İtalya'da yarın kısmi yerel seçim yapılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İtalya'da yarın kısmi yerel seçim yapılacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İtalya'da yarın başkent Roma'nın da aralarında olduğu 1192 belediyede ve bazı bölge yönetimlerinde kısmi yerel seçim yapılacak.
İtalya İçişleri Bakanlığının verilerine göre yaklaşık 12 milyon kayıtlı seçmeni ilgilendiren seçimlerde Roma, Milano, Napoli, Torino, Bolonya, Trieste gibi büyük kentlerin de aralarında bulunduğu 1192 belediyede halk sandığa gidecek.
Belediye başkanı ve belediye meclis üyelerinin belirleneceği seçimlerde oy verme işlemi iki gün sürecek. Buna göre sandıklar, yarın 07.00 (TSİ 08.00) ile 23.00 (TSİ 00.00), 4 Ekim Pazartesi de 07.00 (TSİ 08.00) ile 15.00 (TSİ 16.00) oy kullanılabilecek.
Seçimin yapıldığı yerlerde hiçbir adayın yüzde 50'nin üzerinde oy alamaması durumunda 17-18 Ekim'de, ilk turda en yüksek iki oyu alan aday arasında ikinci tur seçim yapılacak.
Bu arada, oy verme işlemi sırasında yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına yönelik tedbirler uygulanmaya devam edecek. Buna göre, oy vermeye gelen seçmenlerde aşı veya test yaptırmayı ya da kısa süre önce Kovid-19'u atlatmış olmayı belgelendiren "Yeşil Geçiş" sertifikası aranmayacak ancak maske, mesafe ve ellerin dezenfekte edilmesi gibi kurallar uygulanacak. Seçmenlerin, oy kullanacağı merkezlere girişinde ateşleri ölçülecek ve vücut ısısı 37,5 üzerinde olanlar içeri alınmayacak. Ayrıca halihazırda Kovid-19 karantinası sürenlerin karantina da çıkmamaları gerektiği, bu kişilerin ilgili mercilere başvurusu halinde oylarını evde kullanabilmesi için özel düzenleme yapılacağı belirtildi.

Gözler Roma'daki seçimde
Kısmi yerel seçim, ülkede ocakta patlak veren hükümet krizinin ardından eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi liderliğinde farklı siyasi partilerin bir araya gelmesiyle kurulan geniş kapsamlı hükümetin geleceği açısından önem taşıyor. Gelecek yıl cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacağı göz önünde bulundurulduğunda koalisyondaki partilerin yerel seçimde alacağı oy oranları, hükümetin de bir ölçüde kaderini belirleyecek.
Roma, Milano, Napoli, Torino gibi büyükşehirlerin yeni yönetimlerinin belirleneceği seçimde, gözler özellikle başkentte olacak.
Roma seçimlerinde dört aday öne çıkıyor. Parlamentoda en çok sandalyeye sahip 5 Yıldız Hareketi'nin (M5S) Roma için yeniden aday gösterdiği başkentin ilk kadın Belediye Başkanı Virginia Raggi, merkez solun adayı Roberto Gualtieri, merkez sağın adayı Enrico Michetti, merkezdeki Azione (Eylem) Partisinin lideri Carlo Calenda, yarınki seçimde yarışacak.
Adaylar, dün itibarıyla seçim kampanyalarını tamamladı. Raggi, seçmenden ikinci dönem için oy isterken ilk döneminde özellikle belediye içerisindeki mafya gibi yapılara son verdiğini ve belediyeyi yolsuzluğa bulaşanlardan temizlediğini öne çıkardı.
Gualtieri ve Calenda da Roma'yı yeniden ayağa kaldıracak köklü değişiklikler vadederken merkez sağın adayı Michetti ise kampanyasında merkezden uzak bölgelerin kalkınmasına önem vereceğini belirtti.
Son yapılan kamuoyu yoklamalarına göre Roma'daki seçimlerin ikinci tura kalmasına kesin gözüyle bakılıyor.
İtalyan basınına göre, Roma'da tüm hesaplar ikinci tur üzerine yapılırken, ülkenin ikinci büyük kenti Milano'da da merkez solun yeniden aday gösterdiği Belediye Başkanı Giuseppe Sala'nın, merkez sağın adayı Luca Bernardo karşısında seçimi ilk turda dahi kazanabileceği ifade ediliyor.



İngiltere, suçluları takip etmek için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artırıyor

Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
TT

İngiltere, suçluları takip etmek için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artırıyor

Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)
Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasını ciddi bir gizlilik ihlali olarak nitelendirdi (Arşiv)

İngiltere hükümeti tarafından bugün yapılan bir açıklamada, polislerin suçluları yakalamak için yüz tanıma teknolojisinin kullanımını artıracağını duyururken bu teknolojinin kullanımını denetlemek üzere yeni bir kurum kurulmasını önerdi.

Bu teknoloji, son iki yılda yüz tanıma teknolojisini kullanarak tecavüz, aile içi şiddet ve şiddet suçları dahil olmak üzere bin 300 tutuklama gerçekleştiren Metropolitan Polisi tarafından halihazırda kullanılıyor.

Ancak, İngiltere merkezli sivil özgürlükler örgütü Big Brother Watch, yüz tanıma teknolojisinin kullanımının artırılmasının ciddi bir mahremiyet ihlali olduğunu belirtti.

Avrupa'daki yasaların halkı toplu yüz tanıma gözetiminden koruduğunu söyleyen Big Brother Watch’a göre ancak İngiltere, demokratik dünyadan ayrı bir ülke ve burada halk artık bu kameralar tarafından izleniyor ve neredeyse her gün şüpheli muamelesi görüyor.

