Japon çocuklar arasındaki intihar oranı salgın sırasında rekor seviyeye yükseldi

Japon çocuklar (AFP)
Japon çocuklar (AFP)
TT

Japon çocuklar arasındaki intihar oranı salgın sırasında rekor seviyeye yükseldi

Japon çocuklar (AFP)
Japon çocuklar (AFP)

Japonya Eğitim Bakanlığı, Japon çocuklar arasındaki intihar oranlarının 40 yıldan fazla bir süredir en yüksek seviyelere ulaştığını bildirdi.
Bakanlık tarafından yapılan araştırmalar, geçtiğimiz yıl okulların kapanmasına neden olan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla ilkokuldan liseye kadar öğrenciler arasında 415 intihar vakası kaydedildiğini gösterdi.
Japonya merkezli Asahi Shimbun gazetesine göre, intihar sayısı geçen yıla göre yaklaşık 100 kişi arttı. Bu, intihar sayılarının kaydedilmeye başlandığı 1974’ten bu yana en yüksek rakam.
Japonya, utançtan kaçınmanın bir yolu olarak uzun bir intihar geçmişine sahip ve ülkedeki intihar oranları, uzun süredir G7 grubu oranlarından daha yüksek oldu.
Ancak hükümetin çabaları, intihar sayılarını 15 yılda yaklaşık yüzde 40 oranında azalttı ve 10 yılda 2009’dan bu yana sürekli bir düşüş görüldü.
Ancak 2020’de salgın sırasında intihar oranları tekrar yükseldi.
Salgına eşlik eden stres ve mali sorunları olan kadınlar arasında intihar oranlar yükseldi ve erkeklerin intihar sayısı kadınlara kıyasla geride kaldı.
Bakanlık yetkilisi, salgın nedeniyle okul ve ev ortamlarındaki değişikliklerin çocukların davranışları üzerinde büyük bir etkisi olduğunu vurguladı.



Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor

Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
TT

Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor

Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)

Çin yapay zeka yarışında öne geçmek için milyarlarca dolarlık yatırım yapıyor.

Çinli firmalar, 10 yılı aşkın süredir yapay zeka, elektrikli araç ve güneş panelleri gibi stratejik sektörlerde yerli üretimi artırmaya çalışıyor.

New York Times, Çinli şirketlerin Pekin yönetiminin sağladığı fonlarla özellikle yapay zeka alanında ABD’li firmaları geçmek için yatırımları artırdığını yazıyor. 

ABD’de yapay zeka altyapısının büyük ölçüde özel sektör yatırımlarıyla geliştiğine, Çin’deyse veri merkezleri, sunucular ve yarı iletkenler gibi kritik altyapıların devlet tarafından finanse edildiğine dikkat çekiliyor.

Pekin yönetimi, 2014’ten bu yana sadece yarı iletken sanayisine 100 milyar dolar yatırım yaptı. 

Bu yıl nisanda alınan kararla, yeni yapay zeka girişimlerine destek için 8,5 milyar dolarlık fon ayrıldı. 

Bunlara ek olarak ABD merkezli OpenAI ve Google ücretli, kapalı sistemler sunarken, Çinli firmalar açık kaynak sistemlerle dünya genelindeki mühendislerin ilgisini çekmeyi hedefliyor.

Alibaba, ByteDance, Huawei ve Baidu gibi büyük Çinli şirketler, son bir yılda üst düzey açık kaynak modeller yayımladı. Bu stratejiyle sadece teknik ilerleme değil, küresel nüfuz artışı da hedefliyor.

Yapay zeka teknolojilerine yatırım yapan ABD merkezli serbest yatırım fonu Interconnected Capital'in kurucusu Kevin Xu, şunları söylüyor: 

Açık kaynak, teknolojik anlamda yumuşak güçtür. Teknolojinin Hollywood’u veya Big Mac'i gibidir.

Diğer yandan analizde, devlet yönlendirmesinin baskın olması nedeniyle yapay zeka sektörünün bazı teknolojik değişimlere adaptasyonunun geciktiğine dikkat çekiliyor. Çinli şirketlerin uzun süre yüz tanıma gibi geleneksel yapay zeka sistemlerine odaklandığı, üretken yapay zeka modellerindeki sıçramalara ilk etapta yetişemediği aktarılıyor. 

Analizde, iki ülke arasındaki rekabetin ideolojik bir boyutu olduğu değerlendirmesi de paylaşılıyor. Popüler yapay zeka destekli sohbet botlarından ChatGPT’yi tasarlayan OpenAI’ın kurucusu Sam Altman, Amerikan ve Çinli şirketler arasındaki rekabeti “demokratik ve otoriter yapay zeka” mücadelesi gibi gördüğünü söylemişti. 

Independent Türkçe, New York Times, Washington Post