Rusya'nın arabuluculuğundaki uzlaşılar Suriye'nin güneyindeki müttefiklerine uzandı

Dera'nın doğu kırsalındaki Sayda beldesinde kurulan uzlaşı merkezi (Daraa 24)
Dera'nın doğu kırsalındaki Sayda beldesinde kurulan uzlaşı merkezi (Daraa 24)
TT

Rusya'nın arabuluculuğundaki uzlaşılar Suriye'nin güneyindeki müttefiklerine uzandı

Dera'nın doğu kırsalındaki Sayda beldesinde kurulan uzlaşı merkezi (Daraa 24)
Dera'nın doğu kırsalındaki Sayda beldesinde kurulan uzlaşı merkezi (Daraa 24)

Rus heyeti ve Suriye rejimi Güvenlik Komitesi, Dera’nın doğu kırsalındaki Sayda beldesi ile en-Naime ve Kahil köylerinde uzlaşı anlaşmasının uygulanması ve Rusya’nın uzlaşı haritası çerçevesinde Rusya tarafından desteklenen 5. Kolordu ve Askeri Güvenlik Servisi üyelerine dayatılan hafif ve orta menzilli silahların teslim edilmesi işlemleri tamamlandı. Uzlaşı, Güvenlik Komitesi tarafından sunulan bu bölgelerdeki arananların listesiyle ilgili bir anlaşmazlık nedeniyle Pazar günü öğleden sonra işlemlerin aksamasının ardından ikinci günde sağlandı.
Üç beldenin ileri gelenleri, 5. Kolordu’ya bağlı 8. Tugay subayları, Güvenlik Komitesi üyeleri ve Rus tarafından yetkililer arasında yapılan görüşmeden sonra, anlaşmazlık çözüldü ve arananlar listesi değiştirildi. Bu bölgelerin yerel sakinlerinden olan 5. Kolordu unsurlarının silahları, Busra eş-Şam'daki komuta merkezine teslim edildi.
Sayda beldesi ile Kahil ve en-Naime köylerinden silahların teslim edilmesini ve uzlaşıyı reddedenlerle yaşanan tartışmanın ardından, Sayda beldesine otobüsler gelirken yerinden etme, askeri seçenek ya da anlaşmayı kabul edip silahların teslim edilmesi seçenekleri öne sürüldü.
Bu arada Şam yanlısı basın kuruluşları, uzlaşı karşıtlarını Dera'nın doğu kırsalındaki bölgelerden yerinden edilmeleri için iki otobüsün bölgeye gönderildiğine dair haberlerin doğru olmadığını, daha ziyade, Kahil ve en-Naime köylerinden uzlaşıyı uygulamak isteyenlerin Sayda beldesinde kurulan uzlaşı merkezine götürülmeleri için kullanıldıklarını aktardılar.
Kaynaklar, Rusya’nın uzlaşı haritasının önümüzdeki birkaç gün içinde Dera'nın doğu kırsalındaki el-Cize ve el-Mutaiyye beldelerini de kapsayacağını ve Dera’nın idari sınırları içinde kalan ve sınır karakolları da dahil olmak üzere Ürdün sınırlarına bitişik bölgeler olan Nida, el-Samafyat, el-Amman, Semc ve et-Tayhe bölgelerine uzanacağını söylediler.
Suriye'nin güneyinde 2018 yılında muhalif gruplarından oluşturulan 5. Kolordu’nun ilk komutanı Ahmed el-Avde, Rusya’nın uzlaşı haritasının nüfuzu altındaki bölgelere yaklaşması ve 8.Tugay'ın Dera'nın doğu kırsalındaki 5. Kolordu bölgelerinde konuşlandırılmasıyla birlikte iki gün önce Ürdün'e gitti. Bölgeden aktivistler, Avde’nin Ürdün ziyaretinin Ürdün'ün Suriye rejimine yönelik tutumlarındaki değişimden kaynaklandığını öne sürerek Avde’nin bölgeyle ilgili yeni veriler almak amacıyla bu ziyareti gerçekleştirdiği değerlendirmesinde bulundular. Avde, 2018 yılında yapılan uzlaşı anlaşmasından önce olduğu gibi anlaşmayla Rusya destekli 5. Kolordu’nun komutanı olduktan sonra da Ürdün'e sık sık ziyaretlerde bulundu. Ancak diğer kaynaklar, Avde’nin Ürdün ziyaretini doğrulamadılar.
Dera’da bölgelerin çoğunun yeni uzlaşı anlaşması kapsamına girmesine rağmen, halen bir güvensizlik durumu hakim. Pazartesi sabahı, Suriye rejimi güçlerinin mühendislik birimlerinden 4 unsur Suriye ve Ürdün arasındaki Nasib Sınır Kapısı’na doğru giderken içinde bulundukları askeri aracın Dera-Şam uluslararası karayolu üzerindeki Um el-Meyazin beldesi köprüsünün yakınlarından geçtiği sırada bombalı saldırıya uğraması sonucu yaralandı.
Dera'nın doğu kırsalındaki Nasib, Um el-Meyazin ve et-Taybe beldeleri uzlaşı anlaşması kapsamına girdiler ve silahlar teslim edildi. Suriye rejimi güçlerine bağlı birlikler de Rus askeri polisinin gözetiminde bölgeye konuşlandırıldı. Birlikler, Cumartesi ve Pazar sabahları, bölgede hızlı aramalar gerçekleştirdiler.
Öte yandan Askeri Güvenlik Servisi yetkililerinin Dera'nın batısındaki Yermuk Havzası bölgesindeki Hayt beldesinden dört kişiyi gözaltına almasının ardından belde sakinleri, Dera'nın batı kırsalı ve Yermuk Havzası'ndaki Merkezi Komite'ye duruma müdahale etmesi için çağrıda bulundular. Tutuklananlardan ikisinin daha önce veya şimdi herhangi bir askeri oluşumda yer almayan siviller oldukları, diğer ikisinin ise 2018 yılından bu yana 4. Kolordu’da gönüllü olarak görev yaptıkları ve Pazar günü, el-Mesaken bölgesindeki 5. Kolordu ile Askeri Güvenlik Servisi’nin ortak askeri kontrol noktasından geçerken gözaltına alındıkları bildirildi. Bölge sakinleri, nerede oldukları bilinmeyen dört kişinin, bölge yeni uzlaşı anlaşması kapsamına girmeden önce kendilerine gönderilen arananlar listesinde yer almadıklarını ve bölgenin bir hafta önce Rusya’nın arabuluculuk ettiği haritaya dahil olduğunu vurguladılar.
Dera'nın batı kırsalındaki el-Muzeyrib beldesinde ise, bölge sakinlerinden Cihad el-Hüseyin, kimliği belirsiz silahlı kişilerce uğradığı suikast sonucu öldürüldü. Hüseyin, 2018 yılından önce yerel muhalif grupların eski bir unsuruydu. Yerel istatistiklere göre Dera'nın batı kırsalındaki beldelerde ve Dera el-Beled kentinde, yeni uzlaşı anlaşmasının uygulanmaya başlamasından sonra 10 suikast ve cinayet gerçekleşti. Bu olayların çoğunun failleri ve nedenleri belirlenemezken Deralı aktivistlere göre bazı olaylar, aileler arasındaki eski kan davalarından kaynaklanıyor.



