Dünyanın en büyük bahis borsası Donald Trump'ı 2024 seçimlerinde favori gösterdi

Donald Trump önceki haftalarda sosyal medya hesaplarının açılması için mahkemeye başvurmuştu (AFP)
Donald Trump önceki haftalarda sosyal medya hesaplarının açılması için mahkemeye başvurmuştu (AFP)
TT

Dünyanın en büyük bahis borsası Donald Trump'ı 2024 seçimlerinde favori gösterdi

Donald Trump önceki haftalarda sosyal medya hesaplarının açılması için mahkemeye başvurmuştu (AFP)
Donald Trump önceki haftalarda sosyal medya hesaplarının açılması için mahkemeye başvurmuştu (AFP)

Joe Biden iç işleri gündemiyle ilgili zorluklarla karşı karşıyayken eski ABD Başkanı'nın gerisinde kaldı ve Donald Trump, 2024'te seçimleri için favori gösterilen aday oldu.
Bahis oranlarına göre Trump, 2024'teki Cumhuriyetçi Parti adaylık yarışında öndeydi fakat seçimi kazanacağı düşünülen tek aday değildi.
Bununla birlikte Betfair Exchange'in son oranlarına göre Trump'ın 2024'te kazanmasına verilen oran şu anda 4,8. Öte yandan Biden'ın oranı, başkanlık eşleşmesinde kendi Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in gerisine düştükten sonra 5,1 oldu.
Ne Trump ne de Biden, 2024 için adaylıklarını resmi olarak ilan etti fakat görevdeki bir başkanın Beyaz Saray için ikinci kez yarışmaması alışılmadık bir durum. Harris'in, patronunun yerine yarışacağına dair spekülasyonlar da var.
Söz konusu durum, her iki adam da 70'lerinde olmasına rağmen geçerli. Üstelik Biden, 2025'teki Yemin Töreni'nden önce 80'li yaşlarında (82 yaşına girecek) olacak.
Aynı tarihte Trump 78 yaşında olacak; Biden'ın bu ocak ayındaki yaşından neredeyse yarım yaş daha büyük. Başkan Yardımcısı Harris 60 yaşında olacak; Eski Başkan Harry Truman'ın 1945'te göreve başladığındaki yaşına yakın bir yaş.
Buna karşılık, Barack Obama 2009'da göreve başladığında 47 yaşındaydı ve şimdiye kadarki en genç ABD başkanları arasındaydı.
Geçen cumartesi Iowa'daki bir mitingde konuşan Trump, bir kez daha 2024'te yeniden aday olacağına işaret etti ve Demokratların 2020 yarışında "hile yapmak ve seçimi ayarlamak için Kovid'i kullandığına" dair yanlış iddialarda bulundu.
2020 seçim mağlubiyetine dair sözümona "Büyük Yalan", Biden'ın ocakta göreve başlamasından ve Trump'ın yarışı adil bir şekilde kaybetmesinden bu yana süregelen bir konu.
İkinci azil soruşturması duruşması ve 6 Ocak'ta ABD Kongre Binası'nda 5 kişinin ölümüne neden olan kalkışmayı kışkırttığı iddia edilmesinin ardından, Trump’ın 2024'te kazanmasına verilen ihtimal, 21,0 oran kadar düşüktü.
Cumhuriyetçiler, kaos nedeniyle Trump'ı eleştirdikten sonra büyük ölçüde geri adım attı ve ayaklanmadan beri Trump'ın peşinden gitti. Bahis oranları Trump'ın Cumhuriyetçi Parti adaylık seçimini kazanacağına işaret ediyor.
Geçen ay sağcı TV kanalı Real America's Voice'a konuşan Trump, onu 2024'te aday olmaktan alıkoyabilecek şeyin "bir doktordan ya da ona benzer birinden kötü bir haber" almak olduğunu söylemişti.
Independent Türkçe



Borrell: İsrail Gazze'de soykırım yapıyor

Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)
Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)
TT

Borrell: İsrail Gazze'de soykırım yapıyor

Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)
Gazze'deki hayır kuruluşları tarafından dağıtılan yiyeceklerden paylarını almak için Beyt Lahiya'daki Filistinliler uzun kuyruklarda bekliyor (DPA)

Eski AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail hükümetini Gazze'de soykırım yapmakla ve "II. Dünya Savaşı'nın sonundan beri en büyük etnik temizlik operasyonunu yürütmekle" suçlayarak sert bir çıkış yaptı; tüm amacın harika bir turizm merkezi yaratmak olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian'dan aktardığı habere göre Borrell, AB'nin İsrail'i etkilemek için elindeki tüm araçları kullanmamasını da eleştirerek, sadece pişmanlık duymanın yeterli olmadığını belirtti.

Borrell, dün İspanya'nın güneybatısında Kral Felipe'nin de aralarında bulunduğu üst düzey yetkililerin önünde Charles V Avrupa Ödülü'nü alırken, "İsrail'in 7 Ekim 2023'te Hamas'ın saldırılarında yaşadığı dehşet, daha sonra Gazze'ye yaşattığı dehşeti haklı çıkaramaz" ifadelerini kullandı.

Josep Borrell, Avrupa Birliği'nin, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana gerçekleşen en büyük etnik temizlik eylemine verdiği tepkiyi de eleştirdi.

"Gazze'den milyonlarca ton moloz kaldırılıp Filistinliler ölünce veya göç edince, harika bir turizm merkezi yaratmak için II. Dünya Savaşı'ndan beri en büyük etnik temizlikle karşı karşıyayız" dedi.

Borrell Avrupa Charles V Ödülü'nü aldı (EPA)Borrell Avrupa Charles V Ödülü'nü aldı (EPA)

Geçtiğimiz şubat ayında ABD Başkanı Donald Trump, savaştan harap olmuş Gazze'deki yaklaşık iki milyon Filistinlinin başka yerlerdeki yeni evlere taşınmasını önermişti. Böylece ABD, Gazze Şeridi'ne asker gönderebilecek, kontrolü ele geçirebilecek ve bir "Ortadoğu Rivierası" inşa edebilecekti.

Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilere, “Gerçekten yüksek kaliteli konutlar inşa ediyorsunuz, güzel bir kasaba gibi, yaşayabilecekleri ve ölmeyecekleri bir yer; çünkü Gazze, onların sonunda öleceklerinin garantisidir” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump (Arşiv-DPA)ABD Başkanı Donald Trump (Arşiv-DPA)

Eski diplomat, İsrail'i tüm çatışma kurallarını ihlal etmekle ve Gazze'deki sivil halkı aç bırakarak “açlığı savaş silahı” olarak kullanmakla suçladı.

Borell, “Gazze'ye Hiroşima'da kullanılan bombanın üç katından fazla patlayıcı güç atıldı” dedi.

Şöyle devam etti “Aylardır Gazze'ye hiçbir şey girmiyor. Hiçbir şey: su yok, yiyecek yok, elektrik yok, yakıt yok, sağlık hizmetleri yok. (Binyamin) Netanyahu'nun bakanları bunu söyledi ve bunu yaptılar."

Ve ekledi: “Gazze'ye düşen bombaların yarısını biz gönderiyoruz. Eğer gerçekten çok sayıda insanın öldüğüne inanıyorsak, doğal tepki silah tedarikini azaltmak ve ortaklık anlaşmasını kullanarak uluslararası insani hukuka saygı gösterilmesini talep etmek olmalı, bunun yapılmadığından şikayet etmekle yetinmemeliyiz.”