Otomotiv endüstrisi eylülde 2,5 milyar dolarlık ihracat yaptı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Otomotiv endüstrisi eylülde 2,5 milyar dolarlık ihracat yaptı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Türkiye'nin otomotiv endüstrisinin geçen ay ihracatının 2,5 milyar dolar olarak gerçekleştiği bildirildi.
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliğinden (OİB) yapılan açıklamaya göre, otomotiv endüstrisinin eylül ayı ihracatı, 2020'nin aynı dönemine kıyasla yüzde 5 gerileyerek 2,5 milyar dolar olarak kayıtlara geçti.
Ocak-Eylül 2021 döneminde otomotiv dış satımı ise geçen senenin aynı aylarına göre yüzde 24 artışla 21,3 milyar dolar oldu. Bu süreçte aylık ihracat ortalaması 2,36 milyar dolar olan sektör, Türkiye dış satımında yine ilk sırada yer aldı.

En büyük ürün grubu tedarik endüstrisinde yüzde 7 artış
Eylül ayında tedarik endüstrisi ihracatı yine en büyük ürün grubu olarak öne çıktı. Tedarik endüstrisi ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artışla 1 milyar 48 milyon dolara ulaşırken, binek otomobil dış satımı yüzde 29 azalarak 642 milyon dolar, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 17 artarak 570 milyon dolar ve otobüs-minibüs-midibüs dış satımı ise yüzde 26 azalarak 118 milyon dolar oldu.
Tedarik endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya'ya ihracatta yüzde 3 artış görüldü. Önemli pazarlardan ABD’ye yüzde 30, Rusya’ya yüzde 62, Polonya’ya yüzde 16, Belçika’ya yüzde 24, Hollanda’ya yüzde 27 ihracat artışı, Fransa’ya yüzde 11, Romanya’ya yüzde 65, Slovenya’ya yüzde 38 ihracat düşüşü yaşandı.
Eylülde binek otomobillerde önemli pazarlar olan Fransa’ya yüzde 46, Birleşik Krallık’a yüzde 54, İtalya’ya yüzde 25, İsrail’e yüzde 49, Polonya’ya yüzde 64, Mısır’a yüzde 42, ABD’ye yüzde 55 ihracat düşüşü, diğer yandan İspanya’ya ise yüzde 37, Almanya’ya da yüzde 14 ihracat artışı kaydedildi.
Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarda Birleşik Krallık’a yüzde 104, Slovenya’ya yüzde 12, ABD’ye yüzde 42 bin 447, Almanya’ya yüzde 17, Fas’a yüzde 445 ihracat artışı, Fransa’ya yüzde 15, İtalya’ya yüzde 41, Belçika’ya yüzde 21, Hollanda’ya ise yüzde 83 ihracat düşüşü kayıtlara geçti.
Otobüs-minibüs-midibüs ürün grubunda ise en fazla ihracat yapılan ülkeler olan Fransa’ya yüzde 50, Almanya’ya yüzde 69, İtalya’ya yüzde 46 düşüş, Azerbaycan’a yüzde 6 bin 706 artış görüldü.

