Çin'in borç krizindeki şirketi Evergrande, emlak yönetim biriminin çoğunluk hissesini satıyor

Arşiv_AA
Arşiv_AA
TT

Çin'in borç krizindeki şirketi Evergrande, emlak yönetim biriminin çoğunluk hissesini satıyor

Arşiv_AA
Arşiv_AA

Çin’in borçlarını ödemede sıkıntı yaşayan önde gelen inşaat ve emlak şirketi Evergrande grubunun emlak yönetim birimi, Guandong merkezli bir başka inşaat grubuna satılacak.
Global Times gazetesinde yer alan habere göre, Hopson İnşaat Holding, Evergrande grubuna ait ve Hong Kong Borsasında kote Evergrande Emlak Hizmetleri şirketinin hisselerinin yüzde 51’ini 40 milyar Hong Kong dolarına (yaklaşık 5,1 milyar ABD doları) satın almak için görüşmeler yürütüyor.
Hopson İnşaat Holding, borsaya yaptığı başvuruda, “borsada işlem gören başka bir şirket ile yapılacak büyük çaplı hisse devri anlaşmasının duyurulması beklendiği için” hisse işlemlerinin durdurulmasını talep etti.
Borsa yönetimi ise, Hopson ile birlikte Evergrande ve emlak şirketinin de işlem sıralarını durdurdu.
Evergrande’den yapılan açıklamada, hisse işlemlerinin “birleşme veya hisse devriyle ilgili bir açıklama nedeniyle” durdurulduğu belirtildi.
Çin’in en büyük şirketlerinden ve inşaat sektöründe dünyanın en büyük yatırımcılarından olan şirketler grubu, geçen ay vadesi gelen borç tahvillerinin faizini ödemede başarısız olmuştu.
Grup, yurt dışındaki yatırımcılara 23 Eylül’de vadesi gelen borç tahvilleri için 35,9 milyon dolar faiz ödeyebilirken 83,5 milyon dolarlık faiz ödemesini yapamamıştı.
Şirket, ayrıca 29 Eylül’de vadesi gelen dolara endeksli tahviller için yapması gereken 47,5 milyon dolarlık faiz ödemesini de gerçekleştirmemişti.

Çin’in GSYH’sının yüzde 2’si kadar borcu var
Toplam varlıkları 2,38 trilyon yuan (yaklaşık 370 milyar dolar) olan grubun, Çin’in Gayrisafi Yurt içi Hasılasının (GSYH) yaklaşık yüzde 2’sine ulaşan, 1,97 trilyon yuanlık (yaklaşık 305 milyar dolar) borç yükümlülüğü bulunuyor.
Bu büyüklükteki bir şirketin cüzi boyuttaki dış faiz ödemelerinde dahi sıkıntıya girmesi, daha geniş ölçekli bir borç krizinin kapıda olduğunun işareti olarak değerlendiriliyor.
Çin’de 171 banka ve 121 finans kurumuna borcu bulunan grubun ödeme sıkıntısına düşmesinin ülke genelinde kredi sıkışmasına yol açabileceğinden endişe ediliyor.
Hükümet, kamuya ait ve kamu destekli inşaat şirketlerini Evergrande'nin borç yükümlülüklerine karşılık bazı varlıklarını satın almaya teşvik ederek iç borç risklerini azaltmaya çalışıyor.
Evergrande, 29 Eylül’de yaptığı açıklamada, Liaoning eyaletinde ortağı olduğu Şıncing Bankası’ndaki hisselerini yaklaşık 10 milyar yuana (1,5 milyar dolar) kamuya ait bir varlık yönetim şirketine sattığını bildirmişti. Aynı zamanda şirketin en büyük kreditörlerinden olan banka, tüm gelirin şirketin kredi borçlarının kapatılması için kullanılacağını belirtti.
Şirketin gelecek aylarda diğer varlıklarıyla ilgili de satın alma ve devir adımları atması bekleniyor.



Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
TT

Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), üretim ve ihracatı artıran Çin'in yeni bir "ticaret savaşı" başlattığını yazıyor. 

Analizde, Çin'in zayıflayan ekonomisini canlandırmak için "fabrikalara steroid bastığı" ve yabancı ülkelerdeki işletmeleri sıkıştırarak yeni bir küresel ticaret savaşı başlattığı savunuluyor. 

Avrupa Birliği, Çin'de üretilen elektrikli otomobillere sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, ülkeden ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 38,1'e varan ilave vergi uygulama kararını temmuzda yürürlüğe koymuştu. 

ABD de Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillerin yanı sıra alüminyum ve güneş panellerine ek vergi uygulama kararı almıştı. 

WSJ, Pekin'in stratejisinin yalnızca Batı ülkelerini değil, Türkiye ve Pakistan'ı da tedbir almaya ittiğini hatırlatıyor. Türkiye, Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillere uygulanan ek vergileri yüzde 40'a yükseltmişti. 

Analizde, Çin'in "üretime yatırımı artırarak ekonomiyi canlandırıp, uluslararası alanda fazla tepki çekmeden endüstriyel direncini artırmayı hedeflediği" yorumu yapılıyor.

Haberde, Pekin yönetimine danışmanlık yapan bazı kişilerin, ülkenin üretim ve inşaat sektörüne yatırımından ziyade iç tüketimi öncelendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. 

Bunun yerinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in "Eskiyi yıkmadan önce yeniyi kurun" anlayışıyla hareket ederek sübvansiyonlu üretime yatırımların artırılması talimatını verdiği bildiriliyor.

Şi'nin bu politikayı izlemesinin iki nedeni olduğuna dikkat çekiliyor. Analize göre bunlardan ilki, Çin'in ABD ve diğer Batılı ülkelerin ağır yaptırımları karşısında ülke ekonomisini ayakta tutabilecek endüstriyel tedarik zinciri oluşturulmasıyla ilgili. İkinci sebepse Pekin'in "savurganlık" diye nitelediği ABD tarzı tüketime kökten itiraz etmesi.

Diğer yandan analizde, Şi'nin bu stratejisinin Pekin'in kapasite fazlasını azaltmaya çalıştığı eski politikalarına kıyasla bir değişime işaret ettiğine dikkat çekiliyor. 

2015'te Şi'nin, Çin Komünist Partisi'nin eski Merkezi Mali ve Ekonomik İşler Komisyonu Direktörü Liu He'ye, özel sektördeki birçok küçük çelik fabrikasını ve diğer işletmeleri kapatma talimatı verdiği hatırlatılıyor. 

Ancak Çin'in "ABD ve AB'ye ek vergi hamlelerini gerekçelendirme fırsatı vermek istemediği" için üretim fazlasını düşürmeye yönelik bu tür politikaları etkili şekilde uygulamadığı savunuluyor.

Pekin Üniversitesi'nden finans uzmanı Michael Pettis, Çin'in halihazırda küresel üretimin üçte birine sahip olduğuna dikkat çekerek, böyle bir durumda üretimi tekrar iki katına çıkararak yabancı ülkelerin üretimdeki payını azaltmayı istediğini savunuyor ve ekliyor: 

Dünyanın geri kalanı bunun tam tersini istiyor. Kimse buna uyum sağlayamaz.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC