Yeni anket: Netanyahu, Lapid ve Araplar güç kazanıyor

Mevcut hükümetin düşme şansı, hayatta kalma şansından çok daha fazla.

Naftali Bennett, pazartesi günü parlamento oturumunun açılışında, arkasında ise Netanyahu bulunuyor (EPA)
Naftali Bennett, pazartesi günü parlamento oturumunun açılışında, arkasında ise Netanyahu bulunuyor (EPA)
TT

Yeni anket: Netanyahu, Lapid ve Araplar güç kazanıyor

Naftali Bennett, pazartesi günü parlamento oturumunun açılışında, arkasında ise Netanyahu bulunuyor (EPA)
Naftali Bennett, pazartesi günü parlamento oturumunun açılışında, arkasında ise Netanyahu bulunuyor (EPA)

Mevcut İsrail hükümeti koalisyonunun zorluklara karşı koyamaması ve yeni seçimlere yeniden yönelme olasılığı hakkında konuşmalar artarken yeni bir kamuoyu anketi, Binyamin Netanyahu liderliğindeki muhalif Likud Partisi’nin Knesset’teki temsil gücünü artıracağını ve 30 sandalyeden 34 sandalyeye yükselteceğini ortaya koydu. Ankete göre ancak bu yükseliş, esas olarak müttefiklerinin lehine olacak ve kendi başkanlığında bir hükümet kuramayacak. Zira sağ partiler koalisyonu, 54 sandalyeye ulaşırken, Likud’un ise bu hedefe ulaşmak için 7 ek sandalyeye ihtiyacı olacak.
Ankete katılanların yüzde 59’u, Naftali Bennett hükümetinin ilk üç aydaki performansına ilişkin memnuniyetsizliklerini dile getirdi. Yalnızca yüzde 34’lük bir kısım hükümetten memnun olduklarını söyledi. Ancak bugün seçim olursa koalisyonu oluşturan partiler, mevcut dengelerinden iki eksik olarak 59 sandalye alacak. Milletvekili Eymen Avde başkanlığındaki Arap partilerin ‘Ortak Listesi’, gücünü 6 sandalyeden 7’ye yükseltti.
Anket, Knesset’tin kış oturumunun başlaması çerçevesinde İsrail televizyonu ‘Kanal 3’ tarafından yapıldı. Oturumun, 120 milletvekili arasından 61 milletvekili çoğunluğuna sahip kırılgan bir koalisyona dayalı hükümet için güçlü bir tehdit oluşturması bekleniyor. Muhalefetteki kaynaklara göre hükümetin düşme şansı, hayatta kalma şansından çok daha fazla. Öyle ki kendi partisi içinde bile Naftali Bennett’e ve hükümetine isyan eden birçok milletvekili var. Ancak anket sonuçları, Likud’un sandalyelerinin artmasına rağmen bu sonuçlarla hükümet kuramayacağını gösteriyor.
30’dan 34 sandalyeye yükselecek olan Likud’un yanı sıra aşırı sağ müttefiki Bezalel Smotrich liderliğindeki Dini Siyonist Partisi ve Itamar Ben Gvir’in Kahane partisi 6 sandalyeden 7’ye yükseldi. Dindar Aşkenaz Yahudilerinin ‘Birleşik Tevrat Yahudiliği Partisi’ ise gücünü 7 sandalyeyle korurken, dindar Sefarad Yahudilerinin Şas Partisi ise 9 sandalyeden 6’ya geriledi. Bu sonuçları analiz ederken Netanyahu, Şas lehine 4 koltuk artışına tanık oldu. Aynı şekilde Likud’un eski rakibi ‘Yeni Umut’ partisini kuran Adalet Bakanı Gideon Sa’ar lehine son seçimlerde kaybettiği oyların bir kısmını geri kazandı.
