Britanya Ordusu ilk defa askeri üsse güneş enerjisi tarlası kurdu

Doğu Yorkshire'daki Leconfield bölgesinde bulunan Savunma Bakanlığı Ulaştırma Okulu'nun arazisindeki yeni güneş enerjisi panelleri (Britanya Ordusu)
Doğu Yorkshire'daki Leconfield bölgesinde bulunan Savunma Bakanlığı Ulaştırma Okulu'nun arazisindeki yeni güneş enerjisi panelleri (Britanya Ordusu)
TT

Britanya Ordusu ilk defa askeri üsse güneş enerjisi tarlası kurdu

Doğu Yorkshire'daki Leconfield bölgesinde bulunan Savunma Bakanlığı Ulaştırma Okulu'nun arazisindeki yeni güneş enerjisi panelleri (Britanya Ordusu)
Doğu Yorkshire'daki Leconfield bölgesinde bulunan Savunma Bakanlığı Ulaştırma Okulu'nun arazisindeki yeni güneş enerjisi panelleri (Britanya Ordusu)

Britanya Ordusu, daha iklim dostu olma yolunda ilerlerken, ana eğitim üslerinden birine güç sağlamak için ilk Güneş enerjisi tarlasını açtı.
Birleşik Krallık'taki Doğu Yorkshire'da yer alan Leconfield bölgesinde genişleyen Savunma Bakanlığı Ulaştırma Okulu sahasına 4 binden fazla panel kuruldu.
Yetkililer, projenin her yıl karbon emisyonu miktarını 700 ton düşürürken, elektrik faturalarını da üçte bir oranında azaltacağını söylüyor.
Bu, başarılı olursa, gelecek 10 yıl içinde ordu arazisinde bunun gibi 80 tarlanın daha inşa edileceği 4 pilot plandan ilki.
Konaklama, hangarlar, sınıflar ve spor salonlarının tümüne, ulusal şebekeye geri dağıtılmak üzere bir miktar enerji kalacağı umuduyla, yeni tarla tarafından yaz saati uygulamasında enerji verilecek.
Askeri Üs ve Altyapı Direktörü Tümgeneral David Southall şunları söyledi:
"Leconfield'daki ilk operasyonel Güneş enerjisi tarlası, ordunun çevreci gündeminde önemli bir dönüm noktasını teşkil ediyor."
"Arsamıza güç sağlamak için yenilenebilir enerjiden yararlanan Güneş enerjisi tarlası, iklim değişikliğinin etkileriyle mücadele etmeye dair kararlılığımızı sergiliyor."
Southall, bu tür 80 çiftlik daha inşa etme planlarına atıfla şunları ekledi:
"Büyük düşünmeye, küçük başlamaya, hızlı ölçeklendirmeye devam ediyoruz."
Savunma Tedarikinden Sorumlu Devlet Bakanı Jeremy Quin de söz konusu gelişmenin, hükümetin Birleşik Krallık'ı 2050 yılına kadar karbon nötr hale getirme taahhüdünü yeniden teyit ettiğini söyledi.
Quin, diğer üç pilot projenin şu anda Gloucestershire'daki Gloucester Dükü Kışlası, Suffolk'taki Rock Kışlası ve Sussex'teki Baker Kışlası'nda yapım aşamasında olduğunu doğruladı.
Dört projenin toplamda verimlilikte 1 milyon sterlin (yaklaşık 12 milyon TL) tasarruf sağlayacağı ve karbondioksit emisyonunu yılda 2 bin ton azaltacağı umuluyor.
Independent Türkçe



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience