Biden, ‘Havana Kanunu’nu imzaladı; Kongre’ye teşekkür etti

ABD Başkanı Joe Biden, Washington'daki Beyaz Saray'dan konuşuyor (AFP)
ABD Başkanı Joe Biden, Washington'daki Beyaz Saray'dan konuşuyor (AFP)
TT

Biden, ‘Havana Kanunu’nu imzaladı; Kongre’ye teşekkür etti

ABD Başkanı Joe Biden, Washington'daki Beyaz Saray'dan konuşuyor (AFP)
ABD Başkanı Joe Biden, Washington'daki Beyaz Saray'dan konuşuyor (AFP)

ABD Başkanı Joe Biden, "Havana Sendromu" adı verilen gizemli hastalığa yakalanan kişilere daha iyi tıbbi hizmet sağlanması için hazırlanan yasayı onayladı.
Biden, yaptığı yazılı açıklamada, bugün "Havana Kanunu" olarak nitelendirilen yasayı imzaladığını duyurdu.
AA'nın aktardığına göre; gizemli hastalığa yakalanan ve nedeni henüz belirlenemeyen hastalığa yakalanan ABD hükümeti çalışanları için ellerinden gelenin en iyisini yapmayı istediklerini belirten Biden, söz konusu kanunu geçiren Kongreye de teşekkür etti.
Söz konusu kanun ile "Havana Sendromu" adı verilen hastalığa yakalanan ABD'li diplomatlar, casuslar ve ordu üyelerine sağlık masrafları için finansal destek sağlanacak.

Havana Sendromu nedir?
Adını ortaya çıktığı Küba'nın başkenti Havana'dan alan gizemli hastalık, ilk olarak 2016-2017 yıllarında Küba'da görev yapan Kanadalı ve ABD'li diplomatlar ile ailelerinde görülmüştü. Ülkedeki diplomatik personel ve aileleri, baş dönmesi, denge ve duyma kaybı, anksiyete ve "bilişsel sis" diye nitelendirdikleri semptomları bildirmeye başlamıştı. Bu kişiler, bir anda çevredekilerin duymadığı şekilde gürültüler duyduklarını ve ardından baskı ve titreme hissettiklerini belirtmişti.
ABD ve Kanada büyükelçiliklerinin çalışanlarında görülmüştü
Kanada'nın Havana Büyükelçiliğinde görevli personelde, 2017 ilkbaharında "Havana Sendromu" olarak adlandırılan gizemli rahatsızlığın yol açtığı baş dönmesi ve baş ağrısı gibi şikayetler görülmeye başlanmıştı.
ABD'nin Küba'daki büyükelçiliğinde görevli 21 kişide de benzer şikayetler görülmüş, Washington yönetimi, Eylül 2017'de ülkede ikinci derecedeki personelinin büyük bölümünü geri çekmişti.
Küba'da görevliyken gizemli rahatsızlığa yakalanan Kanadalı diplomatlar, Ottawa hükümetine 21,1 milyon dolarlık tazminat davası açmıştı.
Küba hükümeti, ülkede görevli ABD'li diplomatların maruz kaldığı öne sürülen gizemli sonik saldırı iddialarının gerçeği yansıtmadığını açıklamıştı.

ABD topraklarındaki vakalar
CNN, 29 Nisan'da yayımladığı bir haberde, iki Beyaz Saray yetkilisinde, geçen yıl Havana Sendromu'na rastlandığını ve olayların soruşturulduğunu yazmıştı.
Politico gazetesi ise 30 Nisan'daki haberinde, geçen yıl Miami'deki bir ABD yönetimi yetkilisinin, Havana Sendromu yaşadığını bildirmişti.
Hastalık son olarak ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in Güneydoğu Asya ziyaretinde görevli ABD'nin Vietnam Büyükelçiliğinin bir çalışanında ve ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns'ün Hindistan seyahatine eşlik eden bir CIA görevlisinde tespit edilmişti.



UAEA: Çernobil Nükleer Santrali’nin koruyucu kalkanı hasar gördü

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
TT

UAEA: Çernobil Nükleer Santrali’nin koruyucu kalkanı hasar gördü

Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)
Çernobil Nükleer Santrali'ndeki hasarlı dördüncü reaktörü kapatan eski kubbenin üzerindeki Yeni Güvenli Muhafaza (NSC) yapısının genel görünümü (Reuters)

Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) dün yaptığı açıklamada, 1986’daki Çernobil felaketinin ardından radyoaktif maddelerin sızmasını önlemek için inşa edilen Çernobil nükleer santralindeki koruyucu kalkanın artık temel güvenlik işlevini yerine getiremediğini bildirdi. Ajans, bu hasarın bir insansız hava aracı (İHA) saldırısı nedeniyle oluştuğunu ve Ukrayna’nın, sorumluluğun Rusya’da olduğunu öne sürdüğünü belirtti.

UAEA, geçen hafta tamamlanan çelik izolasyon yapısının denetiminde, şubat ayında meydana gelen İHA saldırısının, Ukrayna’daki Rusya kaynaklı çatışmanın başlamasından üç yıl sonra yapıyı olumsuz etkilediğini ortaya koyduğunu duyurdu.

UAEA Genel Direktörü Rafael Grossi yaptığı açıklamada, “Denetim heyeti, koruma yapısının temel güvenlik işlevlerini, özellikle de radyoaktif maddeyi izole etme kapasitesini kaybettiğini doğruladı. Ancak yapının taşıyıcı sistemleri veya izleme cihazlarında kalıcı bir hasar bulunmadığı sonucuna varıldı” dedi.

