Irak’ın sürpriz seçimleri: Saddam’ın Savunma Bakanı’nın oğlu Meclis’te

Halid Sultan Haşim
Halid Sultan Haşim
TT

Irak’ın sürpriz seçimleri: Saddam’ın Savunma Bakanı’nın oğlu Meclis’te

Halid Sultan Haşim
Halid Sultan Haşim

Irak’ta geçtiğimiz gün gerçekleşen seçimlerin sonuçlarının açıklanmasıyla bir sürpriz yaşandı. Ana akım siyasi bloklar beklenmedik şekilde ağır yenilgiye uğrarken, kendilerinin vazgeçilmez olduğuna inanan pek çok siyasi lider dört meclis oturumu boyunca zorlu anlar yaşadılar.
Ancak yaşanan gelişmeyi farklı türden bir sürpriz olarak algılayanlar da var. Ekim 2019 halk hareketi seçimleri boykot ederken, aktivistlerden Alaa er-Rikabi ise seçim yarışına katılmaya karar verdi. Rikabi’nin bu kararı Ekim Hareketi’ndeki bir çok parti tarafından ağır şekilde eleştirilse de ana akım güçler tarafında bir sürpriz beklenmiyordu. Sandalye sayısı 50’ye yakın olanlar 15’e gerilerken,  Rikabi liderliğindeki İmtidad Haraketi, 5’i Sadr Hareketi’nin en güçlü yeri Nasıriye olmak üzere 9 sandalye kazandı.
Sürprizler bununla da bitmedi. Sünni cephe ve Sünni güçler arasındaki rekabet devam ederken, Ninova Valiliği’nin en önde gelen Sünni liderlerinden biri olan eski Meclis Başkanı Usame Nuceyfi’nin oğlu kaybederken,  Saddam Hüseyin döneminde Savunma Bakanı olarak görev yapmış Sultan Haşim’in oğlu Halid Sultan Haşim seçimlere girmeye karar vererek milletvekili seçildi.
Şarku’l Avsat’ın görüştüğü ve seçim sonuçları onaylanmadan açıklama yapmak istemediği için özür dileyen Halid Sultan Haşim, Cemal el Dari liderliğindeki Ulusal Proje blokundan seçimlere girdi. Temmuz 2020’de Irak'ın güneyindeki Nasıriye kentindeki el Hut hapishanesinde ölen Milletvekili Halid Sultan Haşim'ın babası Korgeneral Sultan Haşim, serbest bırakılma olasılığı konusunda siyasi partiler arasında daha fazla tartışmaya yol açan en ünlü figürdü. 2003 yılından bu yana siyasi sürece katılan tüm Sünni güçler, farklılıklara rağmen diğer liderlerin aksine Sultan Haşim’in davasının Sünni kamuoyu sorununa dönüşüne kadar serbest bırakılması konusunda tek bir pozisyon aldılar.
El Hut Hapishanesi’nin zaman zaman bu liderlerden birini yuttuğu doğdu. Bunlardan en sonuncusu ise eski Enformasyon Bakanı Latif Nasif Casim. Ancak hakkında idam kararı verilen Sultan Haşim'in konumu, belki de Saddam döneminde serbest bırakılması için çağrılan istihbarat teşkilatı eski müdürü Saber al-Duri dışında herkesten farklı görünüyor. Siyasi ve medya baskıları, Sultan Haşim ve Duri’nin infazını durdururken, ulusal uzlaşma çabalarını bir parçası olan serbest bırakma girişimleri başarısız oldu.
Irak’ta erken seçimlere katılma kararı alan ve başarılı olan Halid Sultan Haşim, eski rejimin en önemli simgelerinden birinin oğlu olmasına rağmen adaylığı kabul edildi. Halid’in parlamentoya girerek, Irak ordusunda parlak bir asker olarak geçmişine mevcut siyasi sınıf tarafından saygı durulmayan babasının mirasını kaybettiğini düşününler de var.
Irak’ın dört bir yanından tebrik alan Halid Sultan Haşim, her ne kadar sakin bir kişiliğe sahip olduğu söylense de Tayyi aşiretine mensup olması sebebiyle büyük bir aşiret otoritesine de sahip.



Lübnan ordusu, ‘Düşmanlıkların Durdurulması İzleme Komitesi ile iş birliğini dondurma’ tehdidinde bulundu

Dün gece Beyrut'un güney banliyölerinden Haret Hreik bölgesinde İsrail hava saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı (AFP)
Dün gece Beyrut'un güney banliyölerinden Haret Hreik bölgesinde İsrail hava saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı (AFP)
TT

Lübnan ordusu, ‘Düşmanlıkların Durdurulması İzleme Komitesi ile iş birliğini dondurma’ tehdidinde bulundu

Dün gece Beyrut'un güney banliyölerinden Haret Hreik bölgesinde İsrail hava saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı (AFP)
Dün gece Beyrut'un güney banliyölerinden Haret Hreik bölgesinde İsrail hava saldırısı sonucu yıkılan bir binanın enkazı (AFP)

İsrail'in dün gece Beyrut'un güney banliyölerini ve güneydeki bölgeleri hedef alan şiddetli saldırılarının ardından Lübnan ordusu bugün, ABD ve Fransa'nın da yer aldığı Düşmanlıkların Durdurulması İzleme Komitesi ile iş birliğini dondurma tehdidinde bulundu.

Lübnan ordusu, ‘Lübnan topraklarının işgali ve Lübnan egemenliğine karşı günlük bir saldırıya dönüşen ihlallerin devam etmesine paralel olarak, sonuncusu dün gece Beyrut'un güney banliyöleri ve güneydeki bölgelerin hedef alınması olan’ İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırganlığının artmasını kınayan bir açıklama yayınladı. Ordu, İsrail'i, ‘ateşkes mekanizmasını ve Düşmanlıkların Durdurulması İzleme Komitesi'nin çabalarını hiçe saymakla’ suçladı.

Ordu tarafından yapılan açıklamada, “Düşman İsrail tehditlerini açıklar açıklamaz, Ordu Komutanlığı saldırganlığı önlemek için Düşmanlıkların Durdurulması İzleme Komitesi ile irtibat kurmaya başladı ve devriyeler bir dizi bölgeyi denetlemeye gitti” denildi.

Lübnan ordusu, ‘İsrail’in anlaşmayı ısrarla ihlal etmesinin ve Düşmanlıkların Durdurulması İzleme Komitesi'ne yanıt vermeyi reddetmesinin, komite ve ordunun rolünü zayıflattığına ve askeri kurumun komite ile sahaların denetlenmesine ilişkin iş birliğini dondurmasına yol açacağına’ inanıyor.