Eylülde en çok satılan spor ve lüks otomobiller belli oldu

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)
TT

Eylülde en çok satılan spor ve lüks otomobiller belli oldu

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)

Türkiye otomobil pazarında geçen ay spor ve lüks kategorisinde tüm markalardan satış yapılırken, satışlarda 59 adetle Porsche, 16 adetle Jaguar ve 15 adetle Maserati öne çıktı. Türkiye otomobil pazarında geçen ay spor ve lüks kategorisinde tüm markalardan satış yapılırken, satışlarda 59 adetle Porsche, 16 adetle Jaguar ve 15 adetle Maserati öne çıktı.
Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, eylülde otomobil ve hafif ticari araç satışları, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 36,9 azalarak 57 bin141 adet oldu.
Geçen ay otomobil satışları 2020'nin aynı dönemine göre yüzde 39,1 azalarak 43 bin 408, hafif ticari araç satışları da yüzde 28,9 düşüşle 13 bin 733 seviyesinde kaydedildi.
Eylülde spor ve lüks otomobil satışlarındaki yükseliş dikkati çekti. Geçen ay Türkiye'de lüks ve spor otomobil olarak kabul gören markalar arasında en fazla satışı 59 adetle Porsche gerçekleştirdi. Porsche'u, 16 satışla Jaguar, 15 satışla Maserati ve 5 satışla Lexus takip etti.
Eylülde 3 Lamborghini, 2 Aston Martin ve 1'er adet de Ferrari ile Bentley marka otomobil alıcı buldu.
9 aylık dönemde Ferrari ve Lamborghini satışları 10'u geçti
Yılın 9 aylık dönemine bakıldığında ise 434 bin 800 adetlik Türkiye otomobil pazarında 482 Porsche, 152 Lexus, 80 Jaguar, 61 Maserati, 24 Aston Martin, 18 Ferrari, 12 Lamborghini ve 9 Bentley satıldı.
Eylülde en fazla otomobil satışı gerçekleştiren marka da 6 bin 77 ile Fiat oldu. Fiat'ı 4 bin 426 ile Hyundai ve 4 bin 324 ile Renault izledi. VW, 3 bin 256 satışla dördüncü, Dacia da 2 bin 906 otomobil satışıyla beşinci sırada yer aldı.
Bu arada, Türkiye otomobil pazarında geçen ay en çok tercih edilen gövde tipi 17 bin 68 satış ve toplam satışlardan yüzde 39,3 pay olan SUV otomobiller oldu. Böylece SUV otomobil satışları ilk kez sedan otomobil satışlarını geçti.



Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
TT

Bitcoin dalgalanmalara rağmen 110 bin doları aştı

Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)
Oregon eyaletindeki bir mağazanın Bitcoin ile ödeme kabul ettiğini bildiren tabela (Arşiv – Reuters)

Kripto para piyasası haftaya kayda değer bir yükselişle başladı. Bitcoinin fiyatı yüzde 2,1 oranında artarak 110 bin dolar seviyesini yeniden gördü. Bu seviye, yatırımcılar açısından psikolojik ve teknik açıdan önemli bir eşik olarak görülüyor. Söz konusu yükseliş, tahvil piyasalarında yaşanan artan dalgalanmalar ve hem ABD hem de Japonya’da kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair artan endişeler eşliğinde gerçekleşti.

ABD’de bütçe açığının artması ve devlet tahvili ihraçlarının hız kazanması, tahvil piyasası üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Diğer yandan uzun vadeli borçlanma araçlarının getirileri yükselmeye devam ediyor. Bu durum yatırımcıların enflasyon kaygılarını ve yabancı talepteki düşüşü yansıtıyor. Japonya’da ise tahvil getirileri, tarihsel olarak düşük seyreden bantlarını aşmaya başladı. Bu gelişme, onlarca yıldır sürdürülen genişleyici para politikasının sona erdirilebileceğine dair spekülasyonları beraberinde getirdi.

Kripto para analizi alanında önde gelen isimlerden Michael van de Poppe’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşıma göre, Bitcoinin 110 bin dolar seviyesine geri dönmesi, güçlü bir yükseliş ivmesine işaret ediyor. Aynı zamanda alternatif kripto paralar da bu olumlu eğilime katılıyor.

Söz konusu hareket, birçok piyasa izleme platformunun bildirdiğine göre, 95 bin ila 100 bin dolar arasında dalgalanan birkaç haftalık yatay seyrin ardından geldi. Binance platformunun verilerine göre, BTC/USD paritesi 110 bin 125 dolar seviyesinde kaydedilirken, günlük işlem hacmi yaklaşık 38 milyar dolara ulaştı.

Bu bağlamda Bitcoin, hem yüksek performanslı bir dijital varlık hem de alternatif bir değer saklama aracı olarak yeniden gündeme geliyor. Analistler, küresel piyasalarda yaşanan dönüşümlerin dijital para birimlerinin cazibesini artırdığını belirtiyor. Özellikle Bitcoine bağlı borsa yatırım fonlarına kurumsal sermaye akışının devam etmesi dikkat çekiyor. Bu fonların yönettiği varlıkların toplam değeri kısa süre önce 104 milyar doları aştı.

Dikkat çekici olan, bu yükselişin kısa vadeli bir spekülasyon dalgasının sonucu gibi görünmemesi. Aksine bu yükseliş, yatırımcılar tarafından ‘güvenli liman’ kavramının yeniden kapsamlı biçimde değerlendirilmesi çerçevesinde gerçekleşiyor. Zira artık geleneksel devlet borçlanma araçları -başta Amerikan hazine tahvilleri olmak üzere- aynı güven düzeyine sahip değil. Özellikle yüksek enflasyon ve kronik bütçe açıklarıyla karakterize edilen bir ortamda bu güven daha da zayıflamış durumda.

Hafta sonunda ise Bitcoinin fiyatı, 111 bin doların üzerindeki seviyelerden 108 bin 600 dolara kadar geriledi. Bu düşüş, ABD Başkanı Donald Trump’ın Avrupa mallarına ve Amerika dışında üretilen iPhone cihazlarına ağır gümrük vergileri uygulama tehdidine doğrudan bir tepki olarak gerçekleşti.

Bu ani riskten kaçınma eğilimine yönelik genel ruh halindeki dönüşüm, kripto para piyasasında 500 milyon dolardan fazla alım pozisyonunun silinmesine yol açtı. Bitcoin, Ether, Cardano, Solana ve Dogecoin’e bağlı vadeli işlem sözleşmeleri ciddi kayıplar yaşadı.

Ancak bu sabah atmosfer değişti. BTSE platformunun operasyonlardan sorumlu yöneticisi Jeff Mei, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir yandan, hafta sonu yaşanan düşüşler bize kripto para piyasasının jeopolitik ve ekonomik şoklara ne kadar hızlı tepki verdiğini gösterdi. Diğer yandan, gümrük muafiyet sürelerinin uzatılması yönünde atılan adımlar, en kötü dönemin geride kaldığına dair inancı güçlendiriyor. Bu da yatırımcıların temkinli bir şekilde yeniden birikim yapmaya başlamasına yol açtı.”