Delta varyantında nüfusun yüzde 90'ının aşılanması gerekiyor

Dünya çapında Kovid-19 kaynaklı ölümler 11 ayın en düşük seviyesinde kaydedildi.

Sırbistan'ın Belgrad kentinde dün koronavirüs hastalarının kaldığı bir yatakhane (Reuters)
Sırbistan'ın Belgrad kentinde dün koronavirüs hastalarının kaldığı bir yatakhane (Reuters)
TT

Delta varyantında nüfusun yüzde 90'ının aşılanması gerekiyor

Sırbistan'ın Belgrad kentinde dün koronavirüs hastalarının kaldığı bir yatakhane (Reuters)
Sırbistan'ın Belgrad kentinde dün koronavirüs hastalarının kaldığı bir yatakhane (Reuters)

ABD’de birçok tıp otoritesi, koronavirüs ve başta Delta olmak üzere koronavirüsün varyantlarına karşı toplumsal bağışıklığa ulaşmak için nüfusun aşılanma oranının yüzde 90'ı aşması gerektiğini düşünüyor. Yetkililer, USA Today gazetesine yaptıkları açıklamada, delta varyantının ortaya çıkmasının, gerekli toplumsal bağışıklığı elde etmek için aşılama oranını artırdığını belirtti.
Rhode Island Sağlık Departmanından Thomas McCarthy yaptığı açıklamada, "Delta varyantından öğrendiklerimiz ve deltadan sonra ne olacağına baktığımızda, nüfusa gerçek koruma sağlamak için yüzde 90'dan fazlasının aşılanması gerekiyor. New York Daily News gazetesine göre, Scripps Araştırma Enstitüsü’nden Dr. Eric Topol, bu görüşe katılıyor” dedi. Reuters haber ajansına göre uzmanlar, geçtiğimiz günlerde Amerikan şirketi Merck tarafından geliştirilen “molnupiravir" tabletleri şeklindeki bir ilacın, en fazla risk altındaki kişilerde ölüm veya hastaneye yatış olasılığını yüzde 50 azaltma yeteneği sayesinde koronavirüs tedavisinde bir dönüm noktasını temsil ettiğini açıkladı.
ABD’de bulaşıcı hastalıklar uzmanı Dr. Anthony Fauci ise “ilacın asla aşının yerini tutamayacağını, ancak ilacın gelecekteki sonuçlarının çok fazla umut taşıdığını” ifade etti. Ayrıca ilaç onaylandığı takdirde, virüsün genetik koduna hatalar yerleştirmek için tasarlanan molnupiravir tabletleri, Kovid-19'u tedavi eden ilk oral antiviral ilaç olacağını belirtti. Fauci açıklamasında, "Bu çok önemli bir şey. Yani artık ağızdan verilebilecek küçük bir kısmi ilacınız var ve yakın zamanda açıkladığımız denemenin sonuçları gerçekten etkileyici" dedi.
 ABD’li uzman, Mayıs ayında yaptığı açıklamada, nüfusun yüzde 70'inin 4 Temmuz'a kadar aşılanması halinde, sonbaharda vaka sayısında daha fazla artışın önlenebileceğini bildirmişti. ABD’de üç aydan fazla bir süre içinde Kovid-19 oranlarında ilk önemli düşüş kaydedilirken, koronavirüs nedeniyle hastaneye başvuranların sayısı ve geçen ay ortalama günlük yeni vakalar yüzde 30'dan fazla azaldı. Dr. Fauci, Amerikan kanalı ABC'ye verdiği röportajda, özellikle virüsü tedavi eden umut verici bir ilacın ortaya çıkmasıyla ABD’de başarı ve ilerleme kaydedildiğini belirtirken, ülkenin "henüz ormandan çıkmadığı" konusunda da uyardı.
 