Öte yandan Naftali Bennett, halkı ‘ilk lider olarak’ yetenekleri konusunda ikna edemedi. Anket sonuçlarına göre başkanlığındaki ‘Yamina’ partisi, aynı sayıda sandalyeye (7) sahip oldu. Ancak Dışişleri Bakanı Yair Lapid başkanlığındaki müttefiki Yesh Atid (Gelecek Var), sandalye sayısını 5 artırarak, 17’den 22’ye yükseldi. Bu yükseliş, aynı zamanda mevcut ittifaktaki müttefiklerin lehine gelişti. Aynı şekilde Savunma Bakanı Benny Gantz başkanlığındaki Kahol Lavan (Mavi- Beyaz İttifak) partisi, yaklaşan seçimler için sandalye kaybederek 8’den 7’ye geriledi. Ulaştırma Bakanı Merav Michaeli başkanlığındaki İşçi Partisi 1 sandalye daha kaybederek, 7’den 6’ya düştü. Maliye Bakanı Avigdor Liberman başkanlığındaki Rus Yahudi Partisi ‘İsrail Evimiz’ de 1 sandalye kaybederek, 7’den 6’ya geriledi.
Sağlık Bakanı Nitzan Horowitz başkanlığındaki sol görüşlü Meretz partisi, 3 sandalye kaybederek 7’den 4’e geriledi. Ancak bu sandalye kaybı, esas olarak Arap partilerinin lehine olacak. Milletvekili Mansur Abbas başkanlığındaki İslami Hareketin Birleşik Arap Listesi, 4 sandalye ile gücünü koruyor. Gideon Sa’ar partisinin yanı sıra bu partiler, birlikte 59 sandalyeye ulaşacak.
Pratik olarak bu sonuçlar, iki bloktan hiçbirinin oy çoğunluğunu alamayacağını gösteriyor. Hükümete kim başkanlık ederse 6 sandalyeden 7’ye yükselecek olan, Arap partilerinin Ortak Listesi ile ittifakta önde giden de o olacak. Listenin başındaki Milletvekili Eymen Avde, İslami Hareketin yaptığı gibi hükümet koalisyonuna katılmayacağını açıkladı. Ancak taleplerinin yerine getirilmesi karşılığında dış destek konusunda bir anlaşmaya varmaya hazır. İslami Hareketin yaptığı gibi, ekonomik ve sosyal taleplerde bulunmakla yetinmediğini belirtti. Daha ziyade iki devletli çözüm temelinde işgalin durdurulması ve barış eğilimine girilmesi, Kudüs’teki yerleşim projelerinin ve saldırılarının durdurulması gerekliliğine ilişkin ulusal talepleri bulunuyor.
Talepleri yerine getirilmezse Netanyahu, Lapid ve Bennett başka çözümler aramak zorunda kalacak ya da yeniden seçimlere giderek devam eden krize geri dönecek. Bu nedenle siyasi uzmanlar, Bennett’e mevcut koalisyonunu ne pahasına olursa olsun korumak için elinden gelen her şeyi yapmasını tavsiye ediyor. ‘Walla’ sitesinin askeri muhabiri Amir Bukhbut, 5 Ekim’de Bennett’i, halkın kendisine olan güveninin erozyona uğradığı konusunda uyardı. Bukhbut, “Başbakanın etrafındakiler, kendisine doğru tavsiyeler vermiyor ve gerçekleri çarpıtıyor. Bu yüzden popülaritesi erozyona uğruyor. Danışmanları, onu başarısızlığa uğratıyor ve güvenlik organında gerilime neden oluyorlar. Halkın kafasını karıştırıyorlar ve sonunda da işler uçuruma gidiyor” ifadelerini kullandı.