Dürzi liderliğinde gerilim: Suveyda’da ‘darbe girişimi’ iddiasıyla din adamları gözaltına alındı

Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
TT

Dürzi liderliğinde gerilim: Suveyda’da ‘darbe girişimi’ iddiasıyla din adamları gözaltına alındı

Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)

Şarku’l Avsat’a konuşan Suriye’nin Suveyda şehrinden Dürzi kaynaklar, Ulusal Muhafızlar’ın yaklaşık 10 kişiye yönelik tutuklama operasyonunun, Suriyeli Dürzilerin ruhani lideri Şeyh Hikmet el-Hicri'nin politikalarına ve projelerine karşı ‘darbe’ girişiminde bulunmak amacıyla ve ‘paralel bir akım’ oluşturmaya çalıştığı suçlaması çerçevesinde gerçekleştirildiğini açıkladılar. Kaynaklar, Suveyda’da ‘çatışma’ çıkmasından endişe duyduklarını ifade ettiler.

Kimliklerinin açıklanmamasını tercih eden yerel kaynaklar, ‘Ulusal Muhafızlar’ın, şehirde gerginliğin yüksek ve güvenlik önlemlerinin yoğun olduğu bir ortamda cumartesi günü geniş çaplı bir tutuklama kampanyası başlattığını’ söylediler.

Tutuklananlar arasında din adamı Şeyh Raid el-Mutni, Asım Ebu Fahr, Gandi Ebu Fahr ve Zeydan ailesinin bazı fertleri de vardı. Kaynaklar, Zeydan ailesinin Dürzi lider Leys el-Belus’un amcaları olduğunu belirtirken, Mutni ve Ebu Fahr ailelerinin kalabalık Dürzi aileler olduklarını ve ‘bu tutuklamaların Dürzi-Dürzi iç savaşının patlak vermesine yol açabileceğinden korkulduğunu aktardılar.


