SDG oluşumlarından bir olan Süryani Askeri Konseyi Sözcüsü: Gelecek her türlü saldırıyı püskürtmeye hazırız

SDG oluşumlarından bir olan Süryani Askeri Konseyi Sözcüsü: Gelecek her türlü saldırıyı püskürtmeye hazırız
TT

SDG oluşumlarından bir olan Süryani Askeri Konseyi Sözcüsü: Gelecek her türlü saldırıyı püskürtmeye hazırız

SDG oluşumlarından bir olan Süryani Askeri Konseyi Sözcüsü: Gelecek her türlü saldırıyı püskürtmeye hazırız

Suriye'nin kuzeydoğusundaki bölgeler, Haseke’nin kuzey kırsalında yer alan Tel Temr, Ebu Rasin, Zerkan ilçeleri ve Rakka’nın Ayn İsa ilçesi çevresinde SDG ile Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) gruplarını ayıran savaş cepheleri boyunca taraflar arasında karşılıklı bombardımanların artmasının ardından ortaya çıkan gerilime tanık oluyor. SDG’nin önde gelen bir lideri, Ankara’nın terör örgütü olarak gördüğü SDG’nin kontrolü altındaki toprakları ve nüfuz bölgelerini savunmak için meşru haklar çerçevesinde olası her türlü saldırıyı püskürteceklerini söyledi. SDG’li lider, “Türk ordusunun veya ona bağlı grupların her türlü saldırısını püskürtmeye hazırız. Bunun için yeterli güce ve kararlılığa sahibiz” ifadelerini kullandı.
SDG oluşumlarından bir olan Süryani Askeri Konseyi Resmi Sözcüsü Matai Hanna, yaptığı açıklamada, “Güçlerimiz, topraklarımızı savunmak için meşru haklarımız çerçevesinde top atışlarının yapıldığı noktalara karşılık veriyor” diye konuştu. Hanna, yaşanan çatışmaların bölgede kaos ve istikrarsızlık yarattığını ifade ederken, demokratik gelişimi de baltaladığını söyledi.
Hanna’ya göre yaz aylarından beri gerilimin hüküm sürdüğü Haseke'deki Tel Temr çevresi, Halep'in doğu ve kuzey kırsalı ve Rakka'nın kuzey ve batı kırsalında gerilim giderek artıyor.
Hanna ve Haseke vilayetinin kuzey kırsalındaki Tel Temr ilçesi sakinleri, Türk ordusu ve Suriyeli muhalif grupların pazarı pazartesiye bağlayan gece Tel Temr’in kuzeydoğusundaki Tel Cuma, Tel Şenan ve Tel Keyfici köylerine roketatarlar ve havan mermileriyle şiddetli bir saldırı düzenlediklerini bildirdiler. Aynı kaynaklar, Türk güçlerinin bombardımanlarının, M4 uluslararası karayolu çevresindeki bahsi geçen köylerin yanı sıra Derdara köyüne ve Zerkan bölgesine ve Tel Temr’i doğudaki Kamışlı şehrine bağlayan uluslararası karayoluna kadar uzandığını söyledi.
SDG Sözcüsü Hanna, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uluslararası toplum ve Suriye meselesine dahil olan ülkeler bu saldırılara sessiz kalıyorlar. Türkiye’nin saldırıları, terörle mücadeledeki çabalarımızı ve Türk ordusu ve ona bağlı grupların kontrolü altındaki bölgelerden gelen uyuyan hücrelerin aktif olarak takip edilmesini etkiliyor.”
Türkiye, M4 uluslararası karayoluna yakınlığının yanı sıra Türk ordusunun ve askeri üslerinin konuşlandığı köyleri ve noktaları gören stratejik öneme sahip yüksek bir nokta olan ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerini Tel Temr’den kuzeyde Ebu Rasin ilçesine ve doğuda Kamışlı şehrine bağlayan önemli bir ulaşım yeri olan Derdara köyündeki SDG üslerine yoğun saldırılar düzenliyor.
Hanna'ya göre ‘üç aydır Türkiye’nin ağır silahlar ve insansız hava araçlarıyla (İHA) yapılan bombardımanları altında olan Tel Temr, Ebu Rasin ve Zerkan ilçelerinde 433 saldırı ve 86 sızma girişimi’ SDG tarafından engellendi.
Hanna, ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon tarafından desteklenen SDG ile Türkiye tarafından desteklenen Suriyeli gruplar arasındaki temas hatlarının iki taraf arasında son günlerde artan ihlallere ve karşılıklı top atışlarına sahne olduğuna dikkati çekti.
Tel Şenan köyünün ağır toplarla bombalanmasını askeri bir gelişme olarak değerlendiren Hanna, bu gelişmenin, bölgede savaşan tarafların nüfuz alanları konusundaki karmaşıklığı artırabileceğine işaret etti. İlk kez bir Süryani bölgesinin hedef alındığını söyleyen Hanna, son on günde köye düzenlenen altıncı saldırıda son 24 saatte 60 havan mermisi ve füzenin isabet ettiğini aktardı. Hanna, Tel Temr kırsalında yer alan Tel Tavil, Tel Keyfici, Tel Şenan ve Tel Cuma adlı ikinci Süryani köylerindeki SDG üslerinin bombalandığına da dikkati çekti.
Yerel haber siteleri ve bölge sakinleri, bölgenin çevresinde devam eden bombardımanların artması sonucunda komşu köylerden onlarca kişinin evlerini terk ettiklerini, bazılarının Haseke’ye gittiklerini, bazılarının ise tansiyon düşene kadar yakınlarının ve bölge sakinlerinin yanına yerleştiklerini söylediler. Bu bölgede çalışan insan hakları kuruluşları ve insani yardım kuruluşlarının verilerine göre 2019’dan geçtiğimiz Ağustos ayına kadar olan sürede bölgede 14'ü kadın 136 kişi çatışmalarda hayatını kaybetti, 74'ü kadın 293 kişi ise yaralandı.