ABD'den tepki çeken plan: 80 bin göçmeni "Amazon gibi" depolayacaklar

ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
TT

ABD'den tepki çeken plan: 80 bin göçmeni "Amazon gibi" depolayacaklar

ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)

Donald Trump yönetimi, ABD'ye yasadışı yollarla giren göçmenlerin gözaltında tutulması için bir adım daha atıyor.

İç Güvenlik Bakanlığı, büyük sanayi depolarını gözaltı merkezlerine çevirmek için harekete geçti. 

Washington Post'un özel haberine göre yüklenici şirketlere çağrı yapılarak bu işi üstlenmeleri istenecek.

Bu planla toplamda 80 bini aşkın göçmenin elden geçirilecek depolarda tutulması planlanıyor.

Mevcut sistemde hangi tesiste boş yer varsa göçmenler oraya gönderiliyor. 

Yeni planla birlikte 5-10 bin kişi taşıyabilecek 7 dev tesis ya da 1500 kişi kapasiteli 16 merkezden birine hızlıca sevk edilecekler.

Planın savunucuları, yeni planın göçmenlerin daha rahat ve "verimli" bir şekilde sınır dışı edilebilmesini sağlayacağını savunuyor.

Diğer yandan bu plan eleştiri de topluyor. Depoların insanların yaşaması için planlanmadığını vurgulayan insan hakları savunucuları yapılacak tüm değişikliklere rağmen havalandırma, ısıtma, su tesisatı ve hijyende büyük sıkıntılar yaşanabileceğini işaret ediyor. 

National Immigration Project'ten Tania Wolf, göçmenlere insan gibi davranılmayacağını öne sürerek "Daha iyi bir ifade bulamadım ama insanlara sığır muamelesi yapıyorsunuz" dedi. 

ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) Direktör Vekili Todd Lyons'un nisanda düzenlenen bir sınır güvenliği konferansında Amazon depoları örneğini verdiği hatırlatıldı:

Bunu bir iş gibi görmeyi daha iyi becermeliyiz. Prime gibi ama insanlarla yapılanı.

Amerikan gazetesi taslağın nihai halini henüz almadığını ve detayların değişebileceğini bildirdi. 

Washington Post, ay başında ICE'nin 68 bini aşkın göçmeni tesislerinde tuttuğunu ve bunlardan yüzde 48'inin herhangi bir hüküm giymediğini veya suçlamayla karşı karşıya olmadığını belirtti. 

Donald Trump'ın "sınır çarı" diye tanımladığı Tom Homan'ın 2025'te 580 bine yakın kişiyi sınır dışı ettiklerini duyurduğu da anımsatıldı. 

Independent Türkçe, Washington Post, Daily Beast


Myanmar'daki iç savaşta salgın riski: Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz

Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
TT

Myanmar'daki iç savaşta salgın riski: Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz

Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)

Myanmar'daki iç savaş, sıtma ve kolera gibi hastalıkların bölgeye yayılmasına neden olabilir.

New York Times'ın haberine göre, yatırımlarda silahlara öncelik veren cunta yönetimleri tarafından Myanmar sağlık sistemi yıllardır ihmal ediliyor.

Sivil hükümet döneminde hastalık kontrolünde bazı ilerlemeler kaydedilmiş olsa da 2021'de ordunun yeniden iktidarı ele geçirmesiyle bunlar tersine döndü.

UNICEF'e göre Myanmar, hiç aşılanmamış çocukların sayısının en fazla olduğu ülkeler arasında. İç savaşla boğuşan ülkedeki doktorlara göre, boğmaca ve difteri gibi önlenebilir hastalıklar artıyor.

Cunta sağlık sistemini korumadığı gibi hastane ve tıbbi tesislere de saldırıyor.

Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre Myanmar ordusu, bu yıl sağlık tesislerine en az 67 saldırı düzenledi.

Myanmar'ın Bangladeş sınırına yakın bir bölgede isyancıların elindeki 300 yataklı hastanenin bu ay bombalanması sonucu en az 34 kişi hayatını kaybetmişti.

Köylüler ve ayrılıkçı örgütler, hava saldırılarından korunmak için sıtma gibi hastalıkları taşıyan sivrisineklerin istila ettiği ormanlarda saklanıyor. Bazı doktorlar 20 defa sıtma geçiren hastaları tedavi ettiklerini söylüyor.

Ayrıca Myanmar'da 2021'deki darbenin ardından Tayland'da da sıtma vakalarının arttığı belirtiliyor.

Çatışmalar nedeniyle, Myanmar-Tayland sınırındaki Mae Sot kasabasında yer alan Mae Sot Genel Hastanesi'ne giden hasta sayısı yaklaşık yüzde 50 arttı.

Ancak hastane müdür yardımcısı Dr. Rojanasak Thongkhamcharoen, gelen Myanmarlı hastaları tedavi etmekten başka seçenekleri olmadığını belirtiyor:

Myanmar'daki sağlık durumunu önemsemezsek, çocuk felci gibi uzun süredir görülmeyen hastalıkların yeniden ortaya çıkmasıyla karşılaşabiliriz. Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz.