Metropolitan Polisi, futbol maçları gibi büyük etkinliklerde, izleme listesindeki kişileri tespit etmek için canlı yüz tanıma teknolojisini halihazırda kullanıyor.

Polis Bakanı Sarah Jones yaptığı açıklamada, yüz tanıma teknolojisinin DNA eşleştirmesinden bu yana suçluları yakalamaya yardımcı olan en büyük atılım olduğunu söyledi.

Jones, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu teknoloji, sokaklarımızdan binlerce tehlikeli suçluyu uzaklaştırmaya yardımcı oldu ve polisin güvenliğimizi sağlamasına destek olmak için muazzam bir potansiyele sahip.”

Hükümet, teknolojinin faydalarını ve gizlilik koruması da dahil olmak üzere halkın güvenliğini sağlamak için gerekli önlemleri incelemek üzere on haftalık bir danışma süreci başlatacağını açıklarken polisin yüz tanıma ve benzeri teknolojileri kullanımını denetlemek ve düzenlemek için tek bir kurum oluşturulmasını önerdi.


Rubio: ABD, Nijeryalılara vize vermeyi kısıtlayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (Reuters)
TT

Rubio: ABD, Nijeryalılara vize vermeyi kısıtlayacak

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (Reuters)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (Reuters)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, yaptığı açıklamada, Başkan Donald Trump'ın ülkeyi Hristiyanlara zulmetmekle suçlaması ve askeri müdahale tehdidinde bulunmasının ardından, ABD'nin Nijeryalılara vize kısıtlaması getireceğini söyledi.

ABD, insan hakları ihlalleri nedeniyle Nijerya vatandaşlarına zaten vize kısıtlamaları uyguluyor ve Trump, özellikle gelişmekte olan ülkelerden gelenlere verilen vize sayısını önemli ölçüde azalttı.

Rubio dün yaptığı açıklamada, ABD'nin "din özgürlüğü ihlallerini yöneten, yetkilendiren, destekleyen, katılan veya gerçekleştiren" kişilere vize verme yetkisini kısıtlayacağını belirtti.

Bu önlemi, "Nijerya ve yurt dışında radikal İslamcı teröristler, Fulani milisleri ve diğer şiddet yanlısı aktörler tarafından Hristiyanlara yönelik toplu katliamlara ve şiddete yanıt olarak atılmış kararlı bir adım" olarak nitelendirdi.

Trump, geçen kasım ayında sosyal medyada, Amerika Birleşik Devletleri'nin Hristiyanların öldürülmesine karşı Nijerya'da askeri müdahalede bulunmaya hazır olduğunu duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre üst düzey bir Nijerya heyeti yakın zamanda Washington'u ziyaret ederek, Amerika Birleşik Devletleri ile "güvenlik iş birliğini güçlendirmeye" hazır olduğunu açıkladı.


Moskova: Barış umutları ne ilerliyor ne de geriliyor

Devlet Başkanı Putin, sağında Yuri Ushakov ve Kirill Dmitriev ile birlikte dün Moskova'da Witkov ve Kushner ile görüştü (Sputnik- AFP)
Devlet Başkanı Putin, sağında Yuri Ushakov ve Kirill Dmitriev ile birlikte dün Moskova'da Witkov ve Kushner ile görüştü (Sputnik- AFP)
TT

Moskova: Barış umutları ne ilerliyor ne de geriliyor

Devlet Başkanı Putin, sağında Yuri Ushakov ve Kirill Dmitriev ile birlikte dün Moskova'da Witkov ve Kushner ile görüştü (Sputnik- AFP)
Devlet Başkanı Putin, sağında Yuri Ushakov ve Kirill Dmitriev ile birlikte dün Moskova'da Witkov ve Kushner ile görüştü (Sputnik- AFP)

Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD başkanlık temsilcisi Steve Wittkoff ve ABD Başkanı'nın damadı Jared Kushner arasındaki görüşmelerin sonunda Moskova, Ukrayna'da barış umutlarının "ilerlemediği, ancak geri de gitmediği" görüşünü savundu.

Bu açıklama, Rusya Devlet Başkanı'nın uluslararası politika danışmanı Yuri Ushakov'dan geldi. Ushakov, Rus ve Amerikan taraflarının anlaşmazlık noktalarında uzlaşmaya varamadığını doğruladı.

Kremlin, Rus-Amerikan müzakerelerinin taraflar arasındaki görüş ayrılıklarını gideremediğini iddia eden Batılı haberleri eleştirerek, Rus Devlet Başkanı'nın tutumuna bağlı kalmasının, Amerikalı mevkidaşı Donald Trump'ın çabalarını baltalamadığını öne sürdü. Rusya Devlet Başkanlığı Sözcüsü Dmitry Peskov, "Başkan Putin, Ukrayna'da çözüm için Amerikan barış planını reddetmedi... Bu doğru değil" dedi.

Peskov, Rus-Amerikan müzakerelerinin iyi gittiğine inanarak, "tatmin edici bir çözüm arayışında bazı çetrefilli konuları ele almanın pratik ve doğal bir yol olduğunu" belirtti.

Bu arada, dün Brüksel'de Batılı askeri ittifakın savunma bakanlarının katıldığı bir toplantıda konuşan NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, "Barış görüşmeleri devam ediyor, bu iyi, ancak ne zaman sona ereceklerini bilmesek bile, görüşmeler devam ederken dikkatli olmalıyız" dedi. Rutte, amacın Ukrayna'yı "savaşmaya devam edebilecek en güçlü konumda" olacak şekilde desteklemek olduğunu ifade etti.