 



Lübnan, Filistin silahlarının gelecek ay teslim edilmesini bekliyor

Başkan Abbas ve Başbakan Selam, Beyrut şehir merkezine bakan hükümet sarayının balkonunda (AFP)
Başkan Abbas ve Başbakan Selam, Beyrut şehir merkezine bakan hükümet sarayının balkonunda (AFP)
TT

Lübnan, Filistin silahlarının gelecek ay teslim edilmesini bekliyor

Başkan Abbas ve Başbakan Selam, Beyrut şehir merkezine bakan hükümet sarayının balkonunda (AFP)
Başkan Abbas ve Başbakan Selam, Beyrut şehir merkezine bakan hükümet sarayının balkonunda (AFP)

Lübnan Başbakanlığı, dün ortak komitenin ilk toplantısıyla Filistinlilere ait silahların Lübnan'a teslimi sürecinin başladığını duyurdu. Haziran ortasından itibaren fiili adımların atılması konusunda mutabakata varıldı. Hamas görüşmelerden dışlanmasını, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Beyrut ziyaretine ilişkin usul ve uygulama konularındaki itirazları ve “kararın tek taraflı” olduğunu gerekçe göstererek kınamada bulundu.

Lübnan Başbakanı Nefaz Salam, belirli bir zaman çizelgesine göre açık bir uygulama mekanizması oluşturarak pratik adımların hızlandırılması talimatını verdi. Hükümet kaynakları Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, “toplantıda Lübnan ordusunun bu görevi Beyrut'tan başlayarak, özellikle Hamas ve İslamcı grupların varlığının çok az olduğu kamplardan başlatacağı konusunda anlaşmaya varıldığını” doğruladı.

Lübnan'ın el Cedid televizyonu, silah tesliminin Şatila, Mar İlyas, Baalbek'teki Celile, Raşidiye ve Beddavi olmak üzere beş kampta iki aşamada başlayacağını bildirdi.