İngiltere'de Kovid-19 raporu, hükümetin salgının başlangıcındaki başarısızlığını ortaya koydu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İngiltere'de Kovid-19 raporu, hükümetin salgının başlangıcındaki başarısızlığını ortaya koydu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İngiliz milletvekillerinin yeni tip koronavirüs salgınına ilişkin hazırladığı raporda, hükümetin salgının başlangıcında izlediği politikalar, "halk sağlığı alanındaki en büyük başarısızlıklardan biri" olarak nitelendirildi.
İngiltere Sağlık ve Sosyal Hizmet Komitesi ile Bilim ve Teknoloji Komitesi tarafından hazırlanan ve farklı partilerden milletvekillerinin katkı sağladığı "Koronavirüs: Bugüne Kadar Alınan Dersler" başlıklı 150 sayfalık raporda, ülkenin salgınla mücadelede başarılı ve başarısız olduğu noktalara odaklanıldı.
Raporda, enfeksiyona yavaş ve kademeli yaklaşım ile sokağa çıkma yasağının geciktirilmesi yoluyla sürü bağışıklığının hedeflenmesi yüzünden ülkede çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiğine işaret edilerek İngiltere'nin salgının başlarında "kaderci" yaklaşım sergilediğine dikkat çekildi.

"İlk haftalarda Kovid-19'un yayılmasını durdurmak için çok az şey yapıldı"
Raporda, Çin ve İtalya'dan gelen bilgilerin, virüsün son derece bulaşıcı, ciddi hastalıklara neden olduğunun tespit edilmesine rağmen, ilk haftalarda Kovid-19'un yayılmasını durdurmak için çok az şey yapıldığının altı çizildi.
Ayrıca İngiltere'nin ilk koronavirüs karantinasının ertelenmesinin hata olduğu, pozitif vakaların tespiti ve temaslıların izlenmesindeki başarısızlıkların krizi daha da kötüleştirdiğine değinildi.
Bilim ve Teknoloji Komitesi Başkanı Greg Clark'a, yapılan hatalardan kimin sorumlu olduğu sorulduğunda, herhangi bir demokraside politikacıların sorumlu olduğunu söyledi ancak herkesin elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığını dile getirdi.
Öte yandan raporda, Kovid-19 nedeniyle 150 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği İngiltere'de aşılamadaki başarıya dikkat çekilerek bu çalışma, "ülke tarihinin en etkili girişimlerinden biri" olarak nitelendirildi.
Bir hükümet sözcüsü, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, "Sangın boyunca bilim ve tıp uzmanları tarafından yönlendirildik. Hızlı ve kararlı şekilde harekete geçmekten asla geri durmadık. Başbakan'ın (Boris Johnson) dediği gibi salgından ders almaya kararlıyız ve baharda tam bir kamu soruşturması düzenlemeyi taahhüt ediyoruz" ifadesini kullandı.
 



İsrail medyası: Netanyahu, Refah'ta Filistinliler için çadır kent inşa etmenin maliyeti ve süresi nedeniyle orduyu eleştirdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
TT

İsrail medyası: Netanyahu, Refah'ta Filistinliler için çadır kent inşa etmenin maliyeti ve süresi nedeniyle orduyu eleştirdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (AP)

İsrail haber sitesi Ynet'in bugün bildirdiğine göre Başbakan Binyamin Netanyahu, ordunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta Filistinliler için bir çadır kent inşa etmenin maliyeti ve zaman çizelgesine ilişkin tahminlerini eleştirerek, “daha hızlı ve daha ucuz” bir plan talep etti.

Şarku’l Avsat’ın Yedioth Ahronoth'tan aktardığına göre ordu dün güvenlik kabinesini, İsrail'in Gazze'de yüz binlerce Filistinliyi barındıracak “insani bir şehir” olarak tanımladığı yapının 15 milyar şekele mal olabileceği ve daha önce altı ay olarak öngörülen sürenin aşılarak, bir yıl sürebileceği konusunda bilgilendirdi.

Yedioth Ahronoth’un ismini belirtmediği kaynaklar, yeni tahminlerin başbakanı kızdırdığını ve komutanlardan “daha gerçekçi” bir plan talep ederek, üst düzey yetkililere şehrin daha hızlı ve daha düşük maliyetle nasıl inşa edileceğine dair bir plan hazırlamaları talimatını verdiğini ifade etti.

Filistin Dışişleri Bakanlığı dün, İsrail tarafının “Refah'taki sözde insani kent bahanesiyle halkımızı zorla yerinden etmesinin” sonuçlarına karşı uyarıda bulunarak, bunun “insanlıkla hiçbir ilgisi olmadığını” belirtti.

Bakanlık yaptığı açıklamada “Filistin Devleti'nin ve meşru kurumlarının, Filistin Devleti'nin asli bir parçası olarak Gazze Şeridi üzerinde siyasi ve hukuki yargı yetkisini kullanmasına izin vermenin halkımızı korumanın ve onlar için adaleti sağlamanın tek yolu olduğunu” vurguladı.