Fauci açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
"Bu gelişme kesinlikle bir dönüm noktası. Ancak yaklaşık 20 aydır yükselen, azalan ve ardından tekrar geri düşen şeklinde ani artışlar gördük. Bu ilerlemeyi sürdürmenin ve bu değişimi gerçekleştirmenin yolu insanları aşılamaktır. Ülkede aşı için uygun olan ve henüz aşılanmamış 70 milyon insan varken, burası tehlikeli bölgedir. Bu nedenle bu olumlu ve iyimser değişimin azalmaya devam etmesi mümkün. Daha önce defalarca gördüğümüzü yapmayın. Vakalar azalırken birden tekrar yükseliyor.”
Olumlu işaretlere rağmen, Johns Hopkins Üniversitesi tarafından derlenen verilere göre ABD’de bu hafta ciddi bir dönüm noktası kaydedildi. Ülkede Kovid-19 kaynaklı ölümler Cuma günü 700 bini aştı. Fauci, çok sayıda ölümlerin kaydedilmesine ilişkin açıklamasında, "Bu en korkunç virüs. Bu ölümlerin bazıları önlenebilir mi? Evet, insanlar aşılanırsa ölümlerin çoğu kesinlikle önlenebilir” dedi.
Fransız haber ajansının (AFP) dün yetkililer tarafından yayınlanan verilere dayanarak hazırladığı istatistiklere göre, dünyada Kovid-19 salgını sonucu haftalık ölüm sayısı, Ağustos ayının sonundan bu yana sürekli bir düşüşün ardından ikinci vaka dalgasının başlangıcında, 2020 sonbaharından bu yana en düşük seviyesini kaydetti. 
Koronavirüs, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Çin'deki ofisi tarafından 2019 Aralık sonunda hastalığın ortaya çıktığının bildirilmesinden bu yana dünya çapında yaklaşık 5 milyon kişinin ölümüne neden oldu. Ayrıca, koronavirüsün ortaya çıkışından bu yana en az 234,5 milyon kişinin virüsle enfekte olduğu doğrulandı. Enfekte olanların büyük çoğunluğu iyileşti. Ancak bazıları haftalar hatta aylar süren semptomlar göstermeye devam etti.



Netflix'in ardından HBO Max de şifre paylaşımını engellemeye hazırlanıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Netflix'in ardından HBO Max de şifre paylaşımını engellemeye hazırlanıyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

HBO Max, Netflix gibi diğer yayın platformlarının benzer hamlelerinin ardından şifre paylaşımını engellemeye hazırlandıklarını açıkladı.

Şifrelerin farklı kullanıcılar arasında paylaşılmasına bugüne kadar genellikle müsamaha gösteriliyordu.

Ancak Deadline'ın haberine göre, Warner Bros. Discovery (WBD) Küresel Yayın ve İnteraktif Başkanı ve CEO'su JB Perrette, yakın zamanda yapılan bir kâr toplantısında yatırımcılara, kullanıcılara yönelik mesajların daha "sert" hale geleceğini söyledi.

Yayın platformunun, 2026'ya gelindiğinde finansal getirileri iyileştirmek amacıyla yıl sonuna kadar bu açığı kapatmak istediği düşünülüyor.

Perrette, WBD'nin "kimin meşru bir kullanıcı olduğunu [ve] kimin olmayabileceğini" belirlemek üzere aylar süren testler başlattığını söyledi. Daha sonra şirketin "yapılması gerekenlerle ilgili daha sert bir dil kullanmayı" planladığını, böylece "tabiri caizse ağı doğru yere attıklarını" belirtti.

Mevcut mesaj dilinin "oldukça yumuşak, göz ardı edilebilir" olduğunu söyleyerek devam eden Perrette, bunun "şimdiki gibi gönüllülük esasından çıkarılarak daha net ve kullanıcıların harekete geçmek zorunda kalacağı bir hale geleceğini" ekledi.

Yatırımcılara "gerçek faydasını muhtemelen 4. çeyrekte başlayacağını ve ardından 2026'da etkisini göstereceğini" söyledi.

WBD hiç şüphesiz Netflix'i yakından takip ediyor. Şirket önceki aylarda Wall Street tahminlerini aşarak 2025'in ikinci çeyreğindeki gelirini 11 milyar dolar olarak açıklamıştı.

Bu rekor kazançlar 3,1 milyar dolar net kâra denk geliyor.

Sosyal medyada bazı kullanıcılar şirketin ticari stratejisini överken biri şöyle yazdı:

Şifre paylaşımının engellenmesi belli ki işe yarıyor. Herkesin bunun geri tepeceğini düşündüğünü hatırlıyor musunuz? Netflix uzun vadeli oyunu mükemmel oynadı.

Öte yandan diğerleri Netflix'in artan gelirine rağmen ürün kalitesinin düştüğünden şikayetçi. Bir kullanıcı "Her zamankinden daha fazla [kişi] evde hiçbir şey yapmadan oturuyor. Son zamanlarda Netflix dizilerinin çoğu çöp" sözleriyle fikrini dile getirdi.

Başka biriyse "İnsanlar her şeyi izler" diye ekledi.

2024'te Disney+ şifre paylaşımını engellemek için kendi planlarını açıklamıştı.

Disney'nin CEO'su Bob Iger, Netflix'in kullanıcıların bir şeyler izlemek için kendi aboneliklerini satın almaya zorlamadaki başarısına işaret etmişti.

O yılın nisanında platformun gelirlerini artırmak için bu engellemeyi başlatmaktan söz eden Iger, Disney+'ın haziranda "şifre paylaşımına yönelik ilk gerçek girişimi başlatacaklarını" söylemiş ve bu hamlenin "bu işi gerçekten içlerine sinen bir hale getirmeye" katkı sağlayacağını eklemişti.

Independent Türkçe