Grossi, onarımların yapıldığını, ancak uzun vadeli nükleer güvenliği sağlamak ve daha fazla bozulmayı önlemek için kapsamlı bir restorasyonun gerekli olduğunu vurguladı.

BM, 14 Şubat’ta yayımladığı açıklamada, Ukrayna yetkililerinin, yüksek patlayıcı başlığa sahip bir İHA’nın tesise saldırdığını, yangına yol açtığını ve 1986 felaketinde hasar alan 4 numaralı reaktörü çevreleyen koruyucu kaplamaya zarar verdiğini bildirdiğini aktarmıştı.

Ukrayna yetkilileri, İHA’nın Rusya’ya ait olduğunu belirtirken, Moskova saldırıyı reddetti.

BM, şubat ayında yaptığı açıklamada, radyasyon seviyelerinin normal ve stabil olduğunu, herhangi bir sızıntı rapor edilmediğini bildirdi.

1986’daki Çernobil patlaması, radyasyonun Avrupa’nın dört bir yanına yayılmasına yol açmış ve Sovyet yetkililerini olaya müdahale etmek için büyük sayıda insan ve ekipman seferber etmeye zorlamıştı. Santraldeki son çalışan reaktör ise 2000 yılında kapatılmıştı.

Şarku'l Avsat'ın aldığı bilgiye göre Rusya, Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgalinin ilk haftalarında santrali ve çevresini bir aydan fazla süreyle işgal etmiş; kuvvetleri başlangıçta başkent Kiev’e ilerlemeye çalışmıştı.

UAEA, Ukrayna ile Rusya arasında yaklaşık dört yıldır süren savaşın elektrik trafo merkezlerine verdiği hasarı ülke çapında araştırırken, aynı zamanda bu incelemeyi de gerçekleştirdi.


Avrupa, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme "acelesi" konusunda endişeli

Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
TT

Avrupa, ABD'nin Ukrayna'daki savaşı sona erdirme "acelesi" konusunda endişeli

Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)
Almanya Başbakanı Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Kanada Başbakanı Carney ile (Reuters)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında gerçekleşen hassas bir telefon görüşmesinin içeriği ortaya çıktı. Bu görüşme, Avrupa'nın Moskova ile barış müzakerelerini yönetme konusundaki yeni Amerikan yaklaşımına ilişkin endişelerinin boyutunu gözler önüne seriyor.

Alman Der Spiegel gazetesinin protokol dışı olarak yayınladığı görüşmeye göre, özellikle Steve Wittkoff ve Jared Kushner'in müttefiklerle önceden koordinasyon sağlamadan Moskova'ya yaptığı ziyaretin ardından ABD'nin gözle görülür ivmesi, Rusya'nın gelecekteki boşlukları istismar etmesini önlemek için herhangi bir sağlam güvenlik taahhüdü oluşturulmadan Ukrayna'yı belirsiz tavizler vermeye itebilecek "aceleci bir anlaşma" korkularını güçlendirdi.

Mertz, Washington'un "oyunları" ve "Washington'un Kiev'e ihanet etme olasılığı" konusunda uyarıda bulunurken, Macron, Kiev'in gerçek bir caydırıcılık sistemi üzerinde anlaşmaya varmadan önce sınır anlaşmalarını kabul etmesi için dolaylı baskıya maruz kalabileceği ihtimaline işaret etti.


Ukrayna savaşı, Çernobil’i uyandırdı: “Radyasyon engellenemiyor”

Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
TT

Ukrayna savaşı, Çernobil’i uyandırdı: “Radyasyon engellenemiyor”

Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)
Uzmanlar, koruyucu kalkanda yaklaşık 15 metrelik delik açıldığını bildirmişti (Reuters)

Ukrayna savaşında zarar gören Çernobil Nükleer Santrali'nin koruyucu kalkanı artık radyasyon sızıntısını engelleyemiyor.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'ndan (UAEA) dün yapılan açıklamada, geçen hafta yürütülen incelemeler sonucu çelik kalkanda ciddi hasar meydana geldiğinin tespit edildiği belirtildi. 

UAEA Direktörü Rafael Grossi, yapının radyasyon sızıntısını engelleme dahil "birincil güvenlik işlevlerini" kaybettiğini duyurdu. 

Grossi, koruyucu kalkanda bazı onarım çalışmalarının yapıldığını ancak "uzun vadeli nükleer güvenliğin sağlanması için kapsamlı restorasyon gerektiğini" söyledi. 

UAEA, Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktörünü koruyan güvenlik kalkanına drone isabet ettiğini şubatta açıklamıştı. Bunun koruyucu metal kapsülün çatısında yangına neden olduğu aktarılmıştı. Yangının söndürülmesi neredeyse iki hafta sürmüştü.

1986'daki nükleer facianın yaşandığı 4. reaktörden geriye kalan radyoaktif atıkların korunması için 2019'da inşa edilen kalkan yaklaşık 1,5 milyar dolara mal olmuştu.

Saldırının ardından Ukrayna ve Rusya birbirini suçlamıştı. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, saldırıyı "Kiev rejimi tarafından önceden planlanmış bir provokasyon" diye nitelemişti. Ukrayna ise iddiaları reddederek saldırının Rus ordusuna ait insansız hava araçlarıyla (İHA) düzenlendiğini söylemişti.

Rus birlikleri, Şubat 2022'de başlayan savaşın ilk haftalarında, Ukrayna'nın kontrolündeki Pripyat'ta yer alan Çernobil santralini ele geçirmişti. Bir aydan uzun süren çatışmaların ardından Ukrayna askerleri bölgenin kontrolünü geri almıştı. 

Independent Türkçe, Guardian, Reuters