Birleşik Krallık ilk sıraya yükseldi
Eylül ayında Birleşik Krallık, otomotivde ülke bazında en büyük ihracat pazarı olan Almanya’yı geride bırakarak en fazla ihracat yapılan ülke konumuna yükseldi.
Birleşik Krallık’a yüzde 20 artışla 338 milyon dolar ihracat yapıldı. Almanya’ya ise yüzde 5 düşüşle 319 milyon dolar ihracat yapılırken, üçüncü büyük pazar Fransa’ya olan ihracat da yüzde 34 azalarak 200 milyon dolar oldu.
Eylülde İtalya’ya yüzde 23, Polonya’ya yüzde 34, İsrail’e yüzde 31 Romanya’ya yüzde 51, Hollanda’ya yüzde 12, Mısır’a yüzde 23 ihracat düşüşü yaşanırken, ABD’ye ise yüzde 23, Rusya’ya yüzde 74, Danimarka’ya yüzde 53, Portekiz’e yüzde 64 ihracat artışı kaydedildi.
Ülke grubu bazında en büyük pazar olan Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ihracat eylülde yüzde 16 azalarak 1 milyar 445 milyon dolar oldu. AB ülkelerinin ihracattan aldığı pay yüzde 59 olarak gerçekleşti.
Eylülde diğer Avrupa ülkelerine ihracat yüzde 21, Bağımsız Devletler Topluluğu'na yüzde 43, Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesi'ne yüzde 20,5 ihracat artışı görüldü.
Açıklamada görüşlerine yer verilen OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Küresel çapta etkili olan yarı iletken çip krizi nedeniyle motorlu araç üretiminde yaşanan kesintiler, otomotiv ihracatımıza olumsuz yansımaya devam ediyor. Binek otomobiller ve otobüs-midibüs-minibüs ihracatında çift haneli düşüş yaşadık. Bununla birlikte eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatımız çift haneli arttı. Eylül ayında Birleşik Krallık, en büyük ihracat pazarımız olan Almanya’yı bu yıl ilk kez geçen ülke oldu. Birleşik Krallık, yüzde 20 artışla otomotiv ihracatında ülke bazında ilk sıraya yükseldi. ABD ve Rusya’ya yönelik çift haneli ihracat artışımız sürdü."



ABD Hazine Bakanı: Çin'in hazine tahvillerini silah olarak kullanma riski yok

Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)
Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)
TT

ABD Hazine Bakanı: Çin'in hazine tahvillerini silah olarak kullanma riski yok

Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)
Hazine Bakanı Scott Besant, Washington'daki Kongre binasını gezdi (Reuters)

ABD Hazine Bakanı Scott Besant dün yaptığı açıklamada, tahvil piyasasındaki dalgalanmaya rağmen Çin'in Hazine tahvillerini ülkeye karşı bir silah olarak kullanması korkusunu küçümsedi ve Pekin'in elinde bulundurduğu devasa tahviller yoluyla ABD'ye ekonomik zarar verme riski olmadığını söyledi.

Besant Yahoo Finance'e verdiği bir röportajda, “Hazine tahvilleri belli bir seviyeye ulaşırsa ya da Federal Rezerv (ABD merkez bankası) yabancı bir varlığın- ben buna düşman demezdim ama yabancı bir varlığın- siyasi kazanç için ABD devlet tahvili piyasasını silah olarak kullandığına ya da istikrarsızlaştırmaya çalıştığına inanırsa, eminim ortak harekete geçeriz ama henüz böyle bir şey görmedik,” dedi. Besant “Güçlü bir araç setimiz var” ifadesini kullandı.

Çin, ocak ayında yaklaşık 761 milyar dolar değerinde tahvil ile Japonya'dan sonra ABD devlet borçlarının en büyük ikinci yabancı sahibi konumunda.

Besant, “(Çin) Hazine tahvillerini satsaydı, yuan satın almak zorunda kalacaktı ve bu da para birimini güçlendirecekti (bu da Çin ihracatının dış pazarlarda rekabet avantajını kaybetmesine neden olacaktı)” dedi. “Tam tersini yaptı” diyen Besant, satışın Çin'in ekonomik çıkarına olmadığını ifade etti.

ABD Başkanı Donald Trump, ABD'nin tüm ticaret ortaklarına yönelik daha geniş kapsamlı karşılıklı gümrük vergilerinin bir parçası olarak bu yıl Çin mallarına yüzde 145 gümrük vergisi getirdi. Bu durum Pekin'in alay ve eleştirilerine yol açmış, Pekin de ABD mallarına uygulanan gümrük vergilerini %125'e çıkararak karşılık vermişti. Pekin, Trump'ın gümrük vergisi stratejisini Besant'ı çok üzecek şekilde “şaka” olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg TV’den aktardığına göre Besant kanala verdiği bir röportajda “Bu bir şaka değil. Bunlar gerçekten büyük rakamlar" demişti. Besant, ABD ile Çin arasındaki herhangi bir müzakerenin “tepeden”, yani Trump ve Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile yapılması gerektiğini ifade etti.