Lübnan, yakıt krizi nedeniyle tamamen karanlığa büründü

Karpowership bu ayın başında Lübnan'a elektrik tedarikini durduracağını duyurdu (AP)
Karpowership bu ayın başında Lübnan'a elektrik tedarikini durduracağını duyurdu (AP)
TT

Lübnan, yakıt krizi nedeniyle tamamen karanlığa büründü

Karpowership bu ayın başında Lübnan'a elektrik tedarikini durduracağını duyurdu (AP)
Karpowership bu ayın başında Lübnan'a elektrik tedarikini durduracağını duyurdu (AP)

Lübnanlı resmi bir kaynak bugün (Cumartesi) Reuters’a verdiği demeçte, ülkenin en büyük iki elektrik santralinin yakıt eksikliği nedeniyle hizmet dışı kalmasından sonra ülkenin tamamen karanlığa büründüğünü söyledi. Kaynak, elektrik kesintisinin birkaç gün süreceğini belirtti.
Deir Ammar santralinin, dün yakıt yetersizliği nedeniyle hizmet dışı kalmasının ardından son termik santral Ez-Zahrani santrali de hizmet dışı kaldı.
Kaynak, Lübnan'ın ana elektrik üreticisi Electricité du Liban’ın iki istasyondan birini geçici olarak işletmek için ordunun akaryakıt stokunu kullanmaya çalıştığını, ancak bunun yakında olmayacağını ifade etti.
Lübnanlıların çoğu, arz sıkıntısına rağmen özel dizel jeneratörlere bağımlı.
Yakıt krizi, 2019'dan bu yana Lübnan ekonomisini sarsan mali çöküşü tetikliyor. Lübnan para birimi dolar karşısında yaklaşık yüzde 90 değer kaybetti ve nüfusun dörtte üçünden fazlası yoksulluğa sürüklendi.
Diğer yandan Türk şirketi Karpowership, bu ayın başlarında Lübnan'a elektrik tedarikini durduracağını duyurdu. DPA’nın aktardığına göre Karpowership, devlet elektrik şirketi Electricity of Lebanon (EDL) ile olan sözleşmesinin sona erdiğini belirtti.
Şirket sözcüsü şunları söyledi:
“1 Ekim itibariyle EDL ile olan sözleşmemiz sona erdi ve bu nedenle ülkedeki iki gemiyi geri çekme sürecine başlayacağız. Ülkedeki ciddi enerji krizinin tamamen farkındayız.”
Karpowership, 2013'ten bu yana Lübnan'a 370 megavat elektrik (Lübnan'ın arzının dörtte biri değerinde elektrik) sağladığını belirtti.
İç savaştan bu yana en kötü ekonomik krizini yaşayan Lübnan, ciddi yakıt sıkıntısıyla karşı karşıya. Bu durum sağlık ve diğer hayati sektörleri çöküşün eşiğine getiriyor.



İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi iki Filistinli kaynağa göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 40'ını askeri kontrolü altında tutan bir çekilme haritası sunma ısrarı nedeniyle Gazze'deki ateşkes müzakereleri ‘çıkmaza’ girmiş durumda.

AFP'ye konuşan kaynaklardan biri, “Doha'daki müzakereler, İsrail'in dün sunduğu ve Hamas'ın reddettiği Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasında askeri güç bulundurmayı içeren, İsrail ordusunun yeniden konuşlandırılması ve yeniden konumlandırılmasını öngören bir çekilme haritasında ısrar etmesi nedeniyle çıkmaza girmiş durumda ve karmaşık zorluklarla karşı karşıya” dedi.

İkinci kaynak ise “İsrail yok etme savaşını sürdürmek için oyalama ve anlaşmayı bozma politikasını sürdürüyor” ifadesini kullandı.

Gazze ateşkes müzakereleri, Hamas'ın İsrail'i engellemekle suçladığı ve ABD ile İsrail'in görüşmelerde bir ilerleme kaydedileceği ve birkaç gün içinde anlaşmaya varılacağı yönündeki iyimser söylemleri arasında Katar'ın başkenti Doha'da yedinci gününe girdi.

Geçtiğimiz pazar gününden bu yana Doha'da devam eden müzakerelerin ortasında Netanyahu perşembe günü yayınladığı bir videoda Hamas'ın silahsızlandırılmasını, askeri kabiliyetlerinin olmamasını ve bölgeyi yönetmemesini şart koşarak bunlar olmadan Gazze Şeridi'nde anlaşma ihtimalini dışladı ve savaşa geri dönme tehdidinde bulundu. Netanyahu, “Bu müzakereler yoluyla elde edilebilirse iyi olur, aksi takdirde kahraman ordumuzun gücüyle başka yollarla elde edeceğiz” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar perşembe günü Avusturya gazetesi Die Presse'ye verdiği röportajda, müzakerelerin geleceği için bir başka koşul öne sürerek Hamas liderlerinin sürgüne gönderilmesinin ‘savaşı sona erdirecek çözümün bir parçası olabileceğini’ belirtti.

Geçtiğimiz perşembe günü televizyonda yayınlanan bir röportajda Netanyahu birkaç gün içinde bir anlaşmaya varılacağı umudunu dile getirerek şunları söyledi: “50 esir halen Hamas tarafından tutuluyor ve bunlardan sadece 20'sinin hayatta olduğuna inanılıyor. Şu anda yaşayanların yarısının ve ölülerin yarısının çıkarılmasını öngören bir anlaşmamız var, yani 10 yaşayan insanımız ve yaklaşık 12 ölen rehinemiz kalacak, ancak onları da çıkaracağım. Umarım birkaç gün içinde bunu sonuçlandırabiliriz.”

Geçen hafta Netanyahu ile Beyaz Saray'da iki kez görüşen Trump, ateşkesin yakın olduğu söylemini yineleyerek bu haftayı olası bir tarih olarak belirledi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio perşembe günü yaptığı açıklamada bir anlaşma için ‘büyük umutları’ olduğunu ifade etti.