Tayland-Myanmar sınırında çalışan epidemiyolog Dr. Voravit Suwanvanichkij de şu uyarıları paylaşıyor:

Bu kriz insanları geceleri uykusuz bırakmalı. Myanmar'ın çoğu epidemiyolojik bir kör noktaya dönüştü.

Ülkede nisanda yaşanan  7,7 ve 6,4 büyüklüğündeki iki depremde 3 binden fazla kişi hayatını kaybetmiş, halihazırda zaten yetersiz olan sağlık sistemi de iflasın eşiğine gelmişti.

Independent Türkçe, New York Times, Think Global Health


Güney Asya devi, Silikon Vadisi’nin hedefinde: 70 milyar dolarlık yatırım yapılacak

Microsoft CEO'su Satya Nadella, Başbakan Narendra Modi'yle ocak ayında Yeni Delhi'de görüşmüştü (Narendramodi.in)
Microsoft CEO'su Satya Nadella, Başbakan Narendra Modi'yle ocak ayında Yeni Delhi'de görüşmüştü (Narendramodi.in)
TT

Güney Asya devi, Silikon Vadisi’nin hedefinde: 70 milyar dolarlık yatırım yapılacak

Microsoft CEO'su Satya Nadella, Başbakan Narendra Modi'yle ocak ayında Yeni Delhi'de görüşmüştü (Narendramodi.in)
Microsoft CEO'su Satya Nadella, Başbakan Narendra Modi'yle ocak ayında Yeni Delhi'de görüşmüştü (Narendramodi.in)

Amazon, Microsoft ve Google gibi teknoloji devleri Hindistan'a büyük yatırım taahhütleri verdi.

Washington Post'un haberine göre Silikon Vadisi şirketleri, ekimden bu yana Hindistan'da toplam 67,5 milyar dolarlık yatırım yapma sözü verdi. Taahhütlerin yüzde 80'i bu ay açıklandı.

Yatırımların büyük kısmı, yapay zeka destekli sohbet botlarının işlemesini sağlayan devasa veri merkezlerinin inşası için kullanılacak.

Hindistan'daki yazılımcılar için eğitim programları ve küçük işletmeler arasında yapay zeka kullanımının yaygınlaştırılması amacıyla yatırımlar da yapılacak.

ChatGPT'nin yaratıcısı OpenAI ve rakibi Claude'un üreticisi Anthropic, bu yıl Hindistan'da ofisler açtı.

Microsoft CEO'su Satya Nadella ve Intel CEO'su Lip-Bu Tan gibi isimler de bu ay Hindistan Başbakanı Narendra Modi'yle bir araya gelip, yapay zeka ve yarı iletken çip üretimiyle ilgili konuları ele aldı.

Güney Asya ülkesi, şubatta uluslararası bir yapay zeka zirvesine ev sahipliği yapmaya da hazırlanıyor. Hindistan hükümetine göre bu, Küresel Güney'de düzenlenen ilk uluslararası zirve olacak.

Analizde, 1 milyardan fazla internet kullanıcısına sahip Hindistan'ın teknoloji devleri için "kazanılması gereken bir pazara" dönüştüğü ifade ediliyor.

Amerikan finansal hizmet şirketi Wedbush Securities'den Dan Ives, "Silikon Vadisi'nde herkes Hindistan'da büyük bir rekabetin başladığını biliyor" diyor.

Microsoft, Hindistan'da 17,5 milyar dolarlık yatırım yapacağını 9 Aralık'ta duyurmuştu. Firmanın Asya'daki en büyük yatırımı kapsamında, Hindistan'ın Haydarabad şehrinde devasa bir veri merkezi kurulması planlanıyor.

Google da büyük bir veri merkezi için 15 milyar dolarlık yatırım yapacağını ekimde açıklamıştı.

Öte yandan çevreciler, ciddi miktarda enerji ve su gerektiren veri merkezlerinin, halihazırda kaynak sıkıntısı çeken Hindistan için uzun vadede kıtlık gibi sorunlar yaratabileceğine işaret ediyor.

Ekonomistler de yapay zekanın yaygın olarak benimsenmesinin ülkedeki işgücü piyasasını altüst edebileceği uyarısında bulunuyor.

Independent Türkçe, Washington Post, New York Times