Batı Şeria'daki operasyonlarına devam eden İsrail ordusu Gazze'de Gazi Hamad'ın oğlunu öldürdü

Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
TT

Batı Şeria'daki operasyonlarına devam eden İsrail ordusu Gazze'de Gazi Hamad'ın oğlunu öldürdü

Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)

İşgalci İsrail ordusu, Tubas’tan güçlerini çekmesine rağmen dün Batı Şeria'nın çeşitli bölgelerinde saldırılarına devam etti ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta silahlı dört unsurun öldürüldüğünü duyurdu.

Batı Şeria'nın Salfit, Beytullahim, El Halil, Nablus ve Ramallah şehirlerinde çok sayıda Filistinliyi gözaltına alan işgalci İsrail ordusu, Cenin Mülteci Kampı’nda 24 evi yıkmaya başladı. Cenin'in Barta’a beldesinde beş Filistinliden oluşan bir hücrenin üyelerini gözaltına aldığını duyuran İsrail ordusu, bu kişilerin yakında bir eylem hazırlığında olduğunu iddia etti.

İşgalci İsrail ordusu, Genel Güvenlik Servisi (Şabak) ve İsrail polisi tarafından yapılan ortak açıklamada, Yamam Özel Birimi’nin Menaşi Tugayı’ndan gelen ve Şabak'ın yönettiği güçlerin desteğiyle dün akşam Barta'a beldesinde bir operasyon düzenlediği ve ‘yakın gelecekte’ eylem hazırlığındaki bir hücrenin üyelerini tutukladığı belirtildi. Ancak eylemin niteliği veya hangi aşamada olduğu hakkında daha fazla ayrıntı verilmedi.

İşgalci İsrail ordusu geçtiğimiz hafta sonu Batı Şeria'nın kuzeyinde bir operasyon başlattı. Bu operasyon kapsamında Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tubas vilayetindeki Tamun ve el-Fara’a’da yüzlerce ‘hedefe’ baskın düzenlendi. İşgalci İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada ‘İsrail vatandaşlarına yönelik her türlü tehdidi’ önlemek ve engellemek için ‘önleyici tedbirler almaya devam edileceği’ belirtildi.

rft56y
Filistinli Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah'ın Batı Şeria'nın Cenin kentinde öldürülmeden önce İsrailli askerlerin önünde ellerini kaldırdıklarını gösteren bir video görüntüsü (AFP)

İşgalci İsrail ordusu, operasyon sırasında Arap ve uluslararası kamuoyunun kınamasına neden olan bir hareketle, soğukkanlılıkla infaz edilen Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah da dahil olmak üzere çok sayıda Filistinliyi öldürdü. Bu arada İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Sınır Polisi'nin gizli biriminin komutanını, biriminin üyeleri Cenin şehrinde Filistinli Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah'ı infaz ettikten sonra albay rütbesine terfi ettirmeye karar verdi.

Abdullah Hamad

İşgalci İsrail ordusu Batı Şeria'daki saldırılarına devam ederken dün geçtiğimiz ekim ayında varılan ateşkes anlaşması kapsamında geri çekildiği Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta silahlı dört unsuru öldürdüğünü duyurdu.

İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamaya göre bahsi geçen dört kişi bir yeraltı tünelinden çıktı.

The Times of Israel gazetesinin haberine göre öldürülenler arasında Hamas'ın Doğu Refah Taburu Komutanı ve yardımcısı da bulunuyordu.

Hamas’tan kaynaklar daha sonra, Hamas lideri ve müzakere heyetinin üyesi Gazi Hamad'ın oğlu Abdullah Hamad'ın Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta öldürüldüğünü doğruladı.

Muhammed Hamad, kardeşi Abdullah'ın Refah tünellerinde ‘etrafı sarıldığını ve İsrail askerleriyle girdiği çatışmada öldürüldüğünü söyledi.

Tünellerde mahsur kalanlar

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP'den aktardığı habere göre bu gelişmeler, Refah’taki tünellerde mahsur kalanların akıbeti konusunda müzakerelerin sürdüğünü belirten çeşitli kaynakların açıklamalarına eşlik etti.

Refah sorunu, cesetler meselesi ile birlikte ikinci aşamaya geçişi geciktiriyor.

frgt
Pazar günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus’ta bir çadırın önünde bir mülteci yemek hazırlıyor (EPA)

Katar Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Macid el-Ensari, İsrail'in iki rehinenin cesetlerinin halen Filistin topraklarında tutulduğunu bahane ederek Gazze'deki ateşkes planının ikinci aşamasına geçişi geciktirmemesi gerektiğini söyledi.

Ensari, Katar ve bölgedeki ortaklarının şu an, birinci aşamadan ikinci aşamaya geçerek Gazze Şeridi'ndeki savaş durumunu kapsamlı bir şekilde sona erdirecek sürdürülebilir bir barışa ulaşma çabasında olduğunu söyledi.

Öte yandan pazar günü Gazze Şeridi’ndeki belediyeler, İsrail'in Gazze’deki hayati tesislerin çalışması için yeterli miktarda dizel yakıtın girişini engellemesi üzerine, hızla kötüleşen yakıt krizi nedeniyle temel hizmetlerin yakında çökebileceği uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi Belediyeler Birliği, Han Yunus Belediye Başkanı Alaa el-Bata'nın basın toplantısında okuduğu açıklamada, ateşkesin başlamasından bu yana 50 gün içinde gelen yakıtın, yolları açmak, enkazları kaldırmak ve yerinden edilmiş kişilerin hareketliliğini kolaylaştırmak amacıyla sadece beş günlük çalışma için yeterli olduğunu belirtti.

Bata, “Krizin devam etmesi, halkın hayatını tehdit ediyor” ifadelerini kullandı.


Papa Francis: Filistin devleti, İsrail ile yaşanan çatışmanın "tek" çözümüdür

Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
TT

Papa Francis: Filistin devleti, İsrail ile yaşanan çatışmanın "tek" çözümüdür

Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)

Papa 14. Leo dün yaptığı açıklamada, İsrail ile Filistinliler arasında on yıllardır süren çatışmanın tek çözümünün bir Filistin devletinin kurulmasını içermesi gerektiğini belirterek, Vatikan'ın bu konudaki tutumunu teyit etti.

Vatikan'ın ilk Amerikalı Papa'sı Leo, Türkiye'den Lübnan'a gitmek üzere bindiği uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, "İsrail'in bu çözümü hâlâ kabul etmediğini hepimiz biliyoruz, ancak bunu tek çözüm olarak görüyoruz" dedi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığı habere göre Papa İtalyanca olarak yaptığı konuşmada, "Biz de İsrail'in dostuyuz ve iki taraf arasında arabulucu bir ses olarak, herkes için adaleti sağlayacak bir çözüme yaklaşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, en yakın müttefiki olan ABD'nin Filistin bağımsızlığını desteklediğini belirtmesine rağmen, Filistin devletine karşı olduğunu yineledi.

Papa, sekiz dakikalık kısa basın toplantısı sırasında yaptığı açıklamada,perşembe günü başlayıp pazar gününe kadar devam eden Türkiye ziyaretine odaklandı. Papa, mayıs ayında Katolik Kilisesi lideri olarak seçilmesinden bu yana ilk yurt dışı seyahatini gerçekleştirdi.

Papa, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail-Filistin ve Ukrayna-Rusya çatışmasını görüştüğünü belirterek, Türkiye'nin her iki savaşın da sona ermesinde önemli bir rol oynadığını vurguladı.

Papa Leo Türkiye ziyareti sırasında, dünyadaki olağanüstü sayıdaki kanlı çatışma nedeniyle insanlığın geleceğinin tehlikede olduğu konusunda uyarıda bulundu ve din adına işlenen şiddet eylemlerini kınadı.

Gazze'deki İsrail ordusuna eleştiri

Genellikle temkinli ve diplomatik bir dil kullanmayı tercih eden Papa Leo, bu yılın başlarında İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri harekatına yönelik eleştirilerini artırdı.

Türkiye, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olmasına rağmen, aynı zamanda dünyadaki 260 milyon Ortodoks Hristiyan'ın ruhani lideri Patrik Bartholomeos'a da ev sahipliği yapıyor.

Papa, Türkiye'yi dinsel birlikteliğin bir örneği olarak övdü. Papa Leo, yarına kadar Lübnan'ı ziyaretini sürdürecek ve ardından Roma'ya dönecek.

Papa Leo, "Farklı inançlara sahip insanlar barış içinde yaşayabilir... Sanırım bu, hepimizin dünya çapında dört gözle beklediği bir örnek" ifadelerini kullandı.