda Suriye'de 100 bin briket ev inşa ediyoruz. Evlerinden barklarından tamamıyla kovulmuş olan aileler için bunları biz inşa ediyoruz. Acaba diğer ülkeler ne yapıyor?” diye yanıt verdi.
Türkiye, Rus uçakları ve Suriye rejiminin geçtiğimiz haftalarda devamlı gerginliği tırmandırdığı İdlib’e yeni takviyeler gönderdi. Rus uçakları aynı şekilde Türkiye ve desteklediği Suriyeli muhalif grupların kontrolündeki Afrin’de de gerilimi arttırıyor. Zira Rus uçaklarının önceki gün bölgeye düzenlediği hava saldırılarında Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) çatısı altındaki Hamza Tümeni’ne bağlı 5 unsurun öldüğü ve yaralı unsurların bulunduğu bildirildi. Saldırılarda ayrıca en az 12 sivilin de yaralandığı belirtildi.
İdlib kırsalından aktivist Muhammed el-Esmer, Türk askeri güçlerine ait bir takviye konvoyunun İdlib’in kuzeyindeki Kefer Lusin Sınır Kapısı’ndan geçerek Suriye topraklarına girdiğini ve akabinde Cebel Zaviye ile İdlib’in doğu kırsalında bulunan Türk askeri üslerine doğru hareket ettiğini bildirdi. Esmer, konvoyda bir dizi askerin yanı sıra ağır top, tank ve personel taşıyıcı araçların bulunduğunu kaydetti.
Esmer, “Suriye’nin kuzeyinde şu anki durum önceki gibi değil. Zira muhalif gruplar Suriye rejimi ile olan temas hatlarında askeri hazırlıklar yapıyor. İdlib ve Halep kırsallarında iki taraf arasında karşılıklı top atışları gerçekleştiriliyor. Bununla eş zamanlı olarak iki taraf da askeri takviye ve savaşçıları temas hattına yakın askeri noktalara taşıyor. Tarafların yaptığı hazırlıklar, İdlib’in güney kırsalının önümüzdeki günlerde iki taraf arasında çatışmalara sahne olacağına işaret ediyor” dedi.
Hmeymim’e roketli saldırı
Öte yandan, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Rusya’nın Suriye’deki en büyük üssü konumundaki Hmeymim’e dün roketli saldırı girişiminde bulunulduğunu bildirdi. Üste yer alan Rus hava savunma sistemlerinin saldırıyı püskürtmesi sonucu Lazkiye kırsalında bulunan üs bölgesinde patlama seslerinin duyulduğunu kaydeden Gözlemevi, roketlerden bazılarının Kardaha ve Ceble kırsallarında yer alan tarlalara düştüğünü ve maddi hasara yol açtığını belirtti. Fırlatılan roketlerden üssün içine düşen olup olmadığı hakkında bilgi vermeyen Gözlemevi, can kaybına ilişkin herhangi bir veri paylaşmadı.
Gözlemevi 26 Haziran’da da Rus Hmeymim Üssü’nün bilinmeyen bir hedefe doğru fırlattığı roketin müştemilatının düşmesi sonucu üs yakınında yangın çıktığını ve sivil savunma ile itfaiye ekiplerinin yangını söndürmek ve kontrol altına almak için çalıştığını aktarmıştı.
Diğer taraftan, rejim güçlerinin İdlib ve Halep kırsallarına düzenlediği topçu ateşi sonucu 9 sivil yaralandı. Gözlemevi ve aktivistlerin aktardığına göre, Suriye’nin kuzeybatısında rejim ve İranlı güçler ile Suriyeli silahlı muhalif güçler arasında şiddetli çatışmalar meydana gelirken yeni Türk askeri güçleri İdlib’e giriş yaptı.
Gözlemevi, rejim ve onu destekleyen milis güçlerin Halep’in batı kırsalına topçu ateşi ve roketlerle düzenlediği saldırılarda 1’i kadın 5 sivilin yaralandığını belirtti.
Suriye rejim ordusundan ayrılan eski bir subay olan ve Türkiye destekli gruplarda komutanlık yapan Ebu el-Bera, “Muhalif gruplar Halep’in kuzeybatı kırsalında yer alan Şirava beldesindeki temas hatlarını hedef aldığı güdümlü füzeyle rejim güçleri ve onlara destek veren milislerden 2 unsuru öldürdü” dedi. El-Bera, muhalif grupların güdümlü füzeyle düzenlediği bu saldırının, Türkiye destekli Hamza Tümeni’nin Afrin kırsalındaki Barada köyünde yer alan karargahına düzenlenen ve yaklaşık 25 kişinin ölümüne sebep olan Rus hava saldırısına misilleme olarak yapıldığını söyledi.