Çin, yörüngeye hipersonik füze fırlatarak uzay kabiliyetini test etti

Long March 5B roketi, Nisan ayında Çin’in güneyindeki Wenchang Uzay Aracı Fırlatma Alanı’ndan uzaya gönderildi (AFP)
Long March 5B roketi, Nisan ayında Çin’in güneyindeki Wenchang Uzay Aracı Fırlatma Alanı’ndan uzaya gönderildi (AFP)
TT

Çin, yörüngeye hipersonik füze fırlatarak uzay kabiliyetini test etti

Long March 5B roketi, Nisan ayında Çin’in güneyindeki Wenchang Uzay Aracı Fırlatma Alanı’ndan uzaya gönderildi (AFP)
Long March 5B roketi, Nisan ayında Çin’in güneyindeki Wenchang Uzay Aracı Fırlatma Alanı’ndan uzaya gönderildi (AFP)

İngiltere merkezli Financial Times gazetesi, Çin’in yörüngeye hipersonik bir füze fırlatarak yeni bir uzay kabiliyetini test ettiğini bildirdi.
Habere göre, test hakkında bilgisi olan beş kaynak, Çin’in Ağustos ayında dünyanın etrafını bir kez turlayan bir hipersonik füzeyi test ettiğini belirtti.
Ancak füze testinde hedef başarıyla vurulamadı ve füze hedefini yaklaşık olarak 32 kilometre ıskaladı.
Haberde, Çin’in hipersonik silahlar alanında kaydettiği bu ilerlemenin ABD istihbaratını şaşırttığı da ifade edildi.
Pentagon sözcüsü John Kirby, konuya dair şu açıklamayı yaptı;
“Çin’in geliştirmeye devam ettiği askeri yetenekler, sadece bölgede ve ötesinde gerilimi artırabilecek yeteneklerle ilgili endişelerimizi açıkça dile getirdik. İşte Çin’i bir numaralı tehdit olarak görmemizin nedenlerinden bir tanesi de bu gelişme.”
Çin’in yanı sıra ABD ve Rusya da hipersonik füzelerini geliştirmeye çalışıyor. Hipersonik füzeler ses hazından en az 5 kat daha hızlı uçuyor ve manevra yapabilmeleri onları takip ve imha etmeyi zor kılıyor.
Balistik füzeler hedeflerine ulaşmak için yüksek irtifada uçarken, hipersonik füzeler düşük yörüngede uçarak hedeflerine daha hızlı ulaşabiliyor.
 



"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
TT

"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)

Rachel Clun 

Bilim insanları 116 milyon yıllık bir tsunaminin kanıtını bir kehribar içinde bulduklarını ve bunun muhtemelen bu doğa olayına dair en eski kayıt olduğunu düşünüyor.

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido Adası'nda derin deniz tortularını inceleyen araştırmacılar Aya Kubota, Yusuke Takeda, Keewook Yi, Shin-ichi Sano ve Yasuhiro Iba, erken Kretase dönemine ait tortularda 114 ila 116 milyon yıl öncesine tarihlenen "olağanüstü zengin kehribar konsantrasyonları" keşfetti.

Nature'ın Scientific Reports'unda yayımlanan bulgulara ilişkin raporda araştırmacılar, kehribarın bir veya daha fazla tsunami tarafından okyanusa sürüklenerek havayla çok az temas etmiş olabileceğini öne sürüyor.

Fosilleşmiş ağaç reçinesi olan kehribar, nispeten hızlı kuruyan bir madde. Araştırmacılar, kehribarın havaya maruz kaldığında genellikle bir hafta gibi kısa bir sürede katılaştığını söylüyor.

Ancak araştırmacıların incelediği tortularda, "belirgin şekilde deforme olmuş" kehribar birikintileri bulundu. Bazıları reçinenin akan su tarafından değiştirildiğini gösteren, alev yapıları denen bir şekilde deforme olmuşken, diğerleri yumuşak reçinenin "akarak deniz tabanına kıvamlı bir şekilde yayıldığına" işaret eden düz kehribar şeritlere sahipti.
 

Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)

Araştırmacılar, "Bu esrarengiz kehribarın derin deniz ortamında bulunmasının en muhtemel nedeni, büyük çaplı tsunamiler" diyor.

Bu reçine deformasyonlarının su altında meydana gelmesi, ormandan pelajik deniz tabanına doğrudan taşındıklarını ima ediyor. Karadan okyanusa bu kadar hızlı ve doğrudan bir taşıma, bir tsunamiyle tetiklenmiş olabilir.

Araştırmacılar, antik tortulardaki diğer kanıtların da bu teoriyi desteklediğini belirtiyor. Bunlar arasında, karadan gelen büyük miktarda bitki kalıntıları ve büyük dalgaların sürüklediği odun parçaları da vardı ve bunların çok az çürüme izi taşıması, açık okyanusa "hızla taşındıklarına" işaret ediyor.

Makalede, "Kiltaşındaki kütüklerin varlığı, çok sayıda odunun bulanık akıntılarla taşınmak yerine kopup sürüklenerek pelajik deniz tabanına battığını gösteriyor" ifadeleri kullanılıyor.

Bilim insanları açık okyanuslardaki diğer tortuların, büyük ölçekli eski tsunamiler veya benzer olaylar hakkında daha fazla kanıt sağlayabileceğini öne sürüyor.

Araştırmacılar, Holosen döneminden, yani yaklaşık 4 bin 200 yıl öncesinden daha eski bir tarihten kalma tsunami tortularının normalde tespit edilmediğini ve bunun da kısmen, yol açtıkları geniş çaplı yıkımdan geriye net belirtilerin kalmamasından kaynaklandığını